16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: EZGİ KARDEŞ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 [email protected] 20 NİSAN 2020 PAZARTESİ BM raporunda, salgında 300 bini aşkın kişinin yaşamını yitirebileceği belirtildi Afrika için korkutan uyarı Kıta genelinde nüfusun yaklaşık yüzde 36’sının evlerinde kullanılabilir su olanağından yoksun olduğuna, bin kişi başına sadece 1.8 hastane yatağı düştüğüne dikkat çekiliyor. Asya, Avrupa ve ardından Amerika’yı kasıp kavuran yeni tip koronavirüs salgınının (Covid19) bir sonraki merkez üssünün, dünyanın en yoksul kıtası Afrika olacağı kaygıları artıyor. Dünya çapında salgında can kaybı dün itibarıyla 164 bine, vaka sayısı ise 2 milyon 393’e yükseldi. Yaklaşık 614 bin kişinin ise iyileştiği belirtildi. Şu ana kadar hayatını kaybeden kişilerin yaklaşık 3’te 2’sinin, yani yaklaşık 100 binin Avrupa’dan olduğuna işaret ediliyor. Afrika genelinde ise Covid19 vakaları 20 bini aşarken pandeminin kıtadaki seyrine ilişkin korkutucu senaryoya işaret eden bir açıklama geldi. BM Afrika Ekonomik Komisyonu (UNECA) tarafından hazırlanan raporda, Afrika’da 300 bini aşkın kişinin koronavirüsten ölebileceği belirtildi. 29 milyon kişinin de aşırı yoksulluğa sürükleneceği vurgulanan raporda, “Ortak refahımızı korumak ve inşa etmek amacıyla derhal bir sağlık ve sosyal güvenlik ağı oluşturulması için en az 100 milyar dolarlık kaynak gerekiyor” denildi. Virüsün yayılmasının durdurulmaması halinde de kıtada bu yıl içinde 3.3 milyon insanın yaşamını yitirebileceği tahminine yer verildi. Raporda ayrıca, Afrikalıların yüzde 36’sının evlerinde kullanılabilir su olanağından yoksun olduğu, bin kişi başına sadece 1.8 hastane yatağı düştüğü kaydedildi. Kıtada çok sayda kişinin HIV/AIDS, tüberküloz ve yetersiz beslenme nedeniyle hastalığa karşı savunmasız olduğunun da belirtildiği raporda kent nüfusunun yüzde 56’sının virüsün kolayca yayı Güney Afrika’da Cape Town’da çocuklara salgınla mücadelede sosyal mesafe kuralları öğretiliyor. labileceği aşırı kalabalık gecekondu mahallelerinde yoğunlaştığı da ifade edildi. Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nin dün açıkladığı verilere göre, son 24 saatte 2 bin civarında yeni vaka tespit edilirken virüsün bulaştığı kişi sayısı 20 bin 270 oldu. Hayatını kaybedenlerin sayısı 1025’e yükseldi, 4 bin 700 kişi ise iyileşti. Rusya’da vakalarda artış Salgının geç ulaştığı ülkelerden Rusya, dün vakalarda en büyük artışı yaşadı. Moskova, 24 saatte 6 bin 60 kişide daha Covid19 görüldüğünü açıklarken ülke genelindeki vaka sayısı 42 bin 853’e yükseldi. Öte yandan, dün iki ayın en düşük vaka sayısının kaydedildiği Güney Kore, sosyal mesafe önlemlerini gevşetmeye hazırlanıyor. ‘SALGINLAR, EKOSISTEMIN TAHRIBATININ SONUCU’ Dünyayı sarsan Covid19’un nasıl ve nereden çıktığına yönelik tartışmalar, komplo teorileri tüm hızıyla devam ederken bilim insanları doğal yaşama verilen ağır tahribata dikkat çekiyor. Alman DW’ye konuşan Sürdürülebilir Avrupa Araştırma Enstitüsü’nden çevrebilimci Joachim Spangenberg, içinde bulunduğumuz bu durumu yaratanların insanlar olduğunu söylerken şu ifadeleri kullanıyor: “İnsanlar ormanları tahrip edip diğer canlıların doğal yaşam alanlarına yerleştikçe, hastalıklara yol açan ama normalde bu alanlardan dışarı çıkmayacak olan organizmalara ma ruz kalıyor.” Teksas Üniversitesi Sağ lık Bilimleri Merkezi’nden virolog Prof. Yan Xiang’e göre de salgının nedeni, insanların vahşi hayvanlara giderek daha da fazla yaklaşması. Xiang, “Bu bizi vahşi hayvanlardaki virüslerle daha çok temasa geçiriyor” diyor. Benzer bir şekilde Yeni Zelanda’daki Massey Üniversitesi’nden enfeksiyon hastalıkları profesörü David Hayman da “Nüfusun ve nüfus yoğunluğunun artması ile doğal yaşam alanlarının insanlar ve çiftlik hayvanları tarafından tahrip edilmesi enfeksiyon riskini artırıyor” saptamasında bulunuyor. Pekin’e soruşturma talebi Lukaşenko maskesiz bir halde oğluyla Paskalya ayinine katıldı. Belarus’ta kiliseye akın Dün dünya genelinde 260 milyondan fazla Ortodoks Hıristiyan Paskalya Bayramı’nı kutladı. Kilise liderlerinin koronavirüs salgınından kaçınmak için evde kalınması çağrısına çoğunlukla uyulduğu ve Ortodoksların kutlama ayinlerine çevrimiçi ya da televizyondan katıldığı bildirildi. Ancak bazı ülkelerde kiliselere gidenler de oldu. Bunlardan biri de Belarus. Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukaşenko, Paskalya ayinine katılımları engelleyen ülkeleri eleştirdi. Lukaşenko başkent Minsk’in doğusundaki bir köy kilisesini ziyareti sırasında “kiliseye giden yolu kapatanları onaylamıyorum” dedi. Lukaşenko, oğluyla birlikte maskesiz gittiği kilisede mum yakıp, cemaatle sosyal mesafe kuralına aldırmadan sohbet etti. Salgını engellemek için temel önlemleri uygulamayan ve kiliseleri açık tutan çok az ülkeden biri olan Belarus’ta, sağlık yetkilileri ve kilise liderlerinin evde kalınması çağrılarını görmezden gelen 130 bin kişinin ayinlere kiliselerde katıldığı belirtildi. Lukaşenko’nun salgını ciddiye almayıp, futbol maçları dahil etkinliklerin sürmesine izin verdiği ülkede şu ana kadar 47 kişinin koronavirüsten öldüğü bildirildi. Geçen cuma günü ülkede 4 bin 779 vaka olduğu açıklanmıştı. Rusya’da Patrik Kirill’in Moskova’daki kilisede yönettiği ayine dışardan katılım alınmadı. Ayin televizyondan yayımlandı. Yeni tip koronavirüs (Covid19) salgınının merkez üssü haline gelen ABD’de krizin kötü yönetildiği eleştirileri ve büyüyen işsizlik rakamları nedeniyle sıkışan Beyaz Saray’ın sistematik olarak hedef aldığı Pekin’e uluslararası baskılar artıyor. Washington yönetiminden kimi isimlerin ve ABD basınının gündeme getirdiği, Covid19’un Çin’in Wuhan kentindeki yüksek güvenlikli viroloji laboratuvarından yayıldığı iddiaları sürerken Pekin’e şeffaflık ve hesap vermesi yönünde çağrıda bulunan ülkeler arasına Avustralya ve Almanya da katıldı. Avustralya Dışişleri Bakanı Marise Payne, salgının Çin’de ortaya çıkışı ile ilgili olarak soruşturma talebinde bulundu. Çin’in şeffaflığı konusunda ciddi kaygılarının olduğunu söyleyen Payne, “Salgınla mücadele ve elde edilen bilgilerin diğer ülkelerle paylaşılması konusunda bilinmeyen detayların olduğunu ve bunun ancak bağımsız bir soruşturma sonucunda açıklığa kavuşabileceğini” belirtti. Almanya Kalkınma Bakanı Gerd Müller de Çin yönetiminin salgının nasıl başladığına dair bilgileri şeffaf bir şekilde paylaşması gerektiğini ifade etti. Müller, “Virüs Wuhan kentinde ilk görüldüğü anda Çin’in konuyu uluslararası bilgi alışverişine açması gerekirdi” dedi. ‘Sonuçlarıyla yüzleşmeleri gerek’ Öte yandan, ABD Başkanı Donald Trump da Çin karşıtı açıklamalarını sürdürüyor. Trump, Pekin’in salgındaki rolüne ilişkin, “Eğer hataysa hatadır ama kasten sorumlular ise sonuçlarıyla yüzleşmeleri gerek” diye konuştu. Trump yönetimi, ilk olarak Çin yanlı sı olmakla suçladığı ve kendilerini “yanlış yönlendirdiği” gerekçesiyle Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) yardım fonlarını durdurmuştu. Daha sonra ise salgının ortaya çıkış nedeniyle Pekin’e suçlamalar yöneltmişti. Çin’in 3 bin 300 olarak duyurulan can kaybı sayısını geçen hafta güncelleyerek 4 bin 600’e yükseltmesi de bu tepkileri körükleyen bir faktör olmuştu. İngiltere ve Fransa’dan da Pekin’e şeffaflık çağrıları yükselmişti. Çin: İhtimal yok Pekin’den salgının Wuhan kentinden koronavirüs üzerine çalışan bir laboratuvar çalışanları aracılığıyla bulaşmış olabileceği iddialarına ret geldi. Wuhan Viroloji Enstitüsü Başkan Yardımcısı Yuan Zhiming, “Enstitüde ne tür araştırmalar yürütüldüğünü, virüslerin ve numunelerin nasıl kontrol edildiğini çok net biliyoruz. Baştan beri söylüyoruz; virüsün bizden çıkmış olması ihtimali yok” ifadesini kullandı. TECRIT KARŞITLARI SOKAKLARDA ABD’nin Michigan eyaletinde karantinaya karşı Cumhuriyetçi kanattan muhafazakâr grupların başlattığı gösteriler, Demokratların yönettiği Minnesota, Virginia, Kaliforniya ve Kentucky’ye sıçradı. “Evde kal” çağrılarına tepki gösteren protestocular, yeniden işlerine dönmek istediklerini dile getirdi. Teksas’ta tecrit karşıtı gruplarsa, Beyaz Saray Covid19 ile Mücadele Görev Gücü’nde yer alan ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Müdürü Dr. Anthony Fauci’nin görevden alınmasını talep etti. New Hampshire’de de silahlı göstericiler, Demokratların yönetimindeki valilik konağının tecrit edilmesini istedi. New York’ta ise Trump yönetiminin salgına karşı izlediği politikalara karşı eylemler vardı. MAL ALIMI İÇİN İHALE İLANI Manavgat Sümer Tekstil Kuyum Tarım Taşımacılık İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından uygulanmakta olan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı (13.Etap) kapsamında Antalya, Manavgat, Doğançam Mahallesi’nde gerçekleştirilecek Natürel Sızma Zeytin Yağı Üretim Ambalajlama Tesisi Teknoloji Yenileme Yatırımı kapsamında mal alım ihalesi yapmaktadır. İhaleye katılım koşulları, isteklilerde aranacak teknik ve mali bilgileri de içeren ihale dosyası www.manavgatsumerzeytinyagi.com internet adresinden görülebilir. Ancak, ihale dosyası Manavgat Sümer Zeytinyağı Fabrikası, Doğançam Mahallesi, Tekandız Mevkii, Manavgat, Antalya, adresinden temin edilebilir. Teklif teslimi için son tarih ve saat: ilanın yayım tarihinden itibaren 15. Gün, en geç saat 10:00 Gerekli ek bilgi ve açıklamalar www.manavgatsumerzeytinyagi.com’de yayınlanacaktır. Teklifler ilanın yayım tarihinden itibaren 15. gün en geç saat 10:00’da ve Manavgat Sümer Zeytinyağı Fabrikası, Doğançam Mahallesi, Tekandız Mevkii, Manavgat, Antalya, adresinde yapılacak oturumda açıklanacaktır. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1160393) NETANYAHU’YA SOSYAL MESAFELİ PROTESTO İsrail’de dün Başbakan Binyamin Netanyahu yönetimi protesto edildi. Tel Aviv’de sosyal mesafe kuralına yer yer uyarak toplanan yaklaşık 2 bin kişi, yönetimin salgınla mücadele gerekçesiyle koronavirüs tespit edilmiş ya da şüpheli vakaların cep telefonu aracılığıyla takip edilmesine olanak tanıyan uygulamaları hayata geçirme hamlesi ne tepki gösterdi. Eyleme sol cepheden siyasiler de katıldı. İsrail’de koalisyon görüşmeleri sonuçsuz kalmış halde. Geçici görev yapan yolsuzluk iddialarının merkezindeki Netanyahu’nun virüse karşı terörle mücadele teknolojisini devreye sokması tartışma yarattı. Ülkede salgın nedeniyle can kaybı 171’e, vaka sayısı 13 bin 362’ye yükseldi. Salgının yayılmasına karşı uygulamaya konan kısıtlamaları kademeli olarak kaldırmaya hazırlanan Almanya, sağcı grupların önlemlerin acil kaldırılması talebiyle düzenlenen eylemlerine sahne oldu. Berlin’deki protestoya polis, “fiziksel mesafe kuralına” uyulmadığı gerekçesiyle müdahale etti. Berlin ek destek paketi düşünüyor Almanya’da yeni tip koronavirüsle mücadelede izlediği yol Angela Merkel liderliğindeki koalisyon hükümetine halk desteğini artırırken gözler Berlin’in kademeli açılış planlarında. Robert Koch Enstitüsü önceki gün, Almanya’da salgında yaşamını yitirenlerin sayısının 242 daha artarak toplamda 4 bin 548’e yükseldiğini duyurdu. Vaka sayısının da 3 bin 609 artışla 144 bin 406 olduğu kaydedildi. Toplam iyileşen sayısı da 88 bin olarak açıklandı. Alman televizyon kuruluşu RTL/ntv tarafından Forsa Enstitüsü’ne yaptırılan ankete göre ise koalisyonun büyük ortağı Merkel’in partisi Hıristiyan Demokrat Birlik ve küçük ortak Hıristiyan Sosyal Birlik partilerine destek bir hafta öncesine oranla iki puan artarak yüzde 39’a ulaştı. Daha önceki anketlerde bu seviyede olmayan destek, 2017’deki yüzde 32. 9’luk oranı da geride bıraktı. Öte yandan hükümetin gerek bireysel gerekse başta otel ve restoranlar olmak üzere kimi sektöre yönelik ek mali destek paketi için planlama yaptığı haberleri gündeme yansıdı. Alman basınında bu çerçevede yarı zamanlı çalışanlara ek ödeme üzerinde değerlendirmeler yapıldığı aktarıldı. Erdoğan ve Trump görüştü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede ikili meselelerin yanı sıra bölgesel gelişmeler de ele alındı. İki lider, koronavirüs salgınının kamu sağlığı ve ekonomilerimize oluşturduğu tehdide karşı yakın işbirliklerini sürdürme noktasında mutabık kaldı. l DHA Johnson’a baskı giderek artıyor Yeni tip koronavirüsle (Covid19) mücadelede aldığı tartışmalı kararların ardından kendisi de salgına yakalanan ve yoğun bakım tedavisinin sonucunda iyileşen İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın kriz yönetim sürecine ilişkin çarpıcı bir iddia daha ortaya atıldı. Sunday Times gazetesi dün manşetten gördüğü “İngiltere’nin uyurgezer bir şekilde felakete yürüdüğü 38 gün” başlıklı haberinde, salgının erken döneminde yapılan tüm uyarılara rağmen hükümetin eylemsizlik halini yazdı. Habere göre, Johnson, Covid19 gündemli acil durum toplantılarına 2 Mart’a kadar katılmadı ve 5 toplantıyı kaçırdı. Haberde, “Tarihin en büyük felaketiyle uğraşırken Johnson, Brexit sürecini tamamladı, kabinede değişiklik yaptı ve hamile nişanlısı ile kırsala gitti” ifadeleri yer aldı. Hong Kong’da tutuklama gerilimi Hong Kong’da geçen yıl yapılan hükümet karşıtı kitlesel protesto gösterilerini düzenledikleri suçlamasıyla önceki gün 15 aktivistin tutuklanması uluslararası Hakkında tutuklama karatepkilere yol açtı. rı çıkarılan isimler arasında Tutuklananlar ara eski vekil, aktivist Martin sında “demokra Lee de var. sinin babası” olarak anılan, Demokrat Parti’nin kurucusu 81 yaşındaki Martin Lee, milyoner yayıncı Jimmy Lai, eski parlamenter ve avukat Margaret Ng de bulunuyor. Dün ise bazı isimlerin kefaletle serbest bırakıldıkları bildirildi. Londra tepkili ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, gelişmeye ilişkin kaygılı olduklarını söyledi. Merkezi Pekin yönetimiyle, Hong Kong’daki temsilcilerinin “şeffaflık, hukukun üstünlüğü ve bölgenin özerkliğini garanti eden Çinİngiliz Ortak Beyannamesi hükümlerine uymayan tutumlar izlemeye devam ettikleri” çıkışı yaptı. İngiltere Dışişleri Bakanlığı da barışçıl protesto hakkının “Hong Kong’un yaşam tarzı için temel olduğunu” belirtti. Uluslararası Barolar Birliği de tutuklamaları kınadı. “Adaletin şeffaf bir şekilde uygulanması çok önemli, özellikle de dünya pandemi ile uğraşırken” açıklaması yaptı. Hong Kong’da geçen yıl protestolar, zanlıların ana kara Çin’e iadesini öngören bir yasa tasarısının gündeme gelmesiyle alevlenmişti. Ardından Pekin yanlısı yönetime karşı reform talepleriyle gösteriler aylarca sürdü. Cezaevinde zehirlendiler Çad’da, El Kaide bağlantılı Boko Haram militanı olmakla suçlanan 44 kişinin tutuldukları cezaevinde öldükleri bildirildi. Çad Başsavcılığı, zanlıların hücrelerinde cansız bedenlerinin bulunduğunu söyledi. Otopsi sonucunda dört tutukluda kalp durması ve nefes alamamaya yol açan bir maddenin izine rastlandığı da duyuruldu. Boko Haram’ın, Bohoma kentinde Çad ordusuna 23 Mart’ta düzenlediği saldırıda 98 asker ölmüştü. Ardından Çad ordusu geniş çaplı operasyon başlatmıştı. 70 militanın yakalandığı duyurulmuştu. Ölen 44 zanlının operasyonda yakalananlar arasında olduğu belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle