Katalog

8 25 OCAK 2021 PAZARTESİ HABER İŞLETME AKP’LI KOCAKAPLAN’A KIRALANMIŞTI. TESİS ÜÇ YILDIR ÇALIŞMIYOR Ayrıntılar Hayat damarları kesilmiş ülke Cumhuriyet’te ilk yazımda, “Gericilikle müzakere edilmez, mücadele edilir” demiştim. İslamcılar usta taktikle öyle iklim yarattılar ki onların dilediği konuları, istedikleri dille tartışıyoruz. Biri çıkıp başka meselelerden söz açsa, ilk tepkiyi muhalif görünümlü, AKP uzantısı isimlerden alıyor. Siyasetçilerin AKP’ye uyumlu dilini anlıyorum da kendini “bağımsız” sayan bu kişileri anlamak olanaksız doğrusu. HHH Milliyetçilik, dincilik bataklığına sürüklenmiş ülkenin aydını buna ses çıkarmıyorsa, görevini yapmıyor demektir. Her ne kadar türlü şekillerde bu çocuksu duyguya kılıf bulunuyorsa da dünyanın her yerinde milliyetçilik şiddetle, cehaletle anılıyor. En son ABD’de Trump yandaşlarının hallerine bakın, ne dediğim iyice anlaşılır. Kullandıkları mafya dili, okuryazarlarının bile bu yöne evrilmesi rastlantı olmasa gerek. Gazetecilerin dövülmesi, tehdit edilmesi şaşırtıcı gelmiyor kimseye. Aydın görevi üstlenmiş kimsenin gereksinimi “ifade özgürlüğü”dür. İktidarlar salt doğrudan sansürle baskı yapmaz. Öyle bir hava oluşur ki tek cümle kurarak toplumsal mahkeme karşısında bulursunuz kendinizi. Fikri Sağlar’ın “türbanlı hâkim” tartışmasında nasıl saldırıya uğradığını gördük. Sağlar’ın düşüncesi karşısına düşünce koymak yerine hakaret/tehdit edildi. Partisi bile kınadı Sağlar’ı. HHH Siyasetçi kendini beğendirmek için konuşur, aydınlar toplumu irkiltmek için! Yaşam konforundan vazgeçmeyen biri özgür olamaz. Sanmayın ki ceza mahpushanedir. Asıl mesele geniş kesimler tarafından yalnız bırakılmaktır. Muhalif yazar/çizer pazarından dışlanmak cezadır. Sizi ekrana çıkarmazlar, yazılarınızı gazeteye koymazlar, kitaplarınızı basmazlar, konuşmaya çağırmazlar. Hem ruhsal hem de bedensel açlığa mahkum ederler. Örgütlü mücadele kadar, aydın isyanı da bunca önemlidir. Açayım konuyu. Bugün tartışılması gereken öncelikli mesele, balenin spor sayılmasıdır. Kimse çıkıp “Kardeşim millet aç, ne balesi!” diyemez. Eğer aydınlanma mücadelesi veriyorsanız, tarımda kendine yetmek kadar sanatsal özerkliği de önemsemeniz gerekir. İnsanların önce karnını doyurup sonra düşünsel, etik gelişimini sağlayamazsınız. Cumhuriyete sahip çıkan birinin neden hemen konservatuvar kurulduğunu bilmemesi mümkün müdür? Düşünen, özgür, aklını kimseye devretmeyen insan nasıl yaratılacaktı? Neoliberal siyaset, edebiyatçı, akademisyen, sanatçı kimselere de büyük olanaklar sağladı ki temel işlevlerini görmezden gelmeleri bundandır. Varlıkları tehdit altındayken susmaları bundandır. HHH Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör atanması süreci, muhalif yayın organlarında esen şiddetli liberal rüzgâr Davutoğlu, Gül, Karamollaoğlu, Babacan güzellemeleri bir de bu gözle irdelenmelidir. Elbette sanat kurumlarında görev yapıp da “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” tavrı gösteren kimselerin cellatlarıyla uyum içinde geçirdikleri günler de anımsanmalıdır. AKM’yi kurtarmak pek çok anlamda önemliydi. Taksim’den AKM’yi silip cami yapmanın ne denli simgesel olduğunu göremeyen biri, yarın Orhan Gencebay operası izlemeye tıpış tıpış gitmeye mecburdur! Molozdan tarihi sütun başı çıktı İzmir’in Bayraklı ilçesinin Doğançay mahallesindeki moloz döküm alanında Korinth Dönemi’ne ait olduğu düşünülen bir sütun başlığı bulundu. Bayraklı Şehir Hastanesi inşaatının molozlarının bu alana dökülmesi nedeniyle tarihi sütun başlığının hastane molozlarının içinden çıktığı ileri sürüldü. Mahalle muhtarının bilgilendirmesi üzerine polis ve müze müdürlüğü tarafından tutanak tutularak, 5 Ocak 2021 günü, Bayraklı Belediyesi’nin vinç desteğiyle, sütun başlığı bulunduğu yerden alınarak İzmir Arkeoloji Müzesi’ne teslim edildi. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, konuyu TBMM gündemine taşıdı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Bakan, moloz döküm alanında bulunan sütunun incelenip incelenmediğini, elde edilen bilgilerin veya öngörülerin neler olduğunu sordu. Bakan ayrıca, hafriyat şirketinin o bölgeyi kapatarak kimseyi yaklaştırmadığı iddialarını dile getirdi. l İZMİR / Cumhuriyet 60 milyon TL çöp oluyor Ayrıntılar Ayrıntılar AKP Bitlis İl Başkan Yardımcısı Menaf Kocakaplan’a işletmesi için verilen Nemrut Kayak Merkezi’nin 3 yıl LEYLA dır atıl durumda olduğu KILIÇ ortaya çıktı. Tesisin Bitlis ve kayak turizmi için çok önemli olduğunu söyleyen CHP Bitlis İl Başkanı Veysi Uyanık, “60 milyon değerinde bir devlet yatırımı çürümeye terk edilmiş durumda. Kiralayan firma sahibi AKP’li olduğu için dokunulmazlığı mı var?” dedi. Uyanık, tesisin yanı sıra kar makinesi gibi tesis için alınan araçların da çürümeye terk edildiğini belirtti. ‘Dokunulmazlığı mı var?’ Bitlis’in Tatvan ilçesinde bulunan 60 milyon TL değerinde Nemrut Kayak Merkezi, Bitlis İl Özel İdaresi tarafından 2007’de açıldı. Tesis, kiraya verildiği 2009 yılından bu yana AKP’li Menaf Kocakaplan’ın firması tarafından işletiliyor. CHP’li Veysi Uyanık, atıl durumda olan tesisin devlete maliyetinin 60 milyon TL olduğunu belirCHP Bitlis İl Başkanı Veysi Uyanık, “Kiralayan firma sahibi AKP’li olduğu için dokunulmazlığı mı var?” diyerek, tesisin yeniden ihaleye çıkarılmasını istedi. terek, “Son 3 senedir hem kayak tesisi hem otel kapalı” dedi. Bitlis’in Kayak Milli Takımı’na onlarca milli sporcu yetiştiren bir kent olduğunu vurgulayan Uyanık, “Bitlis’te çocukluktan gelen bir kayak kültürü vardır. Burada hem turizm hem halkın kalkınması hem de spor kültürü yok sayılıyor. Buna nasıl müsaade diyorlar? Kiralayan firma sahibi AKP’li olduğu için dokunulmazlığı mı var? Valilik de buna göz yumuyor. Böyle bir tesisi CHP’li ya da başka bir partili işletse ve 3 yıl değil 3 gün kapasa çoktan yer yerinden oynamıştı. Bu işi profesyonel olarak yapan birçok firma var. Yapamıyorsanız açın bir ihale. Aradaki kamu zararına kim sahip çıkacak? Tesiste bulunan bazı makineler bile çoğu yerde olmayan, çok kıymetli makineler. Halkın ve milletin malının çürümeye terk edilmesinin gerekçesi nedir kamuoyuna açıklamalarını istiyorum” diye konuştu. Makineler de çürüyor Tesisteki kar ezme makinası ve jeneratörün de çürümeye bırakıldığını söyleyen Uyanık, “kar ezme makinesi ‘kesböhler PD 400 snotrak’ın yaklaşık 2 buçuk milyon lira” değerinde olduğu bilgisini paylaştı. Öte yandan Tatvan İlçesi Kaymakamlığı’nın sitesinde tanıtımı yapılan kayak merkezi için ise “Nemrut Kayak Merkezi, Türkiye’nin en büyük, dünyanın ise ikinci büyük krater gölünü zirvesinde barındıran ve aynı zamanda Avrupa Seçkin Destinasyonunun ‘Mükemmeliyet Ödülü’ne sahip Bitlis’in Tatvan ilçesindeki Nemrut Dağı’nın zirvesinde yer almaktadır. İklim şartlarına bağlı olarak yılın neredeyse 5 ayı kayak yapma imkânı sunan Nemrut Kayak Merkezi, son yılların gözde kış sporları alanlarından biri haline gelmiştir” ifadeleri kullanılıyor. Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 9 internet kafe okula hizmet veriyor, öğretmenlere görev yazısı gönderildi KAFELER ‘EBA’ NOKTASI OLDU KORSANLARIN KAÇIRDIĞI 15 DENİZCİ İÇİN GİRİŞİM BAŞLATILDI Endişeli bekleyiş sürüyor Nijerya açıklarındaki Gine Körfezi’nde “Mozart” isimli Türk konteynır gemisinin silahlı korsanlarca basılarak 15 mürettabatın kaçırılmasına ilişkin endişeli bekleyiş sürüyor. Saldırıya uğrayan gemi dün Gabon PortGentil Limanı’na demirledi. Geminin İstanbul merkezli Boden Denizcilik şirketine ait olduğu ve Nijerya’nın Lagos kentinden Güney Afrika’nın Cape Town kentine seyir halinde olduğu kaydedildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geminin kaptanlarından Furkan Yaren ile iki kez telefonla görüştüğünü ve personelin kurtarılması için yetkililere talimat verdiğini söyledi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da “Gemi yabancı bandıralı, yabancı bir armatörün gemisi ama mürettebatı bir Türk firması sağlıyor. Yani gemi Türk şirketine ait değil. Ama önemli değil içindeki 19 personel Türk, bir tanesi Azerbaycan vatandaşı. Kaçırılan vatandaşlarımızın kurtarılması için de tüm ülkelerle gerekli temasları başlattık” dedi. ‘Son seferiydi’ Rehin alınan geminin birinci kaptanı Mustafa Kaya’nın Afyonkarahisar’ın İhsaniye ilçesinden olduğu öğrenildi. Kaptanın kardeşi Barış Ulaş Kaya “Şimdilik sabır ve sükunetle bekleyeceğiz” dedi. Hamza Orhan’ın (25) denizci babası Sezai Orhan ise “Son seferiydi, aybaşında gelecekti. Oraya gideli 4 buçuk ay oldu. Kendisi stajyerdi, ancak kaptan olarak devam edecekti. En yakın zamanda oğlumun ve diğer arkadaşlarının ailelerine kavuşmasını temenni ediyorum” dedi. Kaçırılan gemicilerin arasında yer alan Ünsal Dilsiz, İlyas Baş ve Mustafa Benklioğlu’nun Rize nüfusuna kayıtlı olduğu öğrenildi. Ünsal Dilsiz’in eşi Nesrin Dilsiz sosyal medya hesabından endişelerini paylaştı. Korsanlar, gemideki 15 Türk personeli yanlarına rehin alarak gemiyi terk etmiş, arbede esnasında Azerbaycan uyruklu 1 personel öldürülmüş, 3 personel ise gemide bırakılmıştı. l Haber Merkezi SEFA UYAR Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, uzaktan eğitime erişemeyen öğrenciler için 14 bin EBA noktası açıldığını duyurmuştu. Ancak, Mardin’in Kızıltepe ilçesinde, EBA noktası olarak internet kafeler ile anlaşılması dikkat çekti. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, 9 internet kafenin, her gün bir okula hizmet vereceğini duyurdu. Her internet kafede bir öğretmen görevlendirilecek. Koronavirüs salgını nedeniyle yaklaşık 10 aydır uzaktan eğitim uygulanıyor. Ancak bilgisayar, telefon, televizyon ya da internet gibi temel eksiklikler nedeniyle milyonlarca öğrenci uzaktan eğitime erişemiyor. Milli Eğitim Bakanlığı, 500 bin tablet bilgisayar dağıtmaya başlasa da eğitimciler bu sayının azlığına işaret ediyor. Bakan Selçuk ise uzaktan eğitime erişemeyen öğrenciler için Türkiye genelinde 14 bin EBA Destek Noktası kurulduğunu açıkladı. Ancak, Mardin’in Kızıltepe Belediyesi’nin, ilçedeki internet kafeleri kiralayarak EBA Destek Noktası’na çevirmesi dikkat çekti. Öğretmene görev İnternet kafelerin EBA Destek Noktası yapılmasının ardından Kızıltepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 18 Ocak’ta ilçedeki okul müdürlüklerine yazı gönderildi. Yazıda, “belediye tarafından EBA Destek Noktası’na dönüştürülen destek noktalarının okullara bağlandığı” belirtildi. “Öğrencilere yardımcı olmak üzere dönüşümlü olarak bir öğretmen görevlendirilmesi ve öğretmenlerin takip edilmesi” istenen yazıya göre, haftada 5 gün hizmet verecek internet kafeler, her gün yalnızca bir okulun kullanımında olacak. Bu kapsamda, toplam 9 internet kafe EBA Destek Noktası olarak hizmet verecek. l ANKARA Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Handan İnci KENDINI ATAYAN REKTÖRE RET ÇAĞATAN AKYOL Bölge İdare Mahkemesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Rektörü Prof. Dr. Handan İnci Elçi’nin kendisini Prof. Sami Şekeroğlu Sinema Televizyon Merkezi Müdürlüğü’ne atamasının hukuka aykırı olduğuna hükmetti. Prof. İnci’nin, üniversiteye 2019 yılı başında rektör olarak atanmasının ardından 4 Ekim 2019’da bir yazıyla Prof. Sami Şekeroğlu SinemaTV Merkezi Müdürlüğü’ne kendisini atamasının usulsüz olduğu savunularak konu yargıya taşınmıştı. İstanbul 2. İdare Mahkemesi, İnci’nin aleyhine karar vererek merkeze kendisini değil, merkez yönetmeliğinin işaret ettiği üzere Sinema TV Bölümü öğretim elemanlarından birisini ataması gerektiğini tebliğ ederek işlemi iptal etti. Mahkeme kararına uymayan İnci’nin, senato kararıyla merkez yönetmeliğini değiştirerek söz konusu makama bölüm dışından bir öğretim görevlisini atadığı öne sürüldü. İnci’den itiraz Rektör İnci, İstanbul 2. İdare Mahkemesi’nin verdiği işlemin iptali kararına da itiraz hakkını kullanarak konuyu istinaf mahkemesine taşıdı. İnci’nin itirazını değerlendiren Bölge İdare Mahkemesi, istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların bir önceki mahkemenin verdiği “işlemin iptali” kararını kaldıracak nitelikte bulmadığını belirterek İnci’nin istinaf başvurusunu oybirliği ile reddetti. l İSTANBUL KARNELER AKP’LI BAŞKANDAN! AKP Tekirdağ İl Başkanı Mesut Özcan ve Süleymanpaşa İmam Hatip Lisesi Müdürü Abdullah Şenol, kapı kapı dolaşarak öğrencilere karnelerini dağıttı. Olayı sosyal medya hesabından paylaşan eski CHP milletvekili Barış Yarkadaş, “Öğrencilerin gizli kalması gereken bilgilerini AKP’ye veren kişi Abdullah Şenol... Şenol’un makam odasına astığı fotoğrafı görünce zaten eğitim kurumlarındaki partizanlaşmanın ve parti devletinin hangi boyuta ulaştığını görüyorsunuz. Müdür bey, öğrencilerinin bilgilerini AKP’ye hangi hakla veriyor? Yaptığı suç” dedi. l İç Politika Gazeteci Tanju Cılızoğlu’na veda Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyelerinden, Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü ve Sürekli Basın Kartı sahibi Tanju Cılızoğlu cumartesi günü hayatını kaybetti. Cılızoğlu, 1936 yılında Tokat’ta doğdu. Mesleğe 1956 yılında Vatan gazetesinde başladı. Şehir, Her Gün, Yeni Tanin, Tercüman, Yeni Gün, Akşam gazetelerinde ve Türk Haberler Ajansı’nda çalıştı. Tiyatro 76 adlı aylık siyasi tiyatro dergisini yayımladı. Balaban, Heyamola, Aşkta Şiirler, Kırık Politika eserleri olan Tanju Cılızoğlu Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü’nün de sahibi. Özgür Kocaeli’de de uzun yıllar köşe yazarlığı yapan Tanju Cılızoğlu 2004’ten bu yana sahibi olduğu Değişim 41 gazetesini çıkarıyordu. Tanju Cılızoğlu’nun cenazesi bugün Hacıbektaş Çilehane Mezarlığı’nda toprağa verilecek.