Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
A Y R I N T I N M ÖZGÜR EĞİTİM "Bir bireyin eylemlerine, kaçışı olmayan, içselleşmiş bir otorite kılavuzluk ediyorsa politik özgürlüğün çok az anlamı vardır" dıyen yazar bu kitabında "içselleşmiş otoriteyi" oluşturan mekanizmalardan biri olan eğitimi ele alıyor. Spring esas olarak iki eğitim modelinin varlığından söz ediyor: İlki düzen, plan ve yüksek verimlilik aracılığıyla toplumsal ilerleme arayan teknolojik ve rasyonalist model. Bu modele göre "toplum, verimli işleyiş hedefine sahip bir makine olarak görülür. İnsanlar, değerleri toplumsal makinenin pürüzsüz işleyişine katkılarıyla belirlenen 'insani kaynaklar' haline gelirler. Bu modelde, çocuğa üzerinde çalışılacak ve toplumun iyiliği için biçimlendirilecek bir nesne olarak yaklaşılır." Bu modelin eğitim aracı olan okula lllich "iktidarın fahişesi" diyor.Spring'in Ferrer, Godvvin, Rousseau, Marx, Freire, lllich, Stirner, Tolstoy, Reich ve Neill'in tezlerinı tartışarak önerdiği ikinci modelde ise önemli olan düzen ve verimlilik değil bireysel özerkliğin artmasıdır. "Toplumsal değişimin hedefı, artan bıreysel katılık ve toplumsal sıstemin denetlenmesidir. Bu model, modern toplumsal kurumların gücünün büyük ölçüde halkın, bu kurumların otoritesıni ve meşruiyetini kabul etme gönüllüğüne dayandığı inancına bağlıdır." Bu modelin sorusu "bireyin toplumsal makineye nasıl uydurulacağı değil, insanların, kişısel tatmin olmadan çalışmayı ve özgürlüğü sınırlayan toplumsal otoriteyi neden kabul etmeye istekli olduklarıdır." Çocuklarm "kolay kontrol edılebılen verimli makineler" olarak değil "özgür, hayattan zevk alan" kişiler olarak büyümesinden yana olanlar için... /~* , I . r» I Inceleme/Çev.: Ayşen Ekmekçı Joel Sprincj ZORUNLU EGİTİME HAYIR! Catherine Baker çok sevdiği kızı Marie'yi okula yollamamış. Marie 14 yaşına gelince okula yollamama gerekçelerini ona anlatmak için bu kitabı kaleme almış. Okulun, devletin kendine köle yetiştirmek için organize ettiği bir kurum olduğunu, yetışkinlerin bu köle eğitiminden başarıyla geçtikleri için bunun farkına varamadıklarını söylüyor. Ona göre, "okul, çocuklara gardiyanlık yapan bir kurumdur, anababaları çalışırken onları gözetim altında tutar; toplumsaliktisadi makinenin işlemesi için gerekli olan bilgileri onlara öğretir, itaati aşılar, eler ve rolleri dağıtır." Okulda, sezgi ve düşgücünün geliştirilmesi, aşkın ve düşüncenin yaratıcı bir nitelik kazanması için çok gerekli olan "aylaklık" yerine üretimi artıran ve itaati sağlayan bir eğitimin uygulandığını anlatarak bir "karşıtkültür" oluşturma çabasında olanları "zorunlu eğitime hayırl"demeye çağırıyor. Baker'e göre, "okul, çocuğun çocuk olabileceği, gençliği ve neşeyi tam anlamıyla yaşayabileceği bir ortam sunabilmeli ve asla onun önüne ulaşılması gereken hedefler koymamalıdır." İnceleme/Çev.: Ayşegül Sönmezay Catherjne çaker ÇOCUK HAKLARI Inceleme/Çev.: Alev Turker Der: Bob Franklin Çocuklarm hakları nelerdir? Hatta hakları var mıdır? Baskı gören bir azınlık mı oluşturuyorlar? Ayrımcılığa maruz kalıyorlar mı? Bu kitap, çocuklarm mutluluğunu her şeyin üstünde tutan bir retorik geliştiren modern toplumların uygulamada, çocuklara karşı kötü muameleye nasıl göz yumduğunu, ayrımcılık yaptığını ve onların en temel yurttaşlık haklarını inkâr ettiğini ortaya koyuyor. Çocuk Hakları, okuldaki ve bakım kurumlarındaki çocuklarm hakları, çocuk mahkemeleri, çocuklar ve çalışma hakkı, azınlık gruplarına mensup çocuklarm hakları, kız çocuklarının hakları ve çocuklarm cinsel hakları gibi çeşitli başlıklar altında çocuklarm ihtiyaçlarını ve yaşadıkları güçlükleri açıklamakta; yetişkinlerin tutumlarının ve kurumlardaki işleyişin çoğu zaman bu ihtiyaçları görmekten ya da karşılamaktan uzak olduğunu göstermektedir. Çağdaş toplumları serüvenci ve radikal bir yaklaşımla sorgulayan Çocuk Haklan, mevcut politikalarda ve uygulamalarda acil reformlar yapılmasını savunuyor. Geniş bir yelpaze oluşturan çok çeşitli konulardaki tartışmaları bir araya getiren bu kitap, çocuk bakımı, eğitim, sosyoloji, felsefe ve sıyaset konularına her düzeyde ilgi duyanlar için olduğu kadar, çocuk ve özgürlük sorunlarıyla ilgilenen herkes için de önemli bir kaynaktır. EZİLENLERİN PEDAGOJİSİ Paylo Freire İÜf Paulo Freire, Ezilenlerin Pedagojislnde sadece belli eğitim merkezlerinde uygulanacak alternatif bir pedagoji değil, amaçları kadar kullandığı araçlar da özgürlükçü olan bir özgürleşme siyaseti öneriyor. Ona göre, siyaset, kelimenin en geniş anlamıyla bir eğitim süreci çünkü. Freire öncelikle "bankacı eğitim modeli"ni reddeder. Bu modelde öğrenciler (ya da ezilenler), üzerlerine bilgi yatırımı yapılan pasif varlıklar, boş kaplardır. Bilgi ohlara ihsan edilir, aktif bir araştırma sürecinin ürünü değildir. Onlar nesne, öğretmenler (ya da siyasal liderler) öznedir. Bu modelde dünya kapalı, durağan bir düzen, verili, tamamlanmış bir gerçeklik olarak sunulur. Diyalog değil, tek yanlı bir dayatma söz konusudur. Bu, ezilenleri kaderciliğe iten, özgürlükten korkmalarına yol açan ve bu yüzden de üzerlerindeki tahakkümü pekiştiren blr modeldir. Freire buna karşı, ezilenlere dayatılmayan, onlarla diyalog içinde oluşturulan bir pedagoji (=siyaset), "problem tanımlayıcı eğitim" dediği bir model önerir. Ona göre kendini ne kadar devrimci sanarsa sansın, ezilenlere "nesne" muamelesi yapmayı sürdürerek otoriter ilişkileri yeniden üreten hiçbir pratik özgürleştirici olamaz. Özgürleşme, ezilenlere armağan edilecek bir şey değildir, onların özgürleşme mücadelesine özne olarak katılımlartnın ürünüdür. Freire'in önerdiği model, insanların dünyayla ilişkilerindeki problemleri tanımlamalarını, dünyayı insanın kendini yaratma görevinde kullandığı bir malzeme olarak görmelerini sağlar. insanları "olma" sürecindeki, bitmemiş, yetkinleşmemiş ve bu yüzden de yaratıcı varlıklar olarak görür. Bu yüzden de eğitimin içeriği ezilenlerle diyalog kurularak, onların "konusal evreni dikkate alınarak belirlenmelidir. Diyaloğun ön şartı ise insanlara inanmaktır, sevmeyi becerebilmektir. İnceleme/Çev.: Dılek HattatoğluErolözbek ' Lotı Cad 17/2 34400 Cemberlıtas/lstanbul Tel (0 212) 518 76 19 Fax (0 212)516 45 77 AYIINTI AYRINTI YAYI NLARI GENEL DAGITIM PiA ISTANBUL : Klodfarer Cad Bınbırdırek Sk lletışım Han No 7/B1 Cağaloğlu 34400Tel (0212)638 55 45 638 55 71 638 55 75 Fax (0 212)51771 57 517 71 58 ANKARA : Selanık Cad No 72 Yenışehır 06640 Tel (0 312) 417 78 35 Fax (0 312)425 06 82 IZMIR : 859 Sk Saray Işhanı No 1/8 Konak 35250Tel (0 232)483 10 40 Fax (0 232) 484 46 65