17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 11 NİSAN 2020 CUMARTESİ HABER EDİTÖR: ASLAN YILDIZ CAFER KURT İktidardaki koalisyonun birleştirici ideolojisi milliyetçilik. Kendi aralarındaki birliği sağlamak için değil; milli duyguları gelişkin halkımızı iktidarın eylem ve girişimlerinin arkasında tutabilmek, kitle desteğini seferber edebilmek için. Akçura örneği Tarihimize dönelim yeniden: Niyazi Berkes Hoca’nın en sevdiğim yazılarından birisinin başlığı “Unutulan Adam”dır. Ziya Gökalp ve Yusuf Akçura’nın doğumlarının yüzüncü yıldönümünde kaleme aldığı Yüz yıl önce de milliyetçilik, Kurtuluş Savaşımız ile birlikte bağım Unutturulan ilke yazıda, Akçura’nın bu zaman dilimi içinde adım adım nasıl unutulduğunu sız bir milli devlet inşası sürecin anlatır Berkes. Aslında Akçura unu de önemliydi. Ancak bugünkü milliyetçilikten en temel farkı, saray merkezli olmaması ve tüm bileşenleriyle birlikte, halkçılık program ve doğrultusu etrafında toparlanmasıydı. Milliyetçilik ile halkçılık, Atatürk’ün halk egemenliği olarak sunduğu reçeteyle de bağlantılı olarak, milletin içte saraya, dışta emperyalizme karşı egemen olmasının bütüncül programıydı. Öyleyse halkçılık bizim demokratik gelişim tarihimizde çift anlamlı: İlkin halkın egemen olması bakımın rıyla meydanları inletiyorlar. Yeri geliyor; ekonomik çöküş tehditlerine karşı, “göbeğimizi kendimiz keseriz” cümleleri de havada uçuşuyor. Dış ülkelerle kavgada, içeride milliyetçi dalgayı yönetebilmek için gerekirse ekonomiyi, üretimi, dengeleri feda edebileceklerini söyleyen bir koalisyon tarafından yönetiliyoruz. Anlamı bu. Ya şimdi? Tüm dünyayı olduğu gibi, virüs bizi de etkiliyor. Ama en fazla, çalışmak ve dışarı çıkmak zorunda olan geniş halk çoğunluğunu. Oy tulan değil, halkçılıkla bağları koparan milliyetçi siyasetler tarafından bilinçli olarak “unutturulan adam”dır. Nedeni açık: Akçura 1923’te Türk Ocağı’nda sunduğu ve “Türk Milliyetçiliğinin İktisadi Menşelerine Dair” başlığıyla yayımlanan konferans metninde, milli ve bağımsız yeni devletin yükselişinin ancak ve ancak iktisadi bir programla ilişkili olabileceğini açıklıkla ortaya koyduğu gibi, Osmanlı’nın çözülmesini de bu iktisadi program eksikliğiyle ve halkın sırtına bindirilen yüklerle açıklar. Şöyle der bir yerde: “Tebaadan alınan vergi, tebaanın dan siyasal bir demokrasi formülü sa iktidarın cümleleri, öncelikleri bu refahının sağlanmasına, gelişme dür; ikincil olarak da ayrıcalıklı sınıf, kez farklı: “üretimi ve ihracatı sür ve ilerlemesine kullanılmazdı; ver katman, meslek ve zümrelerin ayrıca dürmek en önemli hedef” deniyor, gi de harp ganimetleri gibi sultan ve lıklarının kaldırılması, ayrıcalıklı olma “çarklar dönmeli” deniyor. Ne paha hâkim zümrenin, saray ile konakla yan kesimlerin şartlarının eşitlenme sına? Halk sağlığı pahasına. rın masraflarına karşılık oluşturur si arayışıdır; sosyal anlamda bir de Dış ülkelerle krizde milliyetçi dalga du. Ganimetler yetmediği takdirde, mokratikleşme formülüdür. Ne ka için ekonomi ikincil olabiliyor, ama içe saray ve konakların bütçe açığı ver darı başarılmıştır, ne kadarı söylemde kalmıştır, bunlar ayrı tartışma konusudur. Ancak formül bu iki düzeydedir. Tam da bu yüzden, halkçılıktan bağımsız bir millicilik söylemi, şovenizmden öteye geçmeyen ve faturayı hep halka ödeten hatalar zincirinin kılıfı yapılmıştır hep. Bugün olduğu gibi. İlginç değil mi? İktidar Rusya ile ride halk sağlığını ilgilendiren bir konuda, geçici bir süreliğine bile olsa ekonomi ikinci plana atılamıyor. İşte bugünkü milliyetçilik ve halkçılık bölünmesinin en açık örneği budur. Çelişki mi? Hayır. Çünkü her ikisinde de bedeli en yoksullar ödüyor. Dış ülkelerle iktidarın yanlış tercihleri nedeniyle ilişkiler gerildiğinde ekonomik bozulmanın faturasını işsizlikle, pahalılıkla halk ödüyor. İçeride virüse rağmen giyle, o da yetmezse sikkelerin tağşişi, yani bir nevi gizli el koymayla kapatılırdı.” Saptama net. Milli bir program, sözünü ettiği bu düzeni karşısına alan bir halkçılık siyasetine yönelmediği sürece başarılı olamazdı. Milli bir devletin yükselişi, siyasette saray yerine halk egemenliğine dayalı bir rejimle; ekonomide halkın sırtından geçinmeye son veren bir programın ilan uçak krizi yaşıyor, ipler geriliyor. “Ge ekonominin çarklarını döndürmenin ön edilmesiyle mümkün olacaktı. Halk rekirse tezek yakarız” diyorlar. Amerika celikli görülmesi karşısında, faturayı yi çılık, bu ikisinin kesişim kümesiydi. ile rahip krizi çıkıyor; ekonomiyi kaste ne hastalanma riskiyle birlikte çalışan Yüz yıl sonra tablonun nasıl olduğu derek “bedeli neyse katlanırız” nidala halk ödüyor. na şimdi siz karar verin. İçişleri Bakanlığı bugün ve yarın yurttaşların sokağa çıkmasını yasakladı 31 ilde sokak yasak İçişleri Bakanlığı’ndan bugünden itibaren başlamak üzere hafta sonu boyunca büyükşehir statüsündeki 30 il ile Zonguldak il sınırları içinde bulunan tüm yurttaşların sokağa çıkmaları yasaklandı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, dün saat 24.00 ile pazar günü saat 24.00 arasını kapsayacak yasağa ilişkin “Büyükşehir statüsündeki 30 ilimiz (Adana, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Kayseri, Kocaeli, Konya, Malatya, Manisa, Mardin, Mersin, Muğla, Ordu, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa, Tekirdağ, Trabzon, Van) ile Zonguldak il sınırları içinde bulunan tüm vatandaşlarımızın sokağa çıkmaları yasaklanmıştır” ifadelerine yer verildi. Öte yandan, cezaevlerindeki tüm görüşler, nakiller, aile görüşme odalarının kullanımı, 30 Nisan’a kadar ertelendi. l ANKARA/ Cumhuriyet KOCA: ARTIŞ HIZINDA AZALMA VAR Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, önümüzdeki 23 haf ca, “Vaka sayısına göre ölüm oranı yüzde 2.15’tir. Nüfusu 10 tanın önemli olduğunu vur milyonu aşan ülkeler arasında gulayarak “Test sayısını ar Türkiye 12. sırada yer almak tırdığımız dönemde vaka sa tadır. İstanbul için şu anda ya yısının artışı doğal. Hastane tak yoğun bakım doluluk ora ye yatış, yoğun bakıma yatış nımız yüzde 59.5. Normal ya ve entübe edilen hasta sayı taklarımızın doluluk oranı yüz sının stabil döneme girdiği de 50.2. Şu an herhangi bir so ni, artış hızının yavaşladığını runumuzun olmadığını söyle söyleyebiliriz. Bu bizi rahatlatmamalı” dedi. Kapatılan Bakan Koca yebiliriz. Türkiye’deki yatak doluluk oranımız yüzde 36.3” di hastanelere de değinen Koca, kullanı ye konuştu. Dünya Sağlık Örgütü’nün labilir olanların sağlık amaçlı kullanıla kodlamalarının uygulanmadığı eleşti cağını söyledi. rilerine de yanıt veren Koca, birileri Bilim Kurulu toplantısının ardın ni memnun etmek için doğru olmayan dan açıklama yapan Koca, “Artık ni rakamları vermek durumunda olma san ayındayız, güneşin, ısınan hava dıklarını ifade etti. nın cazibesi sizi dışarıya davet ede Maskelerin eczaneler yoluyla dağı cektir. Biraz daha direnmek zorunda tılmasına başlandığını vurgulayan Ko yız, şu ana kadarki kazanımı kaybet ca, “Her kişiye bir kod gönderiyoruz. memeliyiz” dedi. Yoğun bakım kapa O kodla vatandaşımız herhangi bir ec sitesinde Türkiye’nin Avrupa’nın en zaneye gidip maskesini alabilir” dedi. avantajlı ülkesi olduğunu belirten Ko l ANKARA/Cumhuriyet CHP’li Taşcıer’den performans ödemelerinde ayrımcılık tepkisi: Sağlıkçılar kandırıldı CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, iktidarın tüm sağlık çalışanlarına ödeneceği açıklanan performans ödemelerinde ayrımcılık yapıldığını belirterek “Büyük fedakârlıklarla çalışan sağlık emekçileri, iktidar tarafından alenen kandırılmıştır” dedi. CHP’li Taşcıer, yaptığı yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı “Ek ödeme yapılmasına ilişkin usul ve esaslar” yazısına göre yapılacak ek ödemelerde sağlık çalışanları arasında ayrım yapıldığını belirtti. Taşcıer, “Bakanlığın yazısına göre tabip, diş tabibi ile COVID19 pandemisi kapsamında hizmet sunulan yerlerde görev yaptığı başhekim tarafından belirlenenlere yüzde 100, bu kapsam dışındakilere ise yüzde 70’ten yüzde 30’a kadar değişen oranlar üzerinden ek ödeme yapılacaktır. Bu durum, yapılan müjde açıklamaları ile doğrudan çelişmektedir” dedi. Dün açıklama yapan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, virüs vakalarına bakmayan, randevu almayan doktorla, koronovirüs tedavisinde çalışan doktorların bir olamayacağını söyledi. l ANKARA/Cumhuriyet Salgın nedeniyle izinleri iptal olan, mesai saatleri de uzayan sağlık çalışanları, taburcu olan her hastayı alkışlarla uğurluyor. CHP’den ikramiye teklifi CHP, kamu hastanelerinde İş Yasası kapsamında çalışmasına karşın ek ödeme alamayan sağlık çalışanlarına ikramiye verilmesini öngören bir yasa teklifi verdi. CHP grup başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç tarafından hazırlanan yasa teklifi, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Teklif ile Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kurumları ile kamu üniver sitelerinin tıp, diş hekimliği fakülteleri ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı tüm sağlık ve bakım ünitelerinde İş Yasası hükümlerine göre çalışmakta olan bütün işçilere, 15 Mart 2020 tarihinden itibaren ücret sistemleri ne olursa olsun, koronavirüs salgınıyla mücadele boyunca her ay bir maaş tutarında ilave ikramiye ödemesi yapılması düzenleniyor. l ANKARA/Cumhuriyet DEVLET SAĞLIK ÇALIŞANI AVINDA Genel Sağlıkİş, İzmir Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nde sen nı, gazeteciye demeç SÜRGÜN VE vermediğini, gazetecinin sohbetten haber SORUŞTURMA yaptığını ifade etti. dikanın işyeri temsilci Sürgün kararına tepki si olan Ali Kemal Akgül’ün, gazeteye gösteren Genel Sağlıkİş Başkanı Ze demeç verdiği gerekçesiyle sürgün kiye Bacaksız, “Genel Sağlıkİş işye edildiğini açıkladı. ri temsilcisinin görevi, hastaneye tıb Akgül’ün, “Manşet Türkiye” adlı ga bi malzeme tedarik edip personele zeteye demeç verdiği iddiasıyla sa ulaştırılmasını sağlamak olan İdari ve vunması istendi. Akgül, savunma Mali Hizmetler Müdürü Ferda Punar’ın, sında mesleğiyle ilgili sorunlara hem gayri sıhhi koşullarda dikiş makinesin sendika temsilcisi olması hem de bir de maske dikerken fotoğrafını çekti sağlık emekçisi olması nedeniyle du rip sosyal medya hesabında paylaş yarsız kalmasının mümkün olmadığı masını malzeme yetersizliğine örnek göstermesi, sürgünün asıl gerekçesidir. İl Sağlık Müdürü Burak Öztop’u, hukuka aykırı görevlendirmeyi geri almaya davet ediyorum” dedi. Doktora soruşturma İzmit’te CHP’li belediyenin sağlıkçılar için yaptığı yardımı, paylaşarak belediye başkanına teşekkür eden aile hekimi Sibel Gören hakkında soruşturma açıldı. Gören, “Bugünlerde bile bunlarla uğraşılmasını protesto ediyorum. Hem de bakanlığın tüm soruşturmaların ertelenmesi ile ilgili yazısı varken” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle