Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
                        Yıllar
                    
                    
                
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                ÖMÜR İKLİM DEMİR’DEN ‘KUM TEFRİKALARI’
Kumdan 
‘âb-ı hayat’a!
Kum Tefrikaları (Yapı Kredi Yayınları), Tayyareciliğin 
Cumhuriyet öncesi dönemine, pilotların uçma arzularına, 
tayyarelerin teknik özelliklerine, aynı zamanda Sultan 
Hamit ve de İttihat ve Terakki’nin harekâtlarına da tanık 
eden bir güncenin öyküsü. 
esen rüzgârla, dışarıdan miyavlayan 
ZEYNEP TANDOĞAN
kedi eşliğinde anılara bata çıka, uzak 
ve yakın akrabaların anısıyla, ölümle-
SURUÇ’TA BAŞLAYAN rin çokluğuna serzenişte bulunur. 
GÖRSEL BİR TAKİP!
Eski eşyaları karıştırırken halasının 
“Rüzgârlı havalarda tadım ka-
eşi Yüzbaşı Şevket Kemal Bey’in eski 
çar” cümlesiyle başlıyor Ömür İklim 
Türkçeyle yazılmış günlüğünü bulur. 
Demir’in Kum Tefrikaları (Yapı Kredi 
Günlüğü Suruç’a götürür. 
Yayınları) romanı. Toz ve kumun görünmez kıldığı 
Bu giriş, yazarın ılık rüzgârlardan, 
kentte görüştüğü tek kişi olan edebiyat 
güzel havalardan bahsetmeyeceğinin öğretmeni Murat Hoca, günlüğü günü-
ilk elden habercisi. 
müz Türkçesine çevirmeye başladığın-
Yazarın kum fırtınasını anlattığı bö- da ise kendilerini başka bir zamanın 
lüm de tabiat üzerine görsel bir takip 
hikâyesine kaptırırlar. 
sunduğu yetkin betimlemelerle ilerliyor: 
“…denizi olmayan bu çorak şehir, 
ÜÇ ZAMANLI BİR TEFRİKA
yamacına dalga vurmuş kumdan ka-
Günlük çevrildikçe, tefrika şeklin-
le gibi erimeye başlar...” (s.15) “Karşı 
de okuduğumuz romanda, Tayyareci-
tepedeki iğde ağacı, rüzgâr vurdukça 
liğin Cumhuriyet öncesi dönemine, pi-
bin yaprağıyla birlikte eğilip bükülü- lotların uçma arzularına, tayyarelerin 
yor, tepesindeki ince dallar kırbaç gibi 
teknik özelliklerine, aynı zamanda Sul-
esniyordu yere doğru.” (s.17) tan Hamit ve de İttihat ve Terakki’nin 
Kum Tefrikaları, “yorgun bir şe-
harekâtlarına da tanık oluruz. 
hir, dünyanın kenarı” olarak nitelenen 
Tefrikalarda kullanılan eski Türk-
Suruç’ta başlıyor. Mithat, kırk yaşla- çe, yazarın titiz çalışmaları sonucun-
rında, devlet hastanesinde görevli bir 
da oluşturulmuş, aynı zamanda gerçek 
cerrahtır. Kendisini şöyle betimler: yer ve tarihi isimler kullanılarak ger-
“Bildiğim tek şey, kabuk misali sır-
çeklik duygusu pekiştirilmiş. 
tımı kaplayan, birbirinin aynısı yılla- Mithat’ın hikâyesi de tefrikaların ar-
rımın olduğuydu. Farklı noktalarıma dı sıra okuru memnun edecek şaşırt-
farklı şekillerde ağırlık yapıyorlardı. macalarla içeriyor. Roman, kurgunun 
Altlarında eziliyordum. Sanki yaşamı- nasıl sonsuz olduğunun dersi gibi. 
yor da, onların yarattığı basınca uyum 
Son dönemde hem çift zamanlı hem 
sağlayıp evrimleşerek hayatta kalıyor- de günlük ve mektup türlerinin iç içe 
dum. Kök salmadan, tutunmadan, do- geçtiği roman kurgularıyla sıkça karşı-
kunmadan, apatik...” (s.342) laşır olsak da, Ömür İklim Demir, çift 
zamanlı ve iki yazınsal tür olarak bitir-
YÜZBAŞI ŞEVKET miyor romanı. 
KEMAL’İN GÜNLÜĞÜ İlerledikçe, şimdi ve geçmiş anlatı-
Halasının vefatı sonucu İstanbul’da- sına, hiç beklenmedik biçimde gelecek 
ki evin miras kalmasıyla doğup büyü- zamanı da eklemliyor. Ve romanını tüm 
düğü kente giden Mithat; Kandilli’de- romantikler gibi iyi dileklerle, noktasız, 
ki evde kapanmayan pencerelerden heyecan verici bir virgüle bırakıyor... 
n
KITAP 17
10 Haziran 2021
            
    
