Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
BEYİN ARAŞTIRMALARI Zihnin haritaları çıkarılıyor Bir acıyı duyarken, bir karar alırken veya bir şeyi anımsamaya çalışırken insanın kafasının içinde tam olarak neler olduğu anlaşılmaya çalışılıyor. Iğrenme, üzüntü ve mutluluk duyguları yaratan kısa film klipleri izleyen ya da yalnızca bir şeyler anımsayanörneklerde tarama yapılıyor. mış olacaktı. Fakat sonunda bu fikirden vazgeçildi. Bu konuda bazıları kışileri ve politikayı suçladı, başkaları fon bulma güçlüklerine ve bu alanın hâlâ olgunluktan oldukça uzak olmasına dikkati çekti. Bu yıl Ingiltere kendi beyın görüntüleme merkezine sahip olacak. Bu merkez Londra'dakı Nöroloji Enstitüsü'ne dayanan en son beyın tarama makineleriyle donatılmış 20 milyon SterlinliK»pir laboratuvar olacak. Tamamen psikolojik araştırmalara ayrılmış bir görüntü laboratuvarıyla bilincin sırlarını arayış en iyı şekilde başlayabilir. Benzer girişimler Los Angeles'ta da var. Beyin görüntüleme sistemleri gerçekten psikolojinin parçacık çarpıştırıcıları haline gelebilirler mi ? Beyin tarayıcıları aynı süper ıletken mıknatısları ve süper hassas radyasyon dedektörlerini kullanıyorlar. Hatta bazı tarayıcılar düşündüğümüz zaman oluşan kan aktmı ve glıkoz tüketimındeki artışları ölçmede kuîlanılan radyoaktif ızotopları yaratmak için kendi özel siklotronları bulunmasına gereksinim duyuyorlar. Tarayıcıların ne kadar hassas ölçüm yapabıldikleri soruluyor. "Bılim" gibi prestijli dergilerde ileri sürülen tezlerin daha sonra geliştirılmesi ya da geri çekilmesi gerektiğı durumlar oldu. Tarayıcılar beynin sübjektif düşünce dünyamızı ve bilinçlılığimizi yaratan işleri yapmak üzere çalışmaya başladığında enerji tükettiği gerçeğinden yararlanırlar. Aslında insan beynini oluşturan 50 milyar kadar sinir hücresi metabolik olarak o kadar aktiftirler ki, beynin vücut ağırlığının yalnızca yüzde 2'sıni oluşturmasına karşın, kan miktarının yüzde 15 kadarına ve teneffüs ettiğimiz tüm oksijenin dörtte bırine gereksinim duyarlar. Bilincin uyanık olması çaba gerektirmeyen bir şey gibi görünebilir, fakat bu aslında yaptığımız en enerjik şeydir. Yalnızca sinir ağlarının harekete geçmesiyle yaratılan elektriksel ve manyetik alanlara değil, her harekete geçiş dalgasına glikoz tüketimınde ve yerel kan akımında bir yükseliş eşlik eder. Görüntüleme sistemleri bu mikroskopik dalgalan Z ihnin yapısı bılımin en son cephesi olabilir. Bir yüzyıldır psikologlar ve nörologlar insanların davranışlarını kaydetmişler, zihinsel süreçlerin soyut bilgisayar modellerini geliştirmişler ve bilincin yapısı hakkındaki sorularına yanıt bulmak üzere ölü beyinleri parçalara ayırmışlardır. Fakat tüm bu çabalara karştn çok az bilgi edinilebilinmiştir. Bu durum değişıyor. Beyin görüntüleme teKniklerindekı gelişmelerin teşvik ettiğı araştırmacılar daha cesaretli hale geliyorlar. Araştırmacılar beynin faaliyetlerınin haritasını çıkarmak üzere radyoaktif izleyiciler, manyetik rezonans etkileri veya zayıf elektrik sinyaller kullanan makinelerin egemen olduğu yeni bir zihin araştırmaları çağına geçiyorlar. Gelip geçen düşünce ve duyguların harekete geçirdiği nöral faaliyetlerin izlerini "filme almak" üzere beynin içlerine erişmekten sözediliyor. Beyın tarama sistemleri parçacık fiziğinın hızlandırıcılarına benzetiliyor. 1991 yılında CERN'in Cenevre'deki imparatorluğunun bir parçası olarak bir beyin görüntüleme süper merkezi yaratma noktasına geldiği biliniyor. Bunun sonucu olarak hem zihni hem de Evren'ı inceleyen bir dev laboratuvar ortaya çık Hassas ölçüm yapılabilir mi? maları çeşıtlı şekillerde ızleyebilirler. Bunun en lyi yolu PET (Positron Emıssion Tomography) denen, kanı, kan şekerlerini veya dopamın gibi önemli nöro ileticileri belirlemek üzere radyoaktıviteden yararlanan yöntemdir. Bir PET tarayıcı, konsantrasyonları ızlemek üzere her saniye 7 veya 8 milyon gamma ışını yayar. Kuîlanılan yöntemlerin bir diğeri fonksiyonel MRI (magnetic resonance ımaging). Bu yöntemde beyindeki atomik çekirdeklerin manyetik dipollerini bir doğrultuya getirmek üzere güçlü bir manyetik alan kullanılır. Daha sonra parçacıklara dıkkatli şekilde ayarlanmış radyo dalgalarıyla sondaj yapılır ve belli frekanslarda yankılamayla hidrojen gibi elementlerin farklı bölgelerdeki konsantrasyonları açığa çıkar. Bu yöntemi kullanarak aktıf beyın dokusunu besleyen kılcal damarlardakı oksijen düzeylerindeki değişimi, böylece kan akışını ölçmek mümkündür. Üçüncü bir yöntem MEG (magnetoencephalography) denen, aktif sinir ağlarının yarattığı zayıf manyetik alanları yakalamak üzere sıvı helyum soğutulmuş süper iletken algılayıcılar kullanan yöntemdir. Bu alanlar yeryüzünün yarattığı doğal alandan bir milyar kere küçüktürler. MEG makineleri o kadar hassastırlar ki, caddedeki trafiğin veya asansörün hareket eden metalleri bile okudukları değerleri bozabilir. Bu yüzden deneylerin her zaman geçe yarısı zırhlı odalarda yapılması gerekir. Teknik gelişiyor Beyin faaliyetlerini ölçen yöntemlerin öçü de hızla gelişmektedir. 1980'li yılların sonlarında PET yöntemiyle santimetrelerle ölçülen bir çözümlemede bulanık görüntüler üretilmiştir. PET görüntüleri, konuşurken veya eli hareket ettirirken beynin hangi bölgelerının "ışığının yandığını" gösteren bir resim sunuyor. Şimdi bu görüntülerin çözümlemeleri çok daha fazla gelişmiştır. Fonksiyonel MRI tekniği bundan iyisını başarabılir. MEGEEG makineleri beyin faaliyetlerıninin mili sanıyelerde değişen resmini verecektir. Bu açıklık kafanın içine erişmek ve ınsan düşüncesinin filmini çekmek sözlerini anlamlı hale getiriyor. Bir araştırmacı "Soyut bir şey değil. Oeney yaparak beyınde ışlerin nerede olup t tiğini keşfedebılırsinız" diyor. Fakat her görüntünün yaratılması f çok adımı gerektırır ve bu sürece h; karışması olasılığı çok yüksektir. Yoru lamada da hatalar olabilir. Beynin gö nürde meşgul bir bölgesi aslında y veya tanıdık olmayan bir şeyle uğraşıy o arada gerçek ış başka bir yerde yaf yor olabilir. Ancak makinelerin çözüm meleri geliştikçe doğru yer saptama ve yorumlama problemleri hızla ortadan kalkıyor ve sonuçlar üzerındeki işlemler daha standart hale geliyor. Bir acıyı duyarken, bir karar alırken veya bir şeyi anımsamaya çalışırken insanın kafasının içinde tam olarak neler olduğu anlaşılmaya çalışılıyor. Iğrenme, üzüntü ve mutluluk duyguları yaratan kısa film klipleri izleyen ya da yalnızca bir şeyler anım 4438