24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 1 MAYIS 2020 CUMA 1976 1978 1995 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ 1997 HABER 11 1998 Emekçi bugün meydanlarda değil, balkonlarda, sosyal medyada ‘miting’ yapacak. Dertler ise her zamankinden çok daha fazla! 2000 Coşku büyük, hal perişan Sadece 1.9 milyon işçi sendikalı Salgın başta olmak üzere zorlu yaşam koşullarına karşın 1 Mayıs’ı coşkuyla kutlayan emekçilerin hali ise perişan. Tablo şöyle: 4 Toplam işçi sayısının 13.8 milyon olduğu Türkiye’de sadece 1.9 milyon işçi sendikalı. Yaklaşık 12 milyon işçi sendikasız. Sendikalaşma oranı da yüzde 13.83’lerde. 2.5 milyon memurun da 1.7 milyonu sendikalı. Sendika olmadığı için emekçi, hakkını savunmakta zorlanıyor. 4 Kayıtdışı yani sigortasız çalıştırmanın önüne geçilemiyor. Türkiye’de halen kayıtdışı çalıştırma oranı yüzde 3334’lerde... 4 İş güvencesi zayıf. AKP ile birlikte kadrolu çalışan yerine sözleşmeli personel istihdamına ağırlık verildi. 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’ndaki iş güvencesi de yıllardır hükümetin gündeminde... 4 AKP kamudaki taşeron işçileri kadroya, belediyelerdeki taşeron işçileri ise belediye şirketlerine geçirdi. Bu işçiler yaklaşık 2 yıldır 6 ayda bir aldıkları yüzde 4’lük zamlara mahkum edildi. Enflasyon farkı da alamayan işçiler toplu sözleşme için 2021 yılını beklemek zorunda kalacak. Belediye şirketlerine geçirilen işçiler de yıllardır kadro bekliyor. 4 Başta inşaatlarda olmak üzere özel sektörde taşeron uygulaması artarak devam ediyor. Artık birçok iş taşeron firmalara yaptırılıyor. 4 Yaklaşık 8 milyona yakın asgari ücretli işçi, aylık 2 bin 324 lira ile geçinmeye çalışıyor. Oysa Türkİş’in araştırmasına göre, bir işçinin yaşayabilmesi için yapması gereken en düşük harcama 2 bin 884 lira. 4 Salgın nedeniyle 291 bin 594 firma 3.1 milyon çalışan adına kısa çalışma ödeneğine başvurdu. Eğer kabul edilirse bu işçiler bin 561 lira ile 4 bin 381 lira arasında değişen miktarda kısa çalışma ödeneği alacak. Ancak 4 bin 381 lira kısa çalışma ödeneği alabilmesi için işçinin brüt ücretinin 9 bin lira olması gerekiyor. 4 Hükümet, işverenlere işçileri ücretsiz izne çıkarma hakkı da verdi. Şu ana kadar kaç işçinin ücretsiz izne çıkarıldığı bilinmiyor. Bu işçilere günlük 39, aylık da bin 168 lira verilecek. Bu ücretle işçilerden bir ay geçinmeleri istenecek. Emekçi kirasını, faturalarını nasıl ödeyecek, gıdaya nasıl para ayıracak bilinmiyor. 4 Kaynağı 130 milyarı aşan İşsizlik Sigortası Fonu’nun bugüne kadar çok az bir bölümü işsizler için harcanmıştı. Diğer taraftan işverenlere birçok destek bu fondan yapılmıştı. Hükümet salgınla birlikte fonu hatırladı. Kısa çalışma ödeneği ile ücretsiz izin de verilecek bin 168 lira fondan sağlanacak. İşçiye ücretsiz izne çıkarmak yerine fondan işsizlik ödeneği verilebilirdi. Böylece işçinin eline daha fazla ücret geçmiş olurdu. Ancak hükümet bunu tercih etmedi. 4 Salgına karşın madenlerde, fabrikalarda, santrallarda, kamu kurumlarında, kargo şirketlerinde, marketlerde milyonlarca emekçi tam koruma olmadan çalışmaya devam ediyor. 4 Birçok işyerinde emekçiler patronun mobingine maruz kalıyor. İşten atılma endişesi nedeniyle sesini çıkaramıyor. 4 Birçok işveren çalışanlarına yol ve yemek yardımı da vermiyor. Fazla mesai yaptırdığı halde ücretini ödemiyor. Tatil günlerinde de çalıştırmaktan çekinmiyor. 4 Yıllardır dile getirilmesine karşın vergi yükü emekçinin sırtında kalmaya devam ediyor. İşçi ve memur yılın başında aldığı maaşı yılın sonunda artan vergi kesintileri nedeniyle alamıyor. 4 Özellikle küçük işletmelerde iş başvurusunda bulunan kadınlara sorulan ilk sorulardan birisi “Yakın gelecekte çocuk yapmayı düşünüyor musunuz?” oluyor. Kreş yardımı alamayan işyerlerinde kadınlar evde kalarak çocuklarına bakmak, iş yaşamından kopmak zorunda kalıyor. İşyerinde taciz ve şiddetin de önüne geçilemiyor. MUSTAFA ÇAKIR Bugün 1 Mayıs İşçi Bayramı... Sokağa çıkma yasağı nedeniyle 1 Mayıs bu yıl meydanlarda coşkulu kalabalıklarla kutlanamayacak olsa da milyonlarca emekçi evlerinin balkonlarında, sosyal medyada gerçekleştirilecek “mitinglerde” buluşacak. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü için kutlamalar bugün sokağa çıkma yasağı olduğu için dün başladı. Türkİş’in örgütlü olduğu işyerlerinde 1 Mayıs bildirileri okundu. Sosyal medyada da yayımlandı. Türkİş Yönetim Kurulu bugün de Taksim Anıtı’na çelenk bırakarak açıklama yapacak. Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay, bu sene 1 Mayıs’ı COVİD19’a karşı özveriyle gö rev yapan tüm sağlık çalışanlarına atfettiklerini açıkladı. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB etkinlikleri bu yıl da birlikte yapacak. “Her yerde her evde 1 Mayıs” diyen DİSK ile birlikte KESK, TMMOB ve TTB’ye bağlı işyerlerinde dün ve bugün (zorunlu çalışma olan yerler) saat 11.00 ile 13.00 arasında iş bırakılarak kutlamalar yapılıyor. Bugün sabah 4 örgüt tarafından Taksim Anıtı’na çelenk konulacak. Bunun için İçişleri Bakanlığı ile görüşüldü. DİSK Genel Sekreteri Adnan Serdaroğlu, “Bakanlık 510 kişinin olmasını istiyor. Biz bunu kabul etmedik. 50100 kişilik bir kitle ile orada olmak istiyoruz. Bize döneceklerini söylediler” bilgisini verdi. Bugün saat 14.00 ile 16.00 arasında bazı televizyon kanallarında DİSK öncülüğünde hazırlanan sanatçıların da katıldığı, belgesellerin de olacağı program yayımlanacak. Saat 16.00’dan iti baren ise iki saat sürecek sosyal medya konseri düzenlenecek. Konsere Cahit Berkay, Bandista, Kardeş Türküler ile Emrah Karaca’nın da aralarında bulunduğu çok sayıda sanatçı katılacak. Balkonlarda marşlar Akşam saat 21.00’de ise evlerin balkonlarında 1 Mayıs marşları söylene cek. Alkışlarla, sloganlarla, düdüklerle, pankartlarla balkonlarda etkinlikler yapılacak. Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) saat 10.00’dan 22.00’ye kadar internet üzerinden “Sanal 1 Mayıs Mitingi” gerçekleştirecek. Sendikaların 1 Mayıs mesajları ve işyerlerindeki 1 Mayıs kutlamalarını içeren videolar paylaşılacak. Özellikle sağlık ve diğer zorunlu işlerde çalışmaya devam eden işçilerin mücadelelerini anlatan filmler ve işçi müzikleri yayımlanacak. DİSK de bu etkinliklerde yer alacak. Hakİş de 27 Nisan ile 1 Mayıs tarihleri arasındaki 5 günü 1 Mayıs haftası olarak kutluyor. Bu kapsamda il temsilcilikleri ile sosyal medya üzerinden de etkinlikler gerçekleştiriliyor. 1977 Sol partilerden 1 Mayıs çağrısı Sol Parti bugün saat 21.00’da yurttaşları balkonlarından yıldızlı bayrak asmaya çağırırken, EMEK Partisi “Koronavirüs salgını ‘hepimiz aynı gemideyiz’ yalanını bozguna uğrattı. Her nerede olursak olalım; işyerinden balkonlara, fabrika önlerinden pencerelere kadar 1 Mayıs’ta taleplerimizi haykıralım. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaksa yeni dünyayı işçi sınıfı ve emekçiler kuracaktır” açıklaması yaptı. Türkiye Komünist Partisi (TKP) de saat 10.45’te YouTube internet sayfasından canlı yayın yapacağını duyurdu. Halkın Kurtuluş Partisi ise 1 Mayıs’ın koronavirüs salgını nedeniyle herkesin bulundukları yerden, internet üzerinden yapılacak kutlamalara katılmalarını istedi. l İç Politika 1 MAYIS 1977’DE YAŞAMINI YITIRENLER KAZANCI YOKUŞU’NDA ANILDI ‘Yüreğimizin attığı her yer 1 Mayıs’tır’ 1Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, koronavirüs tedbirleri kapsamında sokağa çıkma yasağına denk gelmesi nedeniyle dün İstanbul 1 Mayıs Platformu tarafından Taksim’de anma etkinliği düzenlendi. 1977 yılı 1 Mayısı’nda hayatını kaybeden 34 işçinin anısına Kazancı yokuşuna karanfil bırakıldı. Anmada, “Evde açlık, işte salgın, kahrolsun kapitalizm, Yaşasın 1 Mayısı” pankartı taşınarak, “Katiller bulunsun, hesap sorulsun” “Devrim şehitleri ölümsüzdür” sloganları atıldı. Grup adına basın açıklamasını okuyan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, koronavirüs sürecinde işçilerin ölümüne çalıştırıldığını vurgulayarak “Üretenlerin yöneten olduğu bir düzen, eşitlik kardeşlik bayrağını hep birlikte yükselteceğimiz gün olacak. Bu 1 Mayıs’ı pandemi koşullarında karşılıyoruz. Milyonların katıldığı mitinglerde buluşamıyoruz. Yarın sabahtan itibaren çalışmak zorunda olan işyerinde, evlerimizde, balkonlarımızda, 1 Mayıs taleplerimizi, gelecek dünya düşlerimizi hep birlikte ifade edeceğiz. Yüreğimizin attığı her yer 1 Mayıs’tır” ifadelerini kullandı. Kazancı Yokuşu’na katledilenlerin anısına karanfil bırakan grup, İstiklal Caddesi’nden Şişhane’ye yürüdü. Grup, Şişhane’de Mayıs 1989’da öldürülen Mehmet Akif Dalcı’yı andı. Grup üyeleri daha sonra, 1 Mayıs 1996’da Kadıköy’de katledilen Hasan Albayrak, Dursun Odabaş ve Yalçın Levent’i de yaşamlarını yitirdikleri yerde karanfil bırakarak andı. Etkinliğe Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) ve Türk Tabipleri Birliği (TBB), Mor Dayanışma, Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyeleri, CHP İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekilleri Oya Ersoy, Sezai Temelli ve Züleyha Gülüm katıldı. Şişli’de gözaltı Emek ve meslek örgütlerinden kadınlar da 1 Mayıs 1977’de katledilen kadınlar için Kazancı Yokuşu’nda eylem yaptı. Aralarında HDP Milletvekili Züleyha Gülüm’ün de yer aldığı grup, katledilen kadınların isimlerinin yer aldığı dövizler taşıdı. Emekçi Hareket Partisi (EHP) İstanbul İl Örgütü üyeleri ise dün Şişli Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. EHP Sözcüsü Özge Akman, “Her gün televizyona çıkıp bize ‘Hayat eve sığar’ diyorlar. 1170 lirayla geçinmek zorunda bıraktığınız işçiler için hangi hayat hangi eve sığar?” dedi. Gruba müdahale eden polis 11 kişiyi gözaltına aldı. l İSTANBUL / Cumhuriyet Karşıyaka’da alkışlı kutlama İzmir Valiliği’nin, koronavirüs salgını nedeniyle 1 Mayıs günü herhangi bir toplanmanın yapılamayacağını açıklamasının ardından dün Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, 1 Mayıs dolayısıyla Örnekköy Şantiye Tesisleri’nde emekçilerle bir araya geldi. Sosyal mesafe kuralına uyularak gerçekleştirilen buluşmaya; tüm işçileri temsilen bir grup çalışan ile belediye bürokratları, meclis üyeleri ve sendika temsilcileri katıldı. Tören alanında işçilerin alkışlarıyla karşılanan Başkan Tugay “Bu büyük ailenin bir parçası olmaktan onur duyuyorum. Birlikte bir yıl görev yaptık, hep beraber dayanışma içerisinde çalıştık. Sizlere inanıyorum. Sizlerin de her zaman bana inanmanızı istiyorum. Emin olun daha yapacak çok işimiz var” dedi. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin de çalışanlar arasında sosyal mesafe kuralı gözetilerek yapılan kutlamada birlik ve beraberlik mesajı verdi. Engin, “Emeğin ve alın terinin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi. l İZMİR / Cumhuriyet YENİ NORMAL Mİ? DAHA İYİ NORMAL! GUY RYDER Covid 19’un bu zorlu günlerinde, çoğumuz için en büyük sorun, “kendimi ve ailemi virüsten nasıl korurum, işimi nasıl kaybetmem” düşüncesidir. Politika belirleyiciler açısından bunun anlamı, ekonomiye onarılamaz hasar vermeden küresel salgının alt edilmesidir. Dünya genelinde, bugün itibarıyla 3 milyonu aşkın vaka ve 217 bine ulaşan ölüm sayısı, yıl ortasına kadar da 305 milyon işe eşdeğer kayıp tahminleri göz önüne alındığında, tehlike hiçbir zaman böylesine büyük olmamıştı. Hükümetler, en iyi çözümler için “bilime kulak vermeye” devam ediyor, öte yandan da küresel soruna karşı ihtiyaç duyulan küresel yanıtı oluşturmada çok daha büyük uluslararası işbirliğinin yararlarından göz göre göre vazgeçiyorlar. COVID19’la mücadele henüz kazanılmış değil; yine de zafer sonrasında toplumun örgütlenme biçimi ve bizlerin çalışma biçimimizde “yeni normal”in bizi beklediğine herkes inanır oldu. Gittikçe dibe... Bu düşünce hiç de güven vermiyor. Çünkü hiç kimse yeni normalin ne olacağını söyleyemiyor. Söylenen, bizim seçim ve tercihlerimizden ziyade, küresel salgının getirdiği kısıtların yeni normali belirleyeceği. Çünkü bu hikâyeyi daha önce de dinlemiştik. 2008/9’daki çöküşün ruhuna uygun şarkının nakaratı, ‘finansal aşırılık virüsüne karşı aşı bulunur bulunmaz, küresel ekonomi daha güvenli, daha adil ve daha sürdürülebilir olacak’ diyordu. Hiç de öyle olmadı. Eski normal, daha güçlü şekilde geri döndü ve işgücü piyasalarının en altında olanlar kendilerini daha da dipte buldular. İşte 1 Mayıs Dünya Emek Günü, bu yeni normalin ne olduğuna daha yakından bakmanın doğru anıdır. Halihazırda varlıklı olanlar için değil, hiçbir şeyi olmayan yoksullar için daha iyi bir yeni normal yaratma görevine sarılmanın tam da zamanıdır. Bu küresel salgın, çalışma yaşamındaki aşırı güvencesizlik ve adaletsizlikleri olabi lecek en zalim biçimde ve tüm çıplaklığıyla ortaya çıkardı. Her 10 işçiden 6’sının çalıştığı kayıtdışı ekonomide geçim kaynakları yerle bir oldu. Dünya Gıda Programı’ndaki meslektaşlarımız, yakında küresel açlık salgını olacağı uyarıları yapmaya başladı. En varlıklı ülkelerde dahi sosyal koruma sistemlerinde bulunan büyük açıklar, milyonları yoksunluğa itti. Her yıl yaklaşık 3 milyon insanı çalıştıkları işte ölüme mahkum eden şey, işyerinde güvenliğin temin edilmemesidir. İşte bu kontrolsüzce büyüyen eşitliktir ki, virüs, tıbbi anlamda kurbanlarını ayırt etmese de en yoksul ve güçsüzlere karşı zalimane ayrımcılık yapıyor. Emeğin her biçimi değerli Tam 52 yıl önce, Martin Luther King, suikasta kurban gittiği günün hemen öncesinde, grevdeki temizlik işçilerine yaptığı konuşmada, emeğin her biçiminin onurlu olduğunu tüm dünyaya hatırlattı. Bugün, virüs de benzer şekilde, bu küresel salgının emekçi kahramanlarının her zaman zorunlu ve bazen kahramanca olan görevlerini ortaya koyuyor, ki bu gruplar çoğu zaman görünmeyen, dikkate alınmayan, değersizleştirilen ve hatta göz ardı edilenler olmuşlardı. Sağlık ve bakım emekçileri, temizlikçiler, süpermarket kasiyerleri, ulaştırma personelinin büyük çoğunluğu çalışan yoksulların ve güvencesizlerin arasında bulunuyor. Gelecek yıl İşçi Bayramı’na, şu an içinde yaşadığımız COVID19 felaketini geride bırakmış olarak ulaşacağımızı umuyoruz. Ancak önümüzde görev, küresel salgının gün ışığına çıkardığı adaletsizlikleri ortadan kaldıracak, kalıcı ve artık ertelenemez hale gelen iklim, dijital ve demografik dönüşüm sorunlarını çözecek bir çalışma yaşamı geleceği inşa etmektir. 2020 yılının küresel sağlık krizinin kalıcı mirası olması gereken daha iyi normali tanımlayan şey tam da budur. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Genel Direktörü ‘Çarklar emeğimizle dönüyor öyleyse biz değiştirebiliriz’ SALGINSIZ, SÖMÜRÜSÜZ Sağlık meslek örgütlerince yapılan ortak açıklamada, “Salgınsız ve sömürüsüz bir dünyada 1 Mayıs’ları bayram olarak kutlayacağımız günlerin inancıyla, sağlık emekçileri olarak emeğimizi yok sayan, haksız ve hukuksuz bu sisteme karşı mücadelemize devam edeceğiz” denildi. Ortak açıklamada özetle şu görüşlere yer verildi: “COVID19 salgını, sağlık hizmetine erişimin ücretsiz bir hak olması gerektiğini herkese gösterdi. Salgın ortamında bile sağlıkta şiddettin hız kesmemesi, ücretsiz izin adı altında fiilen gelirsiz ve işsiz bırakılmamız, KHK’ler ya da güvenlik soruşturmaları ile meslekleri ellerinden alınan sağlık çalışanlarının salgın ortamında bile gündeme getirilmemiş olması mücadele başlıklarımızı oluşturuyor.” l ANKARA / Cumhuriyet HAKİŞ Konfederasyonu tarafından birçok kentte basın açıklamaları yapıldı. Gaziantep’te Kırkayak Parkı’nda, düzenlenen eylemde konuşan Şube Başkanı Halil İbrahim Tanrıöver tüm sağlık emekçileri için eşit hak istediklerini söyledi. Samsun’da HAKİŞ Konfederasyonu tarafından Cumhuriyet Meydanı’nda 1 Mayıs bildirisi okundu. DİSK, KESK, TMMOB, TTB, TÜRKİŞ ise İstiklal Caddesi Süleyma niye Geçidi’nde basın açıklaması yaptı. Balkonlar 1 Mayıs ile ilgili pankartlarla donatılarak, 1 Mayıs Marşı okundu. KESK Sözcüsü Yılmaz Tuluk, “Bu düzenin çarkları bizim emeğimizle, aklımızla, bilgimizle dönüyor, öyle ise biz bu düzeni emekten, demokrasiden, barıştan yana değiştirebiliriz. Biz emekçiler toplumun yararını esas alan yeni bir toplumsal düzeni kurmak için seferber olacağız” dedi. l Haber Merkezi / CEMİL CİĞERİM 2004 2006 2011 2002 2003 2005 2009 2010 2013 2018
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle