Katalog

HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET 3 9 MART 2020 PAZARTESİ 240/1 2 0 240/1 0 0 200/1 0 0 200/1 4 0 220/9 0 170/0 0 90/ 2 0 220/6 0 220/9 0 210/9 0 220/8 0 140/1 1 0 110/7 0 240/1 3 0 120/6 0 60/1 0 120/6 0 180/5 0 100/5 0 130/4 0 190/1 1 0 160/1 2 0 TARİHTE BUGÜN 1957: Türkiye’nin ilk kadın doktor subayı Sema Aran, teğmen rütbesiyle göreve başladı. Susmayız 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir araya gelen kadınlar haykırdı: 8 vazgeçmeyiz MartDünyaEmekçiKadınlar Günü’nde, kadınlar dün, başta İstanbul, Ankara ve İzmir olmak üzere birçok ilde alan lara çıktı. Valiliğin Taksim’deki eylemleri yasaklamasına karşın Sıraselviler Caddesi’nde bir ara ya gelen binlerce kadına, polis bu yıl da sert müdahalede bulundu. TAKSİM’DE 30 GÖZALTI Aralarında iki gazetecinin de bu lunduğu yaklaşık 30 kadın darp edilerek gözaltına alındı. ANKARA Kadın Platformu’nun çağrısıyla Kolej Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar, tek ses oldu; tacize, tecavüze, kadın haklarına yönelik saldırılara, kadın cinayetlerine, çocuk istismarına direneceklerini hep bir ağızdan haykırdı. Yüksel Caddesi’nde basın açıklaması yapmak isteyen KHK’li Acun Karadağ, Nuriye Gülmen, Merve Demirel ve Alev Şahin gözaltına alındı. Ankara Kadın Platformu adına yapılan basın açıklamasında “Dünyanın her yerinde kadınların emeklerinin sömürülmesine, esnekgüvencesiz çalışma koşullarına, ırkçılığa, şiddete, kadın cinayetlerine karşı mücadele edildiği” belirtildi. Açıklamada Ceren Damar, Şule Çet anıldı, “Gülistan Doku nerede, Nadira Kadirova’ya ne oldu” diye soruldu. Açıklama “Özgür ve eşit bir yaşamı yaratana dek mücadeleden vazgeçmiyoruz” sözleriyle sona erdi. Taksim’e abluka İSTANBUL güne yasakla uyandı. Taksim’e yürümek isteyen kadınlara valilik engeli geldi. İstiklal Caddesi ve Taksim’e ulaşımlar engellendi, metro hizmet vermedi. Taksim Meydanı demir bariyerlerle çevrildi. Yasağa rağmen Feminist Gece Yürüyüşü için Sıraselviler Caddesi’nde toplanan binlerce kadın, saat 19.00’da yürüyüşe geçti. Polis barikatının önüne kadar gelen kadınlar, “Susmuyoruz, korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganı attı. Bir müddet bekledikten sonra meydana çıkmak için polis barikatını zorlayan kadınlara sert müdahalede bulunan polisin bazı kadınları saçlarından sürüklediği görüldü. Aralarında iki gazetecinin de bulunduğu yaklaşık 30 kadının gözaltına aldığı öğrenildi. Siyasi partiler, meslek ve ka BEŞİKTAŞ dın örgütlerinin de içinde bulunduğu yaklaşık 2 bin kadın Kadıköy’deki Beşiktaş iskelesi önünde saat 14.00’te bir araya geldi. Kadınlar, ellerindeki pankart ve bayraklarla kadına yönelik şiddet ve cinayetlere karşı sloganlar attı. Eyleme katılan bir kadın, “Kadınların birlikte mücadeleye girmesi ve bu mücadeleyi devam ettirdiğimiz için çok mutluyum” dedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu ve Kadın Meclisleri’nin çağrısıyla Beşiktaş İskelesi’nin önünde bir araya gelen KÜBRA KÖKLÜ kadınlar, Gülistan Doku’yu, Nadira Kadirova’yı unutmayarak akıbetini sordu. Katledilen Şule Çet, Ayten Adıgüzel, Güleda Cankel ve birçok kadının fotoğraflarını taşıyan kadınlar, “Kadınlar eşit yaşayacak”, “Artık ölmek istemiyoruz” sloganları attı. Öldürülen Aysun Yıldırım’ın annesi Hüsniye Yıldırım, “Aysun’un dosyası 2018’in eylül ayında ‘intihar etti’ denerek kapatıldı. 28 Şubat 2019’da Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu sayesinde dosya yeniden açıldı. 6284 sayılı kanun nerede? Kadınlarımızı KURTULUŞ ARI l Sıraselviler Caddesi’nde toplanan binlerce kadın Taksim Meydanı’na yürümek istedi ancak polisin sert müdahalesiyle karşılaştı. Yaklaşık 30 kişi gözaltına alındı. l Kadın Meclisleri ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun “Asla Yalnız Yürümeyeceksin” çağrısıyla Beşiktaş’ta bir araya gelen binlerce kadın, Gülistan Doku’yu, Nadira Kadirova’yı unutmayarak akıbetini sordu. neden koruyamıyorsunuz?” diye sordu. Platform adına basın açıklamasını okuyan Dilber Sünnetçioğlu, “Ayrıcalık değil eşitlik istiyoruz. Kadınları durdurmaya gücünüz yetmeyecek” ifadelerini kulandı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Temsilcisi Gülsüm Kav, “Türkiye değişebilir. Kadınların eşit ve özgür yaşadığı bir dünyaya kavuşacağız” dedi. Rabia Naz Vatan’ın babası Şaban Vatan da “İktidar, kadın ve çocuk cinayetlerinde yargıyı rahat bıraksın” dedi. l ANKARA, İSTANBUL/Cumhuriyet İZMIR’DE KADINLAR GÜNÜ KUTLAMALARI ANNELER KIZLARI İÇİN BULUŞTU Bir su şişesiyle neler yapılır? Biliyorum, şaşırmak insan aklının bir yaz gecesi “su” diyerek uyanmasıdır. Sıradana mahkum insanın irkilmesidir. Uzakta olanın sebep bulup bir anda akla gelmesidir. Akşamdan avukatıma haber verdim. Sabah gözaltına alınacağımı, ardından tutuklanacağımı söyledim. Kapı çaldı, açtım. “Bekleyin, giyinip geliyorum” dedim. Kuşkusuz beni şaşırtan, İstanbul Emniyeti’nde girdiğim hücrede altı çizilerek okunup bırakılmış Fahrenheit 451 ile karşılaşmak oldu. Okumayı zor eden bir karanlıktı. Bitirmeye çalıştım. Zorbalığın, sansürün, kitap yakılan bir dünyanın değerlerini ne güzel anlatıyordu. Hani “bu anı sanki yaşamıştım” deriz ya... İşte onlardan biri buydu. Dünyaya aklınızla bakıyorsanız saatin zembereğinin kurulduğunu görürsünüz. Artık zilin çalacağı anı beklemek kalmıştır. Bu da öyle bir zamandı. FETÖ’nün mirasını taşıyanlar 9 yıl önce Fethullahçıların bizi hapse atmak istediğini biliyorduk. Bugün de iktidar içinde yargıyı etkileyebilecek gücü olan çeteler aynı şeyi istiyordu. 9 yıl önce ilk olarak harekete geçen Fethullahçıların elindeki gazeteler, televizyonlardı. Bugün ise iktidar içindeki çetelerin medyası, sosyal medyadaki beslemeleri aynı işi yapıyordu. Artık sadece, FETÖ’nün bıraktığı mirası, adını değiştirerek bir madalya gibi taşıyan yeni yargı mensuplarının harekete geçmesi kalmıştı. İşte bahsettikleri haber, kurulan tezgâhın bahanesiydi sadece. Nasıl olabilir? Kendi memleketinden uzakta şehit olan bir MİT mensubunun cenazesi devletin gizli bilgisi sayılabilir? Günlerdir Türkiye’nin konuştuğu, Cumhurbaşkanı’nın kürsüden ilan ettiği, Meclis’te bir vekilin adını soyadını açıkladığı, köy muhtarının bile sosyal medya hesabında şehidin fotoğrafıyla paylaştığı bir bilgi mahrem ilan edilir? MİT Başkanı’nın oğlunu evlendirmesi haber olurken, düğünün fotoğrafları, katılanlar paylaşırken, nasıl olur da şehit olan personelin cenazesi yasak kabul edilir? Görev başındaki MİT mensuplarının güvenliği için çıkarılmış bir kanunun, artık vatan toprağının altında olan bir istihbaratçı ile ne ilgisi var? Niyet, suçu bulmak değil, yaratmaksa bu soruların bir anlamı yok. Sizi hapsetmek için sebep aranıyorsa kanun kitabı uzatılıp genişletilebilir. Sizi susturmak, kaleminizi kırmak için mahkemeler bahane kılınabilir. Hapishane de bir seçimdir Ben mi? Dışarıdayken bana hapishaneyi en çok hatırlatan şey, plastik su şişesinin kıvrılma sesiydi. Orada bir çöp tenekesine düşünmeden atarsınız. Burada ise çok şey yaparsınız. İçine çoraplarınızı, çamaşırlarınızı, su ve deterjanla atar da sallarsanız çamaşır makinesi olur. Bir sopanın ucuna asar da kaldırırsanız spor aleti. Duvar diplerine dizerseniz çıtırtının gürültüye dönmesini önler. Güneşin altında bekletirseniz ılık banyo yardımcısıdır. Onunla delikler kapatılır, yangına karşı hazırlık yapılır. Bir plastik şişe her şeye yeniden başlamanın aracıdır. Hapishane de bir seçimdir. İnsanın tercihlerinin sonucudur. İstanbul’da deniz kenarında bir “yalı”da toplanmış Fethullah artıklarının arasında olmaktansa, hapishanede yalnız kalmak ahlaki tercihtir. Mahkemede, kurulmuş bir düzenin cüppeli zabiti olmaktansa ayakta savunma yapan bir savaşçı olmak hukuki bir tercihtir. Çakallarla tezgâh kurmaktansa karıncalarla yaşamak insani bir tercihtir. Tüm devrimler bu tercihleri yapanların eylemlerinin ürünüdür. Yalnızlık mı? Betona bakıp beton, demire bakıp demir olmuyorsanız, yalnızlık dünyayı değiştirmenin başlangıcıdır, başlangıcıdır sadece. En yoğun katılımın olduğu Şili’de başkent Santiago’da yüz binlerce kadın yürüdü. MERAL DİKME GÜFER ÖZDEMİR Sokaklar kadınların Ceren anısına açıldı İZMIR Büyükşehir Belediyesi tarafından “Sokaklar Kadınların” etkinlikleri kapsamında çok sayıda kadın, dün İzmir Ticaret Borsası önünde “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” koşusu nedeniyle bir araya gel di. Burada başlayan etkinlikte kadınlar, Kültürpark’a kadar koştu. Daha sonra aynı noktadan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de katılımıyla yürüyüş düzenlendi. l İZMİR / Cumhuriyet ESKİŞEHİR Ordu’da öldürülen üniversiteli Ceren Özdemir için Eskişehir’de adını taşıyan gençlik merkezi açıldı. Açılışa Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Ceren Özdemir’in annesi Güfer, babası Yılmaz Özdemir ile eski eşi tarafından satırla öldürülen Eskişehirli Ayşe Tuba Arslan’ın annesi Meral Dikme ile çok sayıda kadın katıldı. Kentte, çok sayıda yurttaş el ele vererek zincir oluşturdu ve erkek şiddetine kurban giden kadınları andı. Öykü Arin de oradaydı ANTALYA’da lösemi tedavisi gören Öykü Arin Yazıcı (5), 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlamaları kapsamında düzenlenen kadınlara destek yürüyüşüne annesi Eylem Şen Yazıcı ve babası Çağdaş Yazıcı’yla birlikte katıldı. Öykü Arin, heyecanlıydı. BİR BABA NASIL DAYANIR? Eskişehir’de boşandığı eşi tarafından öldürülen 2 çocuk annesi Ayşe Tuba Arslan’ın ba bası Serdar Arslan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kızının mezarını ziyaret ederek “Bu ölümlerin durdurulması için caydırıcı önlemler alınması lazım. Bu zihniyet böyle devam etti ği sürece çok ocaklar söner. Yetkililere yalvarıyorum. Artık bu olaylara dur denilmeli. Bu nasıl bir acı, bir baba buna nasıl dayanır” diye gözyaşı döktü. Arslan öldürülmeden önce eşi hakkında 23 kez suç duyurusunda bulunmuştu. l DHA Dünyada kadınlar meydanları doldurdu Kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde birçok ülkede sokaklara çıktı. İngiltere’nin başkenti Londra’da “İklim kadınların bir so runudur” diyen kadınlar Waterloo Köprüsünde insan zinciri oluşturdu. İspanya’da bir araya gelen binlerce insan mor kurdele taktı. En yoğun katılımın olduğu Şili’de ise, başkent Santiago’da hükümet karşıtı protestoların merkezi olan Plaza Italia Meydanı’nda yüz binlerce kadın bir araya geldi. Asya’da yeni tip koronavirüs kaynaklı salgın kaygısı, kıtadaki etkinliklerin çoğunun iptal edilmesine neden olsa da Tayland, Endonezya, Filipinler ve Pakistan’da bir araya gelen binlerce kadın, eşitlik ve özgürlük için yürüdü. AFP’nin haberine göre Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’te bir araya gelen kadınlara, kimi maske takan bir erkek grubun saldırdığı bildirildi. Türkiye’nin sınır kapılarında umut peşindeki kadınlar da kartonlara yazdıkları sloganlarla 8 Mart’ı unutmadı.