Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bahtin çağın diğer Dostoyevski araştırmacılarından
farklı olarak, onun yapıtının farklı, çok sesli ve kök-
leri antikçağ edebiyatına uzanan diyalojik bir yapıya
sahip olduğunu saptamıştı. Çokseslilik fikri ilgi gör-
dü, dönemin sanat uzmanlarından Lunaçarski bu fikri
Tolstoy ve Bahtin
övdü. Ama Bolşeviklerin Dostoyevski’ye ilgi duyma-
dığı bir dönemdi ve talihsiz bir yayın oldu bu, kitap
Tolstoy, Rus edebiyatını uluslararası bir basın olayı haline getirdi
yayınlanırken Bahtin dinci-monarşi yanlısı bir toplulu-
ğa üye olmakla suçlanıp Kazakistan’a sürgüne gön-
ama Bahtin’e (17 Kasım 1895 / 7 Mart 1975) göre geleceğin romanı
derildi, çalışması rafa kaldırıldı.
Dostoyevski’nin romanıyla Tolstoy’un romanının bileşiminden doğdu.
Aslında o ünlü “Dostoyevski mi, Tolstoy mu” soru-
sunu soran ilk çalışmalardan biri budur. Bahtin, Dos-
toyevski’deki çoksesli, diyalojik yapının Tolstoy’da bu-
lunmadığını söylerken Üç Ölüm adlı hikâyesini mo-
nolojik Tolstoy edebiyatının bir örneği olarak inceler.
Zengin bir kadın, arabacı ve ağacın ölümlerinin
tasvir edildiği bu hikâyede, Bahtin’e göre tamamlan-
mış, kapalı ve birbiriyle ilişki kurmayan üç dünya var-
dır ve bütün o anlatım zenginliğine, derinliğine rağ-
men bunlar arasında bir diyalog yoktur:
“Yazarın, L. Tolstoy’un bilinci ve sözü hiçbir yerde
kahramana yönelmez, ona soru sormaz ve ondan ya-
nıt beklemez. Yazar kahramanıyla tartışmaz ve onun-
la anlaşmaz. Onunla konuşmaz, onun hakkında konu-
şur. Son söz yazara aittir ve yazar, kahramanın onun
bilincine yerleşmiş olan şeyi görmemesine ve anla-
mamasına dayanarak, asla kahramanın sözüyle aynı
diyalojik planda buluşamaz.” (Age, s. 122)
Belki de Dostoyevski ile Tolstoy’un hayatları arasındaki
temel farklardan birinin de yanıtıdır bu. Dostoyevski’nin
düşünce tarzı, edebiyat tarzı, dünyaya bakışı çelişki-
lerin iç içe geçmişliğinden ibaretti, kendi sözüyle bile
tartışıyordu. Bahtin bir şekilde Sovyet-Rus deneyimi-
nin kırılacağı bir noktayı yakalamıştı.
3
Tolstoy’un Sanat Nedir’de bile getirdiği fikirler
Sovyet estetiğinin bir öngörüsü gibidir. Oysa Dosto-
yevski böyle bir estetiğin, dünya görüşünün kırıldığı,
insanın dibe indiği noktaları yakalamıştı.
Bahtin fikrini Kazakistan’da, François Rabelais ve
. yüzyıl, Rusya’da basın gazetelerin okur sayı- setini etkileyecek hareketleri yakından takip ediliyordu, 4
Ortaçağ-Rönesans Halk Kültürü adlı çalışmasında de-
sının artması ve dergilerin çeşitlenmesiyle bir- bu da sanatçılarının yakından takip edilmesi demekti.
rinleştirdi; Dostoyevski’nin edebiyatının böyle bir halk-
19likte sanatsal edebiyatın vazgeçilmez bir alanı Bu sanatçılar arasında gür sesiyle Tolstoy en ön-
sokak çoksesliliğinden yankılanıp geldiğini saptadı.
oldu. Dostoyevski de Çehov da edebiyatlarını basınla deydi. Bu dönemde Tolstoycuların yaşam alanı haline
1971 yılındaki bir söyleşide iki yazardan birini seç-
iç içe şekillendirdi ama basının etkisinden en çok ya- gelen Yasnaya Polyana çiftliği Olymposvari bir hava
mek gerekmediğini söylüyordu: “Dostoyevski’nin ro-
rarlanan Tolstoy (9 Eylül 1828 / 20 Kasım 1910) oldu. kazanmıştı. O dönemin görsel tarihi günümüze hem
manı, biçim olarak gelecekte Tolstoy’un romanından
Tolstoy’un basınla ilişkisi Sivastopol’daki askerlik karısı Sofya Tolstoy’un çektiği fotoğraflar hem de ba-
daha verimli olacaktır. Ama bu yüzden Tolstoy değer-
günlerinde kuruldu. İlk yazdıkları savaş hikâyeleri ve sında çıkan Tolstoy karikatürleriyle ulaştı.
sizleşmez, küçülmez. Tam tersine Tolstoy, Turgenyev
1854-55 yıllarında savaş alanında yaşananları Mosko- 1895’te Edison’un fonografına, özel bir önem ver-
ve diğer tipteki monolojik roman kalacak ve dahası,
va ve Petersburg gibi uzak şehirlere duyuran makale- diği Bilgelik Günlüğü (ya da tam adıyla, Okuma Takvi-
yeni polifonik romanın fonunda gelişecek, yeni anlam
lerdi. 1870’lerde sanat ve kilisenin resmi görüşlerine mi¹) derlemesinden parçaları kaydetmeye başlaması
kazanacaktır.” (Age., s. 403)
karşı çıkışını da basın yoluyla duyurmaya, basının ilgi- da basınla ilişkisinin bir parçasıydı. 1885’te vejetaryen
20. yüzyıl romanının böyle bir bileşime sahip oldu-
sini üzerinde tutmaya özen gösterdi. olması da on yıl sonra bisiklet kullanmaya başlama-
ğunu kabul edebiliriz.
Aynı yıllarda halka ulaşmayan ve halkı konu alma- sı da uluslararası ilgi görmüştü. Rus edebiyatını başka
¹ Çeviren: Sabri Gürses, Alfa Yayınları, 2022.
yan yüksek sanat yerine halk sanatının yayılması onun hiç kimse böyle dünya gündemi haline getiremezdi.
² Çeviren Sabri Gürses, Alfa Yayınları, 2020.
için temel bir konu haline geldi. Sadece halk diliyle Hal böyleyken yeni yüzyılda Dostoyevski ve Rabe-
3
Çeviren Sabri Gürses, Alfa Yayınları, 2022. Ayrıntılı
hikâyeler kaleme almakla kalmadı, dönemin aydınla- lais çalışmalarıyla edebiyat araştırmalarında yeni bir
inceleme için önsözüne bkz.
rıyla birlikte halk için, ucuz yayıncılık yapma yolları da yol açacak olan Mihail Bahtin (17 Kasım 1895 / 7 Mart
4
Çeviren Sabri Gürses, Alfa Yayınları, (2001) 2016.
aradı. Bunun için 1884’te bir yayınevi kurdu. 1975) neden temel araştırma konusu olarak onu değil
1890’da Çehov hapis hayatının koşullarını görüp de Dostoyevski’yi seçti?
yazmak üzere Sahalin adasına gitti, dönünce izlenim- Filoloji eğitimini Odes-
lerini gazetede tefrika etti. Birkaç yıl sonra Tolstoy da sa ve Petersburg’ta
resmi kilise karşıtı Duhobor cemaatinin Rusya’dan tamamlayan Bahtin’in
göç masrafları için yazdığı romanı tefrika etti ve bu düşüncesi Vitebsk’te
olay basında büyük yankı buldu. İki yazar basın aracı- yeni dilbilimi, Freud’u,
lığıyla Rusya’yı tanıtmakta büyük rol oynadı. Alman felsefesi-
Rus edebiyatının 19. yüzyıl sonuyla 20. yüzyıl başı ni Marksist perspek-
arasında yarattığı uluslararası etkiyi bu sürece bağla- tiften tartışarak geliş-
mak mümkün. Rus edebiyatının çeşitli ülkelerde çev- ti. Sonra çalışmaya
rilmesini, okunmasını sağlayan temel etken basın ve Leningrad’a gitti Bah-
yazarların basınla kurduğu ilişkiydi. tin. İlk kitabını orada
Sivastopol-Kırım Savaşı uluslararası basının yakından 1929 yılında yayımladı:
takip ettiği ilk savaştı ve basının Rusya üzerindeki ilgisi Dostoyevski Poetikası-
bir daha hiç kesilmedi. Rusya’nın dünya ve Avrupa siya- nın Sorunları².
14 17 Kasım 2022