25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

RÖPORTAJ HAFTANIN GÜNDEMİ Buyuk destegin zaferi Prof. Dr. Burak Erman Nobel Fizik ödülü alan çalışma ve de Gennes'in kişiliği üzerine sorularımızı yanıtlıyor. Soru: De Gennes'l bilim adamı olarak blraz lanıtır mısınız? Prof. Erman: Pıerre Gılles de Gennes, Parıs'te College de France'da gorevli bir fızıkcıdır College de France'da ders verme veya tez yonetme sorumluluğu yoktur Yılda bırkaç hatta, ılgınç gorduğu bır konuda semıner verır Ayrıca Marıe ve Pıerre Curıe'nın çalışmış oyduğu Parıstekı Fızık ve Kımya Okulu'nun dırektorudur Bu gorev onu bır yerde onurlandırmak ıçın verılmış sembolık bır gorevdır de Gennes'ın çok ılgınç bır kışilığı vardır Yazmış olduğu kıtap ve makalelerde çok kolay elde edılmış çozumler ızlenımıni veren problemler vardır sankı sıgara paketının arkasında beş dakıkada çozulmuş problemler gıbı Oysa yaptıklannın arkasında yoğun bır matematık ve fızik vardır Bu bır stıl meselesıdır Konulara adeta el yordamı ıle yaklaşıyor izlenımı verır Okuyanın, bunu ben de kolaylıkla yapardım dıyeceğı gelır Bu nedenle de ozellıkle genç bılımadamları arasında çok populerdir Yaptığı hemen her katkı, o konuda yapılmış olan ılk orjınal çalışma olmuştur Sonra o alanı bırakıp başka bir alana geçmiştır Bu bakımdan çok yönlü bir bilım adamıdır Kendisi teorıcı olmasına karşın, süreklı olarak deney gruplan ılı bırlikte çalışmıştır Soru: Hangi alanlarda araştırma yaptyordu? Soru: De Gennes'i çalısmalarında tek başına olmadığını görüyoruz. Nasıl bir destek ve ortam De Gennes'e ve Fransaya Nobel ödülünü getJrdl? mer Fızığınde ölçek Kavramları adlı bir kıtabı vardır Prof Erman: De Gennes'ır Nobel ödulunun ardında aslınra butun Fransa vardır 6O'lı yıllardan ben Strasbourg ve Orsay gıbı Fransa'nın bırçok araştırma grubu De Gennes'ın teorılerını deneylerle araştırmışlardır Bu deneyler sonucu bazı teorılerinın doğru olmadığı ortaya çıkmış, o bunları değıştırmış, duzeltmıştır Deney gruplarına hangı deneylerı yapmaları gerektığını soylemıştır Yüzlerce doktora oğrencısı, yıllarca adeta De Gennes ıçın çalışmıştır Bu çalışmaların malı portresı bızım aklımızın alamayacağı kadar buyuktur ancak bu ışı yalnız paraya bağlamamak gerekır Fransa'nın tarıhı bilımsel bırıkımı de ana etkendır Butun bunlar çok onemlı bır dayanışma oluşturur Prof. Erman: Nobel Bılım odulu ıkı şekılde verılır Bırı, bır bılım adamının çığır açan bır buluşuna, dığerı de butun çalışmalarına De Gennes'e odul butün çalışmaları içın verılmiştir Sıvı krıstaller konusunda 60' lardan ben yapılan çalı = şmaları ozumlemış ve daha sonrakı çalışmacılara yol gostermiş, bır anlamda yon vermıştır Polımerler konusunda da aynı şey soz konusudur Daha once Flory, Kuhn, mark gıbı kımya kokenli bilim adamlarının kurmuş olduğu polımer bılımıne bır fizikçi olarak yaklaşmış, yenı bır dıl kullanmıştır Bu ıse polımerler konusunu diğer fızıkçılere açm^tır ve bu sahaya çok fızıkçı çekmıştır Bu anlamda de Gennes dığer fızıkçılere yol gostermıştır Polımer fızığınde olçek kavramlarını gelıştırmıştir Olaya hangi ölçekte bakıldığında evrensel sonuçların çıkacağı konusundakı çalışmaları temel çalışmalardır Soru: Katkılannın ve buluşlannın blllm için, teknolojl için günlük yaşam ve sokaktaki Insan için anlamı nedir? Prof. Erman: Bence De Gennes'ın en onemlı katkısı, kımya ve fizık gıbı farklı dısıplınlerden gelen toplulukların benzer dıl kullanmasını sağlamak olmuştur Tabii ılerı sürduğu teorileri küçumsemek anlamına gelmez bu Ancak, stılı ıçerığınden daha onemlıdır Zıra ılerı surduğü bır suru fıkır bugun tartışmalı konular olup hatalı olabıleceğı goruşlerı vardır Bugun sokaktakı adam ıçın De Gennes'ın yaptıklannın pek bır anlamı olduğu soylenemez Ancak onun açmış olduğu yol belkı beş on yıl sonrasının buluşlarını korukleyecek ve sokaktakı adam ıçın ancak o zaman bır anlam kazanacakttr. Soru: Flzlğe yapbğı katkılar hakkında bilgi verlr mlslnlz? Prof. Erman: De Gennes'ın çalışmaları uç grupta toplanabılır Ilk çalışmaları metallerde ve metal alaşımlarında süperıletkenlık uzerınedır Bu konuda 6O'lı yıllarda yazdığı bir kıtabı vardır Geçen yıllarda dunyayı sarsan yuksek sıcaklıklarda superıletkenlık tartışmalarından sonra bu konuya tekrar donmuş fakat henüz bır makalesı yayımianmamıştır Ikıncı grup çalışmaları sıvı krıstaller uzerınedir Sıvı krıstaller, çubuk şeklınde molekullerdır Bu çubuksu molekuller genellıkle beş on atomdan oluşur Elektromanyetık alan altında yonlenır ve belırlı bır duzende sıralanırlar Bunun sonucunda da renklert değışır 1960 70 arasında de Gennes Fransa'da Orsay Sıvı Kristal grubu ıle birlıkte bu konuda çalıştı 1974 yılında yayımlanan Sıvı Krıstallerın Fızığı adlı kıtabı bu konunun temel taşı sayılır 1970 'den sonra polımerler uzerınde çalışmaya başladı Polımerler , yüzlerce bınlerce atomun yanyana bir zincır seklınde dızılmesı ıle oluşur Gunluk yaşantımızda kullandığtmız plastıkler de, canlılardakı DNA molekullerı de, modern yapıştırıcılar da hep polımer zıncırlerınden oluşur Polımer bılımın temellerı 1940'larda atılmış, 1970' lere kadar da polımer kımyası ve fızığı açıklık kazanmıştı De Gennes bu konuya yeni bır goruş getırdı, yenı bır dıl kullandı Teorık fızıkcılerın alan teorıcılerının fıkırlerını polımerler konusuna aktardı Bu, bır dısıplının başka bır dısıplınden ne denlı yararlanabıleceğıne guzel bır ornek oluşturur Poli ' ılım ve tekniğm ılerlemesıni, gelişmesini, insanlığm yararına, belki de daha önemlisi mulluluğuna ürünler ve hızmetler sunmasını hepimiz alkışlıyoruz. Bilim bize yarın ne getirecek sürekli beklentisi ıçindeyiz. Bütün dunyada dönen bilimin ve leknolojinin dev çarklarının her gün bir şeyler uretmesı kaçınılmaz oldu. Kurulu sistem çalışıyor. Geri döndürülemez bir süreç yaşıyoruz. Bir yandan saniyede beş milyar kez tıtreşmeleri gözlemleyebilen, maddemn ıçindeki tek atomu hareket ettirebilen düzenekler kuruyoruz. Minyatürleşmenm sınırlanna varmak üzereyiz. Kalkınmanın, refahın, güciin diğer bir adı oldu bılım ve teknoloji. Savaşın olmayacağı bir dünyada bu iki kavram gıderek daha çok olçiı durumuna gelecek. Bu nedenle ülkeler bu dev çarkın dişlilerini daha hızlı döndürmek için parasal kavnakları arttırıyorlar. Ancak bu korkunç gelışmenın bır de haşka yüzü, toplumsal vüzü var. Bilim ve teknoloji toplumun ahlak temelini de sarsıyor ve toplumsal kaoslar yaratıyor. Sözgelimi bu sayımızda kapak konumuzu oluşturan ureme/kısırlığın sonu, yazısında anlatılan olayda olduğu gibi: Güney Afrikalı kadın, kendi torununu doğuruyor. 48 yaşındaki Güney Afrikalı anne, rahmi alınan ve doğum yapamayan kızı için çocuk doğuruyor. Kızından alınan yumurta, dışarda döİlendirildikten sonra anneannenin ruhmine yerleştiriliyor ve normal doğum gerçekleşiyor. İkizlerin hem anneannesi, hem de doğuranı1 Bilim dünyası çalışanları bundan böyle de, toplumda ve sözlüklerde henüz ısmi olmayan pek çok olayın yaratıcısı durumunda olacaklar. Bize de bu olayları, bu yaratıcıhğı zamanla kahul etmek ve ona uygun sözcükler üretmekten başka ne kalıyor? İnsanoğlu, doğanın sunduğu olanaklarla istediği gibi oynayabileceğini keşfettı. Bu doğaya müdahale mi oluyor? Yoksa doğa ile birlikte aynı yaratıcılık oyununu oynamak mı? Bilimin, tadına vardığı bu oyunda bundan böyle de hepimizi şaşkına çevırecek pek çok olayla karşımıza çıkmasını beklemeliyiz ve şaşırmamalıyız. Aslında doğaya bu mudahalecilik yenı değil. Uzun bir süredir sö'zgelimıi genetikçiler genleri değiştirilmiş hayvan ve bitkilerle oynuyorlar. Transgenik hayvan (başka gen transfer edilmiş, geneiiği değiştirilmiş hayvan) ve aşılanan yeni genlerle başka özellikler kazanmış bitkiler uzun süredir gündemdeler. Ama bunlar ne de olsa insanın kullandığı şeyler olduğu için gözümüze normal görünüyor. insanın kendisine bu tür müdahale gündeme geldığınde ne yapacağız? Kızı adına doğum yapan anneanneyi bir bilim şakası olarak algılamak, onu kahul etmek mümkün. » Ama ya sonrası ve sonrasım? Gelecek cumartesiye kadar, mutluluk dolu bir hafta dileriz.. *** O K U R D A N BİZE Nobel Tıp Ödülü üzerine 19 Ekım 1991 tarıhlı Cumhuriyet Bilim ve Teknık derglsınde yer alan "Nobel Tıp ödulu Alman hucre uzmanlarmm" başlıklı yazıda, tyon kuramını AL Hodgkın ve Af Huxley'ln ortaya attığı ıledesı yeralmaktadır Hadgkın ve Huxley'ın sınır ılelımı ıle ılgılı çalışmaları 19351955 yılları arasında yurutulmuştur tyon hıpotezı' (kuramı değil) 1902de Julıus Bernsteın (1) taralından öne surulmuş. daha sonraları pek çok nıcel deney ıle doğruluğu kanıtlanmış ve bugun membranlann elektrıksel uyarılabıllrlığı ıle ılgilı her tartışmanm başlangıç noktasını oluşturmaktadır Hadgkın ve Huxley ıse sınır ve kasla uyarılabilırliğı açıklamak ıçın deneysel ve leorık çalışmalara dayanarak kurguladıkları model (2) ıle bılım tarıhıne geçmışlerdır (çalışmaları Nobel ödulu ıle taçlanmıştır) Bernsteın ın oldukça genel onermelerı şu şekılde sıralanabılır (ı) sınır ve kastakı elekriksel sinyallere aıt potansıyeller hucre zarında oluşur (ıı) Zar bellı bazı lyonları seçerek geçırır (In) lyonlar zardan çok yoğun taraltan az yoğun tarala geçtıklerınde potansıyeller görulur (ıv) zardakı potansıyel değışikllklerı zarın geçırgenlık değişımlerın bağlı olarak oluşur (Bır eleştırı Adı geçen yazının yazarı ve kaynağı belırtılmemış) (1) Bernsteln. J Untersuchungen zur Ther modynamık der Bıoelektrıschen Strom Erster Thell Arch ges Physıol 92 521562,1902 (2) Hodgkın, AL, Huxley, AF A quantıtatıve descrıptıon ol membrane current and ıts applıcatıon to canductıon and excıtation in nerve J Physlol (Lond) 117500544, 1952 Dr. Hulvıl Çınar Araf tırma G«r*vllıl Cumhuriyet BİÜMTEKNİK • No 242 2Kasım 1991 •Cumhuriyet Matbaacılıkve Gazetecilik T A Ş •Kurucusu YunusNadl • Genel YayınYönetmenı HasanC«mal • Muessese Muduru Emlne Ufaklıgll • Yazı Işlerı Muduru OkayGönensln • YayınYönetmenı OrhanBursalı •GrafıkYonetmenı Tüto» Hatdemlr 2423
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle