Katalog

Tl P H A F T A N I N G Ü N D E M J B Isı, kanseri öldürüyor Sovyet bilim adamlarının yaptığı birçok deney, habis tümörlerin bulundukları yerlere uygulanan +43.5° Celsius ısının kanser hücrelerine zarar verdiğini gösteriyor. oğa, kanser hücrelerinin gelişmesini önleyecek bir ısı engeli sağlamıştır. Bu hücrelerin yaşaması ile sıcaklık arasındaki ilişki oldukça karmaşıktır. +38veya +39 derece ısının hücreleri uyardığı ancak +43.5 derecenin onlara zarar verdiği görülmektedir. Bunun tersine, hastalıktan etkilenmeyen normal hücreler 45.5° sıcaklıktan zarar görmezler. Bu değişik hücrelerin ısıya karşı tepkisidir. Çeviri: Nesrin Aksoy D Kesmek Yerine Isıtmak Son yıllarda manyetik taşıyıcılardan (demir zerrecikleri gibi) hazırlanmış tıbbi karışımların, doktorlar arasındaki popülerlıgi arttı. Bazı özel yöntemlerle ilaçlar mikrokapsüllere yerleştirilir ve hasta bölgeye odaklanmış dış manyetik alana yönlendınlerek yoğunlaşır. Bu basit araç tıbbi "zehirlenmeyi" önlediği gibi ilacın etkinliğini de arttırır. Bu fikir, manyetik demirlerin ilaçlardakı etkinligi üzerinde çalışan Vasill Gudov tarafından ortaya atıldı. Tümörün bulunduğu yer; yüksek frekanslı akım ile ısıtılmış demir zerrecikleri ile ısıtıldı. Mikro parçacıklar böylece kanser hücrelerini de ısıtırlar. Deneyler sırasında Gudov ilginç bir şey farketti, radyografide demir tozu sadece tümörde görülmüyordu aynı zamanda da yayılıyordu. 1959 yılında Amerikalı araştırmacı James M. Price kanser hücrelerinin kırmızı kan hücrelerindeki demiri çektiğini farketmişti. Bu düşünceden hareket eden Gudov, demirin kanser hücrelerini ısı tuzağına çekebileceğini düşündü. Daha sonraki yayılma da tümörler gibi o bölgeye uygulanacak hipertermi ile Önlenebilirdi. Araştırmalar demirin, süspansiyon ve sprey olarak vücuda girebileceğini göstermektedir. Kanser tümörüne manyetik demir enjekte edilip ısıtılmasından bir gün sonra tümör tahrip edilir. Tümör bir apseye dönüşür ve kolaylıkla alınabilecek hale gelir. Kimyasal Maddelerin Biyolojik Testlerı Araştırma Enstitüsü'nden Prof. Andrei Malenkov, bu yöntemin hem iyi hem de kötü olduğunu söylemektedır. Parçalanmış tümörün artıkları, zehirlenmeyi önlemek amacıyla hemen vücuttan uzaklaştırılmalıdır Bazı ilaçların kullanımı ile "artık" demirin uzaklaştırılması çabuklaştırılacaktır. Dr. Semenenkov'un deneylerinde; "manyetik ilaçların" alınmasından sonra, demir parçaları, bir saat içınde ust solunum yollarını, iki saat içinde böbrek ve üç saat içinde de ciğerleri terk etmiştir. Gudov, Malenkov ve Semenenkov, habis tümörlerin hipertermi ile tedavisinde henüz işin başındadır. Bu yeni yöntemin yayılması ve geliştirilmesı, manyetik sıvıların hazırlanması, yüksek kalitede hipertermi aletlerının kurulması ve ilaçlar gibi düzenlemeler gerektirir. Örneğin, tümörün iç ısısını ölçmek önemli bir sorundur: Eğer tümör hücreleri az ısıtılacak olursa kanser hücrelerinin gelişmesi ve yayılması hızlanır ya da fazla ısıtılacak olursa sağlıklı hücreler de ölebilir. Bu sorunun çözümünü astrofizikçiler buldular. Sovyetler Birliğı Bilim Akademisi üyelerinden Vsevolod Troitsky, 15 cm'den çok derinlikteki tümörlerin iç sıcaklığını ölçen deneysel bir alet geliştirdi. Daha sonra yapılan yenı aletlerle manyetik demir parçalarını aktarmak ve onları vücuttan uzaklaştırmak mümkün oldu. Yeni yöntemin doğurduğu diğer bir sorun da belli bir bölgedeki tümör ısıtılırken sağlıklı dokuların çok az da olsa ısınmasıdır. Isıtılmış tümöre ve sağlıklı dokuya sabit ısı değişknı sağlanmalıdır. Bu karmaşık bir matematik problemidir, ancak bilgisayarlar tümörün ısısını kontrol edebilir. Tüm bunların yanı ? ra yeni yöntem, kalpdamar hastalıkları, tüberküloz ve bazı iltihaplanmalara da çare olabılır. Şimdiye kadar hayvanlar üzerinde yapılan deneyler başarıyla sonuçlanmıştır. ilgilılere göre bu yöntemin insanlar üzerinde denenmesi için hiçbir engel yoktur. Belki de bu her türlü kanser tedavisi için etkili olabilecek yeni bir yöntemdir. (Sputnik) ilim dynyası ile kamuoyu arastnda iıetisimin yoğunlaştığı dönemler vardır. önemli bilim haberleri, çoğunluk tarafından algılanabilirlik, anlaşılabilirlik derecelerinin belirlediği büyüklükte, kitle iletişim araçlannda boy gösterirler. Bu araçları yönlendirenlerin tutumları, eğilimleri de bilim haberlerinin boyutlarını belirler. Haberin kaynaklandığı bilim dalı da burada bir ölçüdür. örneğin bir süpernova patlaması duyurulur. Ancak bu fırsattan yararlanılarak uzay, galaksiler, yıldızlar, evrenin yapısı ve oluşumu konularını kamuoyuna aktarmaktan genellikle kaçınılır. • •• Bu genel tabloda ayncalığı olan bir dal vardır: Tıp ve sağlık haberleri. Sağlıkla ilgili bir habere kayıtsız kalacak kimseyi zor bulursunuz. Bilim Teknik'te de tıp ve sağlık haberlerinin bazen ağırlık kazanmasının nedeni de bu mudur dersiniz? Kamuoyunun ilgisi bir süredir üç tıp haberi üzerinde. Zakkumla gündeme gelen bilimsel yöntem tartışmasına, Doç. Dr. özgur Yılmaz, kimyasal bir maddenin ilaca dönüşmesi sürecini ve belli kurallara uymak koşuluyla herkesin bilimsel bulgulara varabileceğini anlatan yazısıyla katılıyor. Beslenmede proteinin önemi ve hayvansal proteinin vazgeçilemezliği konusunu, Doç. Dr. Sevinç Türker yazdı. Yapay kalp ameliyatı da diğer yapay organlar konusunu gündeme getirdi. • •• Elektronik dünyasından ilginç bir yazımız var bu sayımızda: Transistörler. Küçülme sınırına ulaşan transistörlerin öyküsünün de tıp ve sağlık haberleri gibi çoğunluğun ilgisini çekeceğini umuyoruz. • •• Gelecek cumartesi buluşmak umuduyla sağlıklı bir hafta dileriz. O K U R D A N BİZE Anlamlı çabanız için teşekkürler Günümüzün Türkiyesi'nde bir üniversiteli olarak derginizi takip etmek için gayret göstermeye çalışıyorum, hatia ou olayı bir görev olarak kabul ediyorum. Bütün üniversiteli arkadaşlarımın da olaya aynı açıdan bakacağma inanıyorum. Çünkü üniversitelerimiz bilim ve teknik konusunda maalesef geri kalmışlığınt gün geçtikçe ispatlamakta. Ülkedeki ekonomik krizle okuyucuya yüklenen maddi iıkıntı, bilim ve teknik uğruna gösterdiğiniz çabaya anlam kazandırıyor. Musfo/a ASLAN MALATYA Din dersleri ve hilim Ders kitaplarında göremediğim konuları, Bilim ve Teknik dergisinden zevkli bir biçimde izliyorum. Bilime, insanlığa hizmet verebilmemiz ve çağ atlamamız için (I) lise öğrencilerine, yani bizlere zorunlu dua öğretilmektedir ve aynı zamanda sadece din dersine fiili olarak dönüştürülmüş Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi adeta vaaz konferansına dönüştürülmüştür. Böyle bir ortamda, her şeyi Allah'a bırakıp da bilime hizmet nasıl beklenebilir? Faik Ferhat Fırat KARTAL İSTANBUL Matematiğin önemi Derginizi baştan başlayarak daha dikkatli okumaya başlayınca Darvin kuramı hakkında bir şeyler söylemek istedim. Ama bu konuda çok kişi çok şey söyledi. Söylenmesi gereken bir şey de okullardaki matematik dersinin önemidir. Matematik öğrencilere önemsiz görünüyor. Bu bize gelecekte ne gibi bir yarar sağlayacak diyorlar. Ama bu ders ileride insana yarasın diye değil bence, matematik zihni taze tutmak içindir. Zihin taze olursa diğer ööelere femas daha kolay olur. Gülsen Tokat ANKARA Cumhuriyct Blllm Teknik • Sahıbı Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Türk Anonım Şırketı adına Nadlr Nadl • Genel Yayın Müduru Hasan Cemal • Müessese Müduru Emina Uşaklıgll • Yazı işleri Mudurü: Okay Görtenaln • Yayın Yönetmeni: Orhan Bursalı. İlginç buluşlara yer verin Ben 22 yaşında, Eğitim Fakültesi Ingilizce Bölümü'nde okuyan bir üniversite öğrencisiyim. Devamlı bir Cumhuriyet okuru olduğum için gazetenin çıkardığt bütün diğer ekler ve dergileri olduğu gibi Bilim Teknik'i de ilk sayısından bu yana ilgiyle izliyorum. Konuları ilgimi çekmediği için ya da anlamadığımdan bazı bölümleri atmak zorunda kahyorum; fakat yine de ilgimi çeken o kadar konu var kı. Bize bilim teknik dünyasından haberler veren, ilginç buluşları tanıtan, bizi düşünmeye iten bilmeceleri, bilgimizi tazeleyen ve yeni şeyler öğreten haberleri ile Bilim Teknik'in tüm emektarlarına teşekkür ederim. Bir okuyucu Radyografide görüldüğü gibi, bu larenin arka bacağındakl habis tümör, hipertermi tedavısınden sonra tamamen ortadan kalkmıştır. Solda tedavi öncesı, sağda ıse tedavi sonrası görülmektedir.