16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 21 NİSAN 2020 SALI EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN KÜLTÜR YouTube’da eğitici ve eğlenceli çizgi filmlerin yer aldığı yeni bir çocuk kanalı kuruldu. Her şey çocuklar için... Karantina günleri, uzadıkça çocukların yapacakları aktiviteler de azalıyor. İşte tam da bu yüzden çocuklar için, her gün yeni etkinlikler online olarak ekleniyor. Bizim konumuz YouTube üzerin den yayımlanan yeni bir çocuk kana lı “MEYPOM Çocuk”... Kanalda yer alan me tinleri, şarkı sözlerini ve besteleri hazırlayan ken disi de bir anne olan Ay ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK suda Ülkü Zeren... Proje koordinatörü ise Ergül Çelik... MEYPOM Çocuk Kanalı Aralık 2019’da kuruldu. Çelik, “Kuruluş amacı aslında ba sit. Biz çağın gerekliliklerini göz ardı etmeden, ellerinde kitap yerine tab letler olan çocukları ve gençleri öte kileştirmeden, tabletlerin de kitap lar gibi yararlı içeriklere dönüştürü lebileceği fikrinden yola çıkıyoruz. Hepimiz dijitalleşen dünyada çocuk larımızın tüketeceği içerikler konu sunda tüm ebeveynlerin endişeleri ni paylaşarak ‘Kendi çocuğumuza ne tür içerikler izletmek isteriz?’ motto sundan yola çıktık” diyor. Bunun için profesyonel bir peda gog ekibinden de yardım aldıklarının altını çizen Çelik, “Çocukları eğlendirmek ilk amaç gibi görünse de aslında öyle değil. Kanalın kuruluş toplantısında alınan ilk ve en önemli kuralımızı ‘eğitici olmayan hiçbir içeriği, ne kadar eğlenceli olursa olsun yayımlamamaktır’ olarak belirledik. Eskiden hepimizin hoşuna giden ve zamanla unutulmaya yüz tutmuş, konuşma becerilerini geliştirmeye yardımcı olan tekerlemeleri, şarkı olarak çocuklara sevdirmekle başlamak istedik. Mey ile Pom’un ‘tekerlemeli şarkıları’ bu fikrin bir ürünü. Önümüzdeki günlerde atasözleri ve deyimlerle ilgili çok eğlenceli bir projenin de geleceğini buradan müjdeleyelim” diyor. Kanalda eğitici çizgi filmlerin yer aldığını söyleyen Zeren, metin ve söz yazarı, besteci ve seslendirmen. Zeren, “Kanalımızda tekerlemeli şarkılar söyleyen Mey ile Pom adın da iki kardeş var. Vücudumuzun hastalıklarla nasıl mücadele ettiğini anlatan ‘Bitmeyen Savaş’ adlı bir çizgi filmimiz mevcut. Ayrıca miniklere ana ve ara renkleri öğreten Suzi ve Bozi , hayvanlar hakkında eğlenceli sorular sorup onları tanıtan sevimli kuklamız Nünü var! Çok yakında Bige ile Buga da aramıza katılacak ve çocuklarımızı atasözleri ve deyimlerin eğlenceli dünyasına götürecek. İlerleyen zaman içerisinde, yine tüm ebeveynlerin gönül rahatlığıyla çocuklarına izletebilecekleri içeriklerin çalışmalarına da tüm hızımızla devam ediyoruz” diyor. Kendi çocukları için gösterdiği özeni, kanaldaki tüm projelere yansıtmaya çalıştığını vurgulayan Zeren, “İçeriklerin oluşmasında, çocuklarımdan destek alıyorum, eleştirilerine kulak veriyorum. Geriye dönüp baktığımda, çocukluğumda oynadığım oyunların şu an işim olduğunu görüyorum. Bu çok mutluluk verici bir durum. Küçükken yumurtalara yüz çizer ve onları konuştururdum. Her durumla ilgili şarkılar uydurur, evde tekerleme söyleme yarışmaları düzenlerdim. Sanırım en büyük şansım atasözü ve deyimsiz konuşmayan bir babam olmasıydı. Mesela oyuna dalıp, almam gerekenleri unutarak eve döndüğümde, babam beni bakkala geri gönderir ve ‘Akılsız başın ceremesini ayaklar çeker’ derdi. Bu ve bunun gibi yaşadığımız her olumlu ya da olumsuz durumu bir atasözü ya da deyimle taçlandırırdı. O günden bugüne hayatıma eşlik eden atasözü ve deyimleri yeni bir projede değerlendireceğiz” diyor. (MEYPOM Çocuk: https://www. youtube.com/meypomcocuk) “Yayınevleri ortalama 3 ay dayanabilir” Virüs yayıncılık sektörü üzerinde de olumsuz bir etki yaptı. Türkiye Yayıncılar Birliği, salgınının yayıncılık sektörü ve paydaşları üzerindeki etkilerini görmek amacıyla 0608 Nisan tarihleri arasında yaptırdığı anketi cevaplayan yayınevlerinin satışlarının, adet bazında ortalama yüzde 63 düştüğü ve mevcut personelde değişiklik yapmadan faaliyetlerini 3 ay sürdürebileceğini gösterdi. Bu zorlu süreçte dayanışma çağrısını yineleyen Türkiye Yayıncılar Birliği, #evdeyimokuyorum kampanyasıyla herkesi, evde geçirilen vakti okuyarak değerlendirmeye ve kitapları, tedarik zincirinde zor günler yaşayan kitabevlerinden tedarik etmeye davet ediyor. Ankette yer alan sorulara verilen cevaplardan yola çıkarak sektörün geneline yönelik yapılan modelleme çalışmasına göre; 4 Basılan ama dağıtılamayan toplam başlık sayısının yaklaşık 1695, 4 Basılan ama dağıtılamayan toplam kitap adetinin yaklaşık 5 milyon 222 bin155, 4 Yayınlanmasından vazgeçilen veya askıya alınan kitap sayısının yaklaşık 3 bin 890 adet olduğu tahmin ediliyor. 43 yayınevi 15 ay arası süre boyunca dayanacak gücü olduğunu ifade ederken, 16 yayınevi 612 ay arası dayanabileceğini belirtiyor. Kalan 17 yayınevi ise herhangi bir öngörüde bulunamadığını ifade ediyor. Anketi yanıtlayan yayınevlerinin ortalaması alındığında, mevcut personel pozisyonunda değişiklik yapmadan faaliyetlerini yürütmeye dayanma süresi ortalama 3 ay olarak ortaya çıkıyor. Yapılan tüm çalışmalar, kültürel hayatın en önemli yapı taşlarından biri olan yayıncılık sektörünün oldukça ciddi bir krizin içinden geçtiğini gösteriyor. Bu krizin en az hasarla atlatılması için Türkiye Yayıncılar Birliği, devletin açıkladığı tedbirler kapsamında kamu hizmeti yapan yayıncıların; 4 Kısa dönem çalışma ödeneğinden öncelikli ve ivedilikle yararlandırılmasını, 4 Açıklanan KGF ve benzeri banka kredilerinden yararlandırılmasına öncelik verilmesini, 4 Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açıkladığı kitap alım bütçesi sırasında ve bankalardaki kredilendirme sırasında, çok zor durumda olan sektörün vergi borcu sorgulamasından muaf tutularak hareket edilmesini talep ediyor. Bayram coşkusu balkonlarda kutlanacak Koronavirüs tedbirleri kapsamında bu yıl sokaklarda ve meydanlarda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarının yasaklanmasının ardından Beylikdüzü Belediyesi, ilçe halkını “100. yılında, evlere sığmayan 23 Nisan” kutlamalarına katılmaya davet etti. 23 Nisan için özel olarak “23nisan.beylikduzu.istanbul” web sitesi üzerinden bayram programları hazırlayan ve yaşanan olumsuzlukların kutlamalara engel olmayacağını belirten Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, “23 Nisan’ın 100. yıl coşkusunu evlerden taşıracağız. Tüm çocuklarımızı 23 Nisan etkinliklerimize bekliyoruz” dedi. 23 Nisan için özel olarak hazırlanan sitede Mustafa Kemal Atatürk’ün unutulmaz fotoğrafı yer alarak “Her Bir Fotoğraf O’nu Anlatır” isimli kolaj çalışma sı çocukların fotoğraflarından oluşacak. Sitedeki adımları takip ederek gönderilen fotoğraflarla çocuklar Atatürk mozaiğinin bir parçası yapılıyor. 23 Nisan’a özel sohbet ve konser programlarının yapılacağı etkinlikler kapsamında, 15.00’de Beylikdüzü Belediyesi TV kanalında “100. yılın çocuklarıyla sohbet” isimli programda Sunay Akın, Şevval Sam yer alıyor. Beylikdüzü Gençlik Senfoni Orkestrası özel 23 Nisan şarkısını seslendirecek. 23 Nisan Perşembe günü, tüm Beylikdüzü Belediyesi sosyal medya hesaplarında, web sitesinde ve ses araçlarından yapılacak yayınla Beylikdüzü sokaklarında yankılanacak. “Saat 19.00’da herkes camlarda” çağrısı yapacak olan Belediye, 23 Nisan’da balkon ve camları süsleyerek hep bir ağızdan bayraklarla 23 Nisan şarkısını söylemeye davet ediyor. İstanbul Modern’den 23 Nisan özel İstanbul Modern, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda tüm çocukları üretken ve yaratıcı bir geri dönüşüm projesi yapmaya davet ediyor. Müze, “Geri Dönüşüm Dostları” adlı etkinlikle çocukları korona günlerinde evlerindeki plastik başta olmak üzere birçok kullanılmayan nesneyle oyuncak karakterler tasarlamaya çağırıyor. 18 Nisan 30 Nisan tarihleri arasında devam edecek olan etkinlik için #sanatasarıl etiketiyle yapılan paylaşımları sosyal medya ve müzenin internet sitesinde 18 Mayıs’ta yayımlanacak. İstanbul Modern’in sanatçılarla işbirliği yaparak hayata geçirdiği projede çocukların çevre sorunlarına ve özellikle bu günlerde artan plastik kullanımına yönelik farkındalık kazanması amaçlanıyor. Evlerdeki atık malze melerle sanatçıların rehberliğinde kendi sanat yapıtlarını yaratma imkânı tanınıyor. Antonio Cosentino, İsmet Değirmenci, Nermin Er, Murat Germen, Seçkin Pirim ve Ekin Saçlıoğlu’nun çocuklar için tasarladıkları altı farklı etkinliğin yanı sıra İstanbul Modern Eğitim ve Sosyal Projeler Bölümü de müzenin internet sitesinde farklı geri dönüşüm malzemeleriyle yapılabilecek etkinlik önerileri sunuyor. İstanbul Modern’in yapmış olduğu üç farklı projeye katılan çocuklar, “Sanata Sarıl Katılım Belgesi”ni dijital olarak almaya da hak kazanıyor. Koronavirüs gitarist Seligman’ı da aldı Koronavirüse yakalanıp iyileşenlerin yanı sıra hayatını kaybeden birçok ünlü isim var. Son olarak David Bowie’nin bas gitaristi Matt hew Seligman virüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Uzun yıllar David Bowie ile birlikte çalışan İngiliz bas gitarist, Londra’daki St. George’s Üniver site Hastanesi’nde tedavi görüyordu. 64 yaşındaki müzisyen, cuma günü ağır bir inme geçirmiş ve solunum cihazına bağlanmıştı. Çocukların bayramı ve düşündürdükleri 23 Nisan Çocuk Bayramı kapıda… İki gün sonra çocuklar ve gençler ve yaşlılar balkonlara çıkarak, pencerelerden sarkarak Atatürk’ün bu ülkenin çocuklarına armağan ettiği bu anlamlı günü bayraklar sallayarak, İstiklal Marşı’nı okuyarak kutlayacak. Aslında, dünya çocuklarına da bir armağan 23 Nisan. Küçüklerin, pırıl pırıl zihinlerin sonuna kadar hakkı böyle anlamlı bir bayram. Şu Koronavirüs günlerinde, Kadıköy Belediyesi de, kendilerine ait üstü açık bir otobüs ve çalışanlarından oluşan küçük bir orkestra ile mahalleler arasında dolaşarak, uzaktan da olsa, selam etmek istedi semt çocuklarına. Biraz izledim televizyondan. Ne kadar güzel bir düşünce… Ama Kadıköy Kaymakamı “yassak” demiş! Neden? Başka örnekleri de var insanlara moral vermek için yapılan bu tür etkinliklerin. O zaman, neden bu yasak? Sorunun cevabını çok iyi biliyoruz da, yine de soruyoruz işte: “N e d e n?” Genelde, siyasi iktidar tarafından hemen her konuda estirilen olumsuz havanın yıpratıcı etkileri giderek tırmanıyor! İnsanları bu kadar kasmaya, bunaltmaya gerek var mı? Muhsin Ertuğrul’a saygı Yüzümü bir kez daha çocuklara dönüyorum. Çocuklara ve tiyatroya; onların tiyatro ile olan ilişkilerine, tiyatro ile katedecekleri aydınlık yola dönüyorum. Muhsin Ertuğrul tarafından 1935 yılında İstanbul Şehir Tiyatroları bünyesinde tohumları atılan çocuk tiyatrosu bu yıl 85. yaşını sürüyor. Ne kadar doğru söylemiş, “Eğitim ve Tiyatro” üstüne sıklıkla yazdığı yazılarda Muhsin Hoca, tiyatronun çocuğun yaratıcı gücünü en kolay geliştiren biricik etkili sanat alanı olduğunu dile getirirken. “Çocuk beyni, çocuk zekâsı ancak tiyatro havasında, alabildiğince sınırsız ve engelsiz uçar. Ben o kanıdayım ki her mahallede bir çocuk tiyatrosu, her ilde bir gençlik tiyatrosu kurulmadıkça, siz isterseniz bin bir kalkınma planı yapın, o planları uygulayacak aydın genç bulamazsınız! Bizim kafa düzeyimiz de bir santim yükselmez! Çocuk dediğim zaman, ben, onda yarının gençliğini görüyorum. Hani şu Atatürk’ün emanetini onlardan başka bırakacak kimselere güvenemediği has gençliği… İşte onun için dönüp dolaşıp Çocuk Tiyatrosu üstünde direniyorum.”* Günümüze gelince; “Ne durumda çocuk tiyatrosu?” “Muhsin Hoca’nın düşündüğü çizgide mi yol alıyor? Ayrı bir tartışma konusu. Ama, şunu da unutmamak gerekir; internet, televizyon ortamında yayılan sözde tiyatro tadındaki tutucu ve basit içerikli küçük anlatılardaki zararlı çizimlere “Hay Allah! Gözden kaçmış” diyebilen yöneticiler de var… Popülist ve yaranmacı kültürün toplumları sarmaladığı bir ortamda çocuk tiyatrosu hassasiyetle üzerinde durulması gereken çok ciddi bir konu. İlim ve fen Çocuklara, aileleriyle, olabildiğince güzel resimler çizerek, yazılar yazarak unutulmaz kılacakları bir 23 Nisan Bayramı diliyorum ve son sözü Mustafa Kemal Atatürk’e bırakıyorum: 27 Ekim 1932’de yaptığı bir konuşmada “Toplumu günümüz icaplarına göre ilerletmek için ilim ve fen lazımdır” demiş. “İlim ve fen teşebbüslerin merkezi, uygulamaları ise mekteptir. Mektebin vereceği ilim ve fen sayesindedir ki Türk ulusu, sanatı, iktisadiyatı, şiir ve edebiyatı, bütün mükemmel ve yeni şeyler ile inkişaf eder.” “Gerçeklerin Düşleri: Tiyatro Düşünceleri” Yarışma SanaGtüçınlaürmıüÖzdülü başvuruları uzatıldı Bu yılki teması “Gündelik Yaşama Dair” başlığı altında belirlenen yarışmanın 30 Nisan olan son başvuru tarihi 31 Mayıs’a uzatıldı. Ödüller, çağdaş sanat alanındaki gelişmeleri desteklemek ve genç sanatçılara destek olmak amacıyla Resim ve Heykel Müzeleri Derneği ve Akbank Sanat iş birliğiyle düzenlenen yarışma sonucunda veriliyor. Yapılan başvuruları bu yıl, Ayşe Erkmen (Sanatçı), Dejan Kaludjerovic (Sanatçı, Verein K Viyana kurucusu), T. Melih Görgün (Sanatçı, küratör, Sinopale kurucusu) oluşan jüri değerlendirecek. Birinci seçilen esere 15 bin lira para ödülü verilecek yarışmada seçilen eserler 9 Haziran31 Temmuz tarihleri arsında Akbank Sanat’ta yapılacak sergiyle sanatseverlere sunulacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle