24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SORUN Y A N I T L A Y A L I M BİLİM KÜLTÜR Mağaralar nasıl oluşur? Bir okurumuz, "Mağaralar nasıl meydana gellr?" diye soruyor. Bu soruyu Türkiye Mağara Araştırma, Tanıtma ve Turizm Derneğı Başkanı Dr. Jeolog Temuçln Aygen yamtlıyor: Mağaralar, genellikle aynı cins arazi içinde bulunur. Mesela memleketimizde mevcut olduğunu tahmin ettiğimiz 40 bin kadar mağaranın en azından 39 bin 500'ü kalker (kireçtaşı) içinde bulunmaktadır. Kireçtaşları ve benzeri taşlar ki, bunlar tortul kayaçların özel bir sınıfını teşkil eder ve bu sınıfta kalker, dolomi, kalsit gibi karbonatlı ve jips gibi sülfatlı taşlar bulunur. işte mağaralann çok büyük bir ekseriyeti bu formasyonlar içindedir. Diğer formasyonlar içinde de bir çok özel şartların bir araya gelmesıyle, çok nadir olarak teşekkül eden mağaraiara da rastlanır. Andezit, bazalt ve trahit gibi volkanik formasyonlar içinde de mağaraiara rastlanır. Bu gibi mağaraiara güzel bir örnek olarak Konya llindeki Suğla gölünün kuzey sahilleri yakınında, Orta Karacaören köyündeki andezitler içindeki mağaraları gösterebiliriz. Mağaralann çok büyük bir ekseriyetinin bulunduğu kalker ve dolomi gibi tortul kayaçların menşei, klmyasal ve biokimyasal olup, genellikle eski denizlerde çökelmeyle meydana gelmişlerdir. Karbonatlı kayaçların en önemli özelliği, CO; (karbondioksit) gazını havi sular içinde erimeleridir.CO 2 gazı hem atmosferlerde, (3/10.000 miktarında) hem de bitki köklerinin bulunduğu bitkisel toprak tabakası içinde çok miktarda bulunur. Bütün canlı varlıkların terkibinde C (karbon), O (oksijen), N (azot) ve H (hidrojen) vardır. Kalkerler, en eski jeolojik devirlerden beri, (2500300 bin milyon sene eski olan 1. zamanın Prekamoriyen devrinden beri) oluşmaktadır. Kaynağı, anlattığımız bu şekilde olan kalker bir masif üzerine düşen yağış suları, atmosferden geçerken ve yeryüzüne düştükten sonra da, zemine nüfuz ederken, bitkisel toprak tabakasında bulunan uzvi bitki bakiyelerinden elde ettiği CO2 gazı ile birleşirler ve: H2O (su) + CO 2 (karbon gazı) H2CO3 (asit karboniği) meydana getirir. Bu da, kalsiyum karbonat (Ca CO,) terkibindekı kalkeri eritir. Bu reaksiyon şöyle devam eder: Ca CO, + CO2 + H2O = (COjH2) Ca (kalsiyum bikarbonat) kalkeı, karbon gazı ve su, kalsiyum bikarbonatı meydana getirirler. Fakat bu reaksiyon pek basit olmayıp, her iki yöne de ışleyen tıptendir. En ufak bir basınç ve ısı değişikliğinde, reaksiyon, aksi yöne, yani sağdan sola işler. Kalker bir masif üzerindeki bir bitki örtüsü bulunan mesela, bir çayır üzerine düşen atmosferik yağış suyu, buradan temin ettiği CO2 gazı ile zenginleşir ve asit karbonikli bir su halıne kalker çatlağı içine girer. Kalker masif içine geçen su, bir miktar kalsiyum karbonat ı, yukarıdaki kimyasal reaksiyonda görüleceği gibi. soldan sağa işleterek eriyebilir ve bikarbonat haline getirir. Bu solüsyon, mağara tavanına vardığında, değişik vasıftaki bir atmosfere ulaşır. Mağara havasındaki daha az miktarda bulunan CO2 gazı, eksik bulunan CO2 gazını, bikarbonatlı solüsyon içinden temin eder ve denklem bozulur. Bu sefer sağdan sola olan reaksiyon işler ve bunun sonucunda da bir miktar Ca CO,, çökelmeye maruz kalır. Bu şekilde mağara tavanından aşağıya doğru uzayan sarkıtlar (stalaktit) ve mağara zemıninden yükselen, dikitler (stalagmit) meydana gelir. Öte yandan deniz hayvanları kabuklannın denizin dibine çökmesiyle meydana gelen ince kum ve çamur görünüşündeki tabaka, jeolojik devirler boyunca sertleşir ve bu suretle kalker tabakaları oluşur. Bundan sonra, orojenik hareketlerle yükselmeler başladıktan sonra deniz dibi, dağ şeklinde yükselmeye maruz kalır. Bir yandan da karstık korozyon (kimyasal erozyon aşınma) devam ettiğinden mağaralar ve yeraltı sistemleri gittikçe büyümeye başlar. Gerçi mağaralann da aynen canlılar gibi bir doğma, büyüme ve duraklama (fosil) safhaları mevcuttur. n Kurucusu Norbert VViener'e göre Sibernetik, makine ve canlılarda çözüm ve iletişimi inceleyen bir bilim dalı. Vehbi Belgil Sibernetik Nedir? ibernetik, bilimlerin hemen hemen en genci: Amerikalı mate S (18941964) tarafından 40 yıl önce yani 1948de "Cybernetics" adı ile kuruldu. Fakat "Sonradan çıkan boynuz kulaklan aşar" halk sözümüze uygun olarak kısa sürede gelişerek kendinden en çok söz ettiren bir bilim dalı haline geldi. VViener, kurduğu bilim dalının konusunun sınırlarını şöyle çizdi: "Makinede ve canlıda çözüm ve iletişim." (Burada " ç ö z ü m " sözcüğü yerine 'davranış' sözcüğünü de koyabiliriz). Ne demek "çözüm ve iletişim"? Doğayı incelediğimizde, canlılar dünyasında tek bir yasanın egemen olduğunu görüyoruz: Mümkün olan her çareye başvurarak varlığını ve türünü sürdürme yasası... Başka bir deyişle, her canlı, normal olarak ölümden kaçıyor ve yerini boş bırakmamak istercesine yavru dünyaya getirip büyütüyor. Tabii bunu yaparken de sürekli olarak çözümler buluyor. Çözüm bulamayan canlı yaşamını yitiriyor. Her canlının ilk kaygısı düşmanlarından korunmak. İkinci kaygısı yiyecek bulmak. Yiyecek, çok kez, başka bir canlı olduğu için, hayvan, bu canlıyı hile ile avlamak zorunda. Eski Yunan filozofu Herakllt bunu şu altın cümle ile belirtiyor: "Blz ölenlerln hayatını yaşıyoruz, yaşayanların hayatını ölüyoruz" Bunun başka şekilde anlatılması şöyle: "Her canlı, öldürdüğü canlının yaşamını kendi yaşamına ekliyor. Tabii, başka canlı da aynı şeyi yapıyor. Kaplan karacayı yemese ölecek. Onu yemekle, karacanın yaşamını kendi yaşamına eklemiş oluyor. matikçi Norbert Wlener D U Ş U N f$Kİ BDMA'ÛH BUL pi mesafesinden" söz ediyor: Kış uykusuna hazırlanan kirpiler, ısınmak için, önce birbirlerine sokulurlarmış. Fakat dikenleri birbirlerini rahatsız ettiği için biraz sonra uzaklaşırlarmış. Uzaklaşınca yine üşüdükleri için, çareyi yine yaklaşmakta bulurlarmış ve böyle, yaklaşa uzaklaşa hem birbirlerini incitmeyecek, hem de ısınmalarını sağlayacak bir mesafede karar sayısında karar kılıp kötü mevsimi geçirirlermiş... Hayvanlar yavru büyütmede de yine birçok sorunlarla karşılaşıyor. Bu sorunları çözemeyen canlı, türünü türetemiyor. Ve insanlar Insanlarda da aynı ilke geçerli. Fakat, insan toplumlarında her ihtiyaç toplumsal olarak düzenlendiği için biz sorunlarımıza çözümü bu düzenlemelerden yararlanarak sağlıyoruz. Örneğin, günlük gereksinmelerimiz için bakkala, kasaba, manava... başvuruyoruz. Bunun sonucu olarak, bizim için tek sorun, para kazanmak veya para kazanmaya hazırlanmak için okumak, meslek seçmek biçimine dönüşüyor. Yani, her an karşılaştığımız şey sorun, sorun, sorun... Çözüm, çözüm, çözüm... İlke hiçdeğişmiyor. Bu yüzden de, her birimiz her gün, bir mahkemenin, örneğin Yargıtay'ın bir yılda verdiği yüz binlere varan karar veriyor ve bunları hemen uyguluyoruz. Aynı ilke, yani sorunlara çözüm bulma ilkesi, bitkiler dünyasında da geçerli. Ama bambaşka kurallara göre... Tabii, bu şekilde yaşama savaşımı veren bütün canlı türleri, bu işi yaparken, kendi aralarında sürekli iletişim ilişkileri içinde bulunuyorlar. Böylece de her canlı için, türüne göre başka bir iletişim şekli ortaya çıkıyor. Kaç yüz bin hayvan türü varsa o kadar da iletişim biçimi var. Ya insanların kullandıkları iletişim araçları olan dilleri kaçımız sayabiliriz? Bu sorun ve çözüm ikilemi üzerinde ısrarla durdum, çünkü VViener, siberteniği makinede ve insanda çözüm ve iletişim bilimi olarak tanımlıyor. Sibernetik yazılarını sürdüreceğim. Değişen çevre koşulları Canlının düşmanı sadece bir başka canlı değil. Doğa da soğukları, sıcakları, su baskınları, doluları (Kırk, elli yıl önce Batı Anadolu'da yağan elma büyüklüğünde bir dolu, daglardaki hemen bütün tavşanları, tilkileri, kurtları... öldürmüştü), donları, buzları, kuraklıkları, orman yangınları...ile canlı için olumsuz bir çevre oluşturuyor. Canlı bu her an değişen çevre koşullarına kendini uyduramazsa yok oluyor. Doğanın düzenli değişiklikleri karşısında her canlı kendine en uygun yolu seçmiş. Baharın ve yazın güzel havalarında yaşayabilen birçok hayvan, bu ortam kışa çevirince göç ediyor. Leyleklerin, kırlangıçların, çaylakların göçleri gibi. Hatta, bu işi kış tam bastırmadan yaoıyorlar. örneğin ülkemizden Afrika ortalanna gidecek gücü olmayan hayvanlar hava akımlarını kollayarak göçlerini gerçekleştiriyor. Kimi hayvanlar, göç yerine kış uykusunu yeğliyor. Buylece, yokluk dönemi olan kötü mevsimi atlatmış oluyorlar. Kış soğuklarına, tüy değiştirerek karşı koyan hayvanlar da var: Kedi, köpek gibi. Bunu yapamayan hayvanlar, kış uykusu sırasında birbirlerine iyice sokularak ısınmaya çalışıyorlar. Alman filozofu Schopenhauer (17881860) bir "kir Ve i w «tiaMn* aftfet, 933. da AOOO. «HoniMor i incı ölftuff oldu*) dUürülUuor «e«yleor J ^ A U H i t!AÇW" »IU Piknikteki poriakallar Pıknığe giden bir okulun öğretmenleri öğrenciler için meyve almışlardı. Portakalları alan öğretmen, arkadaşlarına portakal sayısını bir bulmaca biçiminde sordu. Bu öğretmene göre eğer her yiyecek kutusuna 7 portakal konsa geriye 6, altışar tane konsa beş, beşer tane konsa dört, dörder tane konsa üç, üçer tane konsa iki, ikişer tane konsa da bir portakal kalmaktaydı. Öğretmenlerden birı bulmacayı hemen çözdü. Nasıl? Bılmeceyı doğru olarak çozen 20 okuyucumuza "Sanat Kavramlarına Giriş" kıtabını armağan edcceğız Samsun, Sardar Tascll Bursa, ömür Tanyel Eskişehir, M.Kemal Mat Çorlu, Blrnur Tazgal Istanbul. Geçen haftanın çözümü Nesrln PolatDenizli, Mehmet llhanAnkara, Mahmut CoskunSıvas, Sedat AyanBalıkesir, Selma Şeneristanbul, Kadriye FıratEskişehir, Bahar Karacaizmir, Fatih UzunKırşehir, Ytner MetlnerAydın, Cengiz ÇetinAnkara, Emlne DislilzmirBirsan GökkayaAfyon, M.Emln ErdalDiyarbakır. Serap Sağlıkistanbul, Hasan Korkmaz Iskenderun, Orhan Bartçecioglu Kazanan okuyucular Nasıl düzenlenmiş? Tablodaki düzenleme, şekiller artı, daire, yıldız ve üçgen sırasıyla ve sol üst köşeden başlamak üzere bir sarmal biçimindedir. Ayrıca her şekil düzenlemede, bir öncekinden bir fazlasıyla temsil edilmiştir (Doğal olarak tablodaki düzenlemenin yukarıda belirtilenin tam tersi olduğunu söylemek de olanaklıdır.)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle