Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12 25 MART 2021 PERŞEMBE HABER/YORUM Dün AKP kongresinde, Erdoğan ve ekibi yine gövde gösterisi peşindeydi. Futbol maçında gibi, çoğu maskesiz gençlerin flamalarla dip dibe oturarak yaptıkları büyük tezahüratlarla “reislerine” sevgi seli akıtmaları, herhalde onlar açısından göz yaşartıcı anlardı. Halkımızın gözleri ise gördüklerine inanamıyordu. Eczane aramak için sokağa çıkıp 3 bin 150 TL ceza ödeİktidar saatte 260 km ile yenler, restoranını açamadığı için iflas edenler, pazar günleri hasta anneyeni virajlara giriyor! sini bile görmeye gidemeyenler, dehşet içinde takip ettiler olan biteni! Acaba bu arkadaşlar hangi Covid ötesi ülkede yaşıyorlar, diye merak ettik. Erdoğan, dün muhteşem yeni ve sivil bir anayasanın gerçekleşeceğinin müjdesini (!) lık süreçte telaffuz ettiğim bazı cümleleri hiçbir zaman unutmuyorum: Mesela ne zaman batekrarladı, “Yeni anayasa metni halkın mutabakatına sunulacaktır” diye de yüreğimize su serpşörtüsü veya benzer mağduriyetler üzerinden büyük bir tepki ve “Nerede kaldı demokrati. Anlayacağınız çok huzurlu günler bizi bekliyor! si ve özgürlükler?” nakaratı duysam, ömrüm Ama ortada şöyle bir sorun var: Bildiğiniz gibi boyunca hemen şunu söyledim: “Bu gruplaparlamentoda iktidar böyle bir güce sahip de rın demokrasi ve özgürlükle tek ilişkileri, bu ğil. Dolayısıyla bu konuşulanlar biraz “gündem kavramlara düşman olmalarıdır.” Çok bilmiş yaratma” kokuyor. Bu arada, hayret, daha 4 2. Cumhuriyetçilerin egemen olduğu medyamızyıl önce, mükemmel ve çağdaş bir anayasaya da bu sözlerim ellerinden geldiği kadar sansürkavuştuğumuz, bizlere en şatafatlı şölenlerle lü veriliyor, halka ulaştırılmıyordu ve tersine ılımaçıklanmamış mıydı? Ne oldu da bu kadar hızlı lı İslam demokrasisinin her yerde cilası parlatılııskartaya çıktığı bize bildiriliyor şimdi? yordu. Bugün, o günlerdeki Sabah’ın, Radikal’in, Ben de şaşıranlara Güneş’in, Hürriyet’in büyük yazarlarının ektiklerini biçiyoruz! Maalesef toplumun şaşırma hakkı şaşırıyorum! sıfır! Demokrasinin, işine geldiği zaman binip işine geldiği zaman ineceği bir tramvay olduHer açıdan nefes kesici bir ülkede yaşıyoruz ğunu söyleyecek kadar açık sözlü insanlavesselam! Hani hep tekrarlarız ya: Türkiye’de rın o gün kullandıkları kelimelere, gösterdikbir haftada olan şeyler İsviçre’de bir yılda olleri tavırlara itibar etmediniz de bugün kullanmaz. Gerçi bu kıyaslamaları artık “yarım günde dıkları siyasi metotlara ve kelimelere mi takıyaşadıklarımız” diye güncellememiz lazım! lıyorsunuz? Aşk olsun size! En ilginç noktamız ise AKP’nin demokrasiyi tamamen kendi liderlerinin yani tek kişinin ik HDP’yi kapatarak kim ne kazanacak? tidarı olarak algılaması ve bu şekilde uygulaması kimilerimizi çok şaşırtıyor! Halbuki ben siyasi yaşamı İslami referanslarla donatmak isSayın Erdoğan, yani ülkede tüm güçleteyen bütün partilerle mücadele ettiğim 35 yıl ri elinde tutan yegâne lider, hızını saatte 260’a çıkardı. Üst üste yaptığı ve bir haftaya, hatta 24 saate sığdırdığı hamleler, en hızlı satranç ustalarını bile kıskandıracak bir ritimde! Artık bizler gibi fani köşe yazarlarının bırakın bir haftayı, her gün oluşan yıkımlar karşısında “Bir dakika, ne oluyoruz ya!” diye konuları toparlama şansımız bile yok! Bu nedenle, belki olsa olsa konu başlıklarını gözden geçirebiliriz: Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinin düşürülmesi, HDP’ye karşı siyasilerin ısrarlı işaretlerinden sonra açılan kapatma davası, İstanbul Sözleşmesi’nden Türkiye’nin imzasını geri çekmesi, Gezi Parkı ve sayısız başka varlığın (ki aralarında ben diyeyim Galata Kulesi, siz deyin Selimiye Kışlası var!) Sultan Beyazıt Hanı Veli Vakfı’na devri, CHP belediyelerinin başarısız olmaları için yapılan onca akıl almaz çaba, sertleşen siyasi dil ve giderek berraklığını kaybeden ve yok oluş hissini veren bir çeşit demokrasi kalıntısı var. “HDP derhal kapatılsın ve yerine geçebilecek her başka partinin önü şimdiden kesilsin” gibi hukukla ve mantıkla hiçbir ilişkisi olmayan, amatör politikacılık kokan ve zaten gerçekleştirilmesi mümkün olmayan sözde temenni sahipleri, iki adım ötesini görüp “Biz bunu yaparsak zaten anında bir devam olan partisi açılır. Daha da beteri, emperyalizm bu sayede PKK’yi on kere daha fazla sahiplenerek finanse eder, terör artar, şehitlerimiz artar” diyemiyorlar! Bunları görmekten acizler! HDP’yi ve Kürt kökenli siyasetçileri yok ederek terörü ve sorunu durdurabileceklerini zannedecek kadar konudan uzaklar. Kadın cinayetlerine karşı tarikat borazanları Tarikatları ve dini, bir şekilde siyasete bulamaç yapmayı olmazsa olmaz yaşam tercihleri arasına sokanlar, İstanbul Sözleşmesi’ni bir türlü hazmedemediler! Her kadını, başta erkeklerden, eşlerinden, sevgililerinden, babalarından, ailelerinden, töreden korumayı amaçlayan bu sözleşme, maalesef bu “beyefendiler” tarafından “aileyi dağıtan”, “dini ortadan kaldıran”, “eşcinselliği teşvik eden” bir belge olarak görülüyor! Gerçi yalnız imza çekmek için baskı yapmalarına şükredin, bir de cadılıkla suçlayıp bir meydanda yakmayı da önerebilirlerdi. Bu satırları kaleme alırken biraz önce izlediğim haberlerde yurdun değişik yerlerinde beş kadınımızın daha öldürüldüğünü dinledim, televizyondan. Artık kimliklerinin ve hikâyelerinin derinlerine girme fırsatı bile bulamayacağımız şekilde hızlı, olağan ve alçak bir serilikte öldürülüyor kadınlarımız, kızlarımız, annelerimiz, ablalarımız, sevgililerimiz… “Kadına şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi”nden kimin, neden, niçin, nasıl rahatsız olduğunu, yukarıda saydığımız alakasız ters saldırılar dışında izah edemiyor! Dün Erdoğan, önce kadın haklarının kâğıtlarda değil, vicdanlarda aranması gerektiğini söyledi. Bunun ardından da “Cumhur İttifakı, masa başı değil, bir gönül mutabakatıdır” dedi. Sayın Erdoğan, Cumhur İttifakı’nı gönüllere emanet edebilirsiniz, ama kadınları asla vicdanlara emanet edemezsiniz! Bu toplumda vicdan olsaydı, zaten her gün bu cinayetleri yaşamazdık! AKP ve MHP’ye oy vermiş kadınlarımız, kendilerine dayatılan bu üçüncü sınıf insan muamelesine karşı ayağa kalkıp kimliklerine, hemcinslerine ve kendi geleceklerine sahip çıksalar, aslında yaşadığımız her kâbustan tek hamleyle sıyrılabiliriz! Yerli veya yabancı işadamlarının bırakın uzun vadeyi, kısa vadede bile önlerini göremedikleri, ekonominin altüst olduğu, Merkez Bankası’nın başına oturanların üç ayda bir değiştirildiği, gençlerin maalesef ülkeden kaçmak için fırsat kolladıkları ve bunu açıkça dile getirdikleri kaostan bahsediyorum. İşte böyle bir ortamda dün kürsüye çıkmıştı, Erdoğan… Yeni, 2023 perspektifli anayasasının temel hedefi, halkımıza mutluluk refah ve huzur taşıyacak olmasıymış! Bilmem anlatabildim mi? Hepimize kolay gelsin! BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 678 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Çok çevik 1 L O G O F E T İ ve hızlı uçan 2 E K Ü M E N İ Z M bir kuş. 2/ 3 J Z E N R İ P Tanrıtanı 4 Y A R A D İ K A maz... Birinin 5 O N A T A N A R ardından gelip onun yerine geçen kimse. 3/ Akciğerleri 6 NAGAYKA A 7 E L A BO A T 8 R OMA T İ K O 9 GALÇALAR dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses... Oyunda cezalı çocuk. 4/ Kale duvarlarında iç yanı geniş, dış yanı dar delik... Duman lekesi. 5/ Muğla’nın bir ilçesi... Bir peygamber. 6/ Boks yapılan alan... Çok canlı renkleri olan bir papağan cinsi. 7/ Kalsiyum elementinin simgesi... Bodrum ilçesinde, “tabiat parkı” kapsamına alınmış bir koy. 8/ Toprak, kum ve saman elemeye yarayan iri delikli kalbur... Üstü kapalı olarak anlatma. 9/ Teselli... Küçük mağara. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Bir cins geyik. 2/ Bir gıda maddesi... Hz. Muhammed’in aile üyelerine verilen ad. 3/ “Şirler pençei kahrımda olurken / Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek” (Yavuz Sultan Selim)... Tuzağa düşürülen şey. 4/ Gümüş elementinin simgesi... Hindularda dinsel önder ya da öğretmen. 5/ Birçok Avrupa ordusunda mızraklı süvarilere verilen ad... Unvan. 6/ Tantal elementinin simgesi... Uzun tüylü bir süs köpeği. 7/ İngiltere’de çok sevilen bir cins bira... Hinduların ilkbahar şenliği. 8/ Kitap getirmemiş peygamber... Bir takvim türü. 9/ Antalya ilinde bir yayla. TÜRKIYE’DEN MUSUL, KERKÜK VE DIYALA’YA HIBE ARAÇ Türkiye, Irak’ın Musul, Kerkük ve Diyala kentleri ile Telafer ilçesine 9 belediye hizmet aracı bağışlayacak. Türkiye’nin Musul Başkonsolosu Mehmet Küçüksakallı, Musul Valiliği’nde Vali Necim elCuburi ile protokol imzaladı. Küçüksakallı, “Türkiye DEAŞ’tan zarar gören bölgelere 9 belediye hizmet aracı hibe etmeyi kararlaştırdı. Bu arabalardan 2 tanesi Musul’a (kent merkezine) 1 tanesi de Telafer’e hibe ediliyor. Geri kalanları da Kerkük’e ve Diyala’ya gidecek. Türkiye Cumhuriyeti’nin Musul’daki Başkonsolosluğu’nu da önümüzdeki ay içerisinde faaliyete geçireceğiz” dedi. l AA Ümmü Nigar Yurduseven 6 yaşındaydı. Bahçe duvarı can aldı Konya’da Ümmü Nigar Yurduseven (6), bahçe duvarının yağış ve rüzgârın etkisiyle yıkılması sonucu altında kalarak yaşamını yitirdi. Sümeyye Yurduseven, kızı Ümmü Nigar’ı çamaşır suyu almaya yolladı. Küçük kız eve dönerken iki katlı bir evin briket bahçe duvarının yıkılması sonucu altında kalayarak yaşamını yitirdi. Olayı öğrenen anne ve yakınları sinir krizi geçirdi. Mahallede, bahçe duvarı yıkılan evle birlikte yaklaşık 20 evin kentsel dönüşüm kapsamında yıkılmasına karar verildiği öğrenildi. l DHA İSTANBUL’DA IŞİD OPERASYONU: 18 GÖZALTI İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, kentte IŞİD adına faaliyette bulunan ve eylem hazırlığında olduğu belirlenen zanlıların yakalanması için çalışma başlattı. Soruşturma kapsamında, 10 ilçede 15 adrese eşzamanlı operasyon düzenleyen ekipler, Irak ve Suriye’deki çatışma bölgelerinde uzun süre bulunduktan sonra yasadışı yollarla yurda giren ve İstanbul’a geldiği belirlenen 16’sı yabancı uyruklu 18 örgüt üyesini gözaltına aldı. Adreslerde yapılan aramalarda, çok sayıda örgütsel doküman ve dijital malzeme ele geçirildi. l DHA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com 25 MART 2021 SAYI: 34865 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 1199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İmsak İstanbul 05:26 Ankara 05:13 İzmir 05:38 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06:52 13:15 16:43 06:37 13:00 16:28 07:00 13:23 16:51 Akşam Yatsı 19:28 20:48 19:12 20:31 19:35 20:51 T.C. MERSİN 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı:2021/75 Esas Davacı, TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM ANONİM ŞİRKETİ ileDavalı, MEHMET ALİ AYGAR arasında mahkememizde görülmekte olan Kamulaştırma (Bedel Tespiti Ve Tescil) davası nedeniyle; Mülkiyeti davalıya ait Mersin ili Toroslar İlçesi Yalınayak Mahallesi 4239 ada 1 parselde kayıtlı 186,97 m²’lik kısmının davacı idare tarafından hat genişletme projesi kapsamında kamulaştırılmasına karar verilmiş, kamulaştırma bedeli konusunda taraflar arasında anlaşma sağlanamaması nedeni ile mahkememize işbu dava açılmış olmakla, idarece kamulaştırılan ve 4650 Sayılı Kanun ile değişik 2942 sayılı yasanın 10.maddesi gereğince kamulaştırma bedelinin mahkememizce tesbit ve tescil edileceği ve taşınmazın kamulaştırılan kurum adına tescil edileceği hususu ilan olunur.18/03/2021 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1339773) T.C. TORUL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/87 Davacı Emre BOŞNAK ile davalılar Huriye Boşnak ve diğerleri arasında mahkememizde görülmekte olan tapu iptali tescil davasında dava konusu Gümüşhane ili Torul ilçesi Yurt köyü, 136 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak tebliğinden itibaren 2 HAFTA içinde cevap vermeniz ve varsa ilk itirazlarınızı sunmanız, cevap vermeniz çok zor yahut imkansız ise yine 2 HAFTA içinde mahkememize başvurmanız halinde bir defaya mahsus olmak ve 1 ayı geçmemek üzere ek süre verilebileceği, ancak cevap vermediğiniz takdirde ilk itirazları ileri süremeyeceğiniz ve dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılacağınız ihtarı ile duruşmanın 28/05/2021 günü saat: 11:40’a bırakıldığı ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1339516) Rusya’ya tehdit, Türkiye’ye çengel NATO dışişleri bakanları toplantısını bir cümleyle özetlemek gerekirse başlıktaki ifadeyi kullanabiliriz: Toplantıdan “Rusya’ya tehdit, Türkiye’ye çengel” çıktı. 1. NATO, Rusya’yı uluslararası terör, hibrit ve siber tehditler bağlamında “modern tehdit” ilan etti. 2. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “Türkiye’yi ittifaka demir atmış (çıpa atmış) halde tutmakta ABD ve NATO’nun güçlü çıkarı var” dedi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Türkiye’nin uluslararası terörle mücadeledeki rolü ve mülteci barındırması nedeniyle çok önemli bir müttefik olduğunu belirtti. Biden’ın Atlantik çıpası Tablo sürpriz değil. ABD’nin Rusya tehdidi üzerinden AB’yi yeniden denetimine almak istediğini yazdık. Biden’ın Münih Güvenlik Konferansı’nda Rusya’yı Avrupa ve NATO için Çin’e göre “yakın” tehdit ilan etmesi bu amaçlaydı. Keza “Biden’ın Atlantik çıpası” başlıklı makalemizde de Blinken’in senatörlere söylediği şu sözler üzerinden yeni ABD yönetiminin Türkiye’yi Atlantik’e çıpalı tutmaya çalışacağını belirtmiştik: “Türkiye’yi Rusya’ya ve diğer düşmanlara yaklaştıracak adımlar atmaktansa Batı’ya dönük tutmak önemlidir. Bölgesel meselelerdeki farklılıklar ile Türkiye’yi transatlantik ittifakına geniş ölçüde uyumlu tutmaya çalışacağız.” Nitekim bir yandan ABD, bir yandan da NATO, Türkiye’yi Atlantik’e çıpalı tutabilmek için AB’nin Türkiye’ye yaptırımlarını dondurmasını sağlıyorlar... Erdoğan’ın geri adımları Erdoğan’ın Biden seçildikten sonda ABD ve AB’ye “beyaz sayfa” açma çağrısı yapması ile ABD’nin NATO üzerinden Türkiye’yi Atlantik’e çıpalı tutma hedefi ilan etmesi arasında kuşkusuz bir bağ var. Erdoğan yönetimi bu amaçla Doğu Akdeniz’de önemli geri adımlar attı; Oruçreis araştırma gemisini Antalya Körfezi’ne çekti, Yunanistan’la 60 tur yapılan Ege merkezli istikşafi görüşmeleri bu kez Doğu Akdeniz’i de konu ederek istişari görüşmelere çevirdi, Libya’daki proaktif tutumu bıraktı, Doğu Akdeniz’de (ve Karadeniz’de) ABD’yle ortak tatbikatlar yapmaya başladı... S400’lerin hâlâ etkinleştirilmemesini ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın “Girit modelini” dile getirmesini de bu kapsamda değerlendirebiliriz. Sorunların kaynağı Atlantik çıpası Türkiye, Amerikan hegemonyasının zayıfladığı şartlarda, tıpkı diğer bazı Atlantik üyeleri gibi kendine bir “stratejik özerklik” alanı geliştirmeye ve yörüngenin dışına çıkmaya çalışıyor... Bu gelişmenin sağlıklı ilerlemesinin önündeki en önemli engel ise iktidarını ABD’ye borçlu olan Erdoğan’ın, ortaya çıkan bu tabloyu yine kendi iktidarını sürdürebilmek için pazarlık konusu yapabiliyor olmasıdır... Türkiye’nin önündeki en büyük gerçek, yeni bir dünya kurulurken artık ABD’ye bağımlı yol yürüyemeyeceği gerçeğidir oysa. Türkiye’nin hemen tüm sorunlarının kaynağı, 70 yıldır Atlantik’e çıpalı olmasıdır zaten. Türkiye’nin ulusal çıkarı O çıpa nedeniyle Cumhuriyet devrimciliği dondu, o çıpanın dayattığı antikomünizm üzerinden siyasal İslamcılığa iktidar yolu açıldı. O çıpa nedeniyle Türkiye ulusal silahlanmasını geciktirdi. O çıpa nedeniyle Türk ekonomisi serbest piyasa mekanizmasına eklemlenerek her türlü dalgalanmaya açık hale getirildi. O çıpa nedeniyle Türkiye’nin tarım arazileri boşaldı, fabrikalarının bacaları tütmez oldu. O çıpa nedeniyle Türkiye komşularına düşman edildi. O çıpa nedeniyle laiklik budandı. O çıpa nedeniyle Türkiye’nin başbakanı ABD’nin projesine eşbaşkan olabildi. O çıpa nedeniyle FETÖ 15 Temmuz’da darbe girişimi yapabildi. O çıpa, Atlantik çıpası, Türkiye’yi ABD’ye bağımlı yaptı, AB kapısına bağladı... Türkiye’nin ulusal çıkarı, Atlantik’e çıpalı olmakta değil, bağımsız ve bölge merkezli dış politika inşa etmesindedir. T.C. NİĞDE SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Dosya No: 2020/995 Esas Davacı Yusuf ELGAZİ tarafından mahkememize açılan Gaiplik davasının verilen ara kararı gereğince; Gaip olduğu bildirilen Cemal ve Ayşe’den olma VEDAT ELGAZİ’nin 16562709848 TC numaralı Niğde ili merkez Edikli köyünde nüfusuna kayıtlı Davacı Yusuf ELGAZİ’nin abisi olduğu, Vedat ELGAZİ’nin en az 5 yıl önce Ankara’ya gittiğini,Yıllar geçmesine rağmen Vedat ELGAZİ’den bir haber alınamadığını,bu nedenle gaipliğine karar verilmesi istendiğinden, adı geçenin sağ olup olmadığı hakkında kendisini bilen ve tanıyanların Niğde Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/995 Esas sayılı dosyasına müracaatları ve duruşmanın 02/09/2021 günü saat 09.00’da olduğu ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1340234)