Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bahro'nun deyimiyle ükopax'ın (ekolojik barışın) sağlanması, ancak global ölçekte bir dönüşümle gerçekleşebilir. Söz konusu dönüşümde doğaya egemen olma çabası, yerini doğayla uyum içinde olma çabasına bırakmalıdır. Dünyanın Durumu her ne kadar çevre konusunda bu denli köktenci bir dönüşüm içermiyorsa da mevcut durumun saptanması ve teknik çözümler yönünden oldukça başarılı bir çalışma. Bu yıl sekizincisi yayımlanan Dünyanuı Durumu raporunda global ölçekli konuların yanı sıra Doğru Avrupa ve Sovyetler'in çevre sorunları ayrıntılı olarak inceleniyor. Yirmiye yakın dile çevrilen Worldwatch raporları, birçok öğrenim kurumunda ekoloji ders kitabı olarak okutuluyor. Ülkemizde çevre bilincine ve artan çevre duyarlığına katkıda bulunması umuduyla Dünyanın Durumu raporunun önümüzdeki yülarda yeni baskılarının da Türkçeye çevrilmesinidiliyoruz. D ödemeli ısteme adresı. USER DIŞ TİCARET A Ş. Yeşilbag Fevzi Çakmak Mah. 18/2 Bagcılartstanbul 20. yüzyılın sonunda çevre kirliliği bilançosu Nolacak dünyanın tıali Dünyanın Durutnu 1991 / Lester R. Brown Yayımlayan: Dr. Erol User/278s. tSM/ÜL MUMT zerinde yaşadığımız gezegen gerçek anlamda bir yaşam savaşı veriyor. Biz de bu yaşam savaşının tanıklanyız. Aslında gezegenin yaşam savaşı bizim ve insanlığın yaşam savaşı... Ve gözümüzün önünde olan biten bu savaşta taraf olmazsak savaşı kaybeden biz olacağız. Gezegenimizin geleceği çevre felaketinin ipoteği alttnda. tstanbul'da artık gözle görülür duruma gelen hava kirliliğini burnumuzu yakan acı kokusunu duyumsuyoruz. Boğaz'ın sularına gömülen 20 bin koyunun nasıl bir çevre felaketine yol açacağını tartışıyoruz. Ozon delinmesi, sera etkisi, asit yağmuru gibi ekolojik kavramlar sürekli gündemde kalıyor. Gezegenin akciğeri olan tropik ormanlar yok ediliyor, temiz su kaynakları azalıyor, sayısı 500'ü geçen atom santralları sürekli bir nükleer tehdit oluşturuyor, zehirli kimyasal atıklar denizleri kirletiyor. Sonuçta yirmibirinci yüzyılda ekolojik gerileme sürecinin bedeli çok ağır ödenecek: Ozon delinmesi cilt kanserlerini ve göz hasta U lıklarını daha aıttıracak. Atmosferde artan karbondioksit iklimi daha değiştirecek. Dengesiz nüfus artışı karşısında doğal kaynaklar daha yetersiz kalacak. Erozyon nedeniyle tarım arazileri daha azalacak. Deniz kirliliği balıkları daha çok öldürecek. Belki insanlık birkaç "Çernobil kazası" daha yaşayacak. Yirminci yüzydın ikinci yarısı, ağırlaşan çevre sorunlarıyla insanlığı bekleyen çevre felaketi için bir "kırmızı alarm" verdi Yirmibirinci yüzyılda ise asıl felaketin kapıyı çalacağı söyleniyor. Her ne kadar felaket tellallığı yapmak istemesek de çevre sorunlarıyla ilgili bir gelecek perspektifi çizildiğinde olumsuz bir tablo çıkıyor karşımıza. "Dünyanın Durumu" bu, sözün kısası... Worldwatch (Dünya Gözlemi) Enstitüsü'nün uzmanları tarafından Dünyanın Durumu 1991 raporu yirminci yüzyılın bitiminde çevre kirliliğin bilançosunu çıkarıyor. Bu değerli çevre raporunda söz edilen kayıplar gerçekten ürkütücü: 1970'te ilk kez kutlanan Dünya Çevre Günü'nden bugüne kadar ABD'de Mississipi nehrinin doğusunda kalan alan kadar orman örtüsü kaybedilmiş. Çin'de aynı sürede ekim için kullanılan alan büyüklüğünde toprak çölleşmiş. Son yirmi yıl içinde dünya nüfus artışı, 1900 yılında gezegenimizde yaşayan toplam insan sayısı ka dar olmuş. . Dünyanın Durumu 1991, küresel ölçekte çevre sorunlarını ve bunların etkileşimine özgü eğilimleri tanımlıyor, sorunların çözümüne ılişkın öneriler sunuyor. Worldwatch Enstitüsü'riün "gözlem ve öneri paketi" diyebileceğimiz bu çalışmada besin kaynakları, enerji sistemi, atıkların azaltılması ve yeniden kullanımı, kentiçi ulaşım, ormancılık reformu, Doğu Bloku'nda çevre koşullan nürus planlaması, nükleer sorunlar, global ekonominin yeniden bıçimlendirilmesi gibi ana başhklar altında çevre uzmanlarının görüşlerine yer veriliyor. Çevreci görüşleriyle Yeşil hareketi etkileyen bilim adamı ve düşünür Robert Havemann'a gore çevre konusunda düşünenler sonunda kaçınılmaz olarak büyük soruya, kaderimizin ne olacağına geliyorlar: "Mutlu bir dünyanın ve mutlu bir insanlığın, ancak lıayalini mi göreceğiz; son saatlerimiz gelip çevremizdeki her şey bizim elimizle ve bizimle birlikte batana dek?" Bu kader acabahâlâ bizim elimizdemi? Unutmayalım ki çevre sorunlarıyla ilgilenen her düşünce ve eylemin "doğa korumacılığının" ötesinde gezegenin geleceği için geniş açılı bir gelişme modeli sunması gerekiyor. Yoksa dün ve bugün (çevre sorunlarını ureten) gelişim modellerinin işleyişine eklemlenerek yarının dünyasını kurmak ve korumak herhalde mümkün olmayacaktır. Çevre sorunları insanlığa gökten inmiş bir bela değil, onun tarafından üretilen bir düzenin sonucu. Çevreci düşünür Rudolf I N C E L E AĞA, ŞEYH Ağa, Şeyh ve Devlet ve DEVLET (Kürdistan'ın Sosyal ve Politik örgütlenmesi) Martin van Bruinessen Çeviren: Remziye Aslan özge Yayınları / 490 s. Hoüandalı Kürdologlardan Bruinessen'in temel kitabı uzun süredir çevirisini bekliyordu. tngilizce yeni baskısına yapılan eklerle birlikte Remziye Aslan tarafından çevrilen bu çalışmanın iki önemli niteliği var: Büyük boy 490 sayfalık bu kitap Bruinessen'in yaklaşık 20 yıllık akademik çalışmasının ürünü. İkinci olarak da yabancı bir bilimadamının, bugünkü gelişmelere ışık tutabilecek tarihi ve sosyolojik çalışması. Devlet ve Sermaye Suzanne de Brunhoff (,'eviren: Kuvvet I ordoğlu / îmge Kitabevi Yayınları/188 s. Brunhoff kitabında devletin ekonomik ışlevini güncel Marksist analizi ile birlikte inceliyor. Brunhoff paranın yönetimine yönelik devletçi ekonomik müdahaleyi anlatıyor. s A Y FA io CUMHURİYET KİTAP SAYI 101