25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ ekonomi@cumhuriyet.com.tr 11 25 OCAK 2021 PAZARTESİ Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığı verileri de ekonomideki olumsuz tabloyu ortaya serdi Yurttaş borçta yüzüyor Ekonomideki genel görünümü özetleyen rapora göre tüketici kredilerindeki artış yüzde 42.7 oldu. Bireysel takip borçlularının sayısı ise Kasım 2020 itibarıyla tüketici kredilerinde 2.3 milyon, bireysel kredi kartlarında 2.4 milyon oldu. Kapanan şirket de yüzde 43.6 arttı. İktidarın, revize edilen rakamı dikkate alarak, “tasarruf yaptık” iddiasında bulundulam bakiye tutarı 141.9 milyar TL olurken yıllık değişim yüzde 24.7 oldu. ğu bütçe açığı, 2018 sonrasında n Bankacılık sektörü tüketici fırlarken, yurttaş da kredilerle hayatını devam ettirmeye çalışıyor. Milyonlarca insan kredi MUSTAFA ÇAKIR kredileri ve bireysel kredi kartlarında takibe giren alacak oranları da şöyle: Toplam kredilerborcunu ödeyemiyor. de yüzde 4.1, tüketici kredilerinde Türkiye’de ekonomide yaşanan yüzde 1.7, bireysel kredi kartlarında olumsuz gelişmeler Cumhurbaşkan yüzde 3.6. lığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın n Borcunu ödememiş gerçek kihaftalık olarak açıkladığı raporla da şi sayısı ocakkasım dönemi verileriortaya kondu. Haftalık gelişmeler ve ne göre, tüketici kredilerinde 404 bin genel görünüme yer verilen rapora 694, bireysel kredi kartlarında 366 göre ekonomideki tablo şöyle: bin 557. tüketici kredisi ve/veya bin Kapanan şirket sayısındaki artış reysel kredi kartında 641 bin 260. yüzde 43.6 olurken, açılan şirket san Bireysel takip borçlularından hayısı bir önceki yılın aynı ayına göre len borcu devam eden kişi sayısı da aralıkta sadece yüzde 8 arttı. şöyle: Kasım 2020 itibarıyla tüketici n Tüketici kredilerinde toplam ba kredilerinde 2.3 milyon, bireysel krekiye 673.7 milyar TL olurken yıllık di kartlarıda 2.4 milyon, tüketici kredeğişim yüzde 42.7 olarak gerçekdisi ve/veya bireysel kredi kartlarınleşti. Bireysel kredi kartlarında top da 3.4 milyon. n Hükümetin “tasarruf yaptık” dediği bütçe açığı ise son yıllarda hızla tırmanışa geçti. 2015’ten bu yana bütçe açıkları şöyle: 2015’te 23.5 milyar TL, 2016’da 29.9 milyar TL, 2017’de 47.7 milyar TL, 2018’de 72.8 milyar TL, 2019’da 124.7 milyar TL, 2020’de 172.7 milyar TL. n Ülke CDS (Kredi risk primi) veriBireysel kredi ve kredi kartlarında ödeyemeyenlerin oranı artıyor. leri diğer ülkelerle karşılaştırıldığında da Türkiye’nin durumunu ortaya koyuyor. Bazı ülkelere ait CDS verileri şöyle: 21 Ocak itibarıyla Brezilya 169, Çekya 41, Çin 31, Güney Afrika 219, Güney Kore 25, Hindistan 77, Macaristan 64, Meksika 91, Polonya 50, Rusya 90, Malezya 41, Şili 53, Endonezya 72, Türkiye 324. l ANKARA 2020 HEDEFİ AŞILDI Vergi ve cezalar bütçeyi kurtardı Geçen yıl salgına karşın para cezalarından yaklaşık 16 milyar TL’ye yakın gelir elde edildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre geçen yıl para cezaları tahakkuk tutarı 285.9 milyar TL’ydi. Bu tutarın 15.7 milyar TL’si tahsil edildi. Yapılan bu tahsilat bütçe hedefinin de üzerine çıktı. Öngörülen hedef 11.8 milyar TL’ydi. Yurttaşın sırtındaki ÖTV ise hız kesmedi. ÖTV’de tahakkuk tutarı 224.4 milyar TL’ydi. Tahsilat, 175.1 milyar TL olan bütçe hedefinin üzerine çıkarak 207.2 milyar TL’ye ulaştı. Petrol ve doğalgaz ürünlerinden 69 milyar TL, motorlu taşıt araçlarından 46.5 milyar TL, alkollü içkilerden 16.4 milyar TL, tütün mamüllerinden 61.8 milyar TL, dayanıklı tüketim ve diğer mallardan 12.1 milyar TL ÖTV geliri elde edildi. Özel iletişim vergisinden de 4.4 milyar TL geldi. l MUSTAFA ÇAKIR/ANKARA Tütüncüyü bitirdiler Bir dönem “Tütünkent” diye anılan Kütahya’nın Hisarcık ilçesi Hasanlar köyünde, uygulanan düşük fiyat politikaları yüzünden tütün eken üretici sayısı 300’lerden 40’a düştü. Tütün üreticisi Yüksel Kayaaltı, “Yöremizde 80 yıldan beri nikotini yüksek Sarıbağlar cinsi tütün üretimi yapıyoruz. Tütün alımını devletin yaptığı yıllarda emeğimizin karşılığını alıyorduk. Ama alımların şirketlere verilmesinden sonra şirketlerin tütünleri istediği fiyattan alması, emeğinin karşılığını alamayan çiftçilerimizin tütün ekimini bırakmasına neden oldu” dedi. Kayaaltı, “Köyümüzde başka gelir kaynağı olmadığından çiftçilerimiz tütün ekimini bırakıp köyden göç etmeye ya da hayvancılık yapmaya başladılar. Devletten tütün başfiyatı konusunda destek bekliyoruz” diye konuştu. l İHA Yumurta, elektrik faturasıyla yarışıyor Yumurta son bir yıl içinde fiyatını iki kat artırdı. 2020 Ocak’ta 12 liraya 30 yumurta alınırken, 2021 Ocak’ta 12 liraya sadece 11 yumurta alınabiliyor. CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, “4 kişilik bir aile günde bir yumurta alsa yaklaşık 5 TL para veriyor. Ayda 150 TL sadece yumurtaya veriyor. Yani 4 kişilik bir aile yumurtaya elektrik, doğalgaz faturası öder gibi para ödüyor” dedi. “Üreticiler açısından bakarsak girdi maliyetleri çok yükseldi. Bu da vatandaşa zam olarak yansıdı” diyen Aydın, “Geçen hafta Bursa Karacabey’de 5 TL’lik kıyma isteyen bir vatandaşa şahit olduk” diye konuştu. l Ekonomi Servisi İnşaatçının borçluluk oranı yükseldi. Artan faiz oranları ve dalgalı kur zorluyor YÜZDE 66’SINA ORTAK Saya Grup Konyalı Öztekfen’i satın aldı Folkart, Pharmactive, Volt Motor ve Volt Teknoloji gibi markaların sahibi Saya Grup, 1964 yılında Konya’da kurulan Öztekfen Redüktör Motor Sanayii ve Ticaret AŞ’nin yüzde 66’sını satın aldı. Yapılan açıklamada, inşaat, ilaç ve yüksek teknoloji sanayiisinde marka şirketleri ile faaliyet gösteren grubun, elektrik motorları sektöründe büyümesini sürdürdüğü belirtildi. Saya Grup’un, elektrik motorları üretiminin yanı sıra redüktör sanayinde de önemli bir adım olarak açıkladığı satın almaya ilişkin “Devralmanın amacı, Öztekfen Redüktör AŞ’nin operasyonel verimliliğini ve ticari etkinliğini artırarak elektrik motorunda olduğu gibi, redüktör pazarında katma değer yaratmaktır” denildi. l Ekonomi Servisi SADECE 8 ŞIRKET Borsa İstanbul’da bereketsiz yıl Pandeminin derinleştirdiği ekonomik sorunlarla geçen 2020, Borsa İstanbul’a bereketli gelmedi. Türkiye’de geçen yıl 8 şirket halka arz olurken, söz konusu halka arzların değeri 450 milyon lirayla sınırlı kaldı. 2019’da ise sadece 6 halka arz yapılmış, sağlanan kaynak 262.3 milyon lirada kalmıştı. Oysa, 2018’de halka arzlar ilk yarıya sığmış ve 9 halka arzda 5 milyar 429 milyon lira kaynak sağlanmıştı. Öte yandan, küresel halka arzlar, 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 19 artarak 1.363’e, halka arzlardan elde edilen gelirler de yüzde 29 yükselişle 268 milyar dolara ulaştı. l Ekonomi Servisi Belirsizlik riski yüksek Türkiye Müteahhitler Birliği’nin yayımladığı 2021’in ilk İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nda, borçluluk ve maliyetlerdeki artışın risklerine dikkat çekildi. Sektörün önünde, salgının neden olduğu belirsizliklerle birlikte bazı temel sorunların ve risklerin bulunduğuna dikkat çekilen raporda, “Sektörde borçluluk oranları yükseldi. Ayrıca yükselmeye başlayan faiz oranları, iç ve dış piyasalardaki gelişmeler paralelinde dalgalı bir seyir izleyen döviz kuru da sektördeki fonlama maliyetlerini artırdı” denildi. Yapım işlerinde ağırlıklı olarak kullanılan çimento, akaryakıt, demir, bitüm, boru gibi malzeme fiyatlarında son iki yıldır yüksek artışlar yaşandığına vurgu yapılan raporda, şöyle denildi: “Ödeneklerdeki sıkıntılar ve maliyet artışları çerçevesinde fesih uygulamasına duyulan ihtiyaç artmıştır. Sözleşme feshi gerçekleştirmek isteyen firmalara bu hakkın kullanılabilmesi imkânı verilmesi halinde sektördeki mevcut KENTSEL DÖNÜŞÜM HIZLANDIRILMALI Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), en temel ihtiyaç olan yapı güvenliğinin geliştirilmesinin, ihmal edilmemesi gereken bir konu olarak gündemdeki yerini koruduğuna dikkat çekti. 1999 yılı Marmara Depreminin ardından ülke genelinde 1.5 milyon konut dönüştürüldüğüne dikkat çekilen TMB raporunda, “2021’de 80 bin konutluk kentsel dönüşümün başlatılması bekleniyor. Ancak 6 milyonun üzerinde konutta daha süren ihtiyaç dikkate alındığında söz konusu sürecin hızlandırılması gerekiyor” ifadelerine yer verildi. Yaşanan İzmir depreminin ardından TMB öncülüğünde öne çıkan sektör STK’leri tarafından “Depreme Karşı Tekiz” sloganıyla konu hakkında bir Ortak Girişim başlatılmıştı. sorunlarla artan kayıpların bir miktar sınırlandırılabileceği değerlendirilmektedir. Salgında ikinci dalganın kuvvetlenmesiyle devreye alınan kısıtlama önlemleri inşaat faaliyetlerine de olumsuz yansımıştır.” Yapıcı diplomasi ihtiyacı Öte yandan, petrol üreticisi ve ihracatçısı ülkelerde artan fiyatlarla birlikte yeni alt ve üstyapı yatırımları beklendiğine dikkat çekilen raporda, 2021 için en fazla iş potansiyeli taşıyan ilk üç pazarın, toplam 40’ar milyar dolarlık proje portföyleriyle Suudi Arabistan, Nijerya ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) olduğu belirtildi. Yurtdışı müteahhitlik hizmetlerinde söz konusu tablonun, finansman temini ve yapıcı diplomasi ihtiyacının önemini öne çıkardığının da altı çizildi. l Ekonomi Servisi İhracatçıya Asya Pasifik tavsiyesi Güney Kore, Malezya ve Singapur’un hedef ülkeler olabileceği vurgulandı. Pandemi nedeniyle dış ticaretin sekteye uğramasının ardından, ihracatçıya iç pazarı geniş olan ülkelere bakılması tavsiye edildi. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) TürkiyeAsya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Murat Kolbaşı, ihracatçıların Asya Pasifik bölgesinde paylarını artırmasını; Güney Kore, Malezya ve Singapur’un hedef ülkeler olabileceğini vurguladı. Kolbaşı, “Asya Pasifik dediğimiz zaman; 17 ülkeyi, 2 de bölgeyi alıyoruz ve o bölgeye baktığımız zaman her yıl aşağı yukarı 35 milyar dolarlık bir açık veriyoruz. Hedefimiz, Asya Pasifik bölgesindeki bu açığı kapatmak. İhracatımızı artırarak dünya dış ticaretindeki payımızı artırmak hem de Asya Pasifik bölgesi ile dengeli bir dış ticareti yakalamak istiyoruz. Bu sayede de ihracatımızda özellikle 30 milyar dolara yakın bir büyümeyi hedefliyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi Krizler şaşırtır ABD’de pandemiyle, ekonomik, ekolojik, siyasi krizlerin çakıştığı noktada göreve başlayan BidenHarris yönetimi, dinciırkçı faşist sağı ve solda sosyal demokrasiyi küçümseyenleri şaşırttı. ‘Nasıl yani?’ Trump’ı Tanrı’nın lütfu, adeta Mesih olarak gelmiş biri olarak gören, ırkçıdinci faşistler, Biden’ın asla başkan olamayacağına inanıyorlardı. Tanrı son anda müdahale edecek, bir mucize olacak, Trump başkanlığı ikinci kez alacaktı. Trump ve faşist hareketin en militan kesimi bu kehaneti gerçekleştirmek için çok çalıştı. Ancak, fanteziler dünyasında dolaşmaktan, devletin ve iktidarın işleyişini bir türlü kavrayamadıkları için, “6 Ocak kalkışması” yüzlerinde patladı. Şimdi, Biden’ın işini kolaylaştıran “yararlı salaklara” dönüşmüş oldukları bile söylenebilir: Trump ikinci kez azledildi, Cumhuriyetçi Parti Senato Grubu Başkanı McConnel, Trump’ı ve çevresini “halkı türlü yalanlarla isyana teşvik etmek” gibi, eğer yargılama konusu olursa, vahim sonuçlar yaratacak bir eylemle suçladı. Şimdi, özellikle evanjelik (Protestan) kesim ve QAnon takipçileri “özdeşleşme nesnesini” sorgulatan, kimlik sarsıcı bir şaşkınlık içindeler: “Nasıl yani?”, “İncil’deki kehanetlere ne oldu?” Sosyalistlerin, sosyal demokrasinin üstünü çizmiş kesimi de şimdi Biden’ın ilk günde imzaladığı kararnameleri bir bağlama oturtmaya çalışıyorlar. Nasıl oldu da esas olarak Demokrat Parti’nin sağ kanadı olarak bilinen, siyasi yaşamının bilançosu, gerici pratiklerle dolu bir adam, yemin töreninde yaptığı konuşmada, Covid19 krizinin yanı sıra, gelir dağılımındaki bozulmayı, “yapısal ırkçılığı”, iklim krizini vurguladı, ilk icraat olarak da ABD’yi Paris İklim Anlaşması’na, Dünya Sağlık Örgütü’ne geri döndüren, Trump’ın yüz karası sınır duvarının inşaatını durduran, Müslümanlara uygulanan seyahat yasağını, yasadışı göçmenleri çocuklarından ayıran, vatandaş olmayanları nüfus sayımına dahil etmeyen kararları iptal etti. Biden, hem ekolojik dengeyi bozan hem de yerlilerin kutsal saydığı toprakları kirleten Keystone enerji boru hattı projesini durdurdu, doğal park alanlarında petrol gaz sondajlarını yasakladı, pandemi ve ekonomik kriz nedeniyle kiralarını ya da “morgıç” taksitlerini ödeyemeyenlerin tahliyesini yasaklayan kararı kriz aşılana kadar uzattı, öğrencilerin borçlarını dondurdu, asgari ücreti 15 dolara yükselten, toplu pazarlık sistemini güçlendiren kararları imzaladı. Şimdi, bu “gayet ilerici” kararlar karşısında kimi sosyalistlerin de “Nasıl yani?” kampına katıldığını görüyoruz. Dahası da var Biden’ın, Covid19 ve ekonomik krizle mücadele paketi, 1930’ların “Yeni Mutabakat” olarak anılan, II. Dünya Savaşı sonrası Refah Devleti döneminde Sosyal Demokrat hükümetleri yönlendiren paketi anımsatıyor, neoliberal paradigmanın artık geride kaldığını düşündürüyor. Biden yönetimi, Covid19 ile mücadele etmek, işsizliği ve yoksulluğu azaltmak, sağlık hizmetlerinin tabanını genişletmek, devlet yatırımlarıyla altyapıyı yenilemek ve ekonomiyi canlandırmak istediğini, bu amaç için 1.9 trilyonluk bir kaynağı, gerektiğinde borçlanarak açık bütçe politikası uygulayarak, en zengin yüzde 1’i vergilendirerek harekete geçirmeye kararlı olduğunu söylüyor. Özetle, halk sınıflarının çıkarlarını da göz önüne alan, bir klasik sosyal demokrasiye geri dönüş niyetinden söz etmek olanaklıdır. Bu dönüşün başarılı olması için, emeksermaye arasında yeni bir mutabakatın kurulması, 1950’lerdeki gibi faşizmin egemen sınıflar açısından bir seçenek olmaktan çıkarılması gerekiyor. Bu iki hedefin başarılmasıyla, “Nasıl yani?” dedirten gelişmeler arasında yakın bir ilişki var. Sosyalist Jacobin dergisinin dikkat çektiği gibi, eğer Demokrat Parti’nin sol kanadı, Bernie Sanders ve Alexandria OcasioCortez gibi sosyalistlerin etrafında canlanmasaydı, “Siyah Yaşamlar Önemlidir” hareketi ve en geniş tanımıyla sol hareketin, sokaklara faşist hareketin kitlesinin kat kat aşan büyüklükte kitleleri çıkarma becerisi olmasaydı, Biden’ın bu kadar “ilerici” bir programı benimsemesi de söz konusu olmayacaktı. Sol hareket canlanmadan sosyal demokrasinin ilerici refleksler sergilemesi ve bunları koruması, bu ikisi birlikte hareket etmeden de faşizmin geriletilmesi olanaklı değildir! KISA... KISA... l Vefa İlaç ve Flora Klinik’in ortaklarından Müşvik Guluzade, kurduğu MGX film adlı şirket ile “virtual production” teknolojisini Türkiye’ye getirdi. Yatırım maliyeti 20 milyon TL’nin üzerine çıkan plato ile farklı mekânlarda farklı zamanlarda çekilmesi gereken görüntüler, bir arada tek seferde çekilebiliyor. l Pınar Süt, yetişkin bir insanın günlük A, B1, B12, C, D vitaminleri ile kalsiyum ve çinko mineralleri ihtiyacının yüzde 38’ini karşıladığını belirttiği Pınar Multi ürününü tüketicilerle buluşturdu. l Bulut tabanlı ön muhasebe programı Paraşüt, 2020’de çalışan sayısını yüzde 104 artırdı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle