Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
r Bcktaşi'nin dediği gibi, "bu cr mcydanı herkese açıktır". Sayın Tanilli'nin, bıırada söz konusu yapıünın, dördüncü bölümü 18. Yüzyılı, özellikle Aydınlanma çağını, dcv buluşlarm devrimsel etkinliklerini kapsar. Yazarın sergilediöi kanıtsal örneklere göre bu çağ insan düşünccsinin, hangi açıdan, hangi anlayışla bakılırsa bakılsın, "us" denen gücün Jcnctimi altına girdiği, ondan başka ışıldak, kılavuz bilmediği dönemdir. Ru çağda dııygıılar, inançlar, diişlemsel atılımlaryorumlar susar, bir kıyıya çekilir, us ışıldağını alarak evrensel ortamda görkcmli gezisine çıkar. Burada, "lkarus"un güneşe yükselmeyi sağlayacak mum kanatlan değil, insan usunun bükülmeyen, kıvrılınayan ölçeği geçerlidir. Batı dünyası bu çağda, yeni düşünscl dizgclcrin, fclscfc çığırlarının, yazın akımlarının bütün olanaklarını tartışma, sergileme mutluluğuna erişmiştir. " Aydınlanma" düşüncesi çok lcısa bir süreıîe tüm Avrupa'yı etkisi altına almış, özellilde Almanya'da başlayan, Fransa'ya, Ingiltcrc'yc, ttalya'ya, tspanya'ya uzayan bir bilimsel taşkınlığın ışıldağı olmuştur. Bıırada Ingiliz diışüncesinin etkinliği gündem dışı bırakjlamaz. Ancak öteki Avrupa ülkclcriylc uygarlık toplantısına kaulma çağrısmı da görmezden geletnez. lşte Sayın Tanilli'nin bu son bölümde, de ğişjk toplumsal olaylardan, gelişimlcrden yola çıkarak sergilediği de bu ışıklı evredir. O'ndan 60 vıl sonra. Kurtuluş Savaşımızın ve Cumhuriyct Dcvriminin büyük öndcri Mustafa Kemal Atatürk'ün yazdığı, söylediği ve imzaladığı tüm metinleri bir araya getiren "Atatürk'ün Bütün Eserleri"nin ilk cildi yayrmlandı. FİKRET ULUSOYDAN tatürk'ün Bütün Eserleri'ni bir araya getirecek olan ve yirnıi ciltte toplanması düşünülen yapıtlannın 19031915 dönemini kapsayan ilk cildinde, mektuplanndan telgraflarına, emirlerindcn raporlarına veözel not defterlerine kadar, Atatürk'e ait toplam 118 belge yer alıyor. Bu belgelerden ikisi not defteri (biri 19031904 yılına ait, öteki ise 31 Mart gerici ayaklanması günlerinde tuttuğu deiter), besi de kitap. Kitaplar şunlar: (Jıımalı C)rclugâhı, Taktik Tatbikat Seyahati, Subay ve Kumandan ile Konuşmalar, Arıburnu Muharebeleri Raporu, Çanakkale Muharebelerine Ait Tarihço. Metinler eserde günümüz Türkçesiyle ve tarih sırasına göre yer alıyor. Bu §ekildc, okur, Mustafa Kemal'in düşünsel gelişmesini, yaşamından kesitleri, duygularını, dostluklarını, tepkilerini, mücadelesini, bir tarih akışı içinde izleyebiliyor. Eserin ilk cildi, bir insanın fikirlerinin oluşmasında belki de en önemli dönem olan 2235 yaşları arasını kapsıyor. Ote yandan, ilk cilt, Mustafa Kemal'e ait olup da, en az bilinen ya da hiç bilinmeyen belgelcri bir araya getjriyor. Bu döneme tarihsel açıdan bakıldığında ise; 1908 Devrimi, 1909 gerici ayaklanması, ltalyan Harbi, Balkan Harbi yenilgisi, 1. DünyaSavaşı öncesi, Arıburnu ve Anafartalar Savaşları koşullarındaki Mus tafa Kemal'i adeta gün gün izleyebiliyorıı/. Atatürk'ün Bütün Eserleri yayımlanıyor A Esarin haznHamşı ve iik cUdin içeriği görüşüldü. Üzerinde anlayış birliğine varılanilkelcrbelirlendi. Buna göre: Bu çalışmayla, Atatürk'ün yazdığı, söylediği ve imzaladığı bütün eserleri bir araya getirilecektir. Atatürk'e ait ol duğu kanıtlanmış, metinler eserde yer alacaktır. I latıralardaki aktarmalar, Atatürk'ün Bütün Eserleri'nde yer almayacaktır. Hatalar, tahrıfatlar ve eksikler olabileceği ihtimali nedeniyle, yayımlanmıs, metinler yeniden gözden geçirilecek, özgün metin ve belgelerle karşılaştırılacaktır. Belgcnin kaynağı, konuşmanın nerede, hangi tarihte yapıldığı gibi nesnel bilgiler, yorumsuz olarak verilecektir. Metinler, eserde tarih sırasına göre yer alacaktır. Çünkü, Atatürk'ün yazdıkları, söyledikleri ve imzaladıklan, tarihi akışiçinde anlamlıdır. Eser, günümüz Türkcesiyle yayımlanacaktır. Dildeki tarihi koku korunurken, artık anlaşılmayan sözcük ve tamlamaların yerine bugünkü karşılıkları konulacaktır. "Bankı Osmanf, "Yanık Osman" 0İUP88... "Küttürodahlan" Bu sevgili düşünür uygarlığa yaklaşır kcn, alışılagelen eğitim yöntcminin dısında, toprağa dayanan bir anlayış ölçeği benimsemiştir. Bu ölçcğin uygulanuığı, gcçerli sayıldığı bilimsel ortamda, insan yal nız düşünen bir varlık olarak değil, topraktan beslenen düşüncesini toprağa dönüştürüp ürün vcren bir ürctkcnclir. İnsan emeği, emeğin sağladığı düşünsel odaklar birer değerlendirme ölçeğidir. İnsan, tüm başanlarıyla, bu gerçeK ölçeğe vurulmadıkça anlaşılamaz; insan iirettiğinde gerçek değerini bulur, bu nedenle insan ürcttiğiyle değer kazanır. Inanç bir dcğer kazanma aracı değildir, ona değer vereıı insan diişüncesinde gösterdiği ya rar, ilerleme yofunda tuttuğu ışıldaktır. Aydınlanma çağı bütün insan değerle rinin dıişiinsel bir bakış açısından görüldüğü, inancın tüm yetkilerinin usun denetimi altına verildiği, insanın bir "us varlığı" olarak anlaşılcfığı çağdır. Avrupa bu çağla ycni bir uygarlık ortamına girmiş, in sanın ayakları yasamsal ortamın toprağınabasmıştır. ArtiK insan, usun ışıldağı al tında, kcndini bilmcnin yolunu bulmus,, evrendeki yerini, varlık ortamında taşıdığı değeri kavramıştır. Yine insan, taşıdığı us ışığında, ataklaşan yaratıcı gücüyle göksel değil yersel bir odak olduğunun bilincine varmıştır. (lökscl sanılanlara dcğcr kazandıranın, saygı sağlayanın yine insan olduğu anla^ılmıştır. Yazar bu gcrçcği toplumsal uyanıslann olusjturduğu "kül tür odakları"nı karşılaştırarak, eleştirel bir tutumla sergiliyor. Okuyucu uygarlığın başarılarını gözlencn bir ortamda bulmakta, bir yanda bilimsel, bir yanda top lumsal gelişmenin kazandığı ivmeyi bu odaklar arasında kurulan birbirini etkileyici, besleyici yükseliş basamaklarının dizilişindcn anlamaktatlır. Başarılar birbirini izüyor, biri ilerlerken öteki geride kal mıyor. Tanilli'nin bu kapsamlı çalışması için söylenecek çok söz varsa özellikle son cildi ayrı bir inceleme konusudur. Ancak bir tamtma yazısının boyutlarını aştığın dan burada işi uzatmamalıyim, ancak bu ı^ıldaközelliği taşıyanyapıtın, Türkokur ları için bir başvuru kitabı olması gerektiğini söylcmekten de kendimi alamadım. lülerine sağlık, emeklerine saygılar, sevgi lcr Sayın Tanilli. • Yü/.yıllarm Gerçeği ve Mirası4 Cilt / Scrvcr lanıllı /Adam Yayınhın /565ı CUMHURİYET KİTAP SAYI 459 Günümüz Türkçesiyle, tarih sırasıyla ve yorumsuz olarak... Bu muhtcşem eserin oluşmasında en önemli adım Ocak 1998'deAnkaraveİstanbul'dayapılan Danışma Kurulu toplantılarında atıldı. Bu tarihi toplantılarda, son derece canlı bir tartışma ortamı içinde, eserin oluşturulmasında izlenecek yöntemler YAPITTAN BİR BOLUM Vatan ve Hürriyet Cemiyeti'nin Selanik Şubesi'nin Kurulması(*) (1906) Arkadaşlar! Bu gece burada sizleri toplamaktan maksadım şudur: Memleketin yaşadığı vahim anları size söylemeye lüzum görmüyorum. Bunu cürnleniz biliyorsunuz. Bu bedbaht memickete karsı önemli vazifelerinıiz vardir. Onu kurtarmak, biricik hedefimizdir. Bugün Makedonya'yı ve bütün Rumeli kıtasınt vatan camiasından ayırmak istiyorlar. Memlekete yabaneı nüfuz ve hâkimiyeti kısmen ve fiilen girmiştir. Padişah zevk ve sdltanatına düşkün, her aşağılığı yapabilecek iğrenç bir şahsiyettir. Millet zulüm ve istibdat aftında mahvoluyor. Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve yok oluş vardir. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası hürriyettir. Tarih bugün biz evlatlanna büyük vazifeler yüklüyor. Ben Suriye'de bir ccmiyet kurdum. Isdibdat ile mücadeleye başladık. Buraya da bu cemıyetin esasını kurmaya geldim. Şimdilik gizli çahşmak ve teşkilatın organlarını olu^turmak zaruridir. Sizden fedakârlıklar bekliyorum. Kanredici bir istibdada karşı ancak ihtilal ile cevap vermek ve köhneleşmiş çürük idareyi yıkmak, milleti hâkim kılmak, kısacası vatanı kurmak için sizi vazifcye davet ediyorunı! Arkadaşlar! Gerçi bizden evvel birçok teşebbüs yapılmıijtır. Fakat onlar muvaffak olamadılar. Çünkü işe teşkilatsız basladılar. Biz kuracağımız teşkilat ile bir gün mutlaka ve ne olursa olsun muvaffals olacağız. Vatanı, mületi kurtaracağız. Hüsrev, tabancanı çıkar, bu masanın üzerine koy; kararımızı yeminle de sağlamlaştıralım. (*) Atatürk'ün Bütün Eserleri, c. 1, s. 32. Bu ilkeler çerçevesinde, olağanüstü bir çalışmayla, yüzferce kitap, gazete, dergi, yayın ve arşiv incelendi. Atatürk'e ait metinler vekaynakları saptandı. Flski vazı, Almanca, Fransızca belgeler asılların dan ya da ilk kaynaklarından yeniden çevrildi ve yayımlanmıs tüm metinlerle karşılaştırıldı. Yüzlerce çeviri, yanlış okuma, tarih ve eksik yayımlama lıatası gidcrildi. Orneğin; devlctin önemli birkurumunca yayımlanan bir kitabın 20 sayfalık bölümiinde toplam 57 çcviri, yanlış okuma ve tarih hatası saptandı. Yanlış okuma hatalarına birkaç örnek: Mustala Kemal'in eski harlli el yazısıyla "Bankı Osmanî"si, yukarda sözü edilen kitapta "Yanık Osman" olmuş. Keza, "Kısmen vapurkısmen trenle" "Kısmen vc pür kısmen trenle", "Sankırit" "Sanskzı", "hapsi" "hepsi", "teselliyet" "tesliyet", "sima" "sema", "bürünmüş" "bir düsman", "memnuniyetle" "mu hammedle", "münâsibine" "menâsibine" olmuş, vb. Eserde bu tür hataların tü mü elbette ki belirtilmedi. Doğrusunun yazılmasıyla yetinildi. Yalnızca tipik birkaç hataya işaret edildi. Keza, çalışmalar sırasında, Atatürk'e ait bazı metinlerin "eksik" yayımlandığı da belirlendi. Mustafa Kemal'in "Zabit ve Kumandan ile Konuşmalar" adlı kitabı, bunun tipik örneğidir. Bu kitabın 1959,1962, 1981 ve 1995'teyapılandört basımı arasında çok önemli farklılıklar saptanmıştır. Çok sayıda paragrafın bu basımların bir Dölümünde yer almadığı görülmüştür. Kelime kelime yapılan karşdaştırmalarla eksiklikler giderilmiş ve dipnotlarda belirtilmiştir. Eserin sonunda, kapsamlı bir dizin de yer almaktadır. Cumhuriyet'in yctmiş beşinci ve Atatürk'ün aramızdan ayrılışının 60. yılında, Kaynak Yayınlan, bu büyük eseri, Çanakkale Direnişinin, Kurtuluş Savaşımızın, Aydınlanma mücadelesinin, Kubilay'larm ve tüm devrim şehitlerinin anısına, ülkemizin aydınlık geleceğinin yaratılmasında büyük katkısı olacağı azmiyle, halkçı, devrimci ve laik Cumhuriyet için mücadele edenlere armağan ediyor. • (*) Kaynak Yayınlan Genel Yayın Yönetmeni. (**) "Atatürk'ün Bütün Eserleri" (Jİt: 1 (19031915), Kaynak Yayınları, Birinci Basım: Ekim 1998, Istanbııl; 484 sayfa, 1. hamur kâğıt, bez cilt. . SAYFA 17 KuNayiara armağan...