Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
olduğu için. Erkek oyuncakları vc silahlar, scruven oyküleri ve kolayca katılabilecek şeyler isteycn çok geniş bir "kesim var. Bilimkurgunun bir yönü ileri teknolojiyı veri sayması. Bizim ileri teknolojimiz de silahlaıla ilgilenmeye çok yatkın. Ayrıca bir savaş romanı ya/mak için çok elverişli bir konudur; neresinden bakarsanız bakın, iyi çocııklar ve kötü çocuklar hikâyesi. Ama her şeyin karmakarışıklığını ve ölümü de içeriyor. Ama sözünü ettiğimiz o değiJ... Bilimkuıguda öldürülenler hep alt kesimlerdir. Fantazyanın akıl sır ermeyen toplumsal kastlara ne kadar yapışıp kaldığını, hep tepedeki eğlenceli insanları anlattığını, çehresiz kitlelerin pis işlerle uğraşıp dıırduklarını görmek beni derinden sarsmıştır daima. Bunda benim de suçum var, ama zamanla bazı şeyleri öğrendim. Öyleysc modern çağ (dalıa alışkın olduğumuz şcylerin yanı sıra modernliğin getirdiği büyük çaplı kiiltiirel olgular), gökdeienler, makineler, büyük savaşlar ve bombalarla ilgili hisleriniz nelerdir? ., Sanırım yanmnız büyük oranda herhalde Pandora'nın Always Coming Home'da söylediği şeye denk düşüyor. Pandora bu düşiı düşleyebilmeyi nasıl ele alır. Kitap, eleştiriye olanak veren bizim uygarhğımızın bir eleştirisi. Ne zaman bir ütopyayı kâğıda dökefseniz, ayaklarınızın altındaki halıyı çekiyorsunuzdur. Bunıın için havada dans etmek zorundasınız. Hoş bir daktiloyla hoş ve sıcak bir odada oturamazsınız, yoksa oyıına giremediğinizi hissedersinız. Kcndi hayatınızı nasıl düzenliyorsunuz? Çok sakin, sıradan bir orta sınıf hayatı. Batı kıyısındaki orta biiyüklükte bir Amerikan kentinde, bir bahçe, bir kedi ve bir kocayla birlikte, eski, tahtadan yapılmış bir ev. Her şey çok bildik. Serüvenler entelektüel kapsamda. Sizin aileniz galiba aydın kökenli eğitimli, kiiltiirlii, tuhaf. Ailenizin size verdiği nedir? Çok iyi bir başlangıç. Babarn antropologdu, evde kültürel serbestlik/ relativism ortamı sağlanmıştı ve çok Kuralları koyanların bize ne ölçüde yapay bir algı tarzı dayattıklarını bilemiyorsam da tahmin ediyarum. Kadınların esrarengiz ötekiler olduğu şeklindeki erkeksi tutumu benimsemiştim, ama elbette hepi" ;miz İ eğitilmiş köpekleriz. açık bir aile topluluğuyduk. Herkes liseye gider, oğlan ve kız çoculdarı arasında entelektüel ayrım yapılmaz, çok yüksek beklentiler vardır, ama cezaya başvurulmaz. Yinc de yapıtınızda, hayatın güç olduğu duygusu her say fayı kaplıyor gibi. Gelecektcki dünyanın yaşanmaz bir yer olacağını düşünmüyorsunuz ama? Öyleolsaöyküyazamamzaten. Yapıtınızda tür problcmleriylc birlikte yaptığınız yolculukla ilgili bir şeyler söyler misiniz ? ~ 7ü'lerive80lerikaplayan,hızlıfeministlerle, hızlı düşünürleri yakalamaya çalışan uzun bir süreç. Okumadığım bütün kadın yazarları okumak, öz düşüncelerimle çakışmayı görmek kesinlikle heyecan verici ve çok zevkliydi. Yazmamı kolaylaştırdı bu. İlk başladığımda çocuğumuz gibi bir insan hakkında yazıyordum. Feminizme kaymış değilim. Bir anlamıyla hep aynı kapıyı çaldım, yalnız feminizm bana bazı anahtarlarverdi. Erillik (masculinity) sorunuyla nerede karşılaştınız? Burada özcülüğe düşmemeye, savaşın erkeklere özgü olduğunu, kadınların her zaman çok tatlı olduklarını söylemeıneye çok dikkat etmeliyiz. The Left Hand of Darkness*'dan uzaklaşmaya çalışırken yaptığım taın da budur. Bu noktada soyleyeceğim, bcnim iıngelemim erkeklerden çok kadınlaıla ilgili. Başlarken kadınlar hakkında yazamamam bir anlamda bundan kaynaklanıyor, yazabildığim için ise çok sevinçliyim. Eski yapıtlara bakarsak, kapsam ulusal, global vc evrensel düzlemde. Bu alanda kadınların yazması geleneği aslında yok, değil mi? Kuralları koyanların bize ne ölçüde yapay bir algı tarzı dayattıklarını bilemiyorsam da tahmin ediyorum. Elbette yerel, evcil gibi şeylerin değersizleştirilmesi erkek bir proresörün oyununa benziyor. Ancak koşuşup duran Lessing gibileriyle karşılaştığımızda, çok fazla genelleme yapamayacağınız açıktır. Kadınların esrarengiz ötekiler olduğu şeklindeki erkeksi tutumu benimsemiştim, a,ma elbette hepimiz eğitilmiş köpekleriz. Yıllarca çember atladım ve bunıı güzel de yaptım. Ijtc o zaman farkına varıyorsunuz ki köpekler gerçekten dört ayaklarıyla yürürler. Geçiş sancılı mıydı ? Hayır, kesinlikle hayir. Feministlerin eleşlirileri hcm haksızca hem de yerindeydi, hep yaralayıcı oldu ayrıca. Sırtıma basarak beni eleştiriyorlardı çünkü. Bunu hissediyor, hareke te geçiyor, kâh kitabı yazmam için güven veriyor, kâlı durduruyordu. Sonra yalnızlığımın bilinçaltında kaldığını bilmek, gerçekten bir hareket olduğunu hissetmek... O hareketin parçası mısınız ? Bir dalga var ve o dalganın parçasısınız, bu çok sevimi bir his. Bozkır kurtluğu bana göre değil kendi başına ıstırap çeken sanatçı, kurtuluşıı kırlarda bulma, saçmahk bunlar. Satın alamayacağımı biliyordum, ama nedenini bilıniyordum, feministlerin ortaya çıkmasını beklemek zorundaydım. Onlarsız suskunlaşacağımı biliyorum. Yanlışlığını bilerek yapacağım bunu. Size şiındi ckolojiyi sorabilir miyim, çünkü sizde büyük bir sezgi yeteneği var... 3040 yıldır gözler önüne serilen bütün olgular karşısında yapabileceğiniz sadece okumak. Ben herkesin göre bileceği, özellikle fragile bir yerde yaşıyorum. Dünvanın herhalde en çok ırza geçme olayının görüldüğü Kaliiorniya'da büyüdüm. Asla yeterince suyu muz olmadı. Meksika'dan ve Ortado ğu'dan akın akıngelenler dışında bunu herkes bilir. Amerika'nın batısmda bilinç belli bir diizeydedir; daha son zamanlara kadar olayları hasıraltı etmeye eğilimli pek çok yer var. Londra'da olup bitenleri görünce hayretten ağzım açıkkalmıştı. * Marxısm Today dergisinde yayımlanan söylejiden çeviren: Osman Akınhay Mülksüzler adlı romanım kendilerine Odocu adını veren küçük bir dünyadaki insanlar hakkındadır. Bu ad, romanın geçtiği zamandan birkaç kuşak önce yaşamış, bu yüzden sadece örtük olarak, tüm eylem onunla başladığı için sözü edilen, toplumlarının kurucusu Odo'dan gelmektedir. Odoculuk anarşizmdir. Ama cebinde bomba taşıyan türden değil. Aynntı Yayınları arasında okan 'Culun Gunluğu" kıtabının kapağında yer alan ıllustrasyon (SevlncAltan) C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 118 S A YFA 13