Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SORUNYANITLAYALIM B İ L İ M KÜLTÜ R Demir ve pamuk nasıl düşer? Karadeniz Ereğlisi'nden Yücel Fırıncı'nın sorusu şöyle: Esit kilolarda demlr ve pamuk yüksekten aynı anda boşluğa bırakıldığında yere düşmeleri aynı anda mı gerçekleşir? Sorunuzu, Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü'nden Doç. Dr. ömür Akyüz yanıtlıyor: Eşit 'kütlelerde' (Kilogramın yaygın kısa söylenişi olan kilo, cismin maddesel içerığini, ya da durum deği Y ikliğine karşı direncini, eylemsizliğini belirleyen 'kütle'sini ölçer. Çok ilgınç bir doğal olgu ise yerçekimi kuvvetinin doğurduğu "ağırlığın" kütleyle doğru orantılı olmasıdır) demir ve pamuk, eğer hava içinde aynı anda bırakıiırlarsa demir, yere daha çabuk varır. Zira, aynı miktarı daha küçük hacimde barındırdığı için, hava direncinin yavaşlatıcılığından çok daha az etkilenir... Ancak, havası boşaltılmış bir kap içinde birlikte salıverildiklerinde, her ikisinin de kütle merkezleri hep aynı hizayı koruyarak düşerler. D Bulmacalann kayıtağı Okurumuz Glresun'dan Yaşar Uyanık, DüşünBul köşesinde yayımlanan matematik bilmecelerinin nereden alındığını merak ediyor. Matematikle ilgilı bulmacalar Kordenski'nin Moscovv Puzzle adlı yapıtı başta olmak üzere, benzeri çeşitli kaynaklardan, zaman zaman da bize bulmaca gönderen okurlardan sağlanmakta. Unlü matematikçilerin yaşamlarını anlatan Türkçe yayın sayısı çok az. Şu anda kitapçılarda bulunabilecek önemlı bir yapıt Ali Dönmez'in Matematlk Tarihi (V Yayınları, 1986). Ayrıca Anadolu Yayıncılık'tan Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisl'nde de üniü matematikçileri tanıtan maddeler var.CJ Bilimsel Haberlerden Çeşitlemeler Vehbi Belgil H Ağır su nedir? Samsun'dan Pervln Tağan ağır suyu (D,O) soruvor? uoteryum oksit olarak da bilinen ağır su, hidrojenin izotopu döteryum (ağır hidrojen) ile oksljenden oluşur. H2O bileşimindeki normal suda, atom agırlığı 16 olan oksijen atomuyla birleşen hidrojen atomlarından her birinin atom agırlığı 1 olduğu için, normal suyun molekül agırlığı yaklaşık 18'dir. Buna karşılık ağır suda oksijen atomuyla birleşen ve kütlesl hidrojenin iki katı olan döteryum atomlarından her birinin atom agırlığı 2 olduğundan, ağır suyun molekül agırlığı yaklaşık 20'dir. Doğal kaynaklardan sağlanan suda her 6,760 hidrojen atomuna karşılık bir döteryum atomu bulunur. Su elektroliz yoluyla ayrıştırıldığında, hidrojen gazı katotta toplanır ve böylece geri kalan su döteryum açısından zenginleşmiş olur. Yüzlerce litre suyun elektrolizi sonucunda yalnızca birkaç mililitre saf döteryum oksit ekle edllebllir. 1943'e değin büyük ölçekli tek üretim yöntemi olarak başvurulan bu işlem, bugün yerini ayrımsal damıtma gibi daha ucuz yöntemlere bırakmıstır. KAYNAK: Ana Brttannlca Gökkuşaaı neden yanm çemberdır? Bir okuyucumuz soruyor: Gâkkuşağı neden yanm çember şeklindedir? Soruyu Doç. Dr. ö m ü r Akyüz yanıtlıyor: Gökkuşağı aslında tam çember şeklindedir. Ancak ufuk sınırlaması yüzünden yanm görünür. Yüksekçe bir tepeden, hele bir uçaktan oldukça tam bir gökkuşağı görmek mümkündür. Çember olmasının sebebine gelince: Hemen her yönde eşit dağılmış olan yağmur damlacıklarından renklenerek kırılan ışıklar, ancak belli bir açıyla geldikleri takdirde görülürler. Her yönden geldikleri için de gökkuşağı, merkezi bakanın gözü olmak üzere bir koninin taban çevresi gibi görülür. ü ayvanların çıkardıkları ve algıladıkları seslerin karşılaştırılması çok ilginç sonuçlar veriyor. Burada sorun bir kaç şekllde ortaya çıkar. Şöyle: 1) Hayvan kendi çıkardığı sesi alır mı, alamaz mı? 2) Hayvan, kendi çıkardığı sesten ötesini alabillr mi, alamaz mı? Sorunu bu ikı açıdan incelersek olumlu bir sonuca varabiliriz. Hayvanda ses, haberleşmeye ve korunmaya yarar. Hayvan, kendi çıkardığı sesi alır. Alamazsa türdeşlerının mesajlarını alamaz. Esasen kendisindeki ses duyma organı turdeşlerinde de aynen vardır. Ama işin bu kadarı yeterli değil. Hayvan, korunmak için, düsmanlarınm çıkardıkları sesleri de algılamak zorunda. Bunu yapamazsa düşmanına kola>lıkla yem olur. Çekirge, bacaklarını karnının sert derisine sürterek saniyede 7.000100.000 titreşimlik ses çıkarır. Ses algılama yeteneği ise 100 ile 15.000 arasındadır. Yani, hayvanın ses çıkarma yeteneği ile ses algılama yeteneği arasında, algılama lehine uyumsuzluk vardır. Bunu aşağıdaki tabloda açıkça görebiliriz: ÇtkartıtiMsln mayan duvarlar arasında çalınan müziğin sesleri İle yansıyan müziğin sesleri çatışınca ses karmasası olur. Buzluk yukarda Buzdolaplarının hemen hepsınde soğuğu üreten kısım, yani buzluk, yukarda olur. Bunun bilimsel nedeni şudur: Soğuğu üreten buzluğun çevresindeki hava hemen soğur. Soğuyan hava ılık havadan daha ağır olduğu için kendi agırlığı ile aşağıya iner. Bu sogumuş havanın agırlığı dolabın aşağısındaki ılık havayı yukarı iter. Sonra bu ılık hava soğur, aşağıya iner, onun yerini ilk soğuyan ve aşağıya inmiş olan hava alır; çünkü, bu sefer bu hava ıl nmıştır. Kısaca, dolabın içinde, yukardan aşağıya, aşağıdan yukanya, sürekli bir hava akımı görülür. Buzluk yukarda değil de aşağıda olsa idi soğuttuğu hava yukarı çıkamayacağı için aşağıda kalırdı ve dolap soğumazdı. Çağdaş çöplük H*r**nıa ttrii Kupek Kedl Saka kuşu Yunus balıuı Yarasa unly^rtl tttrnM 4521080 .7601520 2.00013 000 7.000120.000 10.000120.000 AtgıUdı* tltrtşlm 1550.000 6065.000 25021.000 150150.000 1 000120.000 Tablonun ilginç yanı, algılama titreşimlerinin çok yüksek olması. Hayvanın algılama tabanı, çıkardığı sesin tabanından çok daha aşağılarda. Köpek, tabanda, 450 titreşimli ses verdiği halde, (ıtreşim alış alanı 30 kat aşağıdan, yani 15'den başlıyor. Algılanan tltreşimlerin yüksekliği "Korku dağları bekliyor" sözümüzle açıklanabilir. Çok kar yağan yerlerde oturanlar, lapa lapa kar yağarken ve yağdıktan sonra ortalığı derin bir sessizliğin kapladığını bilirler. Bu sessizlik, çok kez, imdat seslerinın duyulmasını önleyerek ölümlere yol açar. Bu sessizliğin nedeni ne olabilir? Yağan veya yağmış karın ortalığı kaplayan beyaz örtüsünü incelersek sık aralıklı elek teline benzedığinı görürüz. Yani, kar taneleri arasında çok boşluklar vardır. Sesler bu boşluklar tarafından yutulur. Nitekim, radyo ve televlzyon stüdyolarımızın ses kayıt odalarının tavan ve duvarlan da, aynı biçimde, delikli levhalarta kaplıdır. Bu delikler seslerin duvarlara çarpıp geri dönmesini, başka bir deyişle, yankı yapmasını önler. Böyle ol Karın yarattığı ölüm sessizllği Kuzey Amerika Hava ve Uzay Savunma Dairesi NORAD'ın bir raporuna göre, uzayçağının başladığı 4 Ekim 1957'den 1985 ortalarına kadar geçen 28 yıl içinde dünyanın yakın çevresi durmadan dönen bir çöplük halini almış. Nedeni, 6 ton toplam ağırlıktaki uzay hurdaları. Bunlann sayısı 5.000'e yaklaşıyor. Nelerden oluşuyor bunlar?: işi bitmiş uzay inceleme araçları, işleri bittiği için füzelerden boşluğa bırakılan yakıt depoları (bunlann bir kısmı atmosfere gırdikien sonra hava sürtünmesi ile yanıp kül oluyor; bir kısmı okyanuslara düşüp dibe dalar; bir kısmı da, hafif olduklarından, fazla sürtünüp yanmayarak Yer çevresinde döner. HB, unutuyordum, bir de, Amerikalı astronot Ed. VVhıte'a ait bir uzay eldıvem var uzay çöplüğünde: Bu uzay adamı. 3 haziran 1965'te uzaya fırlatılan Gemini4 uzay gemisi ile 97 saat 48 dakika yörüngede kalmış, bunun 21 dakikasını uzayda yürüyerek geçirmiştl. Çağdaş tanımlar D Ü Ş Ü N Kürell Bllmece En fazla dört dairenin birer noktada birbirlerine değebileceği gösterilmişti. Aynı biçimde, en fazla kaç küre birer BUL noktada birbirlerine değebüir? Bu bulguyu nboyutlu geometrik yapılara genelleyebilir misiniz? BllnMcayl Mton 15 okuyucumua Rotand BarthM'ln "Ytaı rwdlr?" Mtabını armajan «flyonjz. Yağcı: Karsısındakinin kendi kendisi hakkında düşündüğü şeyi ustalıkla söyleyen kişi. Dcllkanlı: Çocuk, yoldaki su birikintisinin içinden değil de yanından geçtiği anda delikanlığa yükselir. Istanbulun havası: Istanbul'un yazı, kışı yoktur lodosu, poyrazı vardır (Halk sözü). Kış, bütün ülkelerde, öbür mevsimler gibi 3 ay sürer, Istanbul'da 4 ay: Mart dahil. D*n«yim: Deneylm (tecrübe) öğretmenlerin en ınsafsızıdır. önce sınavı yapar, dersi sonra öğretir "Kötü gün" herkesi başkatürlü etkiler: Sıcağın sütü bozması. elmayı olgunlaştırması gibi. Gaye Erdoöan Uşatt: Mithat Kayaalp. Tirsus: Leyia Ozüş. Adana: Sencer Şıkım. Zonguldak: Alaeddin Köktürk. Bolu: Basrl Çahş. Geçen Ethem Mete Nazlıca, SerS dar Toptürk, 1T Tufan Diler, OİLİo|ilf I ıc Sibel Ezber. ' r ı N" H* 1 Ankara: Y Zif ya Çöygün, »1» E T• Lm * A 1 u u L Erhan Köküöz, Onuray Dalgıç, Hüsnü 1 r « Kale. Izmlr: 1* . Iskender Kızılu M u kanat, AttıK nay Yakpın. Slnop: Kemal Özet. Trabzon: Nuran Demircioğlu, Kamil Dost. Kırktarall: Şükran Akkoç. Blngöl: Birhan Bllgiç. Mereln: Güner Kesen. G * b » : Piraye Teoman KayMri; llke Kılıç. Buraa: Çetln Polat. Malatya; i T 1 if Istanbul: 1 Lütfen yemeyinizl »• • *K 1liftffiJi i [ i •1 Kutuyu ters çevirip, şeklldeki gibi pastanın üstüne yerleştirin. Kutunun kenarından taşan parçalan kesln. Sonuçta ortaya çıkan üç parça, kremalı kısım üstte kalacak şekilde pastanın kutuya yerieşmesini sağlayacaktır. ŞllriE bulmaca (kazananlar) Mtırat Q M » O # U , Ankara; Bwto Ercan, Istanbul Oaman AttıiHtafl, Aydın; Altaddln Saydam, Bursa Ibrahlm Gülhan Ankara.