20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

2017’de dünya edebiyatının ilk 11’i Son iki üç yıldır dünya genelinde “anlatıdan kaçış” diye adlandırabileceğimiz bir gelişme yaşanıyor. Sinema ve müzikle birlikte kültür endüstrisinin motor güçlerinden olan romanda ciddi anlamda satış düşüşleri yaşanıyor. Britanya’da da Güney Kore’de de benzer durum söz konusu, yüzde yirmilere varan düşüşler kaydediliyor. Türkiye’de de benzer bir durumun yaşandığını düşünüyorum. Bu yıl çok satanlar listelerinde çok sayıda roman görmedik. “Kurgudışı” diye de adlandırılan inceleme ve araştırma kitapları daha çok okundu. Y ayıncı Meslek Birlikleri Federasyonu (YAYFED) verilerine göre 2017’nin ilk 11 ayında ders kitapları hariç toplam 381 milyon 881 bin 249 adet kitap yayımladı. Geçen yıla oranla yaklaşık yüzde 1’lik bir büyüme var. Millî Eğitim Bakanlığı’nın sürekli değişen eğitim politikası, özellikle üniversite ve liselere giriş sınav sistemlerindeki kararsızlık nedeniyle eğitim yayıncılığının üretimindeki düşüş 16 milyona ulaştı. Diğer alanlardaki 19 milyonluk artışla bu kayıp dengelendi. Yani eğitim politikaları ve sınav sistemleriyle oynanmasaydı bu yıl yayıncılık sektörü ciddi bir büyüme kaydedecekti. Kitap üretiminin yaklaşık yüzde 89’unu edebiyat kitapları oluşturuyor. Yeni yayımlanan kitap başlıklarında ise bu oran yüzde 1920’ye ulaşıyor. Yani yeni çıkan 60 bine yakın kitabın 12 bin başlığını edebiyat kitapları oluşturuyor. Bunların yüzde 17’si de çeviri kitaplar ki bu rakam da dünyada en çok çeviri edebiyat okuyan ülkelerden biri olduğumuzu gösteriyor. Dünyanın en büyük yayıncılık sektörlerinden ve çeviriye verdiği önemle bilinen Almanya’da çeviri edebiyat oranı yüzde 17. ABD’de çeviri oranı yüzde 1, Britanya’da yüzde 2. 12 bin yeni edebi eser içinden bir yılda okuyabileceğimiz kitap sayısı ise en fazla 50100 arasında. Yani iyi bir seçme yapmak gerekiyor. Dünya genelinde ve Türkiye’de anlatıdan kaçıştan söz etsek de yayınevlerimiz bu yıl birbirinden önemli ve güzel çeviri edebiyat eserleri yayımladı. Zaman bulup da okuyamadığıma hayıflandığım çok kitap oldu. BAŞYAPITLAR VE KLASİKLER “Dünya Edebiyatı’nın ilk 11’i” derken bir sıralama yapmıyorum. Sözünü ettiklerimin hepsini beğeniyorum. Üstelik bir romanla öykünün, şiirle inceleme kitabının karşılaştırılamayacağı bir gerçek. “İlk 11” bir futbol takımının sahaya çıkan ilk on biri gibi. Hepsi birbirinden değerli. 2017’de yayımlanan çeviri kitaplardan seçtiğim ilk 11 şöyle: Taksitle Ölüm, LouisFerdinand Céline (Çev. Simlâ Ongan, Yapı Kredi Yay.): Céline’in ikinci romanı. Zamanında kıyasıya eleştirilmiş, hiç beğenilmemiş. Günümüzdeyse Céline’in gerçek başyapıtı olarak kabul edildiği söyleniyor. Yayımlanışından seksen bir yıl sonra Türkçede okuyoruz. Céline, kendisiyle aynı ön adı taşıyan kahramanı Ferdinand’ın çocukluk ve ilkgençlik yıllarını anlatıyor. Kendi yaşam öyküsüyle Ferdinand’ın yaşadıkları arasında birçok benzerlik bulmak mümkün. Romanın bir karnaval olduğuna inananlar için gerçek bir şenlik. Gerçek bir başyapıt. Kirliydi Kar, Georges Simenon (Çev. Ümit Moran Altan, Everest Yay.): Beş yüz roman yayımlamış bir yazar Simenon. Polisiye yazdığı için küçümsenmiş, edebiyattan sayılmamış. Kirliydi Kar başyapıtı sayılıyor. Bir polisiye değil, suç romanı. Bir antikahramanın İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşadıkları, suça bulaşması ve ardından yaşadıkları anlatılıyor. Suç her zaman suçlunun yanına kâr kalmaz diye düşündürüyor. Ucuzayiyenler, Thomas Bernhard (Çev. Esen Tezel, Yapı Kredi Yay.): Bir köpeğin ısırması sonucu sol bacağını kaybetmiş ve o günden itibaren “Fizyonomi” adlı bilimsel çalışmasına odaklanmış bir biliminsanı ve Viyana Açık Mutfağı’nda tanıştığı dört Ucuzayiyen. Belki bir Thomas Bernhard başyapıtı değil ama benim gibi sevenleri için aynı lezzeti veren bir yapıt. Tabii bu kitabın yanında Thomas Bernhard’ın konuşmalarını, okur mektuplarını, söyleşilerini, edebiyat yazılarını bir araya getiren Hakikatin İzinde’yi (Yapı Kredi Yay.) de öneriyorum. Seçme Mektuplar, Italo Calvino (Çev. Meryem Mine Çilingiroğlu, Yapı Kredi Yay.): Calvino’yu önemli bir yazar olarak bilirdik aynı zamanda iyi bir editörmüş. Seçme Mektuplar’da editörlüğünü yaptığı, çoğu yakın arkadaşı olan Pavese, Passolini, Umberto Eco gibi yazarlara, eleştirmenlere yazdığı, bir metnin nasıl okunması ve çözümlenmesi gerektiğine örnek olacak mektupları okuyoruz. Yüzbir Gece Masalları (Der. Claudio Ott, Çev. Hüseyin Tüzün, Ayrıntı Yay.): “Binbir Gece Masalları’nın bir de kız kardeşi vardı” diye tanıtılan Yüzbir Gece Masalları 2010’da keşfedilmiş. Binbir Gece’den de eski bir elyazması, 1234 tarihli. “Bütünüyle kendine özgü masallar içeren, kısa anlatımlarla zirveye ulaşan ve sonlardaki aşırı iyimserliğiyle dikkat çeken bir eser” diye tanıtılıyor. EDEBİYAT HASTALARI İÇİN... Hayvanlara Niçin Bakarız?, John Berger (Çev. Cevat Çapan, Delidolu Yay.): 2 Ocak 2017’de kaybettiğimiz büyük deneme ustası John Berger’ın insan, hayvan, doğa ilişkisini ele aldığı makaleler toplamı. Yıl içinde Metis’ten yayımlanan Hoşbeş ve Sanatla Direniş’le birlikte listemde yer alıyor. Deniz, John Banville (Çev. Suat Ertüzün, Kırmızı Kedi Yay.): Banville 1990’ların sonundan itibaren Türkçede birçok eseri yayımlanmış bir yazar ama ben her defasında ıskalamışım. Benim için bu yılın en önemli keşiflerinden oldu. Sıradan gibi görünen olayları müthiş ve kendine has bir üslupla anlatıyor. Anlatımına kapılıyorsunuz. Bu yıl Mavi Gitar da (Kırmızı Kedi Yay.) yayımlandı. İkisini de öneriyorum. Montano Hastalığı, Enrique VilaMatas (Çev. Seda Ersavcı, Jaguar Kit.): Bartelby ve Şürekası ile tanıdığımız Enrique VilaMatas’ın iki yıldır Türkçede eserleri art arda yayımlanıyor. Montano Hastalığı, “Borges’in yirmi birinci yüzyılda en çok seveceği roman” olarak da tanımlanmış. Edebiyat hastaları için edebiyat hastası bir yazar. VilaMatas’ın bugünlerde yayımlanan Kassel’de Mantık Aramak’ı da (Can Yay.) okuma listemde. Dişlerimin Hikâyesi, Valeria Luiselli (Çev. Seda Ersavcı, Siren Yay.): Luiselli için VilaMatas’ın kızkardeşi diyebiliriz sanırım. “Şenlikli bir oyun” Dişlerimin Hikâyesi. Tamamen alıntı bir malzemeden yeni bir anlatı kurmuş Luiselli ve merakla, ilgiyle, edebiyat tadı alarak okunuyor kitap. Bu¨tu¨n Şiirleri, K. P. Kavafis (Çev. Ari Çokona, İstos Yay.): Kavafis Türkiye’de en çok sevilen şairlerden. Birçok çevirisi yayımlandı. Bu kez yaşarken yayınlattığı bütün şiirler usta çevirmen Ari Çokona’nın aslından yaptığı çeviriler ve Yunanca asılları ile birlikte basıldı. Her kitaplıkta yer alması gereken bir eser. Hiç Kimse Buraya Senin Kadar Ait Değil, Miranda July (Çev. İnci Asena, Everest Yay.): “Kendine özgü, tuhaf bir yazar”. Miranda July benim için bu yılın keşiflerinden oldu. “July’ın öykülerinde buruk ve kırılgan karakterler sevilmek ve kabullenilmek uğruna kendilerini tuhaf ilişkilerin içinde buluyor” diye tanıtılmış. Haklılar. Geçen yıl gözümden kaçan Birinci Kötü Adam’ı da (Everest Yay.) keyifle okudum. n 12 28 Aralık 2017 KITAP
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle