Katalog

ARAŞTIRMA DÜNYASINDAN Sadece sebze ve meyve ağırlıklı beslenme Evet, artık son moda bu: Her türlü etin papucu dama, yağlar çöpe... O kul çağındaki çocuklara en güzel beslenme biçiminin her gün bir miktar et yemek olduğu yıllardır söylendi. Onlara, et yemezlerse, bedenın protein, demir ve önemli vitaminlerden yoksun kalacağı konusunda sürekli uyarıda bulunuldu. Dahası, farklı ülkelerdekı aılelerin haftalık et tüketlmi o ülkelerin yaşam düzeyinin bir göstergesi sayıldı. Ne var ki, bu konudaki uzlaşımsal gerçekler artık değişti. Günümüzde giderek yaygınlaşan bir kanı, yalnızca sebze ve meyvelerden oluşan "etsiz" bir beslenme düzeninin "etli" beslenmeden bile daha sağlıklı olduğu yolunda. Daha birkaç yıl öncesine dek, bireylerin et, tavuk, balık; sütlü ürünler; meyve, sebzeler ve tahıl olarak dört sınıfta toplanan besinleri dengeli bir biçimde almalarına özen gösteriliyor ve öğünlerde her gruptan bir besin türünün eksik edilmemesi konusunda uyarıda bulunuluyordu. 1992 yılında yeniden gözden geçirilerek hazırlanan "beslenme piramidi" bireylerin özellikle tahıl, sebze ve mey veye ağırlık vermelerini, et ve süt urunlerı tüketımini daha aza, yağ tüketimini ıse elden geldiğince aza ındırmelerini öngörüyordu. Ancak, çoğu kişi, yete Katı yağ, sıvı yağ, şeker Süt, yoğurt, peynir, tavuk eti, et, balık, yumurta, kuru fasulye, baklagil, Meyve 24 parça Sebze, 35 porslyon !.»•) Tahıl ürünleri, ekmek, mısır gevreği, prlnç, makama (611 porsiyon) rince protein alma kaygısıyla, yine de etten vazgeçmeye nıyetlı değıldı. Son araştırmalar ise bize, beslenme konusunda en geçerlı bilgileri sunuyor. Et içermeyen, salt sebze ve mey veye ağırlık verilen bir beslenme türü artık eskisine kıyasla çok daha fazla ilgi görüyor. Ancak, bu tür bir beslenme düzenini benimseyenler içın yine de bir "sağlık uyarısında" bulunuluyor ve bu kişilerın yeterince demir, çinko ve B vitamini almaları gerektıği belirtıliyor. Yumurta ve süt ürünleri gibı hiç hayvansal besın yemeyenlerin de, özellikle B12 vitamini almaları önerılıyor. "Vegetarian Times" dergisi yazarlarından Toni Apgar, bu değişikliğe sıcak bakmakla birlikte, yalnızca bitkisel besinlerle beslenenlerin karşılaştığı sorunlar üzerinde fazlasıyla durulmasını eleştiriyor. öte yandan, merkezi VVashington'da olan bir kamu örgütü de, yeni beslenme rehberinin bireyleri bitkisel ürünlerle beslenme konusunda yüreklendirdiğini, ancak etten uzak durmaları konusunda yeterince sert bir tutum izlemediğini ileri sürerek, Amerikan türü beslenmenin yılda 400 bin kişinin yaşamına mal olduğuna parmak basıyor. New Scierrtist, 13 Ocak 1996 Neye niyet neye kısmet I u ayın başlarında Antarktika'da |bir balondan göğe fııiatılan teles"kobun güneşteki parlamalar konusunda fizik bilimcilere en ayrıntılı bilgileri sunması bekleniyor. Güneş yüzeyindeki parlamalar nedenıye uzaya yayılan elektrik yüklü parçacıklar öylesine geniş bir alana yayılıyor ki, dünyamız üzerindeki yaşam da bundan cıddı bir biçımde zarar görüyor. "Parlamaların Kökenını Araştırma Deneyi"nin gerçekleşterildiği balon yaklaşık ikı hafta boyunca Antarktika'nın 40 kilometre üzerinde uçması bekleniyor. Burada yılın bu döneminde güneş hıç batmadığından, aygıt içindeki 80 santimetrelik teleskobun guneşın çevresini hıç kesintisiz bir biçimde çepeçevre gözleyebıleceği belirtıliyor. 16 milyon dolara malolacak deneyin gerçekleştirileceği ve Ross Buz Kitlesi'nden fırlatılan balon, Güney Kutbu çevresini etkisi altına alan rüzgârlarla sürüklenerek tüm anakarayı dolaşacak. Rüzgâr balonu yeniden McMurdo'ya sürükledığinde, içindeki aygıt paraşütle sahverilecek ve helikopterle alınacak. Tasan kabaca bu. Ne var ki, onda bir bile olsa, çarpışmanın etkisiyle balondaki aygıtların ciddi bir biçimde zarar görmesi de olası. Teleskop, uzayda lazer silahlarının kullanımını araştırmak üzere Starlab (Yıldız laboratuvarı) adı verilen bir "Yıldız Savaşları" deneyı için oluşturulmuştu. Ancak, bu deney uzayda asla gerçekleştirilemedığınden, teleskop Uygulamalı Fizik Laboratuvarı görevlilerinden David Rust tarafından güneş Kısa yoldan by pass ameliyat Kalbe yapılan bypass ameliyatlannda büyük kesmeler yerine, "anahtar deliği" cerrahisi yöntemi uygulanmaya başlandı... ew York Lenox Hill Hospital'da cerrah Subramanian, ilk mini| mal invasif, yani en az müdahale ile by pass *'*,;', ameliyatı yapan doktor unvanını kazandı. Göğüste açtığı 2cm'lik bir yarıktan kalbe by pass yapan, damarları kesip diken Subramanian yeni bir çığır başlattı. Normal bypass ameliyatlannda kalp durdurulur ve dolaşım sistemi kalp akciğer makinesine bağlanırken, bu operasyonda kalp çalışıyor ve makineye ihtiyaç duyulmuyor. Burada kural, enaz müdahale ile ayni işi yapabilmek . Tabii bu en az müdahale için geliştirılmiş endoskopik aletler gerek: Minyatür videokamera, camelyaf optık. New York'taki bu uygulama diğer Amerikan kliniklerinin yanı sıra, bazı Italyan ve Alman kliniklerinde de uygulanmaya başlandı. Ancak bu yeni teknik, 45 by pasa ih1. Dört delikten kalbe glrlllyor. Bu dellklerden tıyacı olan hasbazılanndan kalp endoskoplk olarak gözetleniyor, talar için gedlğerlerlnden cerrahl aletler glrtyor. çerli değil, şimdilik. 2. Cerrah video Safra kesesı ekranında operasyonu ameliyatlannda sürdürüyor. ülkemizde de uygulanan 3 Ana damarlar"anahtar delidan birinden çıkan ği" cerrahisi, yan damar (mamkalp ameliyat marta) tıkanan böllarında büyük geye yöneltiliyor ve hüner ve sanat istiyor. Hasta, dlkllyor. Kalp kalp akciğer kaslan böytece makinesine yeniden yeterince bağlanmadığı kan alıyor. için, cerrahın çok iyi sinirlere sahip, dikmede büyük bir usta olması gerekıyor. Ancak bu ameliyat normal by pass'a göre daha uzun sürüyor. Normal bay pass artık 2 saatte gerçkleştirilirken, ilk anahtar deliği bypass'ı 7 saat sürdü. Ancak şimdi normal bir operasyon zamanına yaklaşmakta. teki parlamaları incelemek üzere alındı. Teleskoba bağlı manyetik bir yazıcı Güneşin manyetik alanı ile ilgili ayrıntıların bir haritasını çizecek. Balondaki bir yön sistemi ise onun doğru yolda ilerlemesini sağlayacak. Deney süreci nce araştırmacılara balondan radyo dalgalarıyla yaklaşık üç bin görüntü sunulacak. Dahası, yüz bin kadar görüntü de teybe kaydedilecek. David Rust'a göre, parlamalar Guneşın manyetik alanı içinde meydana gelen düzensizliklerden kaynaklanıyor. Olayın daha iyi kavranmasıyla bilim adamları bu tür parlamalar önceden kestirebilecekler. KaNn yumuşak rmidahato Yanlış yerdeki kristal eryüzünün yaklaşık 120 kilometre altında oluşan bir elmasın içinde Dünya'nın kabuğundan minik bir topağın bulunması, Jules Verne'in "Arzın Merkezıne Seyahaf'i denli çarpıcı olmasa da, son kerte etkileyici bir olay. Bu olayda yerbılımciler, madenlerin yerkabuğu ile yeryüzeyi arasındaki katmandan geldığıni ve sonradan yer yüzeyine döndüğünü ilk kez somut olarak kanıtlama olanağını bulmuş oluyor. Kristal, genellıkle denız yüzeyinin 10 kilometre altındaki kayalıklardakı doğal alüminyum ve demir silikat olan "staurolif'ten oluşuyor. Ancak burada söz konusu olan durumda kabuğun belli bölümlerınin daha derinlere, yerözeğine daha yakın bir yerlere çekilmış olması Y gerekiyor. Yeryüzünün 6080 kilometre altındaki ısı ve basınç genellikle stauroliti başka kristal oluşumlara dönüştürüyor. Ancak bilim adamları yeni bulunan kristalin bir başka kristal içinde korunduğuna ve kristalin, bir olasılıkla, yerkabuğu ile yerözeği arasındaki katmandan çıkarak, daha sonra en az 120 kilometre derinlikte oluşmuş bir elmas tarafından tuzağa düşürülmüş olabileceğine inanıyor. Elmasın da, 200 milyonu aşkın yıl önce bir lav akımıya kabuğun ıçıne sıkışıp kaldığı düşünülüyor. 008 milimetre boyundaki staurolıt kristalinın Svaziand'daki Dokolvvayo elmas yatağında bulunduğu ve gerek elmasın gerek kristalin yaşının ıse henüz belırlenmediği bildiriliyor.