29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] 11 27 NİSAN 2021 SALI TürkiyeABD ilişkilerinde yaşanan sorunlar, döviz piyasaları üzerinde baskı kurdu Dolar 8.50’ye göz kırptı Yeni haftanın ilk gününde, anlık satışlarda dolar kuru 8.50, Avro 10.27 lira seviyelerini gördü. Ancak para ihtiyacı kaynaklı lokal satışlarla burada kalıcı olamadılar. Mali piyasalar yeni haftaya, özellikle geçen hafta sonu TürkiyeABD ilişkilerinde yaşanan büyük gerilimin etkisiyle dikkat çekici bir tedirginlikle başladı. Dolar/ TL, başta ABD Başkanı Jo Biden’ın “Ermeni soykırımı iddiası”nı tanıyan açıklamaları olmak üzere bir dizi gerilimin etkisiyle yeni haftaya yükselişle başladı. İlk saatlerde 8.58 lira seviyesindeki tarihi zirvesine yaklaşan dolar kuru, anlık işlemlerde 8.5040 liraya kadar çıktı. Avro da benzer şekilde 10.27 lira seviyesini gördü. Ancak daha sonra, özellikle lokal döviz satışlarının etkisiyle aşağı yönlü sert hareketler yaşandı. Gelişmeleri yorumlayan bankacılar ise kısa süre önce tek haftada 10 milyar dolar lokal döviz satışını hatırlatarak, dün de bunun olduğunu vurguladı. Bankacılar döviz arzında lokallerin ay sonu vergi ödemeleri ve gelinen seviyeleri değerlendirme amaçlı satışların ön planda olduğunu düşünüyorlar. Borsada yükseliş ABD ile ilişkilere yönelik endişelerinin geçen haftadan beri TL’de değer kaybı olarak yansıdığını hatırlatan bir bankanın Hazine işlemcisi, “Siyasilerden gelen ilk tepkiler ılımlı. Daha net görmek açısından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarını izleyeceFAIZ TARTIŞMASI DEVAM EDIYOR Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun geçen hafta sonu 128 milyar dolarlık rezerv ve politika faizi tartışmaları konusunda yaptığı açıklamalar da mali piyasaları etkiledi. Kavcıoğlu’nun geçen cuma günü ortak bir televizyon yayınında “Sıkı para politikasına devam edeceğiz” demekle birlikte, “Yüzde 19 olan faizleri uzun vadede artıracağım dediğiniz zaman reel sektöre nasıl bir mesaj verirsiniz? Bu işi dengeli götürmemiz lazım” vurgusu faizle ilgili tartışmaların devam ettiğini, yüksek faize karşı olma vurgusunun öne çıktığını gösterdi. ğiz. Ayrıca döviz satışında gelinen tarihi rekora yakın seviyelerin lokaller tarafından değerlendirdiğini görüyoruz” dedi. Reuters’ın görüşlerine başvurduğu 6 işlemci de döviz işlemlerinde piyasanın normal kuralları dışında bir faktör görmediklerini söylediler. Dün dolar 8.298.49 lira, Avro 9.9810.26 lira arasında dalgalandı. Borsa İstanbul’da ise döviz piyasasında bağımsız olarak yükseliş hakim oldu. Geçen haftayı 1345 puandan kapatan BİST 100 Endeksi, gün içinde 1374 puana kadar çıktı ve günü bu seviyedie yüzde 2.14 artışla tamamladı. l Ekonomi Servisi HİZMET, PERAKENDE TİCARET VE İNŞAATTA SIKINTILAR NİSANDA ARTTI Sektörel güven de düşüşte MERKEZ BANKASI VERİSİ Kapasite kullanımı yüzde 75.9’a çıktı Merkez Bankası tarafından açıklanan imalat sanayisi kapasite kullanım oranı (KKO), iki aylık düşüşten sonra nisan ayında yeniden artışa geçti. KKO nisanda mart ayına göre göre 1.2 puan artarak yüzde 75,9 oldu. Bu kapsamda KKO tüketim mallarında yüzde 71’den yüzde 72.1, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 73’ten yüzde 74.5, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 70.6’dan yüzde 71.6’ya çıktı. Ayrıca mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0.6 puan artarak yüzde 76.2’ye çıktı. l Ekonomi Servisi Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “Sektörel Güven Endeksleri, Nisan 2021” raporu, Covid19 salgınındaki güçlü artışla gündeme gelen yeni kısıtlamaların ve ekonomi ile içdış politikada yaşanan sorunların tüketici güveninden sonra sektörel güven üzerinde de bir kez daha etkili olmaya başladığını gösterdi. Tüketici güveni nisanda yüzde 7.5 düşüşle 80.2 puana inmişti. Gelecek 3 ay zorlu TÜİK’in raporuna göre, mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi, nisan ayında mart ayına göre hizmet sektöründe yüzde 2 azalarak 103.3, perakende ticaret sektöründe yüzde 5.6 azalarak 103.1 ve inşaat sektöründe yüzde 3.1 azalarak 77.3 puan oldu. Bu düşüşlerde özellikle gelecek üç aya ilişkin beklentilerdeki büyük bozulmalar etkili oldu. Örneğin hizmetler sektöründe “son üç aylık dönemde hizmetlere olan talep alt endeksi” yüzde 1.4 artarak 103.2 puana çıkarken, “gelecek üç aylık dönemde hizmetlere olan talep beklentisi alt endeksi” yüzde 7.2 azalarak 103.6 puana indi. Perakende ticaret sektöründe de, “mevcut mal stok seviyesi alt endeksi” yüzde 6.8 azalarak 87.7 puan, “gelecek üç aylık dönemde iş hacmisatışlar beklentisi alt endeksi” yüzde 9.9 azalarak 104.7 oldu. İnşaat sektöründe ise “alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi alt endeksi” yüzde 1.8 azalarak 74.9, “gelecek üç aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi alt endeksi” yüzde 4.3 azalarak 79.7 puana geriledi. RKGE’de iyileşme Buna karşın Merkez Bankası tarafından, “İktisadi Yönelim Anketi” kapsamında açıklanan ve imalat sanayisindeki durumu gösteren reel kesim güven endeksi (RKGE) ise bir önceki aya göre 0.2 puan artarak 111 puan oldu. Ancak mevsimsellikten arındırılmış RKGE ise bir önceki aya göre 2.8 puan azalarak 107.4 puana indi. Ayrıca Merkez Bankası’nın raporuna göre, “gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, gelecek üç aydaki üretim hacmi ve genel gidişata ilişkin değerlendirmeler” nisan ayında artan RKGE’yi azalış yönünde etkiledi. l Ekonomi Servisi ASLI BÖREK’İ SATIN ALDI Eksim Holding pastaneci oldu Enerji, gıda ve gayrimenkul alanlarında faaliyet gösteren Eksim Holding’in gıda alanındaki iştiraki Eksun Gıda, Türkiye’nin önde gelen pastane zincirlerinden Aslı Börek’in hisselerinin tamamını satın aldı. Eksun Gıda Grubu Başkanı Ahmet Demir tarafından yapılan açıklamada, Aslı Börek’in 15 bin m2’lik kapalı üretim tesisi, 300’den fazla çalışanı ve 70’ten fazla mağazasıyla satın alındığı belirtildi. Demir, “Yakalayacağımız sinerji ile 2020 yılında gerçekleştirdiğimiz 1.1 milyar TL ciromuzu 2021 yılında 1.5 milyar TL’ye yükselteceğiz” dedi. TOKİ’DEN HATAY PROJELERİ 7 bin 695 konut teslim edildi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Hatay projelerini anlattı. Dar gelirli ve konutu olmayan vatandaşların barınma ihtiyacını karşılamak için son 19 yılda Hatay’da 7 bin 842 konutun yapımına başlayan TOKİ’nin bu konutların 7 bin 695’inin yapımını tamamlayıp hak sahibi vatandaşlara teslim ettiği belirtildi. TOKİ, Hatay’da ayrıca, 25 bin seyirci kapasiteli stadyum, 17 okul, 2 hastane, 2 pansiyon, 7 cami, 12 ticaret merkezi, 4 kamu hizmet binası ve 1 spor salonu inşa etti. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç’ten iki ayaklı kredi talebi Hem erteleme hem yeni kredi İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, salgının devam ettiğini belirterek şirketleri zorlayan banka kredileri için yeni bir talepte bulundu. Banka kredilerinde Covid19’un etkisini hâlâ yaşayan sektörler için yeni bir sürece ihtiyaç duyulduğunu belirten Avdagiç, kredi ödemelerinin 6 ay ertelenmesi ve 6 ay ödemesiz yeni kredi sunulması talebinde bulundu. Kısa çalışma ödeneğinin uzatılmasının iş dünyasına hem moral olduğunu hem de reel sektörün 3 aylık planlaması için olumlu etki yaptığını belirten Avdagiç, turizm, yemeiçme, yolcu taşımacılığı, eğlence ve perakende mağazacılık gibi sektörlerin salgın şartları nedeniyle hâlâ yoğun kısıtlama altında olduğunu hatırlattı. Banka kredilerinde iki ayaklı yeni bir sürece ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Avdagiç, önerisini şöyle açıkladı: 6 ay ödemesiz olsun “Banka kredilerinde salgın kısıtlamalarından yoğun şekilde etkilenen sektörlerimiz için yeni bir sürece ihtiyaç var. Birincisi, kredi ödemelerinin 6 ay süreyle ertelenmesi, ikincisi en az 6 ay ödemesiz Kredi Garanti Fonu (KGF) destekli yeni kredi olanaklarının sunulması.” İşletmeler üzerinde devlet desteğinin sürmesinin gerekli olduğu değerlendirmesinde bulunan Avdagiç, şunları kaydetti: “Geçen süreçte küresel olarak Covid19’un kontrol altına alınmasının zaman alacağı ortaya çıktı. Öte yandan dünyada artan emtia fiyatları ve maliyet kalemleri karşısında oluşan yüksek seviyedeki işletme serma yesi ihtiyacını, yüzde 20’leri aşan ticari kredi faizleriyle karşılamak güç. Özellikle ticari kredi faizlerinin yüzde 20’leri aştığı bir ortamda, salgının yeni dalgasının yükünü karşılamak, firmalarımıza çok ağır finansman bedelleri yüklüyor.” Şekib Avdagiç Şah Deniz 1’den sevkıyat durdu Azerbaycan, sözleşmenin sona ermesi nedeniyle 17 Nisan itibarıyla Şah Deniz 1 sahasından Türkiye’ye doğalgaz sevkıyatını durdurdu. Azerbaycan’ın kamu petrol ve doğalgaz şirketi Socar’ın sözcüsü İbrahim Akhmedov yaptığı açıklamada “(Yeni bir sözleşme üzerine) görüşmeler sürüyor” dedi. Akhmedov, Şah Deniz 2 sahasından yapılan sevkıyatın devam ettiğini söyledi. Hazar Denizi’ndeki Azerbaycan doğalgazını Türkiye ve Avrupa’ya taşıyan Güney Gaz Koridoru’nun başlangıç noktası olan Şahdeniz2 yatağının yıllık üretim kapasitesi 16 milyar metreküp. TANAP kapsamındaki hat, bu miktarın 6 milyar metreküpünü Türkiye’ye, 10 milyar metreküpünü ise Avrupa’ya taşıyor. RİSK MERKEZİ AÇIKLANDI Çek kullanmada yükseliş başladı Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi’nin mart ayı verilerine göre çek kullanımında artış yaşanıyor. Mart ayında geçen yılın aynı ayına göre bankalara ibraz edilen çek sayısı yüzde 11.1 artışla 1 milyon 632 bin 963 adet, bunların tutarı da yüzde 40.8 artarak 121.6 milyar lira oldu. İlk 3 ayda ise çek sayısı yüzde 4.3 düşerek 3 milyon 517 bin 210 adede inerken tutar yüzde 21.8 artarak 285.9 milyar lira oldu. Karşılıksız işlemi yapılan çek sayısı ise martta yüzde 38.7 düşüşle 15 bin 210 adet, ilk 3 ayda yüzde 41.3 düşüşle 33 bin 276 adet oldu. Bunların tutarı ise martta yüzde 20 düşüşle 1.2 milyar lira, ilk 3 ayda yüzde 20 düşüşle 2.7 milyar lira oldu. l Ekonomi Servisi Dünyanın en büyük soykırımcısı Amerika. Kendiyle yüzleşmeli.. Öyle özenerek hazırlanmış siyasi partilerden, liderlerden, demokratik toplumsal örgütlenmeler, monşerler olarak hafife alınmak istenen deneyimli hariciye kadroları, gerçek bilim uzmanlarından gelen emek, deneyim ürünü açıklamalar yetmez. Geç kalınmış, asıl yapılması gerekenlerin odağında var, soykırımlardan en ağır bedellerin ödetildiği halkların acılarla kazanılmış deneyimlerinden dersler çıkarmış olarak, yeni yolculuklara çıkabilmek.. Dünyanın en büyük soykırımcısı olma rekorunu elinde tutan Amerikan’ın tarihinde, soykırımda en acımasız bedelleri ödemiş olarak kaybetmiş Kızılderililer ilk akla gelenler. Teknolojik gelişme, sömürü araçlarını geliştirme, sömürü yapabilme kapasitesini kazanmada öne çıkmış ağırlıklı AB ülkelerinden Amerika’ya ilk göçlerde, en yağmacı kültürle öne çıkanların tarihte yaptıkları bir ırkı yok etme katliamları, bir tür güç gösterisi aracı olarak da fazlasıyla kavboy filmleri ile paylaşılmıştır. Sıra kalıcı olarak Güney Amerika ülkelerinin vazgeçilemez ölçeklerde sürekli sömürülmesine gelince, yine sinema sanatı da araç yapılmış olarak kimileri ülke ülke Meksika üzerinden sınır, göç savaşları, darbeler tarihi olarak sıralanırlar. Allende’ye darbe kanlı acımasız olduğu kadar dünya çapında kitlesel, uygarlık adına tepkilerin de aracı olarak yaşanmıştır. Küba efsanesi, Castro, Che, ülkemiz içinde olarak dünya gençliği için direnme ideolojilerine kaynaklık etmişlerdir. Amerika’nın ciddi tokat yediği Vietnam Savaşı unutulmazdır.. Dersi çıkarılmış, Amerikan’ın silahlı askerden paralı askere dönüşümünü sağlamakla da yetinilmeden, uçakların ikiz kulelere terör eyleminin Amerikan halkını baskılama yolunda ustalıkla kullanılması sonrası, Ortadoğu, Afganistan doğrudan işgallerinden kendilerinin yarattıkları terör örgütleri de kullanılıyor olarak, yalanların çok boyutlu üretildiği teröre karşı, ülkelerinde savaş gerekçeli “üzerinden savaşlar” yöntemlerine güçlü geçişler sahnelenmiştir. HHH Elbette öncesinden emperyal güçlerin iç paylaşımı olan 1. 2. dünya savaşlarını atlamak olmaz. Anlatımına hiç girmeden, ağır bedelin savaşın tarafı olan Avrupa’ya kaldığının, Amerika’nın en sonunda bedelsiz yüklü ganimetleri topladığını anımsatmak yeterli sayılabilir. Japonya’ya atılan bombalarla yaşanan tersyüz oluşun arkasından Kore, Türkiye’nin genç cumhuriyetine dönük askeri sivil darbeler zinciri, halkalarını anımsayabilmek bizim adımıza ders çıkarma olabilmeli. Bizi çok etkileyen yaşamsal bir dönemeç, ders de üzerinden savaşlar modelinde 1990’larda Özal döneminde azıcık teğet yaşanmış, 2002 sonrası çok çıplak yaşatılmış, Gülen Cemaati ile kurulan ittifak, tezkere, Irak işgalinde Güneydoğu’ya üslerle yerleşme, olmadı Irak’ta askerlerin başına çuval geçirme ile başlayan yeni cezalandırmaların halkalarının örülmesi.. BOP planlandığı gibi tıkır tıkır işletilemedi, 15 Temmuz’un amacına ulaşamaması sonrası, günümüze uzanan halkalarda gelsin yeni Karadeniz gelişmeleri paketi, olmadı Libya’ya kadar uzanan halkalarda Akdeniz’in kullanılma modelleri, çatışmacılıkları.. Askeri, sivil darbeler projelerinin geçişkenliklerinde, elbette dünyanın ülkelerinin en güçlü, en emperyal ittifaklar içinde olabilenleriyle, en ağır bedeller ödetilenleri yumağı, düğümlerinde çözümsüzlükler için gerekli tek araç, ırk, dinler üzerinden kimlik ayrımcılıklarında, halkların olabildiğince karmaşık oyunlar, tuzaklar içinde her koşulda birbirlerine onları sömürenlerden daha çok zarar verebilme konumlarına düşürülebilmeleri.. Emperyal güç olabilmede öne çıkan ülkeler, bazen ideolojik ittifaklar içinde, bazen ters cephelerde yana yana ya da doğrudan güç kullanarak çok bedeller ödemektense, sömürüde kullandıkları halkları birbirleri ile çatıştırıyor olarak üzerinden savaşlarda bir biçimde daha kazançlı olmayı çoktan öğrendiler. İstenirse dünya, insanlık için üretilmiş dehşet dengelerinin, doğanın tüketilmesinin de kaçınılmaz sonuçları, en son virüs dalgaları da işin içine katılarak.. HHH Geldiğimiz noktada Amerika bizden Ermeni soykırımı siyaseti ile bedel isterken, Amerika’daki Ermeni lobisi vurulabilecek para vurgunu üzerinden düşler kurmakta. Ermenistan, Amerika ve Ermeni lobisinin pençesinde eskisinden çok daha yosul, yoksun, çaresizlik içinde. Halkların bu kirli oyunlardan kurtuluşlarında, halklar olarak birleşip tuzakları bozmaktan başka çıkış yolları olabilir mi? Kendi bölgemizde çıkış yolunda doğru adımların atılabilmesinde, son tuzak “Ermeni soykırımı” tuzağından çıkış yolu aramaktan başlayarak en acil, öncelikli gündemde olanları, ŞiiSünni, YahudiFilistin, ArapTürkKürt düşmanlıkları, daha da zoru dinler, mezhepler, aşiretler.. en alt kimlikler ayrımcılıklar üzerinden kurulu büyük tuzaklara karşı inadına hep birlikte en alttan birleşme, birbirinin kanını akıtmamak yolunda kararlılık önkoşul olamaz mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle