Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Yaşar Kemal'den Theodorakis'e. Sözden Söze / Zeynep Oral Cem Yayınevi /364s. /J21000TL Kod No: 022.438 MUZAFFER BUYRUKÇU l'.debıyatla, sanatla, kültürle uğraşanlann çoğu, uğraslannın temel sorunlarını, o sorunlarla bağdaşan ya da bağdaşmayan düşüncclerını kamuoyuna gazeteler, dergiler, radyolar, televizyonlar aracılığıyla açıklarlar; bu açıklamaları okuyanlar, dinleyenler, izleyenler, sanatla ve yaratıcılarıyla ılgili pek çok seyi öğrenirler, hiç tanımadıkları sayısız gcrçeği tanıyarak zenginleşırlcr. Ama açıklamalar, demeçler, bir bakıma konuşmalar, tek kişi tarafından kotarılmadığı, en azından ıkı kiji gerektiği için konuşan vc konujturanın birlikteliği kaçınılmazdır. Bence, bu birliktelik olmazsa, hatta birlikteliğin öziinde düğümlenen uyumlar, birikımler, modern yöntemler kullanılarak belli düzeylerin üstüne çıkarılmazsa, sağlıklı bir verim elde edilemez, edilemeyince de amaçlanan "aydınlatma, bilgilcndirme, değiştirme" edimi zafere ulaşamaz. Konuşmayı, konuşmaları, söyleşileri sırtlanan öğelerin başında eanlılıkların, devinimlerin, yaratımların hepsinde payı bulunan söz gelir. Söz, sözler topluluğu, bir durumun, bir olayın, bir görüntünün ya da görüntülerın oluşturucusudur; yaşamın damarlarında dolaşan kandır. Ayrıca sözler, birer habcrcıdirler, bizden karşımızdakilere, karsımızdakılerden bıze boyuna ıletışım ağını ören, ılışkilerimizi alısverişi bol bir temcle oturUn bir seylcr tajır. Bu çok unemlı soruna bugunlerde Cem Yayınevı'nce okurlara sunulan Sözden Söze kitabı yeni bir yorum getırmektedır. Daha önce yayımlanan birbirinden ilginç, birbırındcn degerlı yedı yapıta ımzasını atan Zeynep Oral, bir gazete yazarı olmaMna karşın bcn Zeynep Oral'ı bir edebıyatçı sayıyorum sanata, sanatçının hasına, özgünune ve yaratıcıların eşsız ürünlerine tutkundur. Hayranıdır. Saygılıdır; sanatın, sanatçıların evrenlerini en iyi bılenlerdendir. Ve sürekli bir biçimde onların dünyalarında gezinir, onlarla konuşur, onları coşkuyla, içtenliklc, ievgiyle anlalır. Zeynep Oral, yazı türlerinin en kolayı diye nitelendirilen ve fazla önemsenmeyen röportaj türünde, edebiyatçı yeteneğinden fışkıran gözkamaştırıcı bir enerjiyle kendine özgü bir yer açmıj, röportajı konu^malarla donatıp "söyleşi"ye dönüştürmuştür. Bu azımsanmayaeak bir başarıdır ve bugün, artık bir Zeynep Oral "söyleşi"si vardır. Zeynep Oral'ın bu yenılığıyle can \ekijen bir tür, yenıden yaşama şansına kavuşmuştur. Peki ne yapmijtır Zcynep Oral? Nasıl bir yenılık getırmıştır? Şöyle: Edebiyatımızın, ianatımızın temsilcisi kişilerle bir dostluk, bir arkadaşlık çerçevesindesoyle^irken, o kişilerin ya^amlarından aldığı kesıtlen, o kesitlerdeki dönüm noktalarını, yajamın lıarıgi bolumune sokulup hangı bölümünden uzaklaştıklarını ustalıkla, tadına varılmış şıırlı bir Türkçeyle sergıler. h Ibct göru^lerini, tuıumlarını, insanı ve toplunıu kavrayı>lannı, değerlendırmelerını de sergiler. Sergılerken de kendi du^uncelerini, duygulannı araya katar ve metınle bütünlcşır. Iştc, ycnılik dediğim olgu buradadır Çunkü klasık röportaj basit, soruyanıt biçimindedir vc kııpku rudur Röportajda ıçerık her zaman en öndedir vc kücuk ^oklarl.ı okuru kcndine bağlama amacı giider. Roporta)cı, sorduğu sorunun arkasına saklanır, ortalıkta gorünme/, kijiyı sorunun kar^ılığıyla baş baja bırakır. Oysa Zeynep Oral'ın 'soylejı'lennde soru soran, tanıtımı amaçlanan kışi kadar önem kazanır. Sanatın vesanatçının evreninde 'Sözden Söze' Zeynep Oral'ın "Sözden Söze "si bütünüyle edebiyat, sanat, kültür ajjırlıklı yazılardan oluşuyor. Yazılar edebıyatçıları, ressamları anlatıyor Bir de soru sorma yöntemı vardır kı taroamıyla dibindeki kültürdcn devşirdikleriyle ilgilidir. Soru soran, soru sormayı beceren kişi, aldığı kültürün yardımıyla beynini yöneten, ydnlendiren, hedeflediği odakları uyaran, üretime geçirten, kısa ve uzun vadede insanın, insanların yatarlanaLağı düşüncelere kapıları açtıran kişidir. Zeynep Oral'da soru sorma, felsefi boyutlara ulaşmıştır. Soruları öyle sıralar, mantığı, duyguları oyle kullanır kı yaşamlarda gızlenen her şey, yaşamların en keskin çizgileri; doğuran, başlatan ve yıkan dönemleri, bir bir ortaya dökülür. Zeynep Oral'ın Sözden Sözesi bütünüyle edebiyat, sanat, kültür ağırlıklı yazılardan olusmujtur. Yazıların on altısı edebıyatçıları, beşı ressamları hele bir Salvador Dali olayı vardır ki mükenınıel bir ciyküdür altısı müzisyenlerı anlatır. Sözden Söze'nin ılk söyleşisı Haldun Taner'e ayrılmış tır. Haldun Taner, yaşamı her açıdan harmanlamış bir yazardır. "Kvlilik, genel olarak çok incc bir ip cambazhğı, bir denge oyunudur. Ya iyi oynanmalı ya da hiç oynanmamalıdır. / Çok ciddi bir jeydir ajk. / Yaşlılığın en şaşmaz ölçülcrinden biri de insanın yasam dcftcrinde beyaz sayfaların a/.alması. Asıl yaşlılık, hiçbir şeyden zevk almamakla başlar." Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın tanıınlamaları ilgin^tir. "Cierçeklcşen aşk düslcneni doldurmaz. Yarası, gölge sinden çıkar. Ajk biraz da bu yüzden öliimle eş anlamlıdır. Mutlulukla biten aska ask denmez. Ona sevişme denir. / Şiir geceieri uyutmaz. Şiirsiz üsürüm. Ne giyscm üzerime şiirsiz ısınamam. / Yalnızlık insanı çoğaltır. Yalnızlık insanın öbür dakikalarıdır. Kişi, yaşamı boyunca yalnızlıklarının toplamıdır. Ben herkesin arasında yalnız bir insanım. Yalnızlığım bir yapıttaki sözcüklerin yalnızlığına benzer. Yapıtta binlerce sözcük var. Hepsi birden bir gerçeği söyler, hepsi de teker teker yalnızdır. Benimki öyle bir yalnızlık... / Yaşlandıkça bir eli daha çıkmalı insanın, ağacın dalları gibi, ustalaşmalı insan." Ahmed Arif coşkuludur. "Yaşamında en büyük sevinci baba oldugum gün duydum. tnanır mısınız, tam iki yıl o^lumun nüfus kâğıdını cebimde taşıdım. / Benim için şiır ya da öteki sanatlar, insan ilişkisi demektir. Şiir sevdadır, kavgadır, savaştır, barıştır, bolluk, berekettir, zulümdür, özgürlüktür." Ya Can Yücel neler söyler? "Benim gördüğüm aşk, sevmekten başlavan azgınlıktır. O kadar çok sevmek ve azmak lazımdır ki aşk için hiçbir boğa scni tutamasın, hiçbir toreador sana kırmızı şal göstermesin. Evet, aşk kendine mahsus bir boğa güreşidir." Örnekler voğaltılabılır. Ama en lyısı sozcuklerden tuten bir sıcaklıkla kenetlenen; anılarla, izlenimlerle, çağrışımlarla, geçmısı kurcalamalarla gövdesı sağlamlaşan Sözden Söze'yı okumaktır. Hem de hemen okunmalıdır. Mutlaka okunmalıdır.D C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 4 S A Y F A