05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Tekno Haber ÇEVREYE ZARAR VERMEYEN YANGIN SÖNDÜRME YÖNTEMİ Siemens kapalı mekânlarda çıkan yangınları su kullanarak hızlı bir şekilde söndüren bir yöntem geliştirdi. Ancak bu yöntemde su, eşyalara zarar vermiyor. Sinorix H2O Gaz Sistemi adı verilen bu yöntem sabit yangın söndürme sistemlerine monte ediliyor. Sistem su ve gaz gibi konvansiyonel söndürme unsurlarını birleştirerek, yangının kaynağını soğutan bir sis yaratıyor. Titiz bir deneme sürecinden geçen sistem Danimarka’daki K o p e n h a g K r a l i y e t Kütüphanesi’nde devreye girdi. Yangının yayılmasında ısı, oksijen ve yanabilir malzemeler önemli bir rol oynar. Bu unsurlardan herhangi biri eksik olduğu zaman yangın söner. Söndürme yöntemleri bu kuraldan yararlanarak geliştirilir. Bu bağlamda karbondioksit gibi oksijenin yerini alabilen gazlardan yararlanmak yarar sağlar. Su veya kimyasal söndürücüler yanan malzemeyi soğutur. Bu iki yöntemin de dezavantajları vardır. Yağmurlama sistemleri kitap veya elektronik eşyalara kalıcı zarar verir. Gazdan yararlanarak da yangın söndürülebilir. Fakat eşyaları soğutmadığı için bunlar oksijen ile bir kez daha temas ederlerse yeniden parlayabilirler. Sinorix bu iki yöntemin de avantajlarından yararlanıyor. Nitrojen ile su birlikte kullanılarak çok küçük boyutlarda su damlacıklarından oluşan bir sis yaratılır. Gaz yangını söndürürken, nemli hava tüm odayı soğutur. Nesnelerin üzerini son derece ince bir su tabakası kaplar ve bu tabaka eşyaların yeniden alev almasını engeller. Ayrıca bu su tabakası kalıcı zarar vermez. Bu yöntem doğrudan yağmurlama sisyemleri veya gaz sıkma tekniğinden daha hızlı bir şekilde yangını söndürür. Kaldı ki akıllı bir yazılım ile eşleştirildiğinde sistem ile optimum fayda elde edilirken, zarar minimum düzeyde kalır. deki bilgi formu dolduruluyor, başvuru sahibinin ve nüfus cüzdanının fotoğrafları yine Blackberry tarafından çekilerek otomatik olarak forma ekleniyor. İşlemler tamamlandıktan sonra Kredi Kartı Otomatik Onay Süreci’ne anında gönderilen Fortis Worldcard başvurusu için hemen onay süreci başlıyor. Pozitron Mobil SFA’ya ilişkin ayrıntılı bilgi: http://www.pozitron.com.tr/v3/prodsfa.php KARA KUTULARA YEDEK PİL Uçak kazalarının nedeninin anlaşılmasında kara kutu uçuş kayıtları kilit rol oynar. Ancak bazı durumlarda kara kutu kayıtlarının boş çıktığı görülüyor. Şimdi Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) girişimleri ile bu sorun çözüldü. Uçuş kayıtları üç ayrı devreden enerji sağlar. Biri kesildiği zaman diğerleri devreye girer. Ancak üçü de kesilirse kayıt durur. 1998 yılında bir MD11, yangın sonucu yere çakıldığı zaman böyle bir olumsuzluk yaşandı. Kazayı araştıranlar uçağın son beş dakikalık uçuş kayıtlarının olmadığını gördüler. ICAO bunun üzerine uçuş kayıt cihazlarının 2004 yılına kadar yedek pillerle desteklenmesi doğrultusunda bir karar aldı. Fakat teknik engellere bağlı olarak bu karar hemen uygulamaya sokulamadı. New Scientist dergisinin bildirdiğine göre ABD’de yeni kayıtlı uçaklar 2010 yılına kadar yedek pillerle donatılacak. Avrupa’daki kayıtlı uçaklarda ise benzer uygulama 2012 yılında başlayacak. Bu teknoloji nanosaniye süren yüksek voltajlı akımlar gönderiyor. Bu pulslar bir hücrenin içindeki çekirdekte veya diğer hücreiçi organizmalarda geçici delikler açıyor. Bu da hücrenin kendisini apoptosiz denilen programlı bir şekilde öldürmesine yol açıyor. Bu etkisinden dolayı teknolojinin kanser tedavisinde yarar sağlayacağı düşünülüyor. Pentagon’dan David Law’a göre şimdi bu nanosaniye pulslar kasları geçici bir süre hareketsiz bırakmakta kullanılacak. Law, “Kısapuls uyarılarının istem dışı kasları baskıladığını ortaya çıkarttık. İnsanları felç etme süresi de pulslara maruz kalma süresinden daha uzun” diyor. Taser’lar, 5 saniyelik bir döngü içinde birkaç mikrosaniye süren çoklu elektrik şokları ile hedefi sersemletir. Üretici şirkete göre bu etki şokların verildiği süre ile sınırlıdır. Nanosaniye pulslarının etkisinin bundan daha uzun süreceği tahmin ediliyor. Sinir hücrelerine benzer hücreler üzerinde sürdürülen laboratuvar testlerinde, 60 nanosaniyelik pulsların hücrelerin elektriksel faaliyetlerini 15 dakika kadar durdurduğu gözlendi. KARBON SALINIMINI AZALTAN YEŞİL EV İngiltere’deki Hertfortshire Üniversitesi’nde geliştirilen InterHome adı verilen proje, evlerde büyük oranda enerji tasarrufu yapılmasının yolunu açacak. Merkezi bir bilgisayara bağlanan kızılötesi sensörlerle donanan model ev, akıllı bir yazılımdan yararlanıyor. Yazılımın algoritması günün hangi saatlerinde hangi odaları kullandığımızı inceleyerek, lambaları ne zaman yaktığımızı, odayı ne zaman ısıttığımızı, havalandırmayı ne sıklıkla çalıştırdığımızı öğreniyor. Proje koordinatörü Johann Siau, büyük bir titizlikle sürdürdüğü deneylerinin sonucunda her evin enerji faturasında yılda yaklaşık 300 Sterlin dolayında tasarruf sağlanabileceğini hesaplamış. InterHome projesinin ayrıca evin güvenliğini de artıracağı söyleniyor. Kapının ve pencerelerin kilit sensörleri bilgisayara bağlandığı zaman, bilgisayar ev sahibine yazılı bir mesaj göndererek, kapıyı kilitlemeyi unutmuş olduğunu bildiriyor. Ev sahibi de yine bir yazılı mesaj ile kapı veya pencereyi uzaktan kilitleyebiliyor. SANİYELERİ DAHA HASSAS ÖLÇEN SAATLER Saniyeleri daha doğru ölçmeye yarayan yeni bir yöntem sayesinde bugün bir buzdolabı boyutundaki atomik saatler mikro ölçeklere inebilecek. Dünyanın en doğru atomik saati Colorado’daki Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü’nde (NIST) bulunuyor. Tükenmez saatler olarak bilinen atomik saatler, manyetik bir alanda, bir vakum odasından sezyum atomu bulutları gönderir. Sezyum ve alüminyum atomları gibi büyük atomlar çoklu enerji düzeylerine sahiptir. Mikro dalgalardan yararlanılarak saniyenin uzunluğu hesaplanır. Bütün bu işlemler çok büyük bir vakum odasının içinde meydana gelir. Dolayısıyla atomik saatlerin boyutu bir metreküp civarındadır. Şimdi ABD Reno’daki Nevada Üniversitesi’nden Adrei Derevianko ve Kyle Beloy, lazerlerden yararlanarak atomları bulundukları yerde hapsetmenin yolunu buldular. Bu da atomların enerji durumlarının birkaç mikrometre uzunluğundaki bir alanda kontrol altında tutulabileceği anlamına geliyor. Dolayısıyla daha hassas ölçümlere zemin hazırlıyor. Derevianko, yeni atomik saatlerin taşınabilir boyutlara ineceğini ve uzaytabanlı çalışmalarda kullanılabileceğini söylüyor. Derleyen: Reyhan Oksay SANAL ORTAMDA KREDİ KARTI BAŞVURUSU Fortis, BlackBerry cihazları üzerinde Pozitron (www.pozitron.com) tarafından geliştirilen yeni teknoloji sayesinde, Fortis Worldcard başvurularını artık sanal ortamda alıyor ve başvuru sürecini anında tamamlıyor. Bu teknoloji sadece Türkiye’de değil, Avrupa çapında da öncü bir teknoloji... Ciddi anlamda kâğıt tasarrufu da sağlayan uygulama, Türkiye’nin mobil alandaki en çevreci uygulamalarından bir tanesi! Kredi kartı başvuru sürecini hızlandıran ve kolaylaştıran Pozitron Mobil SFA uygulamasını Türkiye’de ilk kez hayata geçiren Fortis, daha önce başvuru sürecinde kâğıt üzerinde yapılan işlemleri ortadan kaldırıyor. Türkiye’nin önde gelen teknoloji şirketlerinden Pozitron tarafından geliştirilen uygulamada, Fortis Worldcard başvuruları için Blackberry üzerin TIBBİ YÖNTEMLERDEN ESİNLENİLEN SİLAH Umut veren bir kanser tedavi yöntemi, Taser gibi günümüzün sersemletici silahlarından daha uzun süreli şoklar yaratan silahların geliştirilmesine kullanılacak. CBT 1166/ 11 24 Temmuz 2009
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle