Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Evet, Abdullatif’in çocukları birer kurban. Tıpkı 50 Daha önce de söylediğim gibi bu roman büsbütün
Bülbül karakterini yazmak için bir vesileydi. Bülbül
yıldan fazla süredir rejim siyasetinin kurbanı olan Su-
riyeliler gibi. bir insan tipini temsil ediyor. O sadece Suriyeli değil;
Türk, ABD’li ya da Pakistanlı. Her şeyden korkan bir
n Abdullatif Salim, kız kardeşi Leyla’nın kabrinin
yanına gömülmek istiyor. Leyla feci şekilde ölen, me- adam: aşktan, boşanmaktan, evlenmekten, muhalefet-
ten ve rejimden. Bu roman bir savaş ve aşk romanı ol-
zarı âşıkların buluşma noktasına dönüşen bir aşk ef-
masının yanı sıra büsbütün Bülbül’ün romanı.
sanesi. Onun anne babasının ya da sevdiğinin yanına
n Romanda aşk temasının farklı karakterlerde ele
gömülmek varken kız kardeşinin yanına gömülmek
alındığını görüyoruz?
istemesinin sembolik bir yönü var mı?
Evet, aşk bu romanda temel bir unsur. Aslında bu tam
Abdullatif kız kardeşine destek olamadığı için büyük
bir savaş ve aşk romanı diyebilirim. Bülbül, Abdullatif ve
bir suçluluk duyuyor. Yanına dönmek istemesi bir tür
Leyla hepsininki birer aşk hikâyesi ve ölüme çok yakın.
kefaret ödemek gibi. Bunu bir okur gözüyle bakarak
değerlendirmeye çalışıyorum. Özellikle yaşamında hep
‘BELKİ DE İLK KEZ DÜNYA BÜSBÜTÜN
problemler olan karakterler hakkında her şeyi bilmek
BİR HALKIN UMUTLARINI BU KADAR
ve açıklamak pek olanaklı olmuyor.
GÖRMEZDEN GELİYOR!’
n Abdullatif Salim’in defin yolculuğunun normal
‘BU SAVAŞTA KAYBEDEN HERKES OLDU!’
şartlarda yaklaşık 6 saat sürecekken günlerce süren
n Ölmek Zor İş gerçekçi bir roman. Hikâyenin so-
uzun ve zorlu bir hal aldığını görüyoruz. Karakterler
nunda karakterlerin hiçbiri hayalini gerçekleştiremiyor.
yolculuk boyunca farklı engellerle karşılaşıyor. Bu
Bu durum Suriye halkının savaştaki gerçeği diyebilir
durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
miyiz? Savaşın insanların yurduyla, hayallerini de yok
Evet, bu cenazenin yolculuğu aslında birçok trajik
ettiğini, psikolojilerini değiştirdiğini söyleyebilir miyiz?
işkenceye maruz kalan tüm Suriye halkının yolculuğu.
Evet, bu savaşta Suriye büyük bir yıkıma uğradı ve
Kıssadan hisse almak için anlatılan bir menkıbeye ben-
kaybeden herkes oldu. En büyük kaybı yaşayan da za-
ziyor. Bugün Suriyeliler hâlâ trajik bir yaşam mücade-
fer elde ettiğini sanan rejim oldu. Hak ve adalet yerini
lesi veriyor. Belki de ilk kez dünya büsbütün bir halkın
bulmadan Suriye’de bir barıştan söz etmek olanaksız.
umutlarını bu kadar görmezden geliyor.
Bu nedenle tüm kesimler kaybetti diyebiliriz.
Romandaki karakterlerin de hepsi kaybetti. Bu kay-
‘UMARIM ROMANIM TÜRK HALKININ
bı en az düzeyde yaşayan belki de Bülbül oldu. Çünkü
SURİYELİLERİN İÇİNDE BULUNDUĞU
bu yolculuğa çıkma kararlılığını gösterdi ve yaşamı bo-
KOŞULLARI DAHA İYİ ANLAMASINA
yunca yaşadığı büyük korku bariyerini kırmayı başardı.
YARDIM EDER!’
n Bülbül, üzerine düşen görevi yaptıktan sonra ha-
n Romanın Türk okuyucuların Suriye halkının sa-
yallerini gerçekleştirmek üzere Türkiye sınırının eşiğine
vaşta maruz kaldığı birtakım insani gerçekleri daha
nıza karşın söyleşilerinizde oraya ne kadar tutkuyla
gelmişken ülkesini terk etmekten vazgeçip eve dönüyor.
iyi anlamasına ışık tutacağını düşünüyor musunuz?
bağlı olduğunuzu ifade ediyorsunuz. Bu romanda da
Bunu gençlerin savaş zamanında ülkelerini terk et-
Umarım romanım, bu savaşı tüm ayrıntılarıyla bi-
Halep’in bir köyüne dönüşü anlatıyorsunuz. Sizin de
memesi gerektiğine dönük bir mesajınız olarak oku-
zimle paylaşan Türk halkının Suriyelilerin içinde bu-
Abdullatif Salim gibi son yolculuğunda Halep topra-
yabilir miyiz? Siz de bir yazar olarak tüm zorluklara
lunduğu koşulları daha iyi anlamasına yardım eder.
karşın ülkenizi terk etmediniz ve edebiyatınızı üret- ğında olmaya dönük bir dileğiniz var mı?
Bu savaş, coğrafyası, tarihi, halkı ve hükümetiyle
meye devam ettiniz. Açıkçası vasiyetimi yıllar önce yazdım. Güvendiğim
Türkiye’yi de ilgilendiriyor. Çünkü biz komşuyuz ve
Kitaplarımda bahsettiğiniz gibi mesajlar verme ko- bir kişiye teslim ettim ve şu anda güvenli bir yerde.
tarihi, kültürel, sosyal ve siyasi bağlarımız var. Başka-
nusunda pek iyi değilimdir. Evet, herkesin ülkede kal-
Koşullar elverirse cenazemin annemin yanına defnedil-
larının çektiği acılara anlayış göstermek için önceden
masını istiyorum. Çünkü ülkemizi yeniden inşa etmek
buna hazır bulunmak gerekiyor. Bu trajik savaşın bir mesini vasiyet ettim. Evet, son kez anamın sıcak kuca-
için mücadelemizi burada, içeride vermeliyiz.
sonucu olarak kaderimizin ortak olmasa da birbirine ğına, bebekliğimin ilk anlarına dönmek istiyorum.
Bir yandan pek öğüt de veremiyorum çünkü Suriye-
bağlı olduğunu anlayacağımıza inanıyorum.
n Ülkemizde meydana gelen depremlerden Suriye
lilerin çoğu keyfi olarak değil mecbur kaldıkları için
Devekuşu gibi başımızı kuma sokmamamız, geçmi-
de etkilendi ve orada da büyük bir yıkım yaşandı, pek
ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.
şimiz ve şu anımız hakkında tüm sorularla yüzleşme-
çok kişi yaşamını yitirdi. Siz de maalesef kız kardeşi-
Bülbül sınırı geçeceğinde ne yapacağını bilmiyordum.
miz gerekiyor. Son dönemdeki siyasi projelerin Türk-
nizi yitirdiniz. Neler söylemek istersiniz?
Ancak göç etmekten vazgeçip odasına dönmesine de ler ve Suriyeliler arasındaki ortak kültürü ve menfaat-
Bugünlerde ölümün gerçekten zor bir iş olduğunu
şaşırmadım. Bu benim mesajım değil, onun kararıydı.
leri yıkması olanaklı değildir.
anımsamamak olanaklı değil. Hem Türkiye hem Suri-
ye büyük bir depremle yıkıldı. Bu vesileyle kalbimin
‘BİR SAVAŞ VE AŞK ROMANI’
‘KALBİM HEM TÜRKİYE’DE HEM DE
hem Türkiye’de hem de Suriye’de depreme maruz ka-
n Üç kardeş arasında Hüseyin daha güçlü bir ka- SURİYE’DE DEPREMZEDELERLE’
lan her evdeki depremzedelerle olduğunu ifade etmek
rakterken babanın son arzusunu yerine getirmesi için n Haleplisiniz ve yapıtlarınızın birçoğunda kenti-
neden zayıf bir karakter olan Bülbül’ü tercih ettiniz? nizi ele aldığınızı görüyoruz. Yıllardır uzakta olma- istiyorum.
n
DERYA AYYILDIZ’DAN ‘DEMİR KELEBEK:
EBRU NURLUOĞLU’NUN HATIRA DEFTERİ’
mından esin veren kesitler sunuyor.
“Şimdiki yaşamımızın, kim olduğumuzun izlerini
Türkiye ve dünya çapında farklı sosyal çalışma-
en fazla çocuklukta bulabiliriz. Ebru’nun çocukluk
larla binlerce kişinin ihtiyaçlarının karşılanmasında
masalında da bugüne dair pek çok ize rastlarız.
rol oynayan Acil İhtiyaç Projesi Vakfı’nı (AİP)
Eğer dünyaya geliş amacımız varsa ya da böyle
kurucu başkanı olan Ebru Nurluoğlu’nun
bir amacın olması gerektiğinden bahsediyorsak,
hikâyesini anlatan Demir Kelebek adlı çalışma
onun amacının kesinlikle başka insanlara ışık
kendinden eksileceğini bile bile ışığını paylaş-
olmak olduğunu söyleyebilirim.
maktan vazgeçmeyen, yaşama ilişkin sözü olan
Peki, sahiden de başka insanlara ışık olmak
birine kulak vermek isteyecek herkes için bir bi-
mümkün mü? Ya kendi ışığının zayıf düşme
yografiden daha fazlası.
ihtimali... Ebru için böyle bir ihtimal yok.”
Geliri AİP Vakfı yararına bağışlanan kitapta
Kitaptan...
Derya Ayyıldız, Ebru Nurluoğlu’nun hem yaşa-
möyküsü anlatılıyor hem de iyilik yapma isteğinin
erya Ayyıldız, Demir Kelebek: Ebru
sınırlarının olmadığını gözler önüne seriyor.
Nurluoğlu’nun Hatıra Defteri adlı kitabında, n
D Türkiye’de ilk kez sistematik eşya toplama
Demir Kelebek: Ebru Nurluoğlu’nun Hatıra
kampanyalarını başlatarak ülke çapında binlerce
okulda, milyonlarca insanda alışkanlık haline gel- Defteri / Derya Ayyıldız / Eksik Parça Yayınları /
mesine öncülük eden Ebru Nurluoğlu’nun yaşa- 370 s. / 2023.
12 23 Mart 2023