02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 29 OCAK 2021 CUMA YORUM/HABER ‘Aşı’ ve ‘mumlar’ Değerli dostlar “aşı” oldum; Dr. Hemşire M. Kolcu, büyük bir dikkatle iğneyi sol omzumun ucuna batırıverdi. Büyük bir özveriyle görevlerini yerine getiren bu sağlık çalışanlarına, kısaca “Sağlıkçılara” biz ne diyoruz, daha doğrusu ne yapıyoruz? İlkin, “Ankara Tabip Odası”nın, sağlık emekçilerinin “Özlük Hakları”nı istemek için yaptıkları “eylem”i, güvenlik güçlerinin sertçe engelleyip, Başkan ile bir “Yönetim Kurulu Üyesi”ni gözaltına aldığı belirtildi. “Pandemi” nedeniyle, ülkemizde kamusal görevler en düşük düzeye indirildiği durumlarda bile, sağlık çalışanlarımızın hem “virüs” hem de “şiddet” ile savaşımlarını kesintisiz sürdürdükleri görülüyor. Ne var ki değerli dostar, geçen yıl (2020) sağlık çalışanlarının ilk “altı aylık” süreçte, “117 şiddet olayı” yaşadıkları belirtildi. Bu saldırı olayında dövülen, hakarete uğrayan sağlıkçıların “48”i “doktor”, “37”si “hemşire”, geri kalanlarınsa türlü alanlarda görev yapan “Sağlık Çalışanları” olduğu bildirildi. Ayrıca olayların “19’u sözlü”, “94’ü fiili ve sözlü”, “dört olay” da “taciz” olarak belirdi. Evet, “Sağlıkçılar”a uygun gördüklerimiz bunlar... Öte yanda değerli dostlar, “24 Ocak”, “Uğur Mumcu”nun aramızdan koparılıp alınmasının “28. yılı”ydı. Ankara’da, Karlı Sokak’ta evinin önündeki arabasına binip, çalıştırmak isteyince, patlayan bombayla katledilmişti... Her yıl olduğu gibi “24 Ocak” günü, Uğur Mumcu sokağında evinin önünde yapılan tören, bu yıl CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun konuşmasıyla başladı. Şöyle diyordu: “Uğur Mumcu medyanın bir lideridir, bir önderidir, bir aydınlanmacısıdır. Dolayısıyla bir Cumhuriyet değeridir!” Kılıçdaroğlu’nun bu söylemi, bu değerlendirmesi kuşkusuz tam yerindedir. Evet, “Uğur Mumcu bir Cumhuriyet değeridir!”... Ve değerli dostlar, “Pandemi” dolayısıyla bu yıl anmayı, “Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı (um:ag)”, yurttaşları evlerinde, akşam sekizde (20’de) mum yakmaya davet etti. Kardeşim Ülkü ile birlikte mumlarımızı alıp balkona çıktık, “saat 20.00”de; az sayıda olsa da kimi balkonlarda yanan mumlar vardı... Kadıköy’ün ünlü Bağdat Caddesi’nde de öyleymiş... Uğur Mumcu’lar ölmez! Hep “var” olacaklardır!.. Değerli dostlar, gelecek hafta, cumaya buluşmak üzere!.. Kaçırılan gemicilerin sağlık durumu iyi Nijerya açıklarında kaçırılan “M/VMozart” adlı konteynır gemisinde korsanlar tarafından rehin alınan 15 Türk denizci hakkında Boden Denizcilik’ten açıklama yapıldı. Açıklamada, “23 Ocak 2021’de Sao Tome açıklarında kaçırılan konteynır gemisi MOZART’ın mürettebat üyeleriyle iletişim kurulmuştur. Bu kapsamda 15 mürettebatın tamamının sağlık durumlarının iyi, yara almamış ve birlikte olduğu bilgisi elde edilmiştir” denildi. Şirket, gemicilerin kurtarılması için bütün çabayı göstermeye devam edeceğini duyurdu. Gemide bırakılan Türk yurttaşlardan gemici Furkan Yaren’in, İlhan Süha Tatlıgül’ün ve Bahadır Yeşilalan’ın yarın İstanbul’a gelmesinin beklendiği kaydedildi. l DHA NATO ile ilk kez gece ikmali Milli Savunma Bakanlığı (MSB), NATO’ya ait uçağa, Türk Hava Kuvvetleri tanker uçağı tarafından Romanya üzerinde yakıt ikmali yapıldığını bildirdi. Bakanlığın sosyal medya hesabından, “Almanya’dan kalkan ve Güvence Tedbirleri kapsamında görevli NATO’ya ait E3A AWACS uçağına, KC135R tanker uçağıyla Romanya üzerinde yakıt ikmali yapıldı. Bu görevle, bir NATO uçağına ilk kez gece görevi esnasında havadan yakıt ikmali sağlanmış oldu” denildi. Paylaşımda, yakıt ikmali yapıldığı anlara ilişkin videoya da yer verildi. l ANKARA 29 OCAK 2021 SAYI: 34810 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ALEV COŞKUN Genel Yayın Yönetmeni AYKUT KÜÇÜKKAYA Yayın Koordinatörü Serkan Ozan Yazıişleri Müdürleri İpek Özbey Olcay Büyüktaş Akça (Sorumlu) Hakan Akarsu (Ekler) Görsel Yönetmen Münevver Oskay Reklam Genel Müdürü Ayla Atamer Törün l Haber Merkezi: Murat Hantaş l Gece: Ayça Bilgin Demir l Dış Haberler: Mine Esen l Ekonomi: Jale Özgentürk l İç Politika: Ali Açar l Kültür Sanat: Yazgülü Aldoğan l Fotoğraf: Uğur Demir l Spor: Sami Gürel l Ankara Temsilcisi: Sertaç Eş Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 l Ege Bölge Temsilcisi: Tuncay Mollaveisoğlu Halit Ziya Bulvarı 1352 sok. 2/3 Pasaport İzmir. Tel: (0232) 441 12 20 Yayın Kurulu: Alev Coşkun (Başkan), Ali Sirmen (Bşk. Yrd.), Aykut Küçükkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Kemal Işık Kansu, Orhan Bursalı, Mine Kırıkkanat, Miyase İlknur, Ataol Behramoğlu. l Mali ve İdari İşler Müdürü: Osman Selçuk Özer Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: l İstanbul: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Yenibosna mh. 29 Ekim Cd. no: 11A/41 Bahçelievler/İstanbul Tel : 0212 454 35 10. l Ankara : İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Saracalar mh. 57. cd. no: 21/A Akyurt/Ankara Tel : 0312 353 29 61. l İzmir: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Fatih mh. 1199 sok. no:1/7 SarnıçGaziemir/İzmir Tel : 0232 483 96 60. l Adana: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Levent mh. 1791 sok. no: 33/A Yüreğir/Adana Tel : 0322 346 36 25. l Trabzon: İleri Basım mat. Amb. Reklam Tanıtım Yay. ve Teknik Hiz. Tic. A.Ş Organize sanayi Bölgesi no: 2 Arsin/Trabzon Tel : 0462 711 40 20. Dağıtım: Turkuvaz Dağıtım Pazarlama A.Ş. Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. NAMAZ VAKİTLERİ İmsak Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı İstanbul 06:43 08:11 13:22 15:59 18:24 19:46 Ankara 05:01 06:25 12:48 16:16 19:00 20:19 İzmir 06:48 08:12 13:30 16:13 18:37 19:56 Donald Trump, 1776’da kurulan ABD’nin tarihinde, ilk kez bir cumhurbaşkanı hakkında, 2 kez “azil kararı” verilen kişi oldu! Ancak Trump’ın görev süresi dolduğundan, Senato’da yargılanması, başkanlık döneminin sonrasına kaldı. Trump’ın Senato’da yargılanmasına 8 Şubat’ta başlanacak. Trump’ın “suçlu bulunması için” 100 üyeli Senato’da 67 senatörün oyu gerekiyor. Senato’da, Cumhuriyetçiler ile Demokrat senatörlerin sayısı 5050 eşit. Trump’ın suçlu bulunması için Senato’da “üçte iki çoğunluğun” sağlanması gerekiyor ki en az 17 Cumhuriyetçi senatörün, Trump aleyhinde oy kullanması demektir... HHH Sorun “adli” değil, “hükümete karşı isyana teşvik” içerikli “siyasal” suçlamalar şöyle: 1. Başkanlık seçimi sonuçlarında yolsuzluk yapıldığına ilişkin yanlış savlarda bulunmak, 2. Seçim sonuçlarının tanınmamasına çağrı yapmak, 3. Beyaz Saray yakınlarında toplananları, yasadışı eyleme teşvikle Kongre’yi basmaları, bir güvenlik görevlisinin ölümüne de neden olacak şiddete ve yıkıcı eylemlere başvurmaları, 4. Başkanlık seçimlerinin tescilini engellemeye yönelik adımlar atması, 5. ABD’nin ve hükümet kurumlarının güvenliğini tehlikeye atmak, demokratik sistemin bütünlüğünü tehdit etmek, iktidarın barışçıl devrine müdahale etmek... HHH Aralık 2019’da da Trump hakkında “azil süreci” başlatılmıştı. O dönem Demokratların çoğunlukta olduğu “Temsilciler Meclisi”, Trump’ın yasaları çiğnediği gerekçesiyle “azline” karar vermişti... Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu “Senato’da” yapılan oylamada ise Trump’ın görevini sürdürmesi kararı çıkmıştı. HHH Şimdi Trump suçlu bulunursa, Senato’da bir oylama daha yapılacak. Senato, Trump’ın bir daha kamu görevinde bulunamayacağını da sunda “eşcinsellerin” görev yapabilmelerine olanak sağlayan bir kararname yayımladı! Demokrat Başkan Barack Obama döneminde 2016’da “eşcinsellerin transseksüellerin” orduda kimliklerini gizlemeden görev yapmalarının ve cinsiyet değiştirebilmelerinin önü Trump’ın ‘azli’! açılmış, ancak Trump, 2017’de bu uygulamayı kaldırmıştı. Amerikan ordusu 1.3 miloylayacak. Senato’daki oylamada, yarıdan bir fazlaya, yüzde 51’e ulaşılması yeterli... HHH ABD Senatosu’nda Trump’ın “azli” için başlatılan ikinci soruşturma sürecinin de “başarısız olacağı” yönünde işaretler yoğun... Senatoda yapılan bir oylamada, 50 Cumhuriyetçi senatörden 45’i “azil soruşturmasının usulen bozulması” gerektiği yönündeki önergeye destek verdi. Sonuç, Senato’da Trump’ın “azli” için gerekli olan “üçte ikilik oy oranı” olan 67 oya ulaşılmasının gerçekçi olmadığını ortaya koydu. Demokratların Trump’ın azli için 17 Cumhuriyetçi senatörü yanlarına almaları “olası” görülmüyor! HHH Cumhuriyetçi Sena Trump tör Lindsey Graham, Trump’ın Senato’da yapılacak yargılamasında, kendisini savunmak üzere avukat Butch Bovers’ı tuttuğunu söyledi. Bovers, daha önce George Bush’un başkanlığı döneminde Adalet Bakanlığı’na “seçimle ilgili konularda” özel danışmanlık yapmıştı. Kongre Polis Örgütü’nün üst düzey yetkilileri, Trump’ın destekçilerinin 6 Ocak’ta Joe Biden’ın seçim zaferinin onaylanacağı oturumu durdurmak için Kongre binasına yönelik saldırı sırasında yaşanan “başarısızlıklarından” dolayı özür diledi... Eşcinsellik anlayışı! yon kişiden oluşuyor. Ordudaki “trans bireylerin” sayısına ilişkin resmi veri bulunmasa da orduda yaklaşık 9 bin “trans birey” bulunduğu tahmin ediliyor. HHH Belçika, HouthalenHelchteren kasabasında bulunan Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı “Yeşil Cami (Groen Moskee)” imamının, eşcinsellik karşıtı görüşleri nedeniyle oturma iznini uzatmayarak, sınır dışı edilmesini kararlaştırdı! Yeşil Cami’nin imamı, Facebook hesabından, “eşcinselliğin hastalık olduğunu, çürümeye yol açtığını ve İslam tarafından yasaklandığını” ayrımcı bir dille anlatan bir ileti paylaştı. İmam, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın tartışmalara neden olan eşcinsellik karşıtı vaazını da hatırlattı. “Eşcinsellik kapitalizm ve demokrasi virüsüdür” yazan bir takipçisine de teşekkür etti. İltica ve Göçten Sorumlu Devlet Bakanı Sammy Mahdi, 3 yıldır Belçika’da yaşayan imamın oturma iznini uzatmama kararı aldıklarını açıkladı. Belçikalı bakan, “Toplumumuza nefret ekmek için gelenlerin burada yeri yoktur!” dedi. İç İdaresi ve Uyum Bakanı Bart Somers de Yeşil Cami’nin ruhsatının iptali için yasal işlem başlattı. HouthalenHelchteren Belediye Başkanı Alain Yzermans da belediye meclisinin Yeşil Cami konusunu ciddi şekilde değerlendireceğini söyledi. Başkan, “Demokratik, anayasal devABD’nin yeni Başkanı Joe Biden, lete karşı gelen ayrımcı mesajlar kaTrump’ın tartışmalara yol açan bir bul edilemez. Belediyemiz, eşitliğe ve kararını iptal etti... Amerikan ordu hoşgörüye büyük önem veriyor” dedi. SELÇUK ÖZDAĞ’A SALDIRIDA ÜÇ KIŞI DAHA TUTUKLANDI Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ’a yönelik saldırıda gelişme yaşandı. Özdağ’ın, 15 Ocak’ta evinin önünde saldırıya uğramasının ardından firari durumdaki 5 şüpheli önceki gün gözaltına alındı. Nöbetçi sulh ceza hâkimliğine sevk edilen 3 şüpheli “kasten yaralama” suçundan tutuklandı. Saldırıya ilişkin yürütülen soruşturmada gözaltına alınan iki kişi 19 Ocak’ta tutuklanmıştı. l ANKARA DIYANET’TEN CHP’LI BERHAN ŞIMŞEK’E SUÇ DUYURUSU Diyanet İşleri Başkanlığı, “Cuma hutbelerinin AKP Genel Merkezi’nde hazırlandığı” iddiası nedeniyle eski CHP Milletvekili Berhan Şimşek hakkında suç duyurusunda bulundu. Başkanlık 1. Hukuk Müşaviri Selami Açan imzasıyla yapılan suç duyurusunda, “Başkanlık mevzuatına aykırı hiçbir uygulamaya müsaade edilmemektedir. Bu iddialar açıkça bir iftiradır” denilerek, kamu davası açılması talep edildi. l ANKARA BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 SOLDAN SAĞA: 1/ Bineğe ya da yük taşımaya alıştırılmamış at ya da eşek sürü 1 sü. 2/ Karışık renkli... Basamak 2 biçiminde yeryüzü şekli. 3/ Kitap getirmemiş peygamber... Akım 3 şiddeti birimi kiloamperin kısa 4 yazılışı. 4/ Dolambaçlı, eğri büğ 5 rü, çapraşık. 5/ Gösterişli, çalım 6 lı... Tuzağa düşürülen şey. 6/ Bir soru sözü... Bir İngiliz uzunluk 7 ölçüsü birimi... İskambilde bir 8 1 2 3 4 5 6 78 9 2 MOD İ S T R A 3 OLAS I ELA NEM RA A Y 4 D KA T L AMA 5 EBOŞ OPA L 6 N A S R U İ N N T A A L NA AM 7 C I ĞA TA A 8 kâğıt. 7/ Tütün dizmek, kurutmak 9 A N U ve işlemek için kullanılan üstü ÇEKEK 9 kapalı sergi... Verdi’nin tanınmış bir operası. 8/ Yoğurtlu döner kebap. 9/ TürkiyeGürcistan arasında bir göl... Hatay ilinde bir ırmak. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Başıboş hayvanların salındığı çayırlık. 2/ Bir göz rengi... Gevrek bir elma cinsi. 3/ Bir tür otomobil yarışı... Ankara’daki özel bir tiyatronun kısa yazılışı. 4/ Rus müziğine özgü bir tür gayda. 5/ Seyrek dokunmuş bir tür kumaş... Bir çift oluşturan şeylerden her biri. 6/ Hatay ve Adana yöresinde görülen özel bir yüzey şekli... Çanakkale’nin bir ilçesi. 7/ Rütbesiz asker... Bir nota... Kaz Dağı’nın antik dönemlerdeki adı. 8/ İzmir ve Ayvalık yöresinde çokça bulunan, lezzetli bir midye türü. 9/ Bir dileği yerine getirme... Hintli kadınların ulusal giysisi. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Militan, terörist, hain... Bu toprakların en çok kusulan, tükürülen, fışkırtılan (bu üç fiili de özenle seçerek kasten kullandım) hakaret içirekli sözcükleridir bunlar. Hep de sağcılar ve faşistler tarafından, bu ülkenin demokratlarına, solcularına yönelik olarak karalama amacı ile kullanılır. “Örgüt militanı” “Eli kanlı terörist” “Vatan haini” Ama asla ve asla kendilerine yöneltilemez bu sıfatlar. Neden? Çünkü, bir sağcı ya da faşist, “militan” olamaz(!) Çünkü, bir sağcı ya da faşist, “terör” uygulamaz(!) Çünkü, bir sağcı ya da faşist, “hainlik” yapamaz(!) Hayatın gerçek akışına baktığımızda, bal gibi de olur bunlar. Faşistler, hiçbir zaman dillerinden düşürmedikleri “dava”larının üstelik de “sapına kadar militanıdırlar.” Hatta sözlük anlamı ile değerlendirdiğimizde, bir düşüncenin ya da davanın “En aktif ve kararlı bir biçimde savunulması ve yolundan yürünmesi” olarak bakıldığında “militan”ın feriştahıdır bir faşist eylemci ya da “dava yoldaşı.” Geçmişte sıkça duymadık mı “Döneni vurun” talimatlarını? Bunu yapacak kadar militandır icabında. Peki... Karşısındaki düşünceyi sözle çürütemediği, demokratik kural ve teamüller içinde “fikren” ve sözle, müzakere ile münazara ile yenemediği için şiddete başvurmak? Bunun adı nedir? Yine yazının başlığına dönelim: Terör... Bunu sadece sol düşüncenin takipçileri mi yapar? Tabii ki öyle değil. Sağcı faşistlerin en çok başvurdukları yöntemden söz ediyoruz. Üstelik de sinsice, bir köşede kıstırarak, sonradan da üstlenmeyerek. Terörün daniskasını uygularlar. Muşta, sopa, tabanca, tüfek, ellerine ne geçirirlerse. Sonra da önüne gelene, “Teröriiiiiiiist” diye ağızlarından tükürükler saçarak bağırır, kin kusarlar. Sopa ve silahın işin içine girdiği bir mücadele “terörizm” değil de nedir peki? Vazgeçemedikleri bir başka hakaret de “hain”dir. Bunu da önüne gelen demokrata, hücum etmek istedikleri solcuya neredeyse kürekle boca ederler. Oysaki, bu vatana “ihanetin” en büyüğü, en sunturlusu, milletin yaklaşık 100 yıldır emeği ve alınteri ile özveri ile yarattığı değerlerin yabancılara peşkeş çekilmesidir. Mustafa Kemal ATATÜRK önderliğindeki devrimlerin, en başta da harf devriminin, eğitim devriminin, laikliğin ve bilcümle medeni hakların paspas edilmesidir. Kabotaj hakkının ve bilcümle iktisadi ve ticari hakların, yeraltı ve yerüstü tüm kaynaklarının ele güne haraç mezat satılmasıdır. Bu vatana ve millete ihanetin zirve noktası, neredeyse tüm egemenliğin yabancı kökenli çıkar gruplarının eline, ticari imtiyazların ve her türlü ihalenin bir elin parmaklarını geçmeyen (5 sayısı anahtar sayıdır) fevkalade müsamahaya müstehak ballı müteahhide teslim edilmesidir. Hem de yoksulun, öksüzün, tüyü bitmemiş yetimin çıkarları pahasına. Bundan büyük “hainlik” görülmüş müdür bu gökkubbe altında? Sonra da döneceksin başkalarına ağız dolusu “Militaaaaaaan!.. Teröriiiiiiiiist!.. Haiiiiin” diye çemkireceksin. Bırakın kargaları, doğadaki tüm kuşlar kahkaha ile güler buna. Haydi oradan, sahtekâr faşistler!.. Çıkmış biri “bize militan diyemezsin” diyor. Bir diğeri, gazetecinin yazarın dövülmesini kınayacağı yerde “Elimde fırsat olsa ben döverdim” diye övünüyor. Bir başkası dağın taşın pazara mezata çıkarılmasını “marifet” gibi savunuyor. Bu devran döndüğünde, bu düzen değiştiğinde asla unutmayacağız bunları. Yalan, parodi, mizah vs. Geçen hafta internet ortamında PDF formatında yayımlanan Gazete Pencere adlı ayın organında, Bülent Çelik’in mizah köşesinde bir “parodi haber” çıktı. Haberde (mealen) “MHP lideri Devlet Bahçeli’ye Ankara Numune Hastanesi’nde korona aşısını yapan Gülnaz Şırınga isimli hemşirenin ülkücülerin saldırısına uğradığı ve saldırı sırasında ‘canımızı yakanın canını yakarız’ diye bağırdıkları” esprisi yapılıyordu. Herkes, başarılı mizah yazarı Çelik’in bu “zekâ fışkıran” esprisini anladı. Bir tek kişi hariç: Sevgili meslektaşımız Özlem Gürses. Özlem, ciddi sandığı bu olayı Halk TV ekranında ciddi bir suratla anlatıp kınıyordu. Peşinden de hem Özlem’i (haklı biçimde) gırgıra alma furyası hem de (özellikle iktidar cenahından) Özlem’e yönelik (haksız) bir linç kampanyası başladı. Ben de asıl buna hayret ettim. Çünkü bu linççi güruhun büyük bir kısmı, bu ülke topraklarının tanık olduğu en aşağılık, en iğrenç ve en kuyruklu yalanın müellifi, mucidi ve ülkenin beynine zerk edilmesinin müsebbidir. Ünlü “Kabataş yalanı”ndan söz ediyorum. Hani şu “Başörtülü bacımızın üstüneeee...” diye höykürdükleri, hani şu “Ben de videosunu gördüm valla kardeşim...” diye üfürdükleri “morlukları bizzat gördüm şekerim” diye cilaladıkları, “önümüzdeki cuma videosunu yayımlıyoruz” diye utanmadan savurdukları yalandan. Utanmadan. Arlanmadan.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle