Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 1 H I 8 A H 1 8 8 8 ü Buket Uzuner Attila llhan'ın 70. Yaş kitabını değerienderdi 3. sayfada ü Sennur Sezer, Cahit Uçuk'un anılannı değerlendirdi 7. \ayfada ü S. Aslankara'dan C. Kavukçu'nun "Uzak Noktalara Doğaı"su jo sayfada Cumhuriyet ü Güney Gönenç'ten Osmanlı kültürünün kimliği 12. sayfada. 11 11 Oner Yağcı Kardelen"den Yediveren"e Öner Yağcı, 1951 Zile doğumlu bir yazarımız. Şimdiye kadar yayımladığı dört romanından "Kardelen" ile Akademi Kitabevi 1986 Roman Ödülü'nü, "Turnalar" ile 1987 Madaralı Roman Ödülü'nü aldı. "Kardelen"den bugüne, yayımladığı dört romanının toplam baskı sayısı yirmi altıya ulaştı. Yağcı romanlarının çıkış noktasına ilişkin olarak; " Umut arayışının, sanatın da temel konusu, evrensel konusu olduğuna inanıyorum. Özellikle yaşamı koyu karanlıkların kapladığı dönemlerde insanların böyle sanata daha çok gereksinimleri var. Benim 12 Mart, 12 Eylül ve günümüzle ilgili yazdıklarım her insanın aydınlığı, özgürlüğü, umudu arayışıyla ilgili. Yaşamımız da bu değil mi zaten? Kimilerinin yaşamı, dayatılan kimi yanılsamalarla geçiyor olabilir ama dayatmalara karşı çıkan insanların soyu hiçbir zaman tükenmiyor. Ben bu gerçeğe parmak basmak istedim." diyor. Mehmet Başaran "Kardelen"den "Yediveren"e, .. romanlarını tek tek ele alarak, Öner Yağcının romanının gelişimini aktatırken, Ahmet Umit Yağcı'nın son romanı "Yediveren" üzerinde duruyor. Ruhan Mavruk ise Öner Yağcı ile yaptığı söyleşide Yağcı'nın romanının çıkış noktalarını araştırıyor. UMHURİYET KİTAP SAYI 321 MEHMET BAŞARAN U lkemızde korkunç bir gençlik, aydın kıyımının yaşandığı 12 Eylünü yıllar... Di'üjünceye, sanata balyoz indirmede, kitap yaknıada Hitler Almanyasını gcçmişiz. Yasaklar, naskılar, işkenceler ki dondurucu kış, yaşamın soluğunu kesen... Umutlar, güzellikler, dirençler, ayaklar altında. Vc köyleri, kentleri, yolları örten kefen rengi kalın bir kar, dünyayı ıssızlaştıran bir kış... lşte o ölümcül günlerin içindcn apak bir umut, sıcak bir muştu gibi uç vcrdi yazınımızda Oner Ya^cı; ^ücünii, scvincini, yenilmezligini duyurdu okurlarına yaşamın. Bir ilkyaz öncüsü, berekctli yazlar habercisiydi "kardelen" gibi. () bir kır çiçegiydi, varsın burun kıvırsındı, yan baksındı ona ensesi kalın saksı çiççklcri. Evet Kardelen, Öner Yağcı'nın ilk yapıtı. Camus: "Hiç kimsenin suçsuz olmadığı, yargıçsız bir dünyada benim hakkımda karar vermcye kim cesaret edebilir?" diyedursıın, birileri ö^retmen örgütü yöneticilerindcn olduğu için, birileri adına Oner Yag'cı'yı yargılamış, suçlu saymış, cczalandırmış; ama her cezalandırm.ıda oldu^u gibi tüm yakınlari da cezalandırılmış bu kararla. Yazar, 9 yaşında 21 Mayıs'ı, 17'sinde, tam erinlik ça^mda 68'liler coşkusunu, 20'sinde, 12 Mart'ı yaşıor... Çiçcöi burnunda bir öğrctmenken 12 F.ylül Liyımı... |ohn Berger gibi diişiinüyor Yağcı: "..kötüliik dej*ı^nıez bir gerçeklik olarak her zaman karşımızda. Bundan da hayata verdi^imiz degere baj*h kalma kararımızı sonuna kadar savunmak zonındu oldugumuz anlamı çıkıyor. Işi geleceğe bırakamayız. Gerçeğin zamanı yaşadığımız an'dır." (Şiirin Saati, |. Berger, s. 65) Sarılıyor kaleme ve Kardelen romanıyla bir kardelen olarak çıkıyor zındandan. Çanakkale cezacvi'nde yazılmış yapıt, "yaşanılan acılı günlerden kesitler verilirken, acıların odaömda değilmiş gibi görünen çocuklarımızın"; babalarını, analarını cezalandırırken en biiyük cezaya çarptırdığımız Gülcan'ların, neleri nasıl yaşadıklan, düşündükleri, duyumsadıkları dile getiriliyor.. Mahpus babanın mektuplarıyla beslenen, acılar eğitiminden geçen Gülcan, kitaplara sarılıyor, umutlarla yaşayan bir "kardelen" oıuyor. Yaf*cı, kitabını şöyle sunuyor: Nanik yapan/ bir eylül çocuğunun/ kurutulmuş çiçekler/ ve güvercinlerle dolu/ hasretliği bu.../ Sanki gülmenin resmi/ kış ortasında bahar yani/ kardelen çiçeği..." 1986 Akademi Kitabevi Roman Başarı Ödülü'nü alan yapıt beğenildi, sevildi. "Eline sağlık Oner Yağcı, diline sağlık" dedirtti. Ardından Turnalar geldi. ^ M Turnalar romanı 1984te Ç.m.ıkkale (^ezaevi'nde bitirilmiif. Kardelen'de çocıık gözüyle yansıtılan dönem, bu kez "içerdekiler"in ya^adıklarıyla yansı tılmaktadır. Yapıtın baş kişisi lirdal Içerdeki umut, içerdeki özgürlük "Asıl acıları dışard.ıkiler ceki yordu! Dışarısı da bir mapu.shaneydi aslında. Duvarlarla çevrilmemişti ama, mapushaneydi dışaıısı da" diye düşünerck, 12 Eylül döneminin korkıınç geıçekliğine parmak basar. Düşün ve sanat yaşaDi'vanıı 4. sayfada. *" N d da onupludıır turnalarl.. l