27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Metin Erksan, uzun zamandır eazetemizde tarih, bilim, kültür, siyaset, sanat üzerine yazılar yaziyor. Bu yazdarından TürkYunan uyuşmazhğı üzerine olanlarını "Marenostrum" adıyla yayımladı. Erksan'la bu kitabı üzerine konuştuk. SAMİ KARAOREN are Nostrum" adlı kitabtnızda; çcşitli tarihlerde Cumhunyet gazetesindt yaytmlanmış yazılarımzın bir bölümünü toplamtşsımz. Kitabımz için seçtiğimz yazılar doğruca ya da dolaylı olarak "Yunan Sorunu" ya da "lürkYunan llişkileri'yle ilgilı olan yazılar Bu aşamada böyle birkitabın yayımna ve böyle bir yazt seçimine nedcn gerek gördünüz. Bir yarım yüzyıldır etkin bir konumda çalışan değerli bir yazar ve gazeteci olarak çok yctkin bir kapsamda bilirsiniz ki, gazetelerde yayımlanan yazılar büyük bir okuyucu çoğunluğuna ulaşır. Fakat çeşitli tarihlerde gazetelerdeyayımlanan yazılar kimi okuyucularca okunmamış olabilir. Ustelik bu yazılan okııyan da, okumayan da aynı gazetenin okuyuculandır. Obürgazetelerin okuyuculanna ya da hiç gazete okumayan ya da yalnız kitap oku yan kişilerin okuma alanına ulaşmak gerekir. Bu işlev, ancak yazıları bir kitapta toplamak ve yayımlamakla olur. Bu kitabın yayın amacı bııdur. "M\ "Türkiye ve Yunanistan arasında zorunlu barış için vazılmıs vazılap" türk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti yöneticileri böyle bir konuma "açık, net, kararlı, onurlu" bir davranışla "hayır" dememişlcrdir. Avrupa Birlîği'ne (AB) girmek olgusu, Türkiye'de "devlet"in ve "siyasal yctke"nin iç siyaset pazannda"yandaşbulmak", "alıcıkapmak", "rcy toplamak" tutku suyla eşdeğerli ve koşut bir konuma indırgenmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Avrupa Birliği (AB) üyesi olma hakkı ve isteği, çok bılmiş görünen ve fakat hiçbir şey bilmeyen, tüm uğraşlan nişan, nikâh, duğün, sünnet düğünü, doğumgünü, yıldönümü, ödül dağıtma davetlerinde boy göstermek, resmi ve özcl ziyafet sofralarında durmadan yiyecek tıkınmak, siyaset kürsülerinde bü rekü demagoji yapmak olan "devletliler" tarafından ayak altında çiğnenmiştir. Bilimsel bilgüerimle biliyorum ki, bugün Türkiye Cumhuriyeti Dcvlcti'ni yönetenler değil bu büyük devleti, küçük bir mahalle muhtarlığını bile yönetemezlcr. "TürkiyeCumhuriyeti Devleti'nin sıradan bir yurttaşı ve uyruğu olarak onurlu vc bilimsel bir "barış/'ı korumak ve kollamak benim ödcvim ve görevimdir. Curnhuriyet Cıazetesüıde yayın lanmış yazılarım açıkça onurlu ve bilimsel bir "Barışı" korumak vekollamak için yazılmış yazılar dır. Bu nedcnden ötürü, onurlu vc bilimsel bir "barış "ı öven, Yunanistan Devleti'nin isteği olan "savaşı" kötüleyen yazılanmı bu kitapta toplamak istedim. Savaş ve barış" olgusu, sorunu ve düşüncesi gerek yazılannızda, gerek karsntkh konuşmalarımızda siziçok ilgilendiren yaşamsal bir konudur. Bu konudakı düsüncelerıntzi birçok kez bildımvealgıladım. "Savaş vebartş" olgusu ve sorunu konusundaki düşüncelerinize biraz daha açıklık getirır misiniz? Atatürk, 19191923 yılları arası, dış ve iç büyük askeri, siyasal, toplumsal, ekonomikvekültürelsorunları, "savasve barış" olgusu ve sorunu kapsamında, büyük bir bilgelik ve önderlik özümleyen kişiliğiyle çözüp "Türkiye Cumhuriyeti Devleti 'ni kurdu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti uluslararası savaş alanlarında kanla kurulmıış, bu kuruluş uluslararası barış masalarında o kanın zoruyla onaylatılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş temellerinde "savaş ve barış" olgusu ve sorunu vardır. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının ya da uyruklarının her an "savaş ve barış" olgusu ve sorunu üstünde düşünmcleri, bu olguyıı vc bu sorunu algılamaları yaşamsal zorunluluktur. Bir ulusu, bir üıkeyi, bir devleti öncc kök etkenler olarak savaşlar ve barışlar vareder, oluşturur vc yaşatır. "Savaş ve barış" olgusu vc sorunu üstünc yazılmış iki ünlü mektup vardır. Bu mcktupları iki büyük bilgin vc düşünür olan matematikçi, fizikçi, gökbilimci (astronom) AİDert Einstein (18791936) ile tıp doktoru, ruhbilimci, psika Metin Erksan'la "Marenostrum" üzerine naliz biliminin kurucusu Sigmund Freud (18561939) birbirlerinc yazmışlardır. Einstein'ın mektubu Postdam (Almanya) Temmuz 1932, Freud'un mektubu ViennaViyana (Avusturya) Eylül 1932 tarihlidir. 1932 ydı, 1. Dünya Savası öncesi (19391945) dünya tarininin çok önemli vc duyarlı bir yıbdır. Bir yıl sonra 1933'tc Adolf Hitler'in başkanı olduğu NSDAP (UlusalSosyalistAlmanIşçi Partisi) Almanya'da siyasal yetkeyi elc geçirmiştir. Büyük Atatürk 27/28 Eylül 1932) günü tstanbul'da Amerika Birleşik Devlctlcri (USA) Genclkurmay Başkanı General Mac Arthur'u kabul etmiş ve BaşkanGenerale çok ayrıntılı ve kesin bir anlatım içinde, 2. Dünya Savaşf nın 19401946 yılları arasında olacağını, savaşın tarailarını, savaşın gelişimini ve savaşın sonucunun ne olacağını anlatmıştır. 2. Dünya Savası yavaş yavaş yakiaşmaktadır. 1932 yılının uluslararası topfudurumu (konionktür) kapsamında iki büyük bilginin karşılıklı yazdıkları bu iki mektup "savaş vc barış" olgusu ve sorunu üstünde bilimsel bilgi ler içermektedir. Bu iki mektubu n birkaç bölümünü bilmek yararlı olacaktır. A.Bnstein'danS.FiHMiıra: "lnsanlığı savaş yıkımından korumak için biryol, biryöntem yok mudur?" "Bilgi birikimim ve düşünme yöntemim insanlann düşünsel, duygusal, içgüdüsel olgulannı bilmek olanağını bana sağlamıyor. Ben ancak bu sorunu irdclcyip, yüzeysel cözüm tasarıları oluşturup, insanın içgüdüsel yaşamına ilişkin büyük bilginize bu yaşamsal sorunu çözümlemek olanağı önereDİlirim". "Uluslararası güvenliğin sağlanması, devletlcrin uluslararası özgür ve egemen davranışlarını sınırlandırmakla olanaklıdır. Uluslararası güvcnliği sağlamak için başka bir yol, bir yöntem yoktur". "Devlet yöneticilcrinin siyasal yetke (iktidar) gereksinimi, devlet yöneticilerinin yönetmebağımsızlığının sınırlandınlmasını cngellcmektedir. Bu siyasal yetke gereksinimi, öteki siyasal partiferin siyasal yetkeyi ele geçirme uğraşlan ve baskısı so nucu oluşmaktadır". "Fıer ülkenin içinde toplumsal düşüncelere, önleyici önlemlere açık olmayan, örtüliı, örtüsüz, ckonomik vc kişisel çıkarları olan insan toplulukları vardır". "Siyasal yetke özelliklc cğitim ve öğrctimi, yazısaf ve görsel mcdyayı, genellikle dinsel örgütlcri denetlcmektedir". "Siyasal yetke bu kurumlar ve kuruluşlar aracılığıyla toplumu, insanların istenci (iradesi) dışmda yönctmektedir". "Toplumların siyasal yetkenin yöncttiği bu kurumlann vc kuruluşların baskısı vc etkisi dışında bir özveri eğiliminde bulunmalan olanaklı ya da olanaksız mıdır? Bu sorunun yanıtı şu olabilir. Bu durumda insanların nefret ctme ve yok etme ucreksi nimi olanaklıdır. Bu gereksinim saklı, gizli, örtülü bireğilimdir. Bu cğilim olağanüstü döncmlerde belirginleşir. Olağanüstü dönemlerde bu eğilim çok kolay bir biçimde toplumpsıkozu (psikoz özcllikleri ve kapsamı belirgin akıl hastalığı. Şizofreni, paranoia, bellek yetersizliği, amnesia, budalalık psikoz kapsamındadır) konumuna dönüştürülebilir. Ben derim ki, bu ürkütücü sonuca ilişkin sorunlann en önemlisi budur. Bu sorun insan içgü dülerini bilimsel bilgiyle bilen kişilerce çözümlcnebilccck bir sorundur. Bu sorun kapsamında sorulabilecek son bir sorıı daha vardır. tnsanın özbeninde varolan nefret etme vc yok etme psikozuna karşı insanlan daha dirençli bir konuma getirmck için, insanların ruhsal gelişimlerinı yönlendirme olanağı var mıdır? Bu düşüncelcrimi söylerken salt kültürsüz insanları düşünmüyorum. Yaşam dcneyimlerim sonucu bu ürkütücü toplum psikozunu ko layca özümseyen "aydınlar"ı düşünüyorum. Sözlcrim "aydınlar"adır. Çünkü bu kişiler yöntemii uüşünmek vc bilmek ycrine, basılı kâğıt parçalarını okumak vc bellemek yöntemini benimsemişlerdir". S. Freud'tan, A. Einstein'a: "Savaşı kesin olarak önlemek, uluslara ' TiirfcYunan Işklari Bu kitaptaki yazı seçiminin ilkesi şudur: Türkiye Cumhuriyeti Dcvlcti'nin "Dış Siyasai Soruniarı"ndan biri "TürkYunan Ilişkileri"dir. TürkYunan ilişkilcri kapsamında şu sorunlar vardır: "Ege Denizi Sorunu"," Fge Deniz Ycrleşim Ycri (mcskun) Adalar Sorunu", "Ege Deni zi Yerleşim Yeri Olmayan (ıssız) Adalar Sorunu", "Ege Denizi Karasuları Sorunu", "Ege Denizi Su Altı Anakara Tabanı Uzantısı (şelf) Sorunu", "Ege Denizi Türk Karasına Yakın Yunan Sının îçindeki Adaların vc Limni (Lcmnos) Adasının Lozan Anlaşması Uyannca Silahtan Arındirılma Somnu", "Ege Denizi Hava Sahası Sorunu", "Ege Denizi 'Fır Hattı' (Flight tnformation Region) Sorunu", "Kıbrıs Adabi Sorunu", "Batı Trakya Türk Azınlığına Karşi Yunanistan Devleti'nin Yapüğı Siyasal ve Irksal Baskı Sorunu", "Doğu Akdeniz Meis Adası Sorunu", "Azerbaycan ürta Asya Petrollerinin Uluslararası Adı Türk Boğazları Olan tstanbul Boğazı, Çanakkale Boğazı'ndan Geçip, Ege Denizi Yoluyla Dünyaya Cîönderilmesi Uzantısındaki Ege Denizi Ulaşım Sorunu". Bu kitaptaki yazılar bu sorunlarla doğruca ya da dolaylı olarak ilgili yazılardır. Bu kitabımda topladığım yazıların içcrdiği bilimsel bilgiler bugüne dek Türkiye'de hiçbir insan tarafından yazılmamıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin uluslararası siyasal toplııdunımu (konjonktürü) içinde TürkYunan ilişkilcri çok duyarlı ve çok tehlikeli bir konumdadır. "Savaş ve barış"ın seçimi, sağlıklı akıla, doğru düşünceye, bilimsel düşünceye, mantıksal düşünceye bağlıdır. "Savaş" eğri ve kötü, "barış" doğru vc iyidir. "Yunanistan Devleti" açık bir göriinüm ve anlaııı içinde "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'yle olası bir "Savaşı" gündeme gctirmeyi etkin bir kışkırtma (provokasyon) eylemi içinde sürdürmektedir. Ustelik büyük bir Diinya Devleti olan Türkiye Cumnuriyeti Devleti'yle Avrupa Birliği'ni (AB) oluşturan dcvıetler arasındaki ilişkilcr, Avrupa Birliği'ni (AB) oluşturan devletler tarafından Yunanistan Devleti'nin korumanlığı (vesayeti), güdümü (sevki), istenci (iradesi) altına konulmuştur. AtaSAYFA 10 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 4 2 7
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle