22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Son Araştırmalardan CBT 1472/5 Haziran 2015 7 Kitap/Dergi Doğan Kuban Sanat, Mimarlık, Toplum Kültürü Üzerine Makaleler “Doğan Kuban Yazıları Antolojisi, 1. Cilt” olarak Boyut Yayıncılık’tan çıkan kitap, kültür bilgesi yazarımızın, adı üzerinde sanat, mimarlık ve toplum kültürü üzerinde geniş bakış açılı ve pek çoğu alanında ilk seçme yazılarını içeriyor. İçindekiler: 1) Türk sanatı üzerine, 2) Türk kenti üzerine, 3) Çağdaş mimari, 4) Mimarlık eğitimi, 5) Güncel, 6) Kramsal sanat üzerine yazılar, 7) Atatürk, Devrim ve Cumhuriyet yazıları, 8) Çağdaş İslam Mimarisi, 9) Genel.. başlıkları Amerikan Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi’nden (NOAA) yapılan açıklamaya göre otomobil tekeri büyüklüğündeki Lampris guttatus veya ay balığı derin sularda yaşıyor. Bu balığın 396 metre derinlikte bile beden sıcaklığının soğumasını önleyen bir endoterme sahip olduğu keşfettiler. Bedenlerinin belli başlı bölümlerini ısıtabilen ton balığı ve bazı köpekbalıklarının aksine ayı balığı beden sıcaklığını devamlı koruyabilir. NOAA’dan Nicholas Wegner ve ekibi için ay balığı ilk bakışta pek farklı görünmemiş. Ancak sıcaklık monitörleri kullandıklarında ay balığının farklı olduğunu yani sıcakkanlı olduğunu anlamışlar. Sıcakkanlı hayvanların bedenlerinin ortalama sıcaklığı sabittir ve dolayısıyla da belli sınırlar içinde dış ortamdan etkilenmezler. Bu hayvanların soğuğa karşı dayanıklı olmalarının nedeni metabolizma etkinlikleridir. Ay balığının büyük bedenine göre oldukça küçük sayılabilecek kırmızı yüzgeçleri var. 1.8 m’ye kadar büyüyen balığın yüzgeçleri yüzme sırasında hızı bir şekilde aşağı ve yukarı doğru hareket ederek bedene sıcaklık veriyorlar. Bilim insanları soğuk, oksijenli kanı solungaçtan, bedene taşıyan kan damarlarının, sıcak ve oksijensiz kanı bedenden solungaca taşıyan damarlarla ilişkili olduğunu söylüyorlar. Yani sonuçta çıkan kan, gelen kanı ısıtıyor ki buna akım karşıtı ısı transferi süreci denir. Hiçbir yerde buna benzer bir balık solungacı görülmemiştir diyor Wegner. Daha da önemlisi bu akım karşıtı ısı transferi konseptine balık, insanlardan çok önce sahip olmuş. bondioksit oranının azalmasına dolayısıyla da küresel soğumaya neden olmuş. Tebeşir devriyle ilgili yeni veriler, Atlantik’te aynı zamana ait sonuçlarla ilişkilendirilmeye çalışılacak. Bu çalışma Tebeşir devrinin daha kesin bir stratigrafisine izin vereceği gibi kutup ve subtropikal bölgeler arasındaki karşılıklı ilişkiyi daha iyi anlamaya yardımcı olacak. İlk kez sıcakkanlı bir balık türü bulundu altında toplanmış. 1960’lı yıllardan günümüze kadar, farklı dergilerde yayımlanan bu yazılar ikinci ciltte devam edecek. Kuban diyor ki: “Osmanlı felsefeyi, resmi, heykeli dışlamış bir toplum olarak, sanata, mimariye ve estetiğe ilişkin hiç bir kuramsal düşünce geliştirmemiştir. Günümüzde de bu boyluğu aşmış okullar, sanatçılar, akadelisyenler ve bir kamuoyu var. Fakat Türk toplumu bu entelektüel uğraşa, yani estetiğe, sanat tarihine, sanat eleştirisine Cumhuriyetten sonra, yani Avrupa’dan 500 yıl sonra başladı. Günümüzde de dünyadan 500 yıl geride bir sanat düşüncesine sahip bir politik ortam var..” Anımsatalım: Doğan Kuban’ın dergimizdeki değerli yazıları da Cumhuriyet Kitap’da 5 ayrı kitap olarak yayımlanmıştır. Alet üretimi insanlığa giden yolda atılan çok önemli bir adımdır. Günümüze kadar elde edilen buluntular, ilk kez iki taşı birbirine vurarak keskin kenarlı aletler elde eden ilk insanın Homo türüne ait atamız olduğunu göstermiştir. Bu tür buluntuların en eskileri Etiyopya’daki Oldowan kültürüne aittir ve 2,6 milyon yıllıktırlar. Paleontologlar bu yüzden bu el baltalarını üretenin Homo habilis olduğunu kabul ederler. Fakat New York StonyBrook Üniversitesi’nde Sonia Harmand ile çalışan ekip, şimdiye kadar geçerli olan tahminleri altüst edecek İnsanoğlunun en eski aletleri bir bulguyu açıkladı Nature dergisinde. Araştırmacılar Kenya’nın kuzeydoğusundaki Turkana Gölü’nün kıyısındaki Lomekwi kazı yerinde, bu bölgede bilinen tüm kalıntılardan en az 700.000 yıl daha eski olan işlenmiş taşlar buldular. Karakteristik kül tabakası ve manyetik mineraller, aralarında örse benzer taşların ve el baltalarının da dahil olduğu toplam 149 aletin 3,3 milyon yıllık olduğunu kanıtlıyor. Eğer bu tarihlendirme gerçekten de doğruysa, ilk taş aletlerin, insanın çok daha eski atalarına ait olduğu anlamına geliyor. Bugüne kadar köpeğin 16.000 yıl kadar önce kurttan türediği sanılıyordu. Ancak Stockholm Üniversitesi’nde Pontus Skoglund ve ekibi, Taimir kurdunun günümüzdeki boz kurtların ve ev köpeklerinin kalıtımıyla karşılaştırdı. Araştırmacılar Taimir kurdunun günümüz kurtlar ve köpeklerle genetik olarak aynı ölçüde benzediğini söylüyor. Taimir kurdu, köpeğin ve kurdun ortak atasından ayrılmış. Bu ayrılıktan kısa bir süre sonra ise ev köpekleri gelişmiş. Bu şekilde kurt soyunun, modern köpek ve modern kurdun ortak atasının en genç popülasyonuna uzandığını kanıtladık diyor İsveç Doğa Tarihi Müzesi’nden Love Dalen. Analizler öte yandan Sibirya Husky ve Grönland köpeklerinin de Taimir kurdu ile çok sayıda gen paylaştıklarını gösteriyor. Taimir kurdunun kalıtımı sayesinde araştırmacılar, kurt ve köpek arasındaki mutasyon oranının şimdiye dek sanılandan daha az olduğunu da bulunca, köpek ve kurdun yaklaşık 27.000 ila 40.000 yıl önce yollarını ayırdıkları sonucuna varmışlar. Köpek genel olarak tahmin edilenden daha önce evcilleştirilmiş olabilir. Bu kanı daha önceleri bulunan 36.000 yıllık köpeğimsi hayvan kanıtlarıyla ve ilk yerleşimcilerin yaklaşık olarak 15.000 yıl önce köpeği Amerika’ya getirdiklerine dayanan tezle de örtüşmekte. İlkel kurda ait kemik kalıntısı Sibirya’nın Tamir yarımadasında bulunmuş. Nilgün Özbaşaran Dede nilodede@hotmail.com 35.000 yıldır en iyi dostumuz Güçsüzlerin Gücü Türkiye’de İnsan Hakları Rıza Türmen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Türkiye’yi temsilen eski üyesi, değerli hukukçu ve siyaset bilimci, CHP’nin sona eren bu dönem milletvekili Rıza Türmen ülkemiz siyasi hayatına hukukçu ve siyaset bilimci kimliğiyle değer katmış bir isim. Kitap, 2008’den 2015’e kadar yayımlanmış yazılarını içeriyor. Yazılar aslında bu döneme damga vurmuş, ülkenin temel hukuk, yargı ve bu açıdan siyasi meselelerine bir bilimcinin evrensel yaklaşımı ile okura önemli bir bakış kazandırıyor. Doğan Kitap’ta çıkan kitabında yazılar şu başlıklar altında okura sunuluyor: 1 İnsan hakları (Türkiye’den insan hakları resmi, manzaraları, ırkçılık, direnme hakkı ve anayasa ve anarşi vb. konular..). 2Yaşam hakkı ve işkence sorunu (toplantı ve gösteri yürüyüşleri, Gezi Parkı, baskıya karşı demokratik direniş vb.) 3) Düşünce ve ifade özgürlüğü (demokrasinin bekçisi basın ve geniş sınırları, Fazıl Say’ın CD’leri ve korku, özel yaşama saygı hakkı, seçme ve seçilme hakkı, kadın hakları, işçi ve işçi güvenliği, kimlik sorunları vb.) 4) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, konuşla ilgili Türkiye’nin çeşitli sorunlarını içeren makaleler) . 5) Demokrasi: Türkiye keskin dönemeçte, kıskaç altında demokrasi vb.) 6) Yargı, 7) İç politika, 8) Dış politika, 9) Anayasa değişiklikleri ve yeni anayasa süreci, 10) Sokrates, gugukçuk kuşu ve gündelik hayatın hakları.. Her daim geçerli evrensel konuları ve ilkeleri gözeten yazılarıyla, Türmen’in kitabı bir başvucu kitabı niteliğinde. Selçuk Demirel desenleriyle kitaba değer katıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle