Katalog

HABER 5 29 OCAK 2021 CUMA Kılıçdaroğlu, ‘militan’ tartışmasında Erdoğan’ın valilere ‘dava açın’ çağrısını eleştirdi: Genel başkan talimatı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “militan” sözleri üzerine kamu görevlilerine “Dava açın” çağrısına ilişkin “Erdoğan’ın ‘Bütün valiler dava açsın’ demesi, ‘Bütün valiler benim ve AKP’nin emrindedir. Dolayısıyla ben talimat veriyorum, hep beraber dava açın’ demektir” tepkisini gösterdi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kılıçdaroğlu’nu, CHP Genel Merkezi’nde ziyaret etti. ‘Takvim belli değil’ Babacan ve Kılıçdaroğlu daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmalarıyla ilgili iki parti arasında sürecin nasıl başlatılacağına ilişkin” soru üzerine Kılıçdaroğlu, “görüşmelere ilişkin bir takvimin bulunmadığını, partilerdeki yetkin kişilerin bir araya gelip akademisyenlerden de yararlanarak, konuşacaklarını” vurguladı. Babacan da partisinin daha önce 74 maddelik bir çalışma yaptığını ancak bu çalışmayı sadece bir siyasi partinin çalışması olarak ortaya koymanın doğru olmayacağını düşündüklerini kaydetti. Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘militan’ sözleri nedeniyle ‘dava açın’ çağrısıyla” ilgili olarak da “Bizim burada kastettiğimiz, devletin vatandaşlarına karşı tarafsızlığıdır. Eğer bir milli eğitim müdürü, İhvan logosunu kendi tarafındaki panoya koyup böyle bir fotoğraf veriyorsa, bu kişi devlet memuru değildir. Dev‘ANNELERIN TALEPLERI DESTEKLENMELI’ Kılıçdaroğlu, Diyarbakır annelerinin HDP il başkanlığı önündeki nöbetlerine ilişkin de “her annenin çocuğunu isteme hakkı ve arzu ettiği yerde eylem gerçekleştirme hakkı bulunduğunu” belirterek, “annelerin taleplerine herkesin uyması ve bu taleplerin desteklenmesi gerektiğini” ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Diyarbakır’da anneler çocuklarının gelmesini istiyorlar. Bundan daha büyük ve haklı bir talep olamaz” dedi. DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kılıçdaroğlu’nu, CHP Genel Merkezi’nde ziyaret etti. let memuru, valiler, kaymakamlar siyasetle uğraşmazlar. Onlar tarafsızdırlar” dedi. Devlet memurları belli bir siyasi partinin elemanı haline getirildiğinde, onun “militanlaşmış olacağını ve tarafsızlığını kaybedeceğini” ifade eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sayın Erdoğan’ın ‘Bütün valiler dava açsın’ demesi, ‘Bütün valiler benim ve AKP’nin emrindedir. Dolayısıyla ben talimat veriyorum, hep beraber dava açın’ demektir. Bu, bir partinin genel başkanının talebinin bütün valiler tarafından kabul edilmesi demektir. Devleti, kamu görevlilerini politize etmesinler. Valisi, kaymakamı, emniyet müdürü, defterdarı, sosyal güvenlik müdürü, hiçbir ayrım yapmadan, vatandaşların siyasi görüşüne bakmadan her vatandaşa hizmet etmek zorundadırlar.” ‘MB’yi kim batırdı?’ Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın, “Z kuşağı bu zatın SSK Genel Müdürlüğü dönemini bilmez” sözünün anımsatılması üzerine de “Erdoğan’ı Z kuşağı önünde tartışmaya” davet etti. “Arzu ederse bunu A Haber’de de yapabiliriz. Hatta Erdoğan yanında pek çok kişi getirebilir” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın kendisinin genel müdürlük yaptığı döneme ilişkin daha önce “müfettiş ordusu” da görevlendirdiğini ancak müfettişlerin “5 kuruşluk bir açık bulamadığını” anımsattı. Kılıçdaroğlu, “Merkez Bankası (MB) ticari bir kuruluş. Neden döviz rezervleri eksi 47 milyar dolar? MB’yi o mu batırdı? MB’yi batıran kişi kimdir? Milletin huzurunda soruyorum. Açıklama yapar mı, hesabını verir mi” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “CHP’nin 5. kol faaliyeti yürüttüğüne” ilişkin açıklamalarına “bu sözleri çocukça değerlendirdiği” karşılığını verdi. ‘Seçime hazırız’ Erdoğan’ın erken seçim tartışmalarına yönelik, “2023’e dek kapıda bekleyeceksiniz” sözleri ile ilgili de Babacan, “Mümkün olan en kısa zamanda yapılacak bir seçim için kendimizi hazırlamış olduk” dedi. Kılıçdaroğlu da “CHP’nin ne zaman arzu edilirse o zaman seçime gidebilecek ve yarın seçim varmış gibi çalışan bir parti olduğunu” kaydetti. l ANKARA/Cumhuriyet SP’Lİ OĞUZHAN ASİLTÜRK: İstanbul Sözleşmesi’ni Erdoğan kaldıracak Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Oğuzhan Asiltürk, katıldığı bir televizyon programında, AKP’den bazı yetkililerin kendisine gelerek, İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması konusunu Erdoğan’a iletmelerini istediğini açıkladı. Asiltürk, “AKP’nin yetkilileri bana geldi ve İstanbul Sözleşmesi’nin kesinlikle kalkacağını söyledi. Lütfen siz bizi destekleyecek şekilde konuşun da bize yardımcı olun. Cumhurbaşkanı’nın da görüşü kalkması yönünde. Ben de biliyorum ifade ettiğini, kesinlikle kalkacak. Ama kalkarken onların içerisindeki bazı cahiller var, kadın hakları, madın hakları falan diyenler. Onların hepsi Türk Ceza Kanunu’nda da var diye şey ediyor. Ondan böyle rahatsızlık duyuyorlar ama kaldıracaklarını kesin olarak kendisi de ifade etti” dedi. l İç Politika ÖZEL’DEN ‘Z KUŞAĞI’ TEPKİSİ: Kuruculara ‘2 ayyaş’ diyeni affetmezler CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “SSK’yi Z Kuşağı’na anlatmanız gerekiyor” sözlerine tepki gösterdi. SSK Genel Müdürü’nün, hükümetin aldığı kararları uyguladığını belirten, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu zamanında SKK’nin açığının 4.5 milyar lira, şimdiyse 400 milyar lira olduğunu söyleyen Özel, “Bu gençlerin sorularını çaldılar, FETÖ’cülere verdiler. Şimdi işsiz ya da düşük maaşla çalışıyor. Neden? Senin atadığın ÖSYM Başkanı, soruları çalıp FETÖ’cülere verdiler diye. Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkenin iki kurucu babasına ‘iki ayyaş’ dedi. Gençler bakınca, geçmişte bunları görecek. Belki yeni doğmuşlardı ama bu ülkenin iki kurucu babasına ‘iki ayyaş’ diyeni affetmezler. Herkesin babası, annesi bir maaş alıyor. Pergoleci Fahrettin (İletişim Başkanı Fahrettin Altun) 3 maaş, eşi 2 maaş alıyor. Eve 5 maaş giriyor. Bu 5 maaşı görmeyecek mi gençler?” ifadelerini kullandı. l ANKARA ATAKUM’DA YİNE HACİZ Başkan Deveci: Ben çadırda da çalışırım CEMİL CİĞERİM AKP’li eski yönetimin borçları nedeniyle kapısı sürekli icra memurlarınca çalınan CHP’li Atakum Belediyesi’nin bu kez de ek hizmet binası haczedildi. Samsun İcra Mahkemesi tarafından satışına karar verilen Atakum Belediyesi ek hizmet binasında icra memurları tespit yaparak haciz işlemi uyguladı. Göreve geldiği günden bu yana hacizle karşı karşıya olduklarını belirten Başkan Cemil Deveci, “Ben 30 yıllık avukatım, böyle bir şeyle karşılaşmadım. İcra memuru kimseye sormadan geliyor ve tespit yapıyor. Mahkeme de icra memurunun raporuna dayanarak, bizim itirazlarımızı ve sunduğumuz belgeleri kale almadan karar veriyor. Kamu binasını satacaksanız buyurun belediye’nin hizmet verdiği binayı satın. Ben çadırda hizmet ederim” dedi. AKP’LI KADINLAR TÖRENLE ÇORAP DAĞITTI! Aydın’ın Nazilli ilçesinde AKP Nazilli Kadın Kolları tarafından yurttaşlara çorap dağıtımı yapıldı ve o anların görüntüleri kaydedilerek sosyal medyadan paylaşıldı. Kadın kolları üyelerinin çorabı yurttaşlara verirken poz vermesi dikkat çekti. Konuyla ilgili yerel bir gazeteye konuşan CHP Nazilli Kadın Kolları Başkanı Gamze Arslan, “Çok büyük marifet gibi ev ev dolaşıp millet açken, kirasını, elektriğini, suyunu yatıramamışken evinde kaynayan sıcak yemeği yokken, kadına şiddet olaylarının arttığı bugünlerde yurttaşları yoksul bırakıp muhtaç etme siyasetiyle insanların aklıyla dalga geçiyorsunuz. AKP kadın kollarının seçim avantası dağıtımları devam ediyor” dedi. l Haber Merkezi DAVUTOĞLU’NUN PARTİSİNDEN BAHÇELİ’YE VİDEOLU YANIT ‘1725 Aralık’ hatırlatması MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, 7 Haziran seçimleri sonrasında, “Açıklarsam insan içine çıkacak yüzü kalmaz” sözleri üzerine MHP’den gelen “Hükümeti kurdurmadılar” açıklamasına, Gelecek Partisi’nden “videolu yanıt” geldi. Partinin hazırladığı videoda, “Bahçeli’nin o dönem 17 25 Aralık yolsuzluk operasyonları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki sözleri ile erken seçime yönelik açıklamaları” yer alıyor. Gelecek Partisi’nin paylaştığı videoda, 2015 yılında neden AKP ve MHP arasında koalisyon kurulmadığına ilişkin o dönem başbakan olan parti lideri Ahmet Davutoğlu’nun açıklamalarına da yer veriliyor. Bahçeli’nin sözleri Davutoğlu’nun, “Bir saniye dahi Türkiye’de kriz ortamının oluşmasına izin vermem. Bu ülkeyi hükümetsiz bırakmayız” sözlerine atıfta bulunurken, Bahçeli’nin 7 Haziran 2015 seçimi sonrasında, parti genel merkezinde yaptığı koalisyonlara ilişkin, “Birinci koalisyon AKP ile HDP arasında olmalıdır” ifadesi ile “1725 Erdoğan. Be hey densiz, be hey ahlak bilmez. Ya helalin ya Bilal’in yanında duracaksınız” sözlerinin de altı çiziliyor. MHP’nin o dönem koalisyon şartı olarak öne sürdüğü 17 25 Aralık yolsuzluk operasyonlarına da atıfta bulunulan videoda ayrıca o dönem görüşmede yer alan eski bakan Faruk Çelik’in, “MHP’nin Genel Başkanı, Cumhurbaşkanımız ile ilgili çok ağır ifadeler kullandılar. Ama Sayın Başbakan, bunlara çok net yanıt verdi” sözleri de bulunuyor. Davutoğlu da videoyu “Dün söylediğini, bugün inkâr eden Bahçeli’ye sesleniyorum: Geçmişi silemezsin, Geleceği engelleyemezsin. Gerçekler ortada, hodri meydan” ifadeleri ile paylaştı. l ANKARA İNGİLTERE BÜYÜKELÇİSİ CHILCOTT ‘Kıbrıs’ta formül dikte etmek bize düşmez’ HÜSEYİN HAYATSEVER lumu da memnun edecek ve tarafların üzerinİngiltere’nin Ankara Bü de anlaşacağı bir çözüyükelçisi Dominick mün, Doğu Akdeniz’deki Chilcott, Kıbrıs sorunu jeostratejik tabloyu daha nun çözümü için iyi bir hale geson dönemde tireceğine inaTürkiye ve Kunıyoruz” diye zey Kıbrıs Türk konuştu. ChilCumhuriyeti’nin cott, Türkiye’nin (KKTC) gündeRusya’dan S400 me getirdiği “iki satın almasıydevletli çözüm” la ilgili görüşüformülüyle ilginün sorulmali “İki tarafa neyin üzerinde uzlaşmaları gerekİngiltere Büyükelçisi sı üzerine “BuDominick Chilcott rada tutumumuz çok açık. tiğini söylemek bize düş Türkiye’nin gelecekmez” dedi. Adadaki ga te uluslararası savunrantör ülkelerden biri ma sanayi işbirliği için olarak Türk ve Rum taraf Rusya’yı değil, NATO larının çözüm için ortak müttefiklerini ve bir İnzemin bulmalarına yar giltere Büyükelçisi olarak dımcı olmaya çalışacak İngiltere’yi tercih etmelarını belirten Chilcott, sini umuyoruz” diye ko“Kıbrıs’ta adadaki iki top nuştu. l ANKARA 2021’İN İLK TOPLANTISI YAPILDI MGK’de ‘Doğu Akdeniz’ vurgusu Milli Güvenlik Kurulu müdahil olan uluslarara(MGK) Cumhurbaş sı tüm aktörler, üzerlerine kanı Tayyip Erdoğan baş düşen sorumlulukları yekanlığında Saray’da top rine getirmeye davet edillandı. Toplantı sonrası ya miştir” denildi. Ege, Doğu yımlanan MGK Akdeniz ve KıbBildirisi’nde, rıs meselelerinin Türkiye’nin çözümünde her Ege’de, Doğu platformda önceAkdeniz’de ve likle diplomasi Kıbrıs’ta ulusve diyalogdan yalararası hukukna olunduğu betan kaynaklanan lirtilen bildiride, haklarını koru“Buna mukabil makta kararlı olduğu vurgulandı. Terörle müMGK Erdoğan baş ülkemizin uluslakanlığında toplandı. rarası hukuk ve antlaşmalardan cadele konusuna da deği kaynaklanan hak, alaka ve nilen bildiride “Bölgemiz menfaatlerini korumakta deki başlıca istikrarsızlık kararlı olduğu bir kez dakaynağı olan ve terör ör ha vurgulanmıştır” ifadegütlerinin, güney komşu leri yer aldı. Ayrıca Somali larımızın topraklarındaki başta olmak üzere pek çok varlığının sona erdirilmesi ülkede yükselişe geçen tekapsamında atılan adım rör ve şiddet olayları kılar ele alınmış, meseleye nandı. l ANKARA A’dan Z’ye kuşak meselesi Genç kuşaklara geçmişi kimse anlatamaz. Onlar, isterlerse ve becerebilirlerse kendileri anlarlar. Kâh doğru kâh yanlış... Kendilerinden önceki kuşakların geçmişi anladığı ya da anlayamadığı kadar... Düşünün; 10’lu, 20’li kuşak sonraki kuşaklara ne anlatmıştı? Sonraki kuşaklar ne anladı? 30’lu 40’lı kuşaklar tam olarak neye kandı, nerede hata yaptı? 68 kuşağının anladıklarını, anlattıklarını düşünün ve sonraki kuşağın bunlardan ne anladığını. 78’lileri etkisiz kılan neydi? Anladıkları mı, anlamadıkları mı? 80 kuşağı önceki kuşaklardan nasıl bir miras aldı? Kendisi nasıl bir dünya kurdu? Ve 90 kuşağı, neyin motivasyonuyla ve hangi umutlarla başına gelebileceklere kör oldu? İktidara laf yetiştirmek için Z kuşağına ya da Y kuşağına 90’ları anlatmaya çalışmadan, o meşum 90’ları kendinize kendi kuşağınızı, X’lerin nasıl bir dünyaya ikna olduğunu dürüstçe bir anlatın önce. Gençlerin 90’larda olanları sizden öğrenmesinin hiçbir anlamı yok. Ama bugün iktidarı ve muhalefeti bu noktaya getiren 6580 yılları arasında doğmuş X kuşağının kendisine dönüp bakmasının anlamı çok. 90’larda neler olmuştu? Sovyetler Birliği dağıldığında... Balkanlar’da korkunç bir savaş patladığında... Yoksulluktan ve ölümden kaçan insanlar bu ülkeye doluşup en zorlu işleri yaparak hayatta kalmaya çalıştığında; Komünizm ve sosyalizmi yerin dibine sokan aydınlar... Serbest piyasa ekonomisinin şahlanmasını ellerini ovuşturarak izleyen sanayiciler... Yerli malı kullanma ahlakının tarihe karışmasına ağzı sulanan ithalatçılar... Sendikalarının ve meslek örgütlerinin güç kaybetmesini umursamayan işçiler... Köylerinin kalkınması için değil, şehirlerdeki gecekondularının yıkılmaması oy veren köylüler... İrticayla uğraşan gazetecilerin, akademisyenlerin, aydınların ardı ardına sokak ortasında, evlerinin kapısında kurulan tuzaklarla öldürülmesinden... Bu cinayetlerde rol oynayan isimlerin devletin ileri gelenleriyle ilişkilerinin ayan beyan bilinmesinden... Ama yine de cinayetlerin tarihe faili meçhul olarak geçmesinden hiçbir ders almayan kalabalıklar... Sağcı siyasilerle solcu siyasilerin kullandığı dilin hızla birbirine benzemeye başlaması arasında bağ kurma derdi olmayan seçmenler... Hepsi 90 kuşağıydılar. Sola ne lazımsa biz yaparız diyen sağ Babıâli gazeteciliği İkitelli gazeteciliğine 90’larda evrildi. Eski solcu yeni liberal yüksek maaşlı gazeteciler “Yükselen değerler” başlığıyla liberalizmi pazarlamaya ilk adımı 90’larda attı. “Sola bir medya gerekiyorsa, örgütlenmeleri için yeni modeller yaratılacaksa, ideolojileri siyasal olarak pazarlanacaksa... sorun yok, onu da biz yaparız” diyen ve gerçekten de eski solcuları kırpıp kırpıp yeni yıldızlar yapan sağ akıl 90’lara damga vurduğunda olanlara kuşkuyla bakan ve bu yüzden şimşekleri üzerine çeken sadece birkaç aydın kalmıştı. 90’ların vaatlerle dolu renkli dünyasında gözleri ve kalpleri kamaşan... Olan bitenden kuşku duyarak konfor bozmayı “köhne solculuk” olarak pazarlayanlar... AKP’yi 90 kuşağının ve sonraki kuşakların başına güle oynaya getirdiler. Öcalan 90’larda yakalandı, Gülen Amerika’ya 90’larda kaçtı. AKP’nin bugünkü politikalarını üzerine kurduğu sağlam temel son derece güçlü ve hesaplı bir şekilde o yıllarda atıldı. Ve o sırada daha ortalarda bilgisayardan çok daktilo vardı. Z kuşağı ve Y kuşağı sonraki çağa doğdu ve bilgiyle bambaşka bir ilişki kurdu. O yüzden Z’leri ve Y’leri rahat bırakın; Siz kendiniz, internette biraz dolaşıp geçmişte neler olmuştu hatırlayın ve olayların arasındaki bağı, sonuçlardan yola çıkarak yeni baştan daha gerçekçi bir şekilde kurmaya çabalayın. Tarkan şarkılarını, hâlâ canınız çekerse, sonra yine açarsınız. CHP EKONOMİ MASASI: İstanbul’un yüzde 14’ü gıdaya erişemiyor CHP Ekonomi Masası, Kırıkkale’de sanayi, ticaret ve tarım alanındaki çeşitli sivil toplum kuruluşları ile buluştu. Toplantının açılış konuşmasını yapan CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, İstanbul Derin Yoksulluk Araştırması’ndan aldığı verileri paylaştı. Budak, “İstanbul’da ailelerin yüzde 53’ü öğün atlıyor. Yani günde üç öğün yerine iki öğünle durumu idare etmeye, karınlarını doyurmaya çalışıyor. Yüzde 14’ü hiç gıdaya erişemiyor. Yüzde 14 nerede bulursa onu yiyor. Konteynırlardan, çöp bidonlarından, pazar artıklarını alıyor, bunlarla geçiniyor. Tabii Saray’da oturanların böyle bir dertleri yok. Bir elleri yağda, bir elleri balda” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet