Katalog

"Her şeyden önce sunduğumuz bu kitap, tam anlamıyla Cumhuriyet döneminin bir antoloiisi değil. Buna günümüzde yaygınlaşmakta olan bir deyimle "Şiir Güldestesi" dememiz yerinde olur. Cumhuriyet'in 75. yılında bu armağanı hazırlarken amacımız; bu dönemde şıirımizin ulaştığı yenilikleri sergilemek, kitabın hcrhangi bir sayrasını çeviren okuyucuyu, (şairi kim olursa olsun) şiirin sihirli kanatlarında güzellikler, duygular ve sevgiler ortamına ulaştırmaktı. ...Cumhuriyet dönemi Türk şairleri ve şiirleri hakkında bilgi edinmek isteyenler, şiir severler, öğretmen ve öğrenciler için bir başvuru kitabı hazırlauığımızı sanıyoruz..." diyor Ahmet Özdemir. Buzdumanları/Me/? Alpsar/Kristal Küre Yaytnlan/Hİ v Son yıllarda Türk şiirinde orijinal söylemlerin olmadığı, insanların kendilerini ve kendilerindcn öncekileri tekrar ettikleri yolundaki görüşler ağırlıkta. Yayınevleri şiir kitaplarını satmakta güçlük çckiyor. Şiire ödüller verilmesine karşın şiir kitaplannın satışı yaygınlık kazanamıyor ve satışı artmıyor. Bu ortamda yine de şiir yazmaktan vazgeçmeyenlerden birisi Mete Alpsar. Kendisini şiirde özgürce ifade edebildiğini düşünen ve Türkiye'deki tüm insanlar gibi, aydınların da kimliksizleştirme saldmsıyla karşı karşıya olduklarını söyleyen Alpsar; "Direniş Şarkıları", "Mülteci Sevdalar" ve "Siyah Alevler 1 lavzası" adlı kitapların sahibi. Şair îbrahim Yıldız Şiir Yarışması'ndan ve 68'liler Vakh'ndan iki ödül almış. Bu dördüncü kitabında da yine özgün renkler sıralıyor Alpsar... Şiirlerin Diliyle Dersim (Antoloji)/Ûzg«« E. Butut/Berfın Yayınlan/112 v Tarihte zulmün eksik olmadığı, buna rağmen ınatla ayakta durmaya devam eden; şiirlerin, türkülerin, romanlann, fotoğrafların büvülü dünyasından süzülüp gelen bambaşka bir coğrafyadır Dersim. "Şiirlerin Diliyle Dersim" ise bu coğrafyadan tat alan, onunla hüzünlenen, tarihine imgesel renkler katan şiirlerin bir araya getırtlmesinden oluşan çiçcklcr toplamı. Okuyucu şiirlerde Dersim tarihi aramamalı. Zaten şiir tarih dcğildir. Şiir tarihe imge dünyasından kucak açar ve geleceğe taşır. Bu yönden bakıldığında, Dersim şiirlerinin yeterince zengin olduğu görülecektir. Dersim şiirleri, otuz sekiz yılından başlayıp Munzur'un görkem ve coşkusunu içerisine alarak devam ediyor. Buna önderler, Alevilik, cemler, ziyaretler, sürgün, oradaki özgün yaşam biçimi, uygarlıklar ve Dersim'in bugünkü kaderi ekleniyor. Bunlar şiirlerin ortak özellikleri adeta. Şiirlerin Diliyle Dersim, dağınık duran şiirleri, yukarıdaki özellikleriyle getirip, metropollerin karşısına dikmeye çalışıyor. Bir coğrafyanın şiirsel zenginlik ve içeriğini gözler önüne scriyor. Dersim'in bir şiir bahçesi olduğunda ısrar ediyor. Yerli Ftlm/Kandcmir Konduk/Bilgi Yayınevi/UR s "Yerli Film", şiirsel ve komik bir dille yazılmış, bu nedenle de çok kolay okunan bir senaryo. Üniversitede okuyan iki gencin yaşadıkları aşkı, arkadaş çevrelerini ve okııl bittikten sonraki evliliklerini anlatmakta. Eski Türk sinemasının belli başlı konularından biri olan "zengin kız/fakir oğlan", bu elimizdeki senaryoda da işlenmekte ve demek ki Türkiye'de sınıf farkı ve sınıflar arası çelişkilcr hic değişmemcktedir. Ünlü mizahçı ve senarist Kandemir Konduk'un, roman, öykü, şiir, oyıın, deneme vb. türlerin hiçbirine bcnzemeyen, hatta belki de dünyada ilk kez yapılan ve örneğine rastlanmayan bu çalışmasında kahkaha ve hüzün iç içe geçıyor. Honore de Balzac: Romancının Evreninden Sahneler/Hazırlayıin Mchmet Rıfıit/Kaf Yaywalık/İ6() \ Komanlaı, öyküler, anlatılar, tıyatro yapıtlan, incele ıneler, tartışma yazıları, mcktuplar, mektuplar; durmaksı/ın yaşanan bir vazınsal üretim; aşkı, cvliliği, parası, dini, siyasetı, tutkıısu, sanatı ve ya/ınıyla tskı SAYFA 22 bir Eransız "albüm"ü; "yaşam ateşi"yle donatilmış 2504 kişi ve kişiler topluluğunun rol aldığı bir roman evreni. 51 yıla sığdırılmış olağanüstü bir Yaşama vc Yaratma nızı içinde giderek biçimlenen bir însanlık Komedyası: 150'yeyakın yapıttan kurulu büyük bir Anıtsal Biitün. Elimizdeki kıtap, doğumunun 200. yılında Honore de Balzac'ı selamlarken, onun Dante'den sonra ve Proust'tan önce gerçekleştirmiş olduğu Anıtsal Bütün'ün labirentlerini de "yenidcn" ve "özel" bir biçimde Türk okurlarına açmayı amaçlıyor. Eski Zaman Eşkıyaları/M«/>w) Kmlkaya/Sel Yayınalık/132 y Topu topu birkac adamdılar. Ölüm fermanlarını, boyunlarındaki hamaylın içinde taşıyorlardı. "Hepsi çapraz asmışlardı türkülerinc mavzerlerini." Uzun bir yolculuöa çıkmışlardı. Yollarına ihanet, buhtan, sınınn öte yakasındaki savaş, bu yakasındaki kıtlık, kıran çıkıyordıı. Eşkıyaydılar. Zaman eski zamandı.Munsin Kızılkaya Oremarlı Settar, Maronısli Sadık ve Gewdanlı Qerdeş adındaki üç eşkıyayı tüm insani yönleri ile aktarıyor bize. Valide Mektupları///a//c/ Ziya Uşaklıgıl/Çevıren • Seltnın Kurc/KafYaymalık/71 v. "Valide Mektupları" 1908'de bir kadın dcrgisi için yazılmış yazılardan oluşuyor.. Dergideki yayın ilanına bakıldığında Aşkı Memnu'yu, Mai ile Siyah'ı yazmış bir ustanın bize bu kez bir anne kızı anlatacağı anlaşılıyor: Anne cvliligln eşiğinde ve bir süredir kendisinden "ıızak düşmüş olan" kızina "Valide Mcktupları"y!a bir yandan evlilik ve aileler, erkekler ve "duygusal cinayetler"den söz ederken hem deneyımlcrini ilctmeye hem de ulaşmaya çalışmaktadır asllnda. Işte bizi peşinden sürükleyecek olan da bu.. Frankenştayn, Helena Rubinştayn ve Albert Aynştayn Arasında Fikir Birliui Olma lhtimali Üzerine Bir tnceleme/r(j« Külahlıoğlu/lm Yayıncılıh/72 v. Eranken^tayn, Helena Rubinştayn ve Albert Aynştayn arasında fikir birliği olma ihtimali üzerine bir ince eleme, post modern bir mizah yaklaşımının ürünü. Can Eren Külahlıoğlu bu kitabıyla, gülmeceyi unutma noktasına gelmiş entelektüelizm ile çok renkli, çok yaratıeı sokak mizahını buluşturma amacını taşıyor. Yazar, bireyscl ciddiyetle toplumsal gülmecenııı buluştuöu noktada, marjinal ve şekilsiz de olsa, son derece ilginç bir komedinin oluştuğunu düşünüyor. Elimizdeki kitapta ayrıca, artık Türkiye'de pek sık rastlanmayan "resimli kıtap" tarzını da canlandırma amacını taşıyor. Türkiye'nin en ünlü karikatürcülerinden olan Necati Abacı'nın çizgileri, kitabı ilginç bir çalışma haline getiriyor. Bolulu ilk yazılarını 1951 yılından itibaren yayımlarnaya başladı. Duruluk ve llkc dcrgilerini çıkardı. Öğretmen Dünyası ve Abece dergilerini yönetti. Babil Kule&i/Friedrich Dürrenmatt/GundogMti Yaytnları/192 s. "Konularımın hikâyesini yazmayı denemek, eskiyi yeniden düşıinmeyi gerektiriyor. Bir lıastalık sırasında başladım, Unterengadin'de bir otel salonunda, 1969 Haziranı'nda, o sıralar pek bir düşüncesizdim, saf ve pek aceleci. ESKİ konuların peşine düşerken, pek fazla şeyi ihmal etmiş olma duygusu, bastırılır gibi değildi. Yazdıklarımı karaladım, durup durup yeniden başladım. Aradan yirmi yıl geçti ve ben nâlâ konularımın peşindeydim. Yarım kalmış yazılar birikti, planlar da öyle, ama şüpheler de. Schlus'ta oluşan az buçuk sayfadan bir müsvedde yığını meydana geldi. Bir buluş, ötekini çağırdı, bir anı, bir baskasını ve bir çağrışım bir diğerini. Yazılmamış konularımın hikâyesini yazmak denemcsi, yeni yazılmış konularımdan birkaçını yeniden kurgulamaya zorladı. Eski konularıma yeniden el atmakla, kendimi kurcaladım, çok fazla naşır neşirim konularımla ve onlara takmışım aklımı. Sonu kestirilmez bir işe pek bir korkusuzca dalmışım. Bir zamanlar planlayıp başladığım "Babil Kulesi tnşaatı" gibiydi nalim: Kendimi kurtarmak için bu işi kesmek zorundaydım. Kalanlar, onun yıkıntılarıdır" diyor Friedrich Dürrenmatt "Babil Kulesi" için. Psikolojide tnsan Modeileri/Sıbel A Arkonüç/Al/a Ba.um Yayın/94 s İNSAN Ben benim için kimim? Neyim? Benim için ben olmak nc dcmek? MODELLERİ Bu sorular yakın zamana kadar hcp psikolojinin dışında kaldı. Psikoloji için bu soruları incelenebilir kılan, post modemızmin psikolojide yansımaları oldu. Wittgenstein'ın söylemsel psikolojideki etkileri, sembolik süreclerin özellikle de dilin incelenebilirliöini yeniden gündeme taşıdı. Psikolojinin bu yeni gündemi, bize özne hakkında yeni ufuklar vaat etmelctedir. Bu yeni ufuk, öznel dünyasını Türkçede yaşayan bireyin geçirdiği dönüşıimlere ışık tutabilir. PSİKOLOJİDE Kosova/L Dog'an Ttlıç/Ümit Yayınalık/204 s Sırplar ve Arnavutların, "Kosova mı, Kosovo mu" tartışmasıyla başlayan kopuşu, Kosova'daki ilk cinayetin büinmeyen öyküsü. UÇK'nin dofiusu, ilk eylemleri. Amerikan pilotlarının, bilgisayar oyununa benzetmekte güçlük çektiği bombardımanların gerçek yüzü. Savaşın, Balkanlar'da yarattığı sarsıntı, Kosova'nın etnik yapısı, tarihi... Bunlar, elimizdeki kitabın içeriginden kesitler. Kitap, Yugoslavya'nın parçalanma sürecini hüzünle işlemiş bir gazetecinin kalcminden anlatıyor Kosova'yı. Toz, duman, kan ve çığlıklar arasında olup bitenleri anlamak için eşsiz bir pusula sunuyor. I lem de yüzünü barışa ve insana dönmüş bir kalemden. • , BERFIN YAYINLARI tnsan İnsana Eklene Eklene/Osman Bolulu/Kültür Bahanlı&ı Yayınları/144 s Osman Bolulu'nıın elimizdeki kitabı bir denemeler toplamı ve Kültiir Bakanlığı'nın düzenlediği (üumhuriyetın 75. Yılı Eser Yarışması'nın Deneme dalında Büyük Odülü kazanmış. Osman Kitapçılarda\ MECÜS SON MECLİS "Hem Devlet Başa Hem Kuzgun Leşe" Kitap, claha önce katliam, cinayet, bombalama, uyuşturucu vb. olaylara kanşmış ve 18 Nisan seçimlerinde Meclise giren MHP'li milletvekillerini antştırmış.. MHP'li "mebus"lcırın ve MHP'nin gerçek yüzü!.. Mutlaka Okumalısmız (1. hm. 111 sayfa) I .()0().()0().TL. Halil Nebiler T c l ( 0 . 2 1 2 ) 5 1 3 7 9 0 0 laks: 5 1 2 M 2 0