15 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLİM DÜNYASINDAN K I S A TEDAVİ EDİCİ YAPAY DAMARLAR Amerikalı kardiyoloji uzmanları ameliyat geçiren hastaların koroner damarlarını iyileştirmenin yolunu buldular Kalbin yakınındaki damarlar tıkalı veya daralmış olduğunda genelde kanın engelsiz olarak akmasını sağlayan stent takılmakta. Fakat ameliyat nedeniyle damarlar hasar görür ve kanın pıhtılaşmasını önleyecek belli başlı hücreler eksiktir. Mayo Klinik’te Gurpreet Sandhu H A B E R L E R m. uzunluğunda ve 90 kilo ağırlığında. Ancak yavru balinanın cinsiyeti ve hayatta kalıp kalmayacağı henüz belirsiz. Küçük balinanın yaşaması, annesinin onun emzirmeye başarmasına bağlı diyor deniz biyologu Javier León. Nitekim, doğada yaşayan örneklerine karşın anne balina "Yulka", diğer balinalardan yavrusunu nasıl emzireceğini ve büyüteceğini görmemiş. Ve yaşamsal önem taşıyan savunma maddelerinin de yalnızca anne sütünde bulunması nedeniyle yapay beslenme anlamsız diyor uzmanlar. Anne ve yavru balinanın rahatsız olmaması için Beluga akvaryumu geçici olarak ziyaretçilere kapatıldı. duğu için hücreler hayatta kalıyor ve kemikler ameliyattan sonra daha kolay iyileşiyor. GÜRÜLTÜSÜZ UÇAK GELİŞTİRİLDİ Amerikalı ve İngiliz bilim adamlarından oluşan bir araştırma ekibi, özellikle de havaalanlarının yakınlarında oturanları sevindirecek bir gelişmeye imza attı. Uzmanlar, özel biçimi sayesinde sessiz işleyen bir uçak modeli geliştir NASA, HUBBLE’A YEDİ YILLIK ŞANS DAHA VERDİ NASA, on altı yıldır uzayda dolaşan teleskopu onarmaya karar verdi. Yeni piller ve jiroskop güçlendiricileriyle Hubble, 2013 yılına dek uzak gezegenlerden görüntüler göndermeye devam edecek. Amerikan Uzay Ajansı, ilk başarılı mekik uçuşlarından sonra yaşlanmaya başlayan uzay teleskopu "Hubble"ı da kurtarmaya karar verdi. NASA Başkanı Micheal Griffin’in açıklamasına gö yönetiminde çalışan ekip, şimdi yeni geliştirdikleri teknikle gerekli hücreleri hasarlı bölgeye çekmeye başardılar. Bu amaçta ilk önce endotel hücre olarak bilinen tedavi edici hücreler ayrıştırılıyor ve manyetikleştiriliyor, daha sonra ise manyetik stentle doğrudan doğruya yeni ameliyat edilen bölgeye çekiliyor. Halihazırdaki yöntemlerden otuz misli iyi işleyen teknik, implantın, bedendeki hücrelerle kaplanması halinde hasarlı doku daha kolay iyileşmekte. Dolayısıyla da kanın pıhtılaşma olasılığı azalıyor diye açıklıyor araştırmacılar, Journal of the American College of Cardiology (Sayı 48, s.1839) dergisinde. Ancak manyetik hücreli yöntem henüz deneme aşamasında ve insanlarda uygulanabilecek duruma gelmedi. Ama Sandhu ve arkadaşları, manyetik hücreler veya manyetik ilaçlarla kanser ve diğer bazı hastalıkların da iyileştirilebileceğine inanıyorlar. Kemiği kırılan bir hastaya protez takılacağı zaman, cerrah kemiği ayırmak için kemik testeresinden yararlanır. Fakat testereyle sadece düz kesikler yapılabiliyor. Oysa kemikler eğri ve veya yuvarlak kesiklerle ayrılabilseydi, kemik daha çabuk iyileşir ve protez daha iyi otururdu. İşte Hannover Üniversitesi mühendisleri bu nedenle kemiği ince ama kuvvetli bir su huzmesiyle kesiyorlar. Pompalı sistemdeki bir robot kolun tüp biçiminde minik bir uzantısından, çıplak gözle çok zor görülen ince ama çok kuvvetli bir su huzmesi fışkırıyor. Huzmenin çapı 0.8 mm. kadar ve kemiğin üzerine 3000 barlık basınçla etkimekte. Bu şekilde su huzmesi testereye dönüşmekte. Su huzmesinin olumlu bir yanı daha var. Mesela kemik, testereyle kesildiğinde 150 santigrat derece kadar ısınıyor ve bu sıcaklık kemik hücrelerini öldürmekte ki bu durum tedavi sürecini zorlaştırmakta. Su huzmesi soğuk ol diler. Kanatları ve gövdesi tek parçadan üretilen uçak tipi, bu sayede kalkış ve inişte daha yavaş uçabiliyor, dolayısıyla da daha az gürültü yapıyor. Araştırmayla ilgili bilgiler, kısa bir süre önce Londra’daki bir basın toplantısında verildi. KÖK HÜCRELERİN BİR GİZİ DAHA AYDINLANDI Uluslararası bir araştırma ekibi, kök hücrelerin çok daha hızlı bölünmesini sağlayan bir molekül keşfetti. Basit yapılı SC1, deney tüpündeki kök hücre evrim MEMELİLERİN EVRİMİNE IŞIK TUTAN MİNİK KURT re, "Discovery" uzak mekiği on bir mürettebatla 2008 Mayısı’nda uzaya fırlatılacak. Hubble’ın ömrü onarım sayesinde 2013 yılına dek uzayacak. 2008 yılında yapılacak bakım uçuşu, beşinci ve son uçuş olacak. Hubble uzay teleskopu Nisan 1990 tarihinde "Discovery" tarafından yörüngeye bırakılmıştı ve dünyaya yaklaşık olarak 600 km. mesafede dönüyor. Hubble son bakım uçuşunda ayrıca onarılmakla kalmayıp, iki bilimsel enstrümana da kavuşacak. Bilim adamları yeni "Wide Field Camera 3" (WFC3) ile örneğin çok uzaktaki gezegenlerin, evrenin ilk dönemlerindeki haliyle, yakındaki yıldız sistemleri ve güneş sistemimizdeki gökcisimleri araştıracaklar. Baltık denizinde yaşayan üç santimetre uzunluğundaki Xenoturbella solucanı, hayvanlar dünyasında bulunan toplam 32 soydan birini oluşturmakta. İngiliz bilim adamları bu deniz canlısının, memelilerin evrimini tamamladığını söylediler. Diğer hayvan soyları mesela aralarında omurgalıların da yer aldığı kordalılar, yumuşakçalar (midyeler, salyangozlar ve mürekkepbalıkları), eklembacaklılar (örümcekler, böcekler ve yengeçgiller) veya derisidikenlilerdir (denizyıldızları, deniz hıyarları ve deniz kestane İngiliz araştırmacılarının inceleleri). Xenoturbella, kordalılar, derisidikenliler ve miş olduğu Xenoturbella soluyarı sırtiplilerle birlikte, ikincil ağızlılara (Deute canı rostomia) dahil olduğu için evrim bilimcilerinin ilgisini çeker. Bu hayvan grubunda ağız, embriyonik gelişme sürecinde, daha önceki embriyonik yaşam evresindeki "ilkel ağızdan" gelişmek yerine yeniden oluşmakta. Tahminlere göre tüm ikincil ağızlılar ortak bir ataya sahip. College Üniversitesi’nde Sarah Bourlat yönetiminde çalışan ekip, şimdi aralarındaki akrabalığı daha iyi öğrenebilmek için çeşitli ikincil ağızlıların kalıtım malzemesini ayrıntılı bir şekilde inceleyince, Xenoturbella’nın başlı başına bir soy oluşturduğunu gördüler. Solucan, derisidikenliler ve yarı sırtiplilere, kordalılardan daha yakın. Analizler ayrıcı bu dört soyun ortak atasının Xenoturbella’ya benzediğini gösteriyor. Yani insanın ve denizyıldızlarının ataları beyinsizdi, bedenlerinin yüzeyinde sadece bir sinir sistemi bulunuyordu. En ilkel hayvanlardan biri olarak bilinen Xenoturbella’nın ne iç organları, ne bağırsakları ne de üreme organları vardır. Hayvanın ne şekilde çoğaldığı hâlâ bilinmemekte. Ama ikincil ağızlılarda ve ikinci büyük hayvan grubu olan birincil ağızlılarda (protostomia/ yumuşakçalılar, halkalı solucanlar ve eklembacaklılar) da bir beyin geliştiği için Bourlat ve ekibi evrimin beyni iki kez "keşfetmiş" olduğu sonucuna vardılar. CBT1027/4 24 Kasım 2006 AVRUPA TOPRAKLARINDA DOĞAN İLK BELUGA YAVRUSU İspanya’nın doğusundaki Valencia kentinde ilk kez bir beyaz balina doğurdu. Dünyaya gelen Beluga yavrusu, 1.20 KEMİK TESTERESİ YERİNE SU HUZMESİ Şimdiye dek endüstride saç gibi sert maddelerin kesilmesinde kullanılan su huzmesi tekniği, Alman mühendisler tarafından cerrahide uygulanacak şekilde geliştirildi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle