Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bakunin, Marx, Dostoyevski:
Ecinniler!
Avrupa merkezli dünyanın kaderini şekillendiren üç düşünür yazmış, Neçayev’i onun oğlu olarak tasvir ederken Stavrogin
de 1863’te Rusya’dan bağımsızlık talebiyle çıkan Polonya karakterinde de ikisiyle kendisinin karışımı yeni bir şeytanı,
İsyanı’na destek vermekle birlikte Marx’la Bakunin’in (ve Rusya’nın gelecekteki korkunç kahramanlarını gerçek
Dostoyevski’nin) yollarının ayrıldığı nokta şuydu: Marx gelişmiş olaylardan soyutlayarak yansıtmayı başarmıştır.
Avrupa uygarlığı içinde bir devrim öngörüyordu, gelişmemiş 1930’larda Bakunin’le birlikte Dostoyevski de kültürün arka
Rusya’dan gelen Bakunin ise bu isyanların mevcut bütün planına itildi ve hatta 1935’te karşıdevrimci propaganda sayılan
iktidarları yıkıp devrime giden yolu açmasını bekliyordu. bu roman, Ecinniler (ya da daha sert ifadesiyle Şeytanlar)
Fakat Polonya İsyanı Litvanya, Ukrayna, Belarus’tan yasaklandı. Ancak 1960’larda, Dostoyevski araştırmaları
toprak talebi şeklini alarak hepsini hayal kırıklığına uğrattı. yeniden canlanınca, Bakunin’e karşı Marx’ın eleştirel
Dostoyevski, gazete yazılarında daha eleştirel bir Slav kardeşliği tutumunu benimseyen bir anarşizm eleştirisi olarak gündeme
değerlendirmesi ortaya koyacaktı. geldi. Ama bu sadece Rusya’nın kendini Marx külliyatının doğal
Dostoyevski Ecinniler’de parlak bir Bakunin biyografisi koruyucusu saydığı dönemin yorumudur.
nuçlanmayacağını, onların Avrupa’yla Rusya arasındaki
DEVRİMCİLERLE YAKINLAŞAN BAKUNİN’E
SABRİ GÜRSES
çekişmeden yararlanacaklarını kavrayacaktır.
ÇARLIĞIN İFTİRASI: GİZLİ AJAN!
Bakunin genç yaşta Alman felsefesine, Hegel’e merak
AVRUPA MERKEZLİ DÜNYANIN KADERİNİ
BAKUNİN’İN İTİRAFNAMESİ!
saldı, Berlin’e gitti, orada devrimcilerle tanıştı, Marx’la ay-
ŞEKİLLENDİREN ÜÇ DÜŞÜNÜR!
Haziran 1848’de Prag’da yapılan ilk Slav Kongresi’ne
nı çevrelerde bulundu. Rus hükümeti onu bu faaliyetleri
Marx ile Engels’in çalışmalarının korunması, eksiksiz
devrim hayaliyle katılan Bakunin bu yüzden tutuklanıp
yüzünden Sibirya’da çalışma kampına mahkûm etti, teslim
olarak toplanarak yayınlanması için çalışmaları yapan ens-
Rusya’ya gönderilir, Dostoyevski de aralık ayında tutukla-
olmayıp kaçak olarak Brüksel’de yaşarken Polonyalı mül-
titünün Rusya’da kurulmuş olması tarihin en ironik olayla-
teci devrimcilerle tanıştı ve Slavların özgürleşmesinin or- nıp Sibirya’ya sürülür: O sırada Marx, Proudhon eleştiri-
rından biridir.
si Felsefenin Sefaleti’ni ve zincirleme devrimlerle sarsılan
tak bir dava olduğuna inandı.
Enstitüyü kuran Ukrayna doğumlu Rus Yahudisi Da-
Avrupa’da Komünist Manifesto’yu yayınlıyordu.
Paris’te Proudhon’la tanıştı ve ondan Marx gibi etkilen-
vid Riyazanov’du. 1921’de başına geçtiği Marx-Engels
di. 1845’te Fransız basınında yazdığı ilk makale bir çar- “Bütün kaleleri yıkmak, Bohemya’daki resmi evrakların
Enstitüsü’nde onların ilk külliyatını yayımlamaya başladı.
hepsini, idari kayıtların, mahkeme ve hükümet kayıtlarının,
lık eleştirisiydi. Çarın gizli polis servisi buna karşılık onun
Böylece, Marx-Engels en ateşli rakiplerinden Bakunin’le
hakkında, uzun yıllar silinmeyecek bir iftira yaydı: soyluluk evraklarının hepsini yakmak, bütün ipotekleri kaldır-
en sert eleştirdikleri Rusya’da buluştular.
Onun kendileri için çalışan gizli bir ajan olduğunu söyle- mak… Bütün borçları silmek istiyordum. Kısacası düşündü-
Lenin aynı yıl Bakunin’in bütün eserlerinin toplanıp ba-
ğüm devrim korkunçtu, ama insanlardan çok eşyalara yönelik-
diler. Bu iftira, Marx’ın sonraki yıllarda Bakunin’le tartışır-
sılması için de çalışmaları başlatmıştı ama onun 1924’te
ken kullanacağı kadar etkili oldu. ti.” 1849’da ilk kez tutuklanıp Petersburg’da hapse atıldıktan
ölümüyle Bakunin çalışması iptal edildi. Riyazanov yeni
Çar I. Nikolay muhalefeti kesinlikle hoş görmüyordu ve sonra çar için yazdığı itirafnamede böyle diyordu Bakunin.
dönemde tutuklanıp 1938’de öldürüldü.
Sekiz yıl hapiste kaldı, sonra Sibirya’ya gönderildi, tam
sert önlemleri psikolojik tahribat yaratmayı hedefliyordu.
Marx-Engels-Lenin Enstitüsü haline gelen enstitü
Dostoyevski’nin yaşadığı idam mangasının karşısına çıka- o sırada Dostoyevski sürgünden dönmeye hazırlanıyordu.
1950’lere kadar Almanca ve Rusça külliyatlar yayımladı,
rıp son anda affetme yöntemlerinden biriydi. Öldürülmeyip Dostoyevski, 1861’de Petersburg’da hapis hatıraları Ölüler
ama enstitünün en önemli işlerinden biri 50 ciltlik İngilizce
Sibirya’daki çalışma kampına gönderilen Dostoyevski’nin Evinden Notlar’ı yayımlarken Bakunin bir Amerikan gemi-
külliyat olmalı, çünkü birçok dile Marksizmi yayan kaynak
de Bakunin gibi Slav birliği davasını benimsemesi ilginçtir. siyle Londra’ya kaçacaktı.
Rusya’da basılan bu külliyat oldu.
Avrupa merkezli dünyanın kaderini şekillendiren üç dü- Bakunin Lehler, Çekler, Sırplar gibi Slavların içinde bu- Ertesi yıl Dostoyevski ilk Avrupa seyahatine çıktığında Ba-
lundukları imparatorluklardaki özgürlük arayışının devrime kunin de Londra’da muhalif yazar ve yayıncı Hertsen’in yanı-
şünür aynı dönemde doğmuştu: Mihail Aleksandroviç Ba-
kunin 1814’te, Karl Marx 1818’de, Fyodor Mihayloviç yol açabileceğini düşünürken, Dostoyevski bu bağımsızlık- na gitmişti, Dostoyevski Hertsen’le buluştu ve büyük olasılık-
Dostoyevski 1821’de. ların Rusya’nın desteğiyle olsa bile Rusya’ya bağlılıkla so- la Bakunin’le ve devrimci şair Ogaryov’la da tanıştı.
>>
6 30 Haziran 2022