Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cönülden Bilime Ahmet Inam Cıvık felsefe Sevgili bir dost, kann fırtınanın derinlestirdiği bir Istanbul gecesinde bana "sonunda kitaplannı teker teker okumaya başlaytnca, neden avık felsefe yaptığını anlamaya başladım" dedi. Doğnısu sözleri, bir dostun açık yürekliliği ile, içtenlikle söylenmişti. Ovgu muydü? Yergi miydi? Haklı mıydı? Haksız mıydı? Neden yüklüyordu bu "avık felsefe" sözünü yazılanma? Neden "cıvıktı" yaptıklarım? Nasıl avıktı? Türkiye'de felsefenin devingenliğinden kuşku duymamalı. Felsefealerimizin, akademik alanda olsun, akademinin dışında olsun, sayılan hızla artmakta. Dergi, kitap sayısı giderek yukseliyor. En sevindirici oianı, felsefeye saşırtıa bir talep var! Felsefesiz olunamayacağını soyleyen genç insanlar pırıl pırıl gozleriyle felsefeyi keşfe çabalıyor. Aramızda, ben de dahil, sarlatanların olduğunu soyleyen, felsefecilerimiz olmakla birlikte, birbirimizi pek tanımıyoruz; biz feisefeciler. Yurtdışında doktora yapıp gelen genç arkadaslar, kendi dar akademik ortamında yetişenler Turkiye'deki felsefeyi tarihiyle, kokleriyle pek kavrayamıyor. Felsefeden beklentisi olan insanlarla akademik çevreler arasında iletişimde sorunlar yaşanabiliyor. Bır yanda içinde bulunduğu toprağı bilmeyen, kendini "dünya felsefecisi", evrensel felsefeci, vatansız, tarih ve ulus ötesi, kultür otesi felsefeci sananlanmız, diğer yandan felsefeden kendi yaşayışlarının kavramsal düzeyde açıklanmasmı bekleyen, düşünme açlığı çeken gençlerimiz //ginç bir felsefe tablosu oluşturuyor. Elimde çantam, yurdun değişik köşelerinde doiasarak onlarm seslerini dinlıyorum yıllardır: "Neden felsefecilerimiz fildisi kulelerinden çıkmıyorlar?" sorusunu yanıtlamaya çalısıyorum. Felsefe denen etkinliğin nasıl gerçekleştiğini kendi gözlüğümden gostermeye çabalıyorum. Bir yandan kendimi yenilemek, yo• • • • • ^ • • • • • • ^ ^ M M i lumdo dunyada olup bitenj... , . •' LV ' e r / '^eme^' değerlendir Görme özürlüler için umut verici gelişmeler Yeni tedaviler, mikroçipler ve gözün içine yerleştirilen elektronik parçalar milyonlarca görme özürlüye yeteneklerini kazandırma yolunda umut veriyor P aul Ladis uç kızııu ve eşını 15 yüdır goremıyor Retadran zamanla bozulmdsına yol açan kahtsal bu hastalık olan "Retouüs pıg mentosa" teşhısı konulan Landıs, bugun şekülen, ışığı ve hareket eden cısınücn seçebılıyor Gozune yapay retina takü ran Landıs, henuz emekleme aşamasmda olan bu teknolojı nm ılk uygulandığı hastalardan bırı Da mılımetre çapında bu sılıkon çıp olan yapay retına, goze otuıuyoı ve ışıgı optık sınır boyunca beyne taşıyan elektrıksel bır sınyale donuşturuyoı Bundan 10 yıl once ınsan gozune mıruk bır elektronik geıeç yerleştırme nkn bılım kurgusal bır goruş olarak aJgılanıyordu 198O'lı yıllarda koklea (kulak salyangozu) ımplantldrının (tedavı amacı üe cerrahı yontemlerden yararlanılarak vucudun ıçme yerleştirilen madde) yerleştınlmeye başlandıgı kulak üe karşılaştınldığında, goz daha duyarb ve daha karmaşık bır organdır Ancak bugun dun yanın dort bır yanındakı duzınelerce buım adamı, gunlerını karanlıkta geçıren pek çok gorme ozurluyu ı^ığa kavuşturmak ıçm çaba harcıyor Gormeyı sağlayacak ımplant teknolojLsmm guvenb olduğunu ılen suren bılım adamlan, bu teknolojmın gorme ozurluleıın yaşam kalıtesını buyuk olçııde yukseltecegıru soyluyor Ük umut verıcı sonuçlar kaışısmda ıhtıyatlı bır ıyımseılık sergıleyen goz doktorlan, korluğe karşı mucadele çagının başladıgı ınancındalar Hâlıhazırda bılım adamlaıının hedefı, gozle ılgılı yaygın hastauklardan brrı olan "maküler dejenerasyon". Dunyada 25 mılyon uısaru (çogunlukla yaşlı) etküeyen bu hastalık, gorme alanının merkezmde sısh sıyah le keler şekunde kendını gosterıyor Hastalar gazete veya kı taplan buyutmek ıçın buyuk ka pab devre TV'lerden veya başa monte edılen teleskoplaıdan yararlanıyor Kalıfornıya'da merkezı bulunan VısıonCare adındakı şırketın gehştırdıgı IMT (unplantable mınıature telescope) adı venlen bezelye tanesı buyukluğun dekı cıhaz katarakt amehyatlaruıda goze takılan merceklere benzer şekılde bu goze yerleştınlıyor Cıhaz, buyuttugu gorun tuyu retına uzerınde genış bır alana yansıtıyor Brr saat kadar suren amelıyattan sonra hasta ımplant edılmış telesko bu kullanmak ıçın yogun bır egıtun surecınden geçırüıyor Merkezı goruş, ımplant edılmış teleskop ıle, yan gonış te davı edılmemış dıgeı goz üe saglaruyor Cıhaz bugune dek 70 hastaya takıldı ve VısıonCare uzmarüan dk sonuçlardan oldukça umutlu Guney Kahforruya Unıversıtesı'ndekı Doheny Retina Enstitüıü'nden büım adamlan aynı fiknn degışüc versıyonları uzennde çalışıyor Doheny sıstemınde hastanın gozlugune monte edılrruş bu kameıa gorunruyu aldü<tan sonra bır ımplant'a nakledıyor Butun bu cıhazlann en onemh ozellıgı bunlann çok hızlı bu gehşım çızgısı ızlemesı Çıplerın ve mınyaturleştırme operasyorüaıırun ge uşmesıyle bu cıhazlar her geçen gun bıraz daha gelısıyor Sozgehmı Doheny çıplerı hâlıhazırda 16 elektıot ıçeııyor, ancak yenı nesü çıplerın 100 elektrot ıçermesı ıçm çahsmalar sunıyor Bu teknolojüerın gelısmesı yıllar alacak, ancak gen uzmarüan gorme bozuklugundan sorumlu kromozomlan tespıt edıp, yerıne yenılerını yerleşüıinceye kadar, bu cıhazlar cıddı gorme bozukluguna çozum getırecek Newsweek, 26 Mayıs2 Hazıran 2003 I Urkiye, yurekll, ÇallŞkan, bu kÜİtÜre gonül VermiŞ, mek> sefeye sevdalı insanlarla akademik yaşamın dışında buluşmak, onlarm solukla^^^^^^^^^^^^^^ nndaki ateşı duymak. 8ütün bu koşuşturma içinde yanlış anlaşılmalan, sığ eleştirileri karşılayabilmek. Cıvık felsefe herhalde boyle bır şey olsa gerek: Alışıiagelen akademik uslubu seçmediğim için, arayışımın coşkusu ve tehlikeleriyle birleşmiş anlatım bıçimimle, soylediklerimın temelsiz, felseü bağlam dışında, sığ söyler olduğunu sanan akıllı felsefecilerimizle karşılaşıyorum. Hele bu kişiler, benim kotu niyetli, Türkiye'deki felsefenin gelişimine buyuk zararlar vermeye çalh şan biri olduğumu ileri surunce, avık felsefe yapan bır palyaço olarak gorunuşumün yanında bir de ahlaksızlığım eklenmiş oluyor. Caliba, hemen olmemem, en azından bir yirmi yıl daha sağlıklı yaşayıp bu gibi suçlamalara karşı ne yaptığımı anlatan kitaplar yazmam gerek. Koşe yazılarım, benim duşunduğüm, kendimi ortaya koyduğum yazılardır. Onları, salt okuru bilgilendirmeye yönelik, "şişirme" çalışmalar olarak görmuyorum. 0 yazılarla arıyorum ben, araştınyorum. Yaşıyorum. Ardında olduğum felsefe anlayışımla ortuşuyor bu tutumum: Yaşayarak, duşunuyorum. Bende yaşantısı olmayan, kitaplardan, soyut kavramlardan devşirilmiş, içselleştiremediğim sozler söylemiyorum. Büimle, sanatla, felsefeyle, teknolojiyle olan ilişkim, öznelliğimde yoğunlaşmış goruşlerimle yürüyor. Cıvık felsefe, arayarak, aranarak yaşayan bir düşünce erinin yaşadıklarının adı olabiliyor. Zaman zaman. Kapalı duran kapılan açıp yürumeye çalışan insanlara, "oradan yürüme, avıktır orası" diyenler olabilır. Felsefe, yüzyıllarca kulturde bulunup da, felsefe açısından pek aglmamış kapılann aglarak, buralardan yurunmesıyle avıklaşıyorsa; kapılan pencereleri sıkı sıkıya kapayarak ciddi felsefe yaptığını sananların, bu yollara gözlerini kapadıkları için havasız, ışıksız bir ortamda yanılgılar içinde bulunma olasılıklan var demektir. Turkiye, yurekli, çalışkan, bu kulture gonul vermiş, heyecanlı felsefe gençlerini bekliyor. 846/2 heyecanlı felsefe gençlerini bekliyor. *"• ^ topraklardaki yaşamda açan felsefe çiçeklerini farkederek, betimlemebir bütüne J*' anlay°ma> çalışmak. Felyerleştirmeye e Ct / j /mjefc; öbur yan Kınşıklık tedavisinde deri hücresi nakli A BD'de brr ıslemı onaylamadan or;:e deneme sonuçlannın alınması ıstendıgı ıçın, bu yontem yasal olarak burada uygulanarruyor Oysa Ingıltere ve dı^er ulkelerde yururlukte boyle bır kural ol madıgı ıçın yontem yaygın olarak kullamhyor Şımdı uzmarüaı bu yonternın uygulandığı lükelerde guvenlık konusuna yeteılı ozenın gosterüıp gostenlmedıgını sorguluyor Merkezı Teksas'ta bulunan Houston Isolagen şırketı taıafından geuştırüen bu tedavı yontemınde, kulak arkası derıden alınan hucreler laboraruvarda 8 hafta boyunca gelıştrnlıyor Daha sonra bu hucreler estetık cerrah taranndan kuışıklann oldugu bolgelere enjekte edüıyor Isolagen'e gore yuze enjekte edüen hucreler normal den hucrelerı gıbı buyudugu ıçm bu tedavının etkısı Botox veya ko~ lajen dolgu maddelerı gıbı geçıcı degü Hatta, şırket, yontemın zamanla etkısınm daha da ıyüeştıgını ılen suruyor Buıddıa dogruysa gerçek d e n rejenerasyonu saglanrruş olacak "Bu yontemm yaratügı sonuçlardan çok etküendım" dıye konuşan Londralı plastık cerrah Peter JUhby, "Bu yontem Botox'un papucunu dama atacak" dıyor Ancak hucreler vucut dısında ne kadar uzun rutulursa ve ne kadar fazla mudahale edüırse beklenmeyen degışıkhklenn çıkma olasüıgı ar tar Halıhazırda cıddı yanık vakalannda hastalardan alınan den hucrelenrun vucut dışında gelıstınlmesı ıçın çeşıtlı yontemlerden yararlanılıyor Ancak bu yontemle bu"kaç yuz hasta tedavı edüıyor Isolagen'ın gebştırdıgı yontem tutarsa her yü onbınlerce hasta tedavı edılebüecek Cambrıdge'de bulunan Genzyme Bıosurgery ısırrüı şırketm başkanı Duke Collier bu yontemm rısklen üe yaraılannm tarrüması gerektıgıne dıkkat çekıyoı 'Epicel' adı verılen yanık tedavı yonterranın 1987 yüından bu yana sonınsıız uy gulandıgmı belırtıyor Yülaıca suren araştırmdlaıa gore vucudun dısında gekştrnlen den hucrelerı kanseı güoı nsklere yol açmadan derıye uyum sağlıyor New Scıentıst, 24 Mayıs 2003