21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SORUN TANITLAYALIM Atoıtılapın kararsız oluşu ve düzeni Ağpısız doğum nedip? Istanbul'dan yazan okurumuz Pınar Çellk'in sorusu şu. "3 aylık hamileyim. Ağrısız doğum dlye bir şey duydum. Ağrısız doğum nedlr?" Okurumuzun sorusunu Istanbul Üniversltesi Istanbul Tıp Fakültesi Kadın Doğum Kliniği'nden Doç. Dr. Tarık Altınok yanıtlıyor: "Doğumda rahim kasının (miyometrium) kasılmaları kadında ağrı olarak duyulur. Bu ağnların azaltılmasında en önemli etken hasta ile doktor arasındaki psikolojik bağ, artı, hastaya durumun şefkatli bir şekilde açıklanması, doğum olayı başlamadan önce hastanın bilgilendirilmesi, doğum olayının açıklanması hastayı çok büyük ölçüde rahatlatacaktır. Genelde rahim ağzı belirli bir açıklık kazanıp doğumun başladığı saptandıktan sonra bazı morfin türevi (pethidin vb,.) verilebilir. Bunun yanında bazı gaz anestezikler koklatılarak ağrı duyusu azaltılır. Işin ideali hasta İle doktor işbirliğini bozmayacak, aynı zamanda hastada bılinç kaybına yol açmayacak, doğum eylemini durdurmayacak ve fetusun gerek anne karnında gerekse doğumdan sonra solunum fonksiyonlarını bozmayacak bir yöntem bulunmalıdır. Bunun için, eğer pethidin vb. yetmiyorsa, epidural anestezi yapılabilir, hasta hiçbir şey duymaz. Ama bu yöntemin uygulanması için hastanın cildinde infeksiyon vb. bir sorun olmaması, daha önce nörolojik bir hastalık geçirmemiş olması gerekir. Bir de, anestezinin, bu işi daha önce de yapmış bir anestezist tarafından yapılması gerekir. Paraservikal blok dediğimiz rahim ağzının her iki yanına yapılan iğneyle de ağrılar minumuma indirilebilir ' Faranjit nedip? Grip aşısının etkisi OIUP mu? Neden fanklı hekimler fanklı gözlük verirler? Ankara'dan okurumuz Murat Ersln'in sorusu şöyle: Farfclı göz heklmlerinin aynı hastaya blrblrine yakın tarlhlerde farklı derecede gözlük vermelerinln, özellikle astigmattakl değisikllklerln nedenl nadlr? Sorunun yanıtını Istanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Murat Karaçorlu yanıtlıyor. Göz hekimlerinin birbirine yakın tarihlerde aynı kişiye birbirinden az ya da çok farklı gözlük reçeteleri yazmaları nadir olmayan yakınmalardandır. Bu olayın birçok nedeni vardır. Hekimlerin tercihleri, hastaların subjektif değerlendirmeleri, görme eşellerinin veölçüm uzaklıklarının farklılıkları gözlük numaralarının farklı olabilmesine yol açmaktadır. Kırma kusurlarının düzeltilmesi için sferik ve gerekiyor ise silendirik camlar ve düzeltme yapılmalıdır. Silendirik camlar astigmatizmayı düzeltmek için kullanılmaktadır. Gözlük reçetelerindeki en sık görülen farklılık silendirik komponentte yani astigmatı düzeltmek için yazılan kısımdadır. "ASTİGMATİZM" kırıcı yüzeyin (genellikle korneanın) kırma gücünün tüm meridyenlerde aylenı olmamasıdır. Astigmatı düzeltmede karşılaşılan en önemli problem "DlSTORSlYON"dur. Genellikle yetişkinler distorsiyon (çizgilerin eğik, cisimlerin şekillerinin farklı görülmesi) nedeni ile tam astigmatik düzeltmeyi tolere edemezler. Distorsiyon ise astigmatik düzeltme sonucu ortaya çıkan meridyonel büyültme farkından d o layı oluşur. Farklı meridyenlerdeki retina (ağ tabaka) görüntülerinin eşit olmayan büyüklükleri monooküler distorsiyona yani cisimlerin ve çizgilerin eğik bükük görülmesine yol açmaktadır. Monooküler distorsiyon nadiren kendi başına problem teşkil eder, belirgin problem binoküler (her iki göz ile) görmede ortaya çıkar. Küçük orandaki monooküler distorsiyon binoküler uzaysal algalamada büyük değişikliklere sebep olur. Bu durum özellikle 45 ve 135 derecedeki akslar için çok belirgindir. Insanların bir kısmı hiçbir zaman tolere edemezler. Bu nedenler ile astigmatizma genellikle sadece çocuklarda tam olarak düzeltilir. Yetişkinlerde ise bir kısmı hiçbir zaman tolere edemezler. Bu nedenler ile astigmatizma genellikle sadece çocuklarda tam olarak düzeltilir. Yetişkinlerde ise hekimin tarzı, deneyimi ve hastanın subjektif değerlendirmesi verilecek numarayı belirler. Bu nedenle astigmatizmanın doğumda bir miktar var olduğunu ve genellikle yaşamın ilk yıllarından sonra belirgin değişiklik göstermediğini belirtmeliyim. Istanbul'dan yazan Erdem Güven'in sorusu şu: "Atomların kararlı ya da kararsız oluşlarının, elektron düzeylerlyle bir ilglsl var mıdır?" Okurumuzun sorusunu Istanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Analitik Kimya Anabilim Dalı Başkanı Ooç. Dr. Reşat Apak yanıtlıyor: "Kararsız atom çekirdekleri alfa, beta ve gama ışımaları yaparak kararlı hale geçmeye çalışırlar. Genellikle bir nükleon (çekirdeksel tanecik) başına bağlanana enerjisi yüksek olan izotoplar kararlıdır. Proton ve nötron sayılarının bazı özel kombinasyonlarının çok kararlı atomlara yol açtığı bilinmektedir. Proton Say ısı Nötron Sayısı 2 2 8 6 20 20 28 28 50 50 82 82 Kararlı atom çekirdeklerinin çoğu çift sayıda proton ve nötron içermekte, bu nükleonları tek sayıda içeren çekirdeklerden kararlı izotoplar nadiren çıkmaktadır. Atom numarası 83'ün üstündeyse proton ve nötronların rölatif sayısı ne olursa olsun kararsız (radyoaktif) çekirdekler bulunmaktadır Alfa taneciği (2 proton ve 2 nötrondan oluşan helyum çekirdeği) yayımlanması daha çok atom numarası 82'de büyük olan izotoplara ozgüdür. Gama ışınlarının yayınlanması ise nükleonların çekirdekte yeniden düzenlenmesiyle elektromanyetik ışıma yapılması demektir. Bu kapsamdaki diğer çekirdeksel reaksiyonlar ise Beta ve Beta emisyonu (yayınlanması) ile elektron yakalama reaksıyonlarıdır. Radyoaktiviteye yol açan olaylar çekirdek kaynaklı olduğundan elektronik yörüngelerde mevcut elektron sayıları ile bu olaylar arasında bir ilişki kurulamaz. Yüksüz bir atomda çekird.eğin pozitif yükünü dengeleyecek kadar, yani protonlara eşit sayıda negatif yüklü elektron bulunur Elektron alışverış reaksiyonları çekirdek fiziğini değil, kimya bilimini ilgilendirir Elektronların alınıp verilmesi ya da ortaklanması ile kimyasal bağlar ortaya cıkar" Bilgisayarlı satranç aleti nerede satılır? Ankara'dan yazan Gökçe Taykuyu'nun sorusu şöyle: "Bilgisayarlı satranç aletlerini nereden bulabillrlm?" diye soruyor. Okurumuzun sorusunu Istanbul Satranç Derneği'nden Vatan Hacıefendioğlu yanıtlıyor: "Bunları ithal eden Karman diye bir firma vardı. Ancak sanıyorum kapandı; telefonlara cevap veren yok, adres değişmiş. Başka bir yere taşındılarsa da adresi henüz bize bildirmediler?" Ankara, Küçükesat'tan yazan Eyüp Yüksel'in sorusu şu: "Faran|lt nedir? Faranjit hastalığının akut atağı önceden anlamak, buna göre korunma önlemleri almak mümkün müdiir? Grip aşısının laranjite bir yararı olur mu? Sürekli prolilaktik dozda antiblyotik almak ne derece anlamlıolabillr?" Okurumuzun sorusunu Taksim Hastanesi KBB Şefi Doç. Dr. Mehmet Külekçi yanıtlıyor: "Faranjit, faranksin (yutak), boğazın arka duvarının iltihaplanmasıdır. Akut ve kronik olduğu gıbi viral ya da bakteriyel de olabilir. Genellikle, burun solunumu yeterli olmayan hastalarda ve burun ya da burun çevresindeki dokutan iltihabi bir hadisenin sonucunda (nezle, sinüzit vb.) faranjit görülür. Faranjit, doğrudan olunan bir hastalık değildir, sonradan gelişir. Hiç kimse başlangıçta faranjit olmaz Akut olanları (ki bunlar bir nezleyi takiben görülür) nezlenin tedavisi ile birlikte düzeltilebilir. Ama kronik olanları, sinüsteki, burundaki hastalık tedavi edilse bile, tedavi edilmeyebilir. Kronik olanlar, akut faranjitten sonra neden ortadan kaldırılamadığı için, örneğin sinüzit, burnun arkasından genize doğru akıntının devam etmesiyle ortaya çıkar. Yani ikisi de müzmindir. Faranjitin müzminleşmesinin önüne geçebilir. Asıl neden ortadan kaldırılırsa faranjit rahatsız edici olmaktan çıkar. Normalde grip aşısının faranjite hiçbir etkisi yoktur. Ancak yaşlılarda, ya da bağışıklık sistemleri henüz gelişmemiş olduğu için çocuklarda viral enfeksiyonları ve dolaylı olarak gelişebilecek bir faranjıti örlemek için kullanılabilir. Pro'ilaktik clarak sürekli antibiyotik alınması diye bir şey, hele hele faranjitte hiç söz konusu değildir." 30974
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle