Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
930yılında I SainteGenevievesurArgence'da doğdu. Ona damgasını vuran olaylar, kendi kuşağına damgasını vurmuş olan olaylardı: tlk atom bombasının atılması, yok etme kamplarının bulunması, Vietnam Savaşı, Stalin'in katliamlarının ortaya çıkarılması.Kore Savaşı, Cezayir Savaşı. Bütünbu olaylarartıkbirgelecek olmadiğını inanmaya zorluyordu." Bernard Noe'l, 1958 yılında yazdığı Extraits duCorps'tan 1967 yılında yayımlanan La Face du Silence'a kadar oluşan suskunluğu böyle açıklıyor. " 'Neden yazmıyorum?' sorusu, bir başka soruyu, 'Niçin yazıyorum?' sorusunu dengede tutan karşılıksız bırakılmış bir sorudur. Bu denge ister ki, söz sırası kendine geldiğinde yaşam yazınınaltındasessizkalsın; başka bir deyişlekamusal davranış demek olan yayınlar devreyegirdiğinde yaşam öykiisü olduğu yerde kalır." Geçen yılın ekim ayında, NoeTin 19821988 yılları arasında yayımlanan beş şiir derlemesi La Chute des Temps adı altında Gallimard'ın "Collection Poesie" dizisindeyayınlandı. 1983 yılında üçüncü kez basılan Extraits du Corps'ta şunları yazıyor Noel: "Birgün.zamangeçti.Bir kitap ele geçer, kitaplar ve üstünde adı vardır. Basitmiş gibi görünür ve doğrudur da. Amabirkitapkimdir? Kim yetinironunla?Birkitap,neye yarar ki ? llk önce, her şeyi gövdeden çıkarma isteği vardı. Ve bu olduğu gibi kabul edilir. Veağızgeriyedönüp bakarvetüketirdili. Birtek sözcük işi, ölüm işine benzer. Böyle bir benzerlik için her şeyi tehlikeye atmak mı gerekir? Evet, ama ona meydan okumak için. Adın altında olduğu gibi, sözcüklerde yok olan şey gövdedir. Karşıtanlamda yazmak istedim gövdemi açıklamak ya da kurtarmak ve sözcükleri değişikliğe uğratmak için yazmak. Onu açmakiçin."» SAYFA 10 Hazırlayan: Cevaf Çapan Bernard Noel/ Şiirler/ Çeviren: Halil Gökhan "Her şey yanlıştır doğru içinde taş mezar gece indi üstünden atlamadın nerede ölümsüzler zorunluluk niçin birisi içinde haykırıyor mah vediyor gövdesini taşlar üzerinden geçiyor beyaz kadın soğuk havanın gölgesi geçmişle ne yapılır her şey yanhştır doğnı içinde tıpatıp benzeridir başkası ben'in aynı kalıntı bu hava gürültüsünde el boşluğa dokunur adbiryüzarar artıksahneyok yalnız bu gürültü var gürültüsüz ah diyordun sen bütün bu jelatinsi hiçlik anüs hala bu delikledir ki içinde kalıyorum kısıksesle kiliçinegirersin kırbaçaltına reçinealtına artıkipleryok çivileryok uydurukçuluğun yerleşeceği kutu yok ağzımın içinde konuşuyorsun dilimi çalıştırıyorsun gölgemgezinir nayatımın içinde sayfa düş gören kadınların omzu böğürtlenlerin yanıbaşında dinlersin gelecek çekip gider ^ınıçınegırerım gövdesizben'e et çapak sini mürekkebi soğuk kadın bir dahayapmak gerekir i birdahayapmak > büyükparçalar doğal utançlar her yaşam yalnızdır yaşam içinde her yaşam kendi yaşamında ter yitikanlam rüzgârdan sallanacak bir el gibi gözgelirdilüstüne salyanın içinde görür ölülerin yıkanmasını her şey konuşur diyordun herşeykonuşur varhk hariç t auşunce neye yarar ısırganlarkamçısı anı belleğinokemiği vesen diyerek veyeniden söyleyerek sözler önceden söylenir söyleyerek sözün olmazında yazıyorum nedirolmaz hiçbir şey geri döndürülebilir değilse küçükşaka bir süre ürpermesi için önümüzdehepvar bir şey ki yakında anlayacağız onun ötede durduğunu biriciknesne sen'e sürtünmüş birkaç sözcük ama sen uzak bir can olarak kalır yine de iştesenhareketsiz şimdiunutuşişliyor nerede işliyorsa zaman sen bir kafa döküntüsü saçılırdüşünce yüzden yüze sen yaşamından daha iyisini yapmak istiyordun CUMHURİYET KİTAP SAYI 238 J