03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TEKİN SÖNMEZ’DEN “KAR VE KURT EFSANELERİSARI KAM” Sarıkamış şehitlerine bir saygı duruşu Tekin Sönmez’in çok uzun yıllara dayanan bir edebiyat emeği var. Adını yaygın olarak 1972 ve 1975 arasında yayımladığı Yansıma dergisinden biliyoruz. Sonrası yurtdışı ve art arda gelen romanlar. Sönmez’le son romanı “Kar ve Kurt Efsaneleri Sarı Kam” üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. sinem oral B enim kısa sürede okuduğum, Kar ve Kurt Efsaneleri Sarı Kam adlı romanın başkahramanı Doktor Oguldan ve annesi arasındaki ilişkiden sözeder misiniz? Özellikle ilk bölümde annesiyle çok sık karşılaşıyoruz. Annesi, Oguldan için ne ifade ediyor? n İlk bölümde kar fırtınası ve kurt saldırısına yakalanan doktor Oguldanovsky o dehşet anda sinema tekniğinde olduğu gibi zihinsel olarak içe döner. Çocukluk evresi yol gösterici olur. Korku refleksi ile dopdolu bu ilk bölümden çıkış; romandaki örgü, anne imgelemi enine boyuna bu ilk bölümde işlenir. Bir karakter yaratırken, onun karakter olması için çevresini kuşatan nesneler birliği aranır. “Anne ne ifade ediyor,” diye soruyorsunuz. Yaşam örgüsü, nesneler birliğidir bu. Yaşama tutunma uğraşısına güç sağlayan çocukluk evresinden (anneden) söz edilebilir burada. n Romanda aşk ve savaş olgusunu, Puşkin’in eserinden yaptığınız alıntıyla, edebiyat içinde edebiyat olgusunu ve Sarıkamış Şehitleri’ni sis içinde çok başarılı bir şekilde işlemişsiniz. Kar ve Kurt EfsaneleriSarı Kam, dolu dolu bir yapıt olarak ortaya çıkmış. Peki bu romanı yazmak ne kadar zamanınızı aldı? n Yüzyıl önceki bu olayı tüm yaşamımda uzun bir süre zihinsel düzeyde işledim. Sarıkamış Şehitleri adı ile anılan olgu, yazınsal metin düzeyinde olsun uğraşısı içinde konuya yaklaştım. Türk edebiyatı içinde özel anıtsal bir yer alacaktır bu roman. Bunun için Rus Edebiyatı’nı bilmek gerekir. Rus sosyal yaşamını ve Soğanlı Dağları çerçevesinde öyküleme örgüsünü, nesneler birliği içinde almak gerekirdi. Her üç karakter bu olguya göre belirdi. Olgu derken, o günkü evrensel sosyal koşullara uygun karakterler, doğayla yaşam uyumu ortaya çıktı. Nesneler birliği de budur. n Bu romanı bitirdikten sonra pişman olduğunuz, eklemek istediğiniz bölüm oldu mu? n Olmadı. Kar ve Kurt EfsaneleriSarı Kam arındırılmış, elekten geçirilmiş bir roman. Çok küçük yaşta ‘Balonla Seyahat’i okudum. Balon yere düşerken fazlalıkları atmanız gerektir. Fazlalıkları atamayanlar düşer. Özel yaşamım da bu felsefe ile ilerledi. DUYGUSAL BAĞLANTI n Yazarlar yarattığı karakterlere karşı bir şeyler hissedebiliyor. Öfke, acıma, sevgi... Siz başkahramanınız OguldanOguldanvsky hakkında ne düşünüyorsunuz? Aranızda bir ilişki var mı? n Oguldan son derece bağımsız bir karakter. Roman sanatının en önemli yanı budur. Yazar, yarattığı karakterle içselleşince anı türü ortaya çıkar, roman değil. Anı türünde ister istemez duygusal bağlantı olabilir. Başkahramanınız Oguldan diyorsunuz ya, burada duralım. Sarıkamış Şehitleri olgusu da dahil bu roman örgüsünü baştan sona başarıyla sürdüren Oguldanvsky evrensel bir karakterdir. Öteki iki yan karakter yerel olmakla birlikte, başoyuncu Oguldanvsky’nin sürdüğü sahnede doğal yerlerini alırlar. Çoğu yapıtta yazarla yarattığı karakter arasında görülegen örgüye bu açıdan bakarsanız BenAras romanımdaki ikili karakter Karls Klark ve Carlos yazarına daha yakın alanda soluk alıp vererek karakterize olur. Oguldanovsky ve önceki romandaki Cevval Bey bu açıdan roman yazarından uzaktırlar. Yazarından bağımsız biçilmiş rolü başarıyla yerine getirmiş karakterlerdir. n Yazarı için, size göre “Tekin Sönmez için yeri çok özel” dediğiniz bir eseriniz var mı? n Bu soruya geniş bir açıdan döneceğim. “Yazarı için yeri çok özel” dediğiniz bir yapıt... Bu yaklaşım açısından Kar ve Kurt EfsaneleriSarı Kam romanımın karakteri Oguldan Türk romanında ve Rus romanında bugüne dek işlenmemiş bir baş oyuncudur. Bu soru ışığında BenAras adlı romanımın ikilikli karkteri Karls KlarkCarlos da yüzlerce, binlerce örneği olduğu halde, uluslararası roman kulvarında yine işlenmemiş bir karakterdir. Düşünelim ki tehcirden kaçıp kurtulanların üçüncü kuşağıdır bu karakter. Bu yaklaşım açısından yine önemle Ankara Düşerken Erzurum ve Bardez Baldooruk Ailesi romanımın karakteri Cevval Bey, özellikle Türkçe yazan romancılar tarafından bugüne dek işlenmemiş, ayırdına varılmamış çok büyük baş oyuncudur, karakterdir. Yazarlık süreci ele alındığında evrensel roman sanatı açısından o koşullarda ve Türk romanında Tekin Sönmez’i öncü rolle belirleyecek özel yeri olan romanlarım var. Yaşam örgüsüne bağlı karakter katmanı Almaya Türkiye roman sanatı kulvarında hamle yapan ve kurgusuna göre yeri çok özel olan, Söylence Berlin adlı romanım var. Demir Perde denilen duvarın yıkılışından bir yıl sonra, Berlin Kültür Senatosu’nun konuğu olarak orada yazdığım Söylence Berlin evrensel roman sanatı içinde Türklerin ötelenmesinin tanıklığı olarak de ele alınabilir. Öte yandan Tehcir’den Avrupalı üçüncü kuşak karakterler... Bakın farklı bir bakış sunuyorum. Yaşam örgüsü ve bunun Türkiye konumu ile Hindistan’a uzayan özel yeri belli BenAras adlı romanım var. Bu romanda (ikinci ve üçüncü arka plan) tehcirle uzaklaşanların torunları ve tehcir sonrası Avrupa’da da rahat yüzü göremeyen bu kuşağın Nazizm ve Faşizm felaketi ile sarsılan Avrupa sarmalıyla oluşan Hindistan odağı ve Kars üzerinden BenAras ve Aras ve tehcir çakışması, örtüşmesi var. Gözlerden kaçan bu gerçeklik yeri çok özel bir evrensel roman sanatı düzeyinde BenAras adlı romanımla veriliyor. Savaş içinde insan sevgisinin öne çıktığı, sizin de okuduğunuz Kar ve Kurt Efsaneleri Sarı Kam adlı romanın arkaplanında casusluk imgelemi, çok yanlı entrika ve lirik aşk kurgusu yine uluslararası roman sanatı açısından biricik yeri ile okunmalıdır. 1915 Enver Paşa felaketi ile belirlenen savaşta Rus ordusu içinde Türklerin de Osmanlı’ya karşı savaştığı gerçeği vardır. Rus Ordusu ile Osmanlı’ya karşı savaşan Türkler! Şaşırdınız mı? SEÇEREK, ÇOK OKUMAK... n Günümüz Türkiye Edebiyatı ve gençlerin oraya bakışı nasıl? n İlkin Günümüz Türk Edebiyatı açısından çok kişinin yazma uğraşısına girmesi var. Latin abecesi ve sekiz ünlüsü ile Türkçe harikalar yaratıyor. Eline kalem alan her genç, yazarlık uğraşısına girişiyor. Bu girişim iyi bir olgu. Bunların seçici irdelemeyle ele alınmadan okur önüne çıkarılışı da ayrı bir konu. Ticari erekle kitap yazan insanlar da... Edebiyatla, ticari kaygılar dünyanın her yerinde ters orantılıdır. n Genç yazarlara tavsiyeleriniz var mı? n Seçerek okumalarını, çok okumalarını öneriyorum. Türk Edebiyatı’nın önemli ve değerli yazarlarını okumalarını öneriyorum. Yazacakları türleri seçmeliler. Türkiye’de deneme türü kolay olduğu sanılan oysa yoğun ve dizgeli birikim gerektiren türdür. Bunun bilincinde olmalılar. Son olarak şiir ayrı bir yanda tutulmalı. Roman, öykü, deneme gibi açık seçik yazınsal metinler olmadan uygarlaşma olmadığı gibi uluslaşma da olmaz. Düzyazı ayaklarınızın üstünde durmanızı, gerçeği görmenizi sağlar. Gençler için şiiri değil düzyazıyı, özellikle öyküleme, örgü, kurgu tekniklerine eğilmelerini öneririm. n Kar ve Kurt EfsaneleriSarı Kam/ Tekin Sönmez/ Nis Medya Yayınları/ 256 s. 12 25 Ağustos 2016 KItap
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle