Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
çıkarıyor. O yazarın en verimli oldu-
Brecht’in yapıtlarındaki insanlar
ğu 1926-1956 yılları arasında çoğu ünlü ‘dünya ruhu’nun kuklalarıdır! Faşizm-
dostuna yollamış olduğu mektuplardan
le savaşta etkili olacak tek silah onun
oluşan bir seçki. gözünde Marksizmdir!
Mektuplar Brecht’in görüşlerini, tiyat-
İnsanın değişken bir yapıya sahip
ro çalışmalarını, yaşam koşullarını, iç oluşuna Brecht hayrandı. Kendisi de
dünyasını bize iletmekten öteye o yılları
bu yapıda birisiydi. Böyle olmasaydı
tanıtan çok önemli tarihi belgeler de. kısa yaşamında 48 tiyatro eserinin altı-
Sığındığı ülkelerden dünyanın dört
na imzasını atabilir miydi?
bir yanına dağılmış dostlarına yolladığı Değişkenliği kadınlarla ilişkilerin-
mektuplarda artık genç Brecht yoktur.
de de görülür. Helene Weigel’le evlili-
Kendinden gittikçe daha az söz eder, ğinin (1929-1956) yanı sıra Elisabeth
daha çok karşısındakinden bir ‘isteyen’
Hauptmann, Ruth Berlau ve Margarete
olur. O günlerde mektup yolladığı kişi- Steffin’le ilişkileri de ünlüdür!
den beklentileri vardır.
Yerine göre tutarlı ve inatçı, inandı- YAZAR, ŞAİR, TİYATRO ADAMI,
ğından kolay dönmeyen, kafasına koy-
ESTETİK KURAMCI, AHLAKÇI
duğunu gerçekleştiren başına buyruk bu VE SAVAŞÇIYDI! UYANIK, HEP
insan yirminci yüzyıl edebiyatına dam-
TETİKTE OLAN BİRİSİYDİ!
gasını vurmuştur. Brecht uyanık, hep tetikte olan biri-
Yaşamı boyunca sayısız dostuna yazdı-
siydi, yaşam dolu bir kişiliği vardı. Ça-
ğı yüzlerce mektuptan bir seçki olan bu ki- lışırken çevresindekilerinden yapabi-
tapta kararlı bir Brecht var.
leceklerinden fazlasını isterdi. Yerine
Dostlarına yolladığı mektuplarında ger- göre tartışmaktan kaçınmazdı, ancak o
çek kişiliği yaşanıyor. Okur onun kim ol-
karşısındakine sevecen olmasını da bi-
duğunu, ne istediğini anlıyor. Karşısında- len bir insandı.
kinin onu nasıl görmesini arzuladığını sa-
Brecht salt bir tiyatro adamı değildi,
tır aralarına gizlemiş. estetik kuramcısıydı, ahlakçı ve bir sa-
vaşçıydı.
KARL MARX’IN GÖRÜŞ VE O, kendisine eylem alanı seçtiği
ÖĞRETİLERİ İLE BERTOLT
sanatı ve sanatın gücünü bir bütün ola-
BRECHT! rak kavramış, kuramın yalnızca bir
Bertolt Brecht 1920’li yılların sonun-
tiyatro kuramı olmadığını, tüm sanat
dan başlayarak her geçen gün kendini dallarını kapsadığını göstermişti;
daha çok Marx’ın görüş ve öğretilerinin
sinema, opera, şiir, roman, öykü, ince-
içinde bulur. leme gibi alanlardaki üretkenliğini
Almanya’da nasyonal sosyalistlerin ayak
tiyatro ile birlikte sürdürmüştür.
seslerinin gittikçe daha çok duyulmaya başlanması Brecht’i
‘BRECHT’E GÖRE FAŞİZMLE SAVAŞTA
hızla Marx’ın öğretisine çeker.
KENDİ DEYİŞİYLE ‘RAHATSIZ EDİCİ BİRİYDİ’
ETKİLİ TEK SİLAH MARKSİZMDİR!’
Bu yıllar onun yaşamına ve kişiliğine değişikliler ge- VE BU ÖLÜMÜNDEN SONRA DA DEĞİŞMEDİ,
Brecht, Weimar Cumhuriyeti yıllarında sadece yapıtla-
tirir. O günlerde yazdığı tüm şiirlerde, makalelerde ve
DEĞİŞMEYECEK!
rıyla ön planına çıkmamıştı, gazete ve dergilerde yayın-
mektuplarda güçlü, dirençli bir Brecht vardır. 14 Ağustos 1956’da Doğu Berlin’de gözlerini bu dün-
lanan yazılarıyla da toplumun dikkatini gittikçe daha çok
Yaşam görevi olan ‘aydınlatıcılığı’ hiç elden bırak-
yaya kapattığında elli sekiz yaşındaydı.
üzerine çekmeyi başarmıştı.
maz! Onun bu yanını 1939’da yazmış olduğu Dinsizin Ölümünden kısa süre önce yanına çağırdığı papaz ve
Kısa öyküleri de aynı dönemin Rilke, Döblin, Musil
Paltosu (Çeviren: Ahmet Arpad / Afrika Yayınları) uzun
yazar Karl Kleinschmidt’e şunları söyler: “Arkamdan
gibi edebiyatçıları aşan bir modernizme sahipti.
öyküsünde de görüyoruz. yazın, ‘Brecht rahatsız edici biriydi!’ Bu, ölümümden
1930’lu yılların gelmesiyle Nazilerin başka düşünenle-
Brecht’in bu yapıtı ilk kez Moskova’da yayınlanan
sonra da değişmeyecek!”
ri tutuklanmaya başladığı süreçte toplumu bölmeye baş-
Uluslararası Edebiyat Dergisi’nde yer almıştı. Gerçek- Sosyalist-devrimci tiyatro adamı haklı çıktı. Geçen yüz-
lamış olan materyalizme Brecht makale ve kısa öyküle-
lere dayanan öyküde yazar on altıncı yüzyılda Roma’da
yıl Alman tiyatro ve şiirinin en önemli ismi kabul edilen,
riyle kesinlikle karşı çıkar.
dinsiz olduğu için yakılmış yapıtları ölümünden altmış al-
olan Giordano Bruno’nun
tı yıl sonra da severek okunan
yaşamını anlatıyor. Brecht,
Bertolt Brecht kırk sekiz ti-
Dinsizin Paltosu’ndaki diğer
yatro eseri, iki bin üç yüz şi-
öykülerinde de insanın yaşa-
ir ve iki yüz öyküyle peşinde,
mında söylediklerinin değil
uzun yıllar yitirilmeyecek iz-
yaptıklarının önemli oldu-
ler bırakmıştır.
ğunun üzerinde duruyor.
Zamanın ruhuna karşı
Geçen yıl yitirdiğimiz ün-
eserleriyle küçük insanı
lü edebiyat bilimcisi Ma-
her dönemde, her ülkede
rianne Kesting şöyle der:
hep kendine bağlamasını
“Brecht’in yapıtlarında in-
bilmiştir. Bertolt Brecht’in
sanı idealleştiren nitelikle-
şu sözü de ilginçtir: “Başka-
rin her türlüsünden yoksun
larını aydınlatmak dünyanın
insan figürleri çok güçlü ve
en eski ‘meslekleri’nden bi-
etkileyici bir sanatsal öğe
ridir. O beni avucunun içine
olarak karşımıza çıkar.”
aldı!” n
ÖMER B. ALBAYRAK’TAN ‘ALMAN DÜŞÜNCESINDE SANAT VE AŞKINLIK’
ugün sanat üstüne yeni ne söylene- Ömer B. Albayrak, bu çalışmasında Al- sanının aşkınlıkla ilişki kurması açısından
bileceği sorusuna bir karşılık bulma- man düşünürlerinin sanata ilişkin söyle- nasıl bir işlev görebilir?
B nın en iyi yollarından biri hâlâ 18 ve diklerini sanat ve aşkınlık bağlamındaki Albayrak, aşkınlık fikrinin özellikle
19. yüzyıl Alman düşüncesini yeniden yo- sorular üzerinden tartışmaya açıyor: Hegel’de nasıl tarihselleştirildiğini tartış-
rumlamaktan geçiyor. Sanatın ahlakla ve dinle ortak ve ayrı maya açarak Alman düşünürlerinin sanata
Zira söz konusu dönem, Kant’ın felse- yönleri nelerdir? ilişkin söylediklerini sanat ve aşkınlık bağ-
fi devriminin Almanya’daki mirasçısı olan Sanat aşkınlıkla ilişki kurmanın bir yolu lamında okurun ilgisine sunuyor. n
idealist akım ve romantiklerden estetiğin olabilir mi?
kurucusu Baumgarten’a kadar son derece Modern kapitalist dünyada yeniden bi- Alman Düşüncesinde Sanat ve Aşkınlık /
zengin ve şaşırtıcı bir içeriğe sahip. çimlenen sanat faaliyeti, bu dünyanın in- Ömer B. Albayrak / Alfa Yayıncılık / 192 s.
14 11 Ağustos 2022