21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE [email protected] 7 9 TEMMUZ 2020 PERŞEMBE Doğu Akdeniz’de mücadele kızışırken AnkaraMoskova hattında tansiyon yüksek Libya’da gölge oyunu İdlib devriyesi devam ediyor Suriye’nin İdlib bölgesinde M4 karayolunda önceki gün Türk ve Rus askerlerinin 20. birleşik kara devriyesini yaptıkları açıklandı. Bu arada Rusya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Valeriy Gerasimov ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler arasında, Libya ve Suriye konusunun da ele alındığı bir telefon görüşmesinin yapıldığı belirtildi. Sınır kapısı krizi çıktı Almanya ve Belçika tarafından BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) sunulan ve Suriye’de yaklaşık 3 milyon kişiye uluslararası yardımların gönderilmesine imkân tanıyan mekanizmanın yenilenmesi Rusya ve Çin tarafından veto edildi. Söz konusu mekanizmanın süresi yarın doluyor. BMGK’de Suriye ile ilgili kararlarda 15’inci kez veto kullanan Rusya, oylamanın ardından Türkiye üzerinden sadece Cilvegözü Sınır Kapısı karşısındaki Babülhava’dan 6 ay boyunca BM yardımlarının yapılmasını öneren kendi karşı tasarısını oylamaya sunacağını açıkladı. Suriye’ye, mevcut BMGK kararı doğrultusunda sadece Türkiye üzerinden 2 sınır kapısından, Öncüpınar karşısındaki Babüsselame ve Cilvegözü karşısındaki Babülhava’dan uluslararası yardımlar yapılabiliyor. Rusya ve Çin’in vetosunun ardından 2 sınır kapısı da başka bir karar alınamadığı takdirde yardım konvoylarının geçişine kapanmış olacak. ‘Siviller için hayati’ Reuters’ın haberine göre BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sözcüsü Stephane Dujarric, sınır ötesi yardımların “Suriye’nin kuzeybatısındaki sivillerin sağlığı için hayati önemde olduğunu” dile getirdi. Geçen yıl 2’si Türkiye’den olmak üzere Suriye’ye yardımların yapıldığı 4 sınır kapısı bulunurken Rusya ve Çin’in vetosunun ardından bunlar 2’ye indirilmişti. Suriye ve Ürdün arasındaki erRemse ve Irak ile olan El Yarubiyye sınır kapıları da yardımların girişine kapatılmıştı. Doğu Akdeniz’de stratejik önemdeki Libya’da Ankara destekli, Birleşmiş Milletler’in (BM) tanıdığı Ulusal Uzlaşı Hükümeti (UUH) ile Haf ter cephesinin Sirte üzerinde yoğun laşan mücadelesi sürerken dün Tür kiye ve Rusya’dan peş peşe açıklama lar yükseldi. Cumhurbaşkanlığı Sözcü sü İbrahim Kalın’ın ateşkese yanaşma yan tarafın Hafter cephesi olduğu, Rus ya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un ise UUH’nin ateşkes istemediği yönün deki açıklamaları dikkat çekti. Kalın dün AA’ya verdiği söyleşi de, Ankara ile UUH arasında geçen aralıkta varılan anlaşmaları hatırlat tı. “Bu çerçevede BM’nin de tanıdığı meşru hükümete destek veriyoruz. Şu anda bir ikili yapı var ama biz BM ça tısı çerçevesinde öncelikle siyasi sü recin ilerletilmesi için elimizden ge len gayreti gösteriyoruz. Bununla beraber Hafter tarafının saldırgan tutumu nedeniyle Trablus hükümetinin de bir nefsi müdafaa hakkı var” dedi. Libya’da koşulsuz ateşkes için Sirte ve Cufra şartı Kalın, Nisan 2019’da yapılan Abu Dabi Anlaşması’ndan beri ateşkes ilanlarının, barış görüşmelerinin ülkenin petrol sahalarının bulunduğu doğusun çağrılar artarken Sirte bölgesi kilit önemini koruyor. da etkin, Tobruk merkezli Halife Hafter cephesi tarafından ihlal edildiğini söyledi. Vatiyye Hava Üssü’ne geçen cumartesi düzenlenen saldırı ile ilgili Hafter güçlerini işaret etti. Ateşke UUH, Hafter güçlerinin bölgeden çekilmesini se UUH’nin prensipte karşı olmadığını istiyor. ancak sürdürülebilir olması için “Haf ter güçlerinin Sirte ve Cufra’dan çekil miz gerek ikili ilişkiler gerek AB bağmesi gerektiğini” ifade etti. Kalın ayrı lamında gerekse Doğu Akdeniz ve Ege ca Türk şirketlerinin alt yapı ve enerji konularında herkesin hak ve menfaat konuları dahil olmak üzere Libya ile iş lerini gözeten adil bir bölge düzeninin birliği olanaklarına değindi. “Bakış açı inşa edilmesi olmalıdır” dedi. mız hep bir ‘kazankazan’ ilişkisi çerçevesinde bölgenin istikrarını sağlamak, ‘Pratiğe dönüşmüyor’ bu vesileyle de Türkiye’nin güvenliğini Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lav garanti altına almak” diye konuştu. rov ise dün Kongo, Mısır ve Güney Af Kalın, Doğu Akdeniz’de bir ya da rikalı mevkidaşlarıyla yaptığı toplantı birkaç üyenin konuyu Avrupa Birli nın ardından basın toplantısında, Lib ği (AB) üzerinden Türkiye’ye dayat ya krizine ilişkin açıklamalarda bulun ma yoluyla çözüme kavuşturmaya ça du. Çatışmaların durdurulması gerekti lışmasının netice vermeyeceği görüşü ğini belirterek “Türk meslektaşlarımız nü dile getirdi. Atina ile ilişkilere deği la, ateşkesin ilan edilmesini sağlaya nen Kalın, diyaloğun önemine vur cak yaklaşımların uyumlaştırılmasıyla gu yaptı. “Beklenti ‘BÖLÜNME TEHLİKESİ’ ilgili çalışmaya devam Alman ediyoruz” dedi. ya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Libya’da taraflara koşulsuz müzakerelere başlama çağrısı yaparak ‘’Bunun için ilk adım Sir “Ne yazık ki tüm te ve Cufra’nın askerden arındırılması olabilir’’ dedi. BM Güvenlik Konseyi’nde Libya oturumunda konuşan Maas, salgın döneminde bile ülkeye silah ve yabancı savaşçıların girmeye devam etti ğini belirtti. Ülkenin nihai bölünme tehlikesinin olduğu uyarısında bulundu. “Libya’nın dış güçlerin savaş alanı haline gelmemesi için yaptırımlar dahil elimizdeki önlemleri kul lanacağız’’ ifadesi dikkat çekti. Fransa’nın BM Temsilcisi ise Türkiye ve Rusya’yı silah am bargosunu delmekle suçladı. Libya’nın Suriye gibi olma riski taşıdığını söyledi. muhataplarımızın Libya meselesinin askeri çözüm ile halledilemeyeceği gerçeği hakkındaki açıklamaları pratiğe dönüşmüyor” ifadelerini kullandı. Lavrov’un, Berlin Konferansı öncesinde sahada daha etkin olan Hafter cephesinin ateşkes anlaşmasına yanaşmadığı, şimdi ise durumun değiştiğine işaret eden açıklaması dikkat çekti. “Libya Ulusal Ordusu (Hafter cephesi) ateşkesle ilgili belgeyi imzalamaya hazır, ancak bu kez Trablus hükümeti askeri çözüme güvenerek bunu yapmak istemiyor” dedi. ‘Askerden arınmış bölge’ Bu arada BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Libya’da yabancı güçlerin müdahalesinin eşi görülmemiş boyutlara ulaştığını” söyledi. Askerden arındırılmış bir bölge oluşturma önerisini gündeme getirdi. Son dönemde Ankara’nın Doğu Akdeniz konusunda mesaisi hızlandı. Pazartesi ve önceki gün AB Yüksek Temsilcisi Borrell ile İtalya Savunma Bakanı Guerini Ankara’yı ziyaret etmişti. ABD’den yaptırım tehdidi sürüyor WashingtonAnkara hattında Rus S400 hava savunma sistemlerine ilişkin gerilim sürerken ABD’li Cumhuriyetçi ve Demokrat 4 senatör, Savunma Bakanı Mark Esper’a mektup yazarak “Türkiye’ye yaptırımların gecikmeden uygulanmasını” istedi. Mektupta, “Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde ilerlediği yönle ilgili kaygı duyduklarını’’ belirten senatörler, “F35 programından aşamalı bir şekilde çıkarılması sürecinin, Savunma Bakanlığı yetkililerinin daha önce açıkladığı gibi, disiplinli ve vaktinde yürütülmediği, sürecin geciktirilmesinin ABD’nin Türklere konuyla ilgili olarak verdiği mesajın etkisini azalttığı’’ iddiasını yöneltti. ABD Temsilciler Meclisi’nin Tahsisat Komitesi de Türkiye’ye F35 savaş uçakları tedarik etme yasağının uzatılmasını önerdi. ‘S400 denendi’ Öte yandan Türkiye’nin Rusya’dan aldığı S400 füze savunma sistemlerini ABD yapımı F16 savaş uçakları ile test ettiği iddialarına ilişkin Rus Tass ajansında yer alan habere göre testlerin Kasım 2019 tarihinde, Türkiye’nin envanterinde yer alan F4 ve F16 savaş uçakları üzerinde denendiği ifade edildi. Kasım 2019’da benzer haberler gündeme yansımıştı. PARLAMENTOYA BASKIN Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da yeni tip koronavirüs salgınında tablo ağırlaşırken bu hafta sonu sokağa çıkma yasağının yeniden yürürlüğe konulacağı açıklanmasıyla birlikte önceki gece protestolar patlak verdi. Kimi yerel kaynak aralarında öğrencilerin de olduğu eylemcilerin barışçıl gösteriler yaptığını, Vucic yönetimini salgına karşı yetersiz kalmakla suçladığını belirtti. Daha sonra aralarında aşırı sağcıların da bulunduğu grupların yeniden kapatma önlemlerine karşı protestolara katıldığı kaydedildi. Bazı gruplar parlamento binasına girmeye çalıştı, polis araçlarını ateşe verdi. Eylemlere polis müdahalede bulundu. Çatışmalarda 17 gösterici, 43 polisin yaralandığı, 20 kişinin gözaltına alındığı duyuruldu. Sırbistan’da son günlerde vaka sayılarında artış yaşandığına dikkat çekiliyor. Ülkede salgında can kaybının 330’a, vaka sayısının 16 bin 719’a yükseldiği belirtiliyor. Kısıtlamalar çerçevesinde Belgrad’da 5’ten fazla kişinin toplanmasının da yasaklandığı açıklanmıştı. ‘İyi ihtimalde normalleşme 2 ile 3 yılı bulur’ Küresel çapta yeni tip koronavirüs (Covid19) vakaları dün itibarıyla 11 milyon 984 bin 107’ye, can kaybı ise 547 bin 419’a yükseldi. Worldometer’in verilerine göre, iyileşenlerin sayısı 6 milyon 927 bin 505 oldu. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, salgından sonra dünyayı bekleyen iki senaryoya dikkat çekti. Guterres’e göre, birinci iyimser senaryoda ülkeler mevcut durumla başa çıkabilecek. Aşının 9 ay içinde ortaya çıkacağını ve herkesin ulaşabileceğini umut ettiğini dile getiren Guterres, olayların bu şekilde gelişmesi ve ekonominin iyileşmeye başlaması durumunda, iki ya da üç yıl sonra dünyanın normale dönebileceğini söyledi. Ayrımcılık tehlikesi İkinci senaryoda ise ülkelerin eylemlerini koordine etmemesi durumunda, yeni virüs salgınlarının ortaya çıkabileceğini ve gelişmekte olan ülkelerdeki durumun daha da kötüleşeceğini kaydetti. Aşı üzerinde yürütülen çalışmaların uzun sürme si veya bunun için sıkı bir rekabetin başlamasının yanı sıra, bundan ekonomik açıdan daha güçlü ülkelerin faydalanmasının da durumu kötüleştireceğini belirtti. “Bu senaryo hayata geçirilirse, ayrımcılığın, popülizmin ve yabancı düşmanlığının büyüdüğüne tanık olacağız” dedi. Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü, koronavirüsün havadan da bulaşabileceğinin göz ardı edilemeyeceğini, bu konuda güçlü belirtilere sahip olunduğunu açıkladı. Çavuşoğlu, Raab ile de görüştü. Londra’dan siyasi çözüm uzlaşısı çıktı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu dün İngiltere’ye bir günlük çalışma ziyareti gerçekleştirdi. Başkent Londra’da mevkidaşı Dominic Raab ile bir araya gelen Çavuşoğlu ardından İngiltere Başbakanı Boris Johnson ile de görüştü. Başbakanlık ofisi 10 Numara’dan çıkışında açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu, Türkiye ve İngiltere’nin Libya’da tek çözümün siyasi olduğu konusunda fikir birliğinde olduğunu söyledi. “BM’nin çatısı altında bu siyasi sürece ayak uydurmamız gerekiyor” dedi. Çavuşoğlu, Libya’nın kalıcı ateşkes için ülkenin birliği, toprak bütünlüğü vurgusu yaparken Ankara destekli Ulusal Uzlaşı Hükümeti’nin taleplerinin yerine getirilmesi gerektiğine işaret etti. Serbest Ticaret Anlaşması ele alındı Görüşmelerde Libya’nın dışında gündem maddeleri arasında yeni tip koronavirüsle mücadelede işbirliği, salgın sonrası dönemde ilişkiler, Brexit sonrası ikili serbest ticaret anlaşması, turizm ve savunma sanayilerinde işbirliği konularının da yer aldığı gündeme yansıdı. İngiltere Parlamentosu Türkiye Grubu Başkanı Jeffrey Donaldson ve Devlet Bakanı Wendy Morton ile de görüşen Çavuşoğlu, Türkiye ve İngiltere’nin Brexit’ten sonra birçok alanda işbirliği içinde olacağını vurguladı. “İngiltere Avrupa Birliği’nden ayrılsa bile, Avrupa kıtasının en önemli ülkelerinden biri olmaya devam edecek” dedi. Çavuşoğlu, ikili ticaret anlaşmasıyla birlikte, Brexit’in Türk vatandaşları üzerindeki olası etkilerini önlemek için Ankara Anlaşması olarak da bilinen vize programı anlaşmasının geleceğini de ele aldıklarını söyledi. Bakan ayrıca, Türkiye’nin Manchester’da bir konsolosluk açacağını duyurdu. Çin’den vize misillemesi WashingtonPekin hattında ticari savaşla birlikte gerilim başlıkları artıyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Karşılıklı Tibet’e Giriş Yasası’nı uygulayacaklarına ve Çin hükümetinin ilgili yetkililerine vize konusunda sınırlama getireceklerine ilişkin açıklamasına tepki gösteren Çin misilleme olarak ABD personeline vize sınırlaması getireceğini duyurdu. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Zhao Lijian, Tibet meselesinin Çin’in iç işi olduğuna ve hiçbir yabancı ülkenin müdahalesine izin vermeyeceklerine işaret etti. Zhao, “Çin dışa açılma politikası izliyor. Tibet de açık bir yer. Yabancıların Tibet’e girişi konusunda hiçbir sınırlama konulmadı” dedi. Geçen yıl Tibet’i ziyaret eden yabancı turistlerin sayısının 40 milyonu aştığını söyleyen sözcü, Çin’deki ABD Büyükelçisi Terry Edward Branstad’ın da geçen yıl Tibet’i ziyaret ettiğine işaret etti. Nükleer şart Öte yandan Pekin, ABD’nin Rusya ile nükleer silahsızlanma görüşmelerine Çin’in de katılması talebini, “müzakereleri çökertmek için gerekçe” olarak değerlendirdi. Washington’ın cephaneliklerini Çin’in seviyesine düşürmesi durumunda görüşmelere katılabileceğini açıkladı. ABD Başkanı Donald Trump, Çin’in silahsızlanma müzakerelerine dahil edilmesini istemişti. BM’den Trump’a: Önce borç öde Washington yönetimi Dünya Sağlık Örgütü’nden (DSÖ) çekilme kararını adım adım yaşama geçiriyor. Birleşmiş Milletler bünyesindeki DSÖ’yü yeni tip koronavirüs (Covid19) salgınının çıkış noktası Çin yanlısı olmak, pandemiye karşı gerekli önlemleri almamakla suçlayan ABD Başkanı Donald Trump cephesi, örgütten resmi olarak çekildiğine dair Kongre’yi bilgilendirdi. BM, ABD’nin DSÖ’den ayrılmasının bir yıl süreceğini bildirdi. ABD’nin DSÖ’ye olan borçlarını ayrılmadan önce ödemesi gerektiğini duyurdu. Öte yandan Covid19 sürecinde yapılan mali yardımdan yararlananların ABD Başkanı Donald Trump’ın seçim kampanyasına destek veren firmalar olduğu savunuldu. Bu şirketler arasında Trump’ın damadı ve danışmanı olan Jared Kushner’in ailesine ait bir firmanın da Trump olduğu iddia edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle