24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DIŞ HABERLER EDİTÖR: BETÜL BERİŞE [email protected] 7 29 ŞUBAT 2020 CUMARTESİ İdlib ateşinin ardından Ankara’nın 4. madde talebiyle ittifak üyeleri dün acil toplandı NATO top çevirdi Suriye’de İdlib vilayetinden ön Toplantının ardından NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, “Türkiye’ye halihazırda destek ceki gün gelen 33 şehit haberinin ardından, Türkiye’nin tale veriyoruz. Müttefikler, Türkiye için daha fazla ne yapılabileceğine bakıyor” dedi. biyle yapılan NATO toplantısından Ankara’ya destek mesajı verilirken somut bir adım işareti gelmedi. doğu sınırındaki durumu izlemeye devam edeceklerini söyledi. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, sabah saatlerinde attığı tweet’te Türkiye’nin talebiyle, Kuzey Atlantik Anlaşması’nın 4’üncü maddesinin işletildiğini duyurdu. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Stoltenberg, saldırının ardından önceki gece telefon görüşmesi yapmıştı. NATO’nun Kuzey Atlantik Anlaşması’nın 4’üncü maddesi uyarınca bir müttefik toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğinin tehdit edildiğini düşündüğünde, tüm müttefiklere danışma talebinde bulunabiliyor. TSK destekli ÖSO güçleri İdlib çevresinde. Siyasi çözüm vurgusu Stoltenberg ayrıca Moskova ve Şam’a Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki siyasi çözüme dahil olmaları çağrısında bulundu. Öte yandan Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn’ün İdlib’de çözümün NATO tarafından değil, Türkiye ve Rusya tarafından bulunması gerektiği ifadeleri ise dikkat çekti. Suriye’de cihatçıların etkin olduğu İdlib vilayetinde, Rusya ve İran destekli Suriye ordusu, geçen aralıktan bu yana operasyonlarını yo ‘Güneydoğu sınırını izliyoruz’ ğunlaştırmıştı. TSK ve desteklediği ÖSO güçlerinin yanı sıra Nusra bağlantılı HTŞ’nin de sahada oldu Stoltenberg, NATO’nun Brük ğu İdlib’de kontrolü sağlamak iste sel’deki ana karargâhında daimi temsilciler düzeyinde yapılan toplantının ardından “İttifak halihazırda Türkiye’ye destek veriyor. Müttefikler, Türkiye için daha fazla ne yapılabileceğine bakıyor” ifa delerini kullandı. “Müttefikler, İdlib’deki saldırı sonucu hayatını kaybeden askerler için başsağlığı dileklerini iletti ve Suriye rejimi ve Rusya’nın İdlib’de devam ettirdiği hava saldırılarını kını yor” şeklinde konuştu. NATO’nun Türkiye’ye çeşitli şekillerde destek vermeye devam etiğini kaydeden Stoltenberg, buna örnek olarak “hava savunmasının güçlendirilmesini” gösterdi. İttifakın güney yen Suriye ordusunun saldırılarında bu ay 53 şehit haberinin gelmesi Astana sürecinin ortakları TürkiyeRusya hattında gerilimin had safhaya çıkmasına neden oldu. Ankara ile Moskova’nın Eylül 2018’de İdlib’de ateşkes için im Türkiye’nin talebiyle KRİTİK MADDELER GÜNDEMDE üzere gerekli görülen yapılan NATO danış eylemlerde bulunabilir. ma toplantısı, örgütün uyarlanmış güvence tedbirlerini NATO’nun 5. maddeye kurucu anlaşması sayılan Kuzey kabul etmişti. şimdiye kadar yalnızca ABD’de Atlantik Anlaşması’nın 4, 5 ve 6. “Paktın çekirdeği” olarak yorum 11 Eylül 2001’de yapılan saldırıla maddelerini de yeniden günde lanan 5. madde de Türkiye ile il ra karşılık olarak başvurduğu bi me getirdi. 4’üncü madde uya gili olarak tartışılan maddeler liniyor. Öte yandan, maddenin rınca bir müttefik toprak bütün den bir diğeri. Buna göre müt İdlib’de yaşananlarla ilgili dev lüğü, siyasi bağımsızlığı ya da gü tefikler, Kuzey Amerika’da veya reye girmesinin ise beklenme zaladığı Soçi Mutabakatı, taraflar için en önemli ihtilaf kaynaklarından biri olmayı sürdürüyor. Ankara, Rusya’nın hava desteği verdiği Suriye ordusunun ateşkesi ihlal ettiğini savunurken Moskova, Türkiye’nin cihatçılarla Şam’a karşı savaşan diğer güçler arasında ayrım yapmada başarısız olduğu ve venliğinin tehdit edildiğini dü Avrupa’da içlerinden bir veya da diği yorumları yapılıyor. Zira, 5. bölgede bulunan TSK gözlem nok şündüğünde, tüm müttefiklere ha çoğuna yöneltilecek silahlı bir Madde’yi detaylandıran 6. mad talarından ateş açıldığı iddiasında. STOLTENBERG danışma talebinde bulunabiliyor. Türkiye en son 2015’te bu maddenin işletilmesini istemiş, ardından NATO Suriye’den kaynaklanan tehditlere karşı Türkiye’ye saldırıyı hepsine yöneltilmiş saldırı olarak değerlendirir ve Kuzey Atlantik bölgesinde güvenliği sağlamak, korumak için silahlı kuvvet kullanımı da dahil olmak de, dayanışma amacıyla harekete geçilmesini, üye ülke topraklarına veya özel olarak belirtilmiş kimi istisnai bölgelere yapılacak saldırılarla sınırlandırıyor. Ankara, son yıllarda savunma alanında işbirliğini artırdığı Rusya’yla tansiyonun yükselmesinin ardından, NATO ve Batı’dan destek talep ediyor. ‘İlişkiler sınavdan geçiyor’ İdlib’de Suriye hükümetine bağlı birliklerin saldırısında 33 askerin şehit olması dünya basınında geniş yer buldu. Amerikan New York Times gazetesi, “Türk ordusu, Suriye’nin kuzeybatısındaki hava saldırısında büyük kayıp yaşadı. Bu saldırı Suriye’deki savaşın seyrini değiştirebilir” yorumuna yer verdi. “Muhalefet, Türkiye’nin ABD, NATO veya hava desteği olmadan Suriye’de müdahalede bulunmasını sorguluyor” ifadeleri kullanıldı. Son günlerde MoskovaAnkara hattında gerilimin arttığına işaretle, “Türk yetkililerin saldırının Suriye hükümetine bağlı birlikler tarafından düzenlendiğini söylediği, ancak son haftalarda bölgede hava saldırıları düzenleyen tarafın Rus savaş uçakları olduğu” belirtildi. ‘Avrupa’ya baskı amacı’ İngiliz Guardian gazetesi, “Türk yetkililerin saldırı konusunda Suriye hükümetini suçladığını, ancak İdlib’deki bazı kaynakların saldırının Rus hava kuvvetleri tarafından düzenlendiği kanısında olduğu” iddiasına yer verdi. “AnkaraMoskova arasında ticaret, enerji ve savunma bağları olsa da, iki ülke arasındaki ilişkiler Suriye’deki şiddet olayları nedeniyle bir sınavdan geçiyor, farklı tarafları destekliyorlar” denildi. Financial Times, “Türkiye’nin Suriye’deki en ölümcül günü” ifadesini kullandı. “Saldırı, Türkiye’yi Suriye rejimi ile Rus müttefiklerine karşı topyekun bir çatışmaya itme riski taşıyor. Bu saldırıyla, İdlib’deki insani krizi ve mülteci akınını önlemeye çalışan Türkiye, NATO müttefiklerinden destek çağrısını yineleyecektir” denildi. Fransız Le Monde gazetesi, İdlib’de yaşananların “Ankara ile Moskova arasındaki uçurumun genişlemesine yol açma riski taşıdığı” yorumunda bulundu. İtalyan La Repubblica gazetesinin haberinde, “Krizdeki tırmanma, Erdoğan’ı karşı hareket hazırlığı için güvenlik zirvesi toplamaya zorladı. Alınan ilk kararlar, Avrupa’ya baskı yapmaya çalışma amaçlıydı... Aylardır Rusya ile rakip bir işbirliği içinde olan Ankara anlaşılan, bugüne kadar Putin’in Rusyası ile karmaşık bir siyasi ve askeri oyun içinde ihmal ettiği NATO müttefiklerinden destek istiyor” yorumu yapıldı. Suriye’de çatışmaların arasında sıkışan siviller güvenli bölgelere ulaşma çabasında. Binlerce kişi derme çatma kamplarda, zorlu koşullarda yaşam mücadelesi veriyor. ‘Çatışma büyür’ uyarısı İdlib ateşinin ardından AnkaraMosko yet gerektiren ateşkesin önemini gözva hattı için Avrupa’dan itidal çağrı ler önüne serdiğini belirtti. Seibert, Al sı yükseldi. Avrupa Birliği (AB) Dış İliş manya, Fransa, Türkiye ve Rusya lider kiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek lerinin katılımıyla 5 Mart tarihinde bir Temsilcisi Josep Borrell, bölgede sü dörtlü zirve yapılıp yapılmayacağı so regelen gerilimin derhal durdurulması rusuna ise şu yanıtı verdi: “Başbakan gerektiğini söyledi. “Gerilimin kontrol Merkel, Macron ve Erdoğan, bu dörtlü den çıkabileceği ve büyük çaplı ulusla görüşmeye hazır olduklarını ifade etti rarası bir askeri çatışmaya evrilebile ler. Rusya bunu yapmadı. Şimdi bu di ceğini” belirten Borrell, bunun “daya yaloğa girilip girilmeyeceği Rusya’ya nılmaz insani acılara ve sivillerin teh bağlı. Son günlerde yaşananlar bunun likeye atılmasına da neden olduğu ivedilikle yapılması gerektiğini de orta nu” ifade etti. Borrell, AB’nin kendi gü ya koyuyor.” venlik çıkarlarını korumak için gerekli tüm önlemleri ele alacağı ve ilgili tüm Çavuşoğlu, Fransız aktörlerle temas halinde olduğunu da mevkidaşıyla görüştü sözlerine ekledi. Fransa Dışişleri Bakanı JeanYves Le AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Bü Drian, Dışişleri Bakanı Mevlüt yükelçi Christian Berger, “İdlib’de ha Çavuşoğlu ile görüşmesinin ardından yatını kaybeden askerler nedeniyle yaptığı açıklamada, “Fransa’nın Suriye Türkiye’nin yaşadığı derin acıyı paylaşı rejimi ve Rusya’ya Suriye’nin kuzeyin yoruz. Suriye rejimi ve destekçileri ta de ateşi durdurma, uluslararası hukuk rafından İdlib’de ye uyarınca sorumlulukla niden başlatılan ve rına saygı duyma, 2018 büyük acılara neden Soçi Anlaşması’na uy olan askeri saldırı ka ma çağrısını yinelediği bul edilemez” ifadeleri ni” aktardı. ni kullandı. İdlib’deki olaylar Berlin’den dün ya la ilgili Birleşmiş Millet pılan açıklamada ise ler (BM) Genel Sekre TSK’ye saldırı kınanır teri Antonio Guterres, ken Rusya Devlet Baş Suriye’nin kuzeybatı kanı Vladimir Putin’e sında artan gerginlik ve “acilen siyasi diyaloğa Türk askerlerinin şehit B gir” çağrısı yinelendi. Alman hükümet söz M Güvenlik Konseyi’nde ön olmasından “derin endiceki gün konuşan Almanya şe” duyduğu açıklaması cüsü Steffen Seibert, Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Suri yaptı. Guterres, bir kez yaşanan gelişmelerin, ye ve Rusya’yı sivilleri öldürerek daha ateşkes çağrısın İdlib bölgesi için acili savaş suçu işlemekle itham etti. da bulundu. TÜRKİYE’YE ‘BATI’ ÇIKIŞI Batı’dan Türkiye’nin Rusya ile işbirliğini sorgulayan mesajlar dikkat çekti. Avrupa Parlamentosu’nun yeni Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor önceki gece Twitter hesabından “Türk askerlerinin ölümünden dolayı üzüntülü ve gelişmelerden oldukça endişeliyiz. Kısa süre önceki açıklamalarımı maalesef tekrar etmek durumundayım: AB, güçlü Türkiye’nin yeni dostlarından çok daha güvenilirdir. Bir şey kazandırmayan ‘tek taraflılığı’ bırakmanız sizin yararınıza olacaktır” açıklamasını paylaştı. Sanchez, gelişmeleri kaygıyla takip ettiklerini de sözlerine ekledi. ABD’nin NATO Daimi Temsilcisi Kay Bailey Hutchison da önceki gece, Türkiye’nin NATO müttefiklerinin itirazlarına rağmen aldığı Rus S400 hava savunma sistemlerine atıfta bulunmuştu. “Umarım Cumhurbaşkanı Erdoğan, bizim onların geçmişinin ve geleceğinin müttefiki olduğumuzu görür. Rusya’nın ne olduğunu, şu an ne yaptıklarını görürler” demişti. Hutchison, Washington’ın Ankara’ya Rus yapımı S400 hava sistemleri anlaşmasından vazgeçmesi çağrısını da yinelemişti. Rus savaş gemileri boğazlardan geçti İdlib’de Türkiye askerlerini hedef alan saldırının ardından Rusya’nın Karadeniz Filosu’na bağlı olan ve Kalibr adı verilen seyir füzelerini taşıyan iki fırkateyni Suriye’ye gitmek için yola çıktı. Sivastopol’daki Rus deniz üssünden yola çıkan gemilerin isimlerinin Amiral Grigorovich ve Amiral Makarov olduğu öğrenildi. Karadeniz’den Akdeniz yönüne giden gemiler İstanbul ve Çanakkale boğazlarından planlı geçiş yaptı. Montrö Anlaşması’na göre, Türkiye resmi olarak savaş ilanı olmadığı sürece Karadeniz’e sınırı olan ülkelerin savaş gemilerinin Boğazlardan geçişini engelleyemiyor. l Haber Merkezi Mesele İdlib değil... Türkiye ile Rusya arasında uzun süredir devam eden “İdlib çekiş mesi”, en az 33 askerin şehit edil mesiyle iyice tehlikeli bir sürece evrildi. Saldırının ardından iki ülkenin liderleri, Recep Tayyip Erdoğan’la cenk başlamış Vladimir Putin’in telefonda konuş ması yüksek tansiyonu bir nebze aşağı çekse de nasıl bir finale sürüklendiğimiz hâlâ meçhul. Tür kiye ve Rusya’da, özellikle iktidarın kontrolün deki medyada sert yorumlar, suçlamalar, fela ket senaryoları havada uçuşuyor. Saygın Rus ga zetelerinden Kommersant bile manşetinde iki ül kenin tehlikeli şekilde çatışmanın eşiğine geldi ğini yazıyor, hatta başlıkta kelime oyunu yapa rak “İdlib’de ya savaş ya da barış” diyor. Günlük siyaseti ve iki taraftan savaş çığırtkanlığı yapan ları bir kenara bırakarak TürkRus ilişkilerine bir adım çekilip baktığımızda yaşananların çok da sürpriz sayılmayacağı, dahası meselenin aslında İdlib olmadığı görülüyor. Ne dost ne düşman... İlişkilerin yakın geçmişini değerlendiren her ya zıda 24 Kasım 2015 tarihine, yani Türkiye’nin hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağını düşürdüğü güne mutlaka atıfta bulunulması gerekiyor. “Uçak krizi”, taraflar arasındaki göreli dengeyi bozmak ve inisiyatif üstünlüğünün Rusya’ya geçmesine yol açmakla kalmadı, “vazo”yu kırarak iki ülkenin tarih boyunca, son ola rak 1990’larda yaşadığı güven sorununu yeniden canlandırdı. Türkiye’yi yönetenlerin son dönemde Moskova’ya yö AnkaraMoskova hattında krizler çoğu kez liderler düzeyinde temaslarla atlatılmıştı. nelmiş görünme si taktik nedenlere mi, yoksa alternatifsizliğe mi bağlıydı bilinmez ama Rusya, 24 Kasım sonra sı gardını hiç düşürmedi. Hırslı ve iddialı iki ülke nin Suriye’deki işbirliği, koşulların dayattığı geçici bir birliktelik(ti). 2000’li yılların başından beri Rusya’nın taktiği hiç değişmiyor: Bölgesel rakibi Türkiye’yi “kontrol edebileceği” yakınlıkta tuta rak hem ikili ilişkilerde hem de uluslararası alanda maksimum yarar sağlamak. Türkiye Rusya’nın oyun planına sadık kaldığı sürece sorun çıkmıyor, tersi olunca Moskova’da kaşlar çatılıyor. İdlib’deki yüksek gerilimin nasıl son bulacağı, iki tarafın sınırlı da olsa bir çatışmaya kadar gidip gitmeyeceği şu an için belirsiz. Yine de, çıkarların ve sağduyunun ağır basacağı ve iki böl gesel rakibin sıcak temastan kaçınacağı varsayılabilir, en azından öyle olması umut edilir. Ama öyle görünüyor ki, Türk medyasındaki “TürkRus balayı” ve “stratejik ortaklık” methi yelerinden bir süre mahrum kalacağız! Rusya ne dostumuz ne de düşmanımız; ulusal çıkarlarımızı önde tutarak pek çok alanda işbirliği yapabileceğimiz, yapmamız gereken bir ül ke sadece. İSRAİL SURİYE’Yİ YİNE VURDU İsrail ordusunun önceki gece Suriye’nin güneyinde bir aracı hedef aldığı, Hizbullah’la bağlantılı bir kişinin öldüğü iddia edildi. Ardından İsrail helikopterlerinin Kuneytra’da Suriye askeri hedeflerini vurduğu, üç askerin yaralandığı belirtildi. Öte yandan İsrail Savunma Bakanı Naftali Bennett, İran güçlerini 12 ay içinde Suriye’den çıkarmayı hedeflediklerini söyledi. TPAO’DAN İKİ İSME YAPTIRIM AB BASKIYI ARTIRIYOR Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Doğu Akdeniz’de tek taraflı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölgelerde yürüttüğü faaliyetlere, sondaj çalışmalarıyla yanıt veren Türkiye’ye karşı Avrupa Birliği (AB) yaptırım kartını çıkardı. DW’nin haberine göre AB üyesi 27 ülke, doğalgaz arama faaliyetleriyle bağlantılı olarak, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Yönetim Kurulu üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ferruh Akalın ile TPAO Arama Daire Başkanlığı Müdür Yardımcısı Ali Coşkun Namoğlu’na kısıtlayıcı tedbirler uygulama kararı aldı. Türkiye’nin sondaj için ruhsat verdiği TPAO’nun yöneticilerine seyahat yasağı uygulama kararı alan AB, ayrıca iki ismin kendi sınırlarındaki mal varlıklarını da donduracak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle