Katalog

HABER 3 9 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA 170/40 190/70 80/40 160/100 170/40 70/10 20/40 110/10 180/80 130/40 110/10 190/120 20/10 200/150 80/40 30/70 70/20 80/00 30/00 140/60 60/20 130/60 TARİHTE BUGÜN 1893: İstanbul’da günlerce süren soğuk hava yüzünden Haliç dondu. 1917: Kudüs, İngiliz ordularının işgaliyle Osmanlı Devleti’nin elinden çıktı. 1925: Yerli kumaştan elbise giyilmesi kanunu çıktı. 1938: Başkent Ankara’nın yeni tren garı hizmete açıldı. 1945: Fenerbahçe, Yunanistan’ın Enosis takımını 51 yendi. 70 MILYON aşılanmalı TTB VE TEB’DEN AÇIKLAMA ŞEFFAFLIK ÇAĞRISI Türk Eczacıları Birliği (TEB), aşı karşıtlığının engellenmesi ve aşı kararsızlığının giderilmesi için bilimsel verilerin toplumla paylaşılması gerektiğini belirterek “Aşı karşıtlığı ve kararsızlığı sadece aşı olmayan kişilerin hayatını riske atmaz, salgının devamına da neden olur. Önceliğimiz aşı ile ilgili tüm süreçlerin topluma yönelik bir şeffaflık içinde gerçekleştirilmesi olmalı” açıklaması yaptı. Almanya ve İngiltere gibi ülkelerin yurttaşlarının aşılanması için bir seferberlik içinde olduğuna, saatte kaç kişinin aşılanabileceği çalışmalarının sürdüğüne, şırınga üretildiğine ve aşılama merkezleri inşa edildiğine dikkat çekilen TEB’in açıklamasında, Türkiye’de de benzer bir seferberlik haline bir an önce geçilmesinin yaşamsal önem arz ettiği vurgulandı. Bakanlık açıklamalı Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) yapılan açıklamada da şu ifadelere yer verildi: “Üretilmiş ve ruhsatlandırılmış olan bir aşıya, güven duyulacaktır. Sağlık Bakanlığı’nın şeffaflıktan uzak tutumu; aşı olmaya yönelik endişe ve belirsizlik yaratan her türlü söylem ve uygulaması, halk sağlığı açısından risk oluşturacaktır. Sağlık Bakanlığı, aşıların ruhsatlandırma süreçlerini; etkili ve güvenli olduklarına ait belgeleri, kamuoyuyla, basınla ve emekmeslek örgütleriyle şeffaf bir şekilde paylaşmalıdır.” l ANKARA / Cumhuriyet PROF. DR. SALTIK: AŞILAR KAPIŞILDI BİLE YA KALAN 27 MİLYON! Salgının durdurulması için 70 milyon insanın aşılanması gerektiğini söyleyen Saltık, “90 milyon nüfusta 20 milyon 018 yaş çocuğa aşı yapılamayacağından, kalan 70 milyon nüfus yüzde 90 etkili bir aşıyla 2 kez aşılansa, en iyimser tahminle, şubat içinde Türkiye nüfusunun yüzde 63’ü bağışıklanmış olur. Kalan 27 milyon aşısız. Bu bile kritik eşiktir ” dedi. SARP SAĞKAL Türkiye’nin 50 milyon doz sipariş verdiği, Çin tarafından üretilen Sinovac aşısının Faz 3 deneyleriyle ilgili Endonezya’da aşının yüzde 97 oranında koruma sağladığı belirtildi. Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Ahmet Saltık, “Aşıların etkinliği ‘Evre 3’te’, farklı ülkelerde en az 30 bin gönüllü insanda sınanıyor ve bağımsız gözlemcilerce izleniyor. Bu gönüllü deneklerden kaçı korundu, yeterli ve kalıcı antikor üretti ve/veya hücresel bağışık yanıt verdi, buna bakılıyor. Endonezya’da yeni yayımlanan raporda etkinlik oranı yüzde 97 açıklandı. Türkiye ve Brezilya raporları açıklanmadı, birleştirilip yayımlanacak. Önümüzdeki günlerde ‘Sinovac Evre 3’ raporlarının yayımlanacağını açıkladı. Bunu beklememiz gerekiyor. Türkiye de ‘Evre 3’ raporunun olumlu çıkması koşuluyla bu aşıyı uygulayacağını belirtmeli. Raporlar olumlu olmadığı takdirde aşıyı uygulama olanağı yok” diye konuştu. ‘Umutlar yerli aşıda’ Dünyanın bir aşı savaşı verdiğine de işaret eden Saltık, “Rekabet çok acımasız ve Türkiye de bunun içinde. Türkiye’nin aşı konusunda çok geciktiği ortada. Yalnızca Çin’den 50 milyon doz aşı alınabileceğini biliyoruz. Bu aşının Türkiye’de süren ‘Evre 3’ çalışmaları (12 bin 500 gönüllüde) bitmek üzere ve sonuçları olumlu görünüyor. Bir de BionTech PFIZER’dan yalnızca bir milyon doz aşı alınabileceği belirtiliyor” ifadelerini kullandı. “Bu aşıların 2 doz yapılacağı düşünüldüğünde, 50 milyon doz aşı ile 25 milyon kişiye ulaşılabilir” diyen Saltık, “Bu sayı Türkiye için yeterli değil. Türkiye’de 84 milyon vatandaş, 6 milyon göçmen olmak üzere 90 milyonluk dev bir nüfus var. Aşılanmayacak 18 yaş altı 20 milyon dikkate alınırsa, aşılanması gereken 70 milyon insan var. Yani 140 milyon doz aşı gerekiyor. Başka bir yerden ek yapma olanağımız da yok çünkü aşılar kapışıldı” dedi. Türkiye’nin umudunun nisanda kullanılması gereken “yerli ve milli aşıya bağlandığını” belirten Saltık, “Ufukta başka bir aşı sipariş izi de göremiyoruz. Tıpkı grip aşısında olduğu gibi ciddi bir kıtlık görüyoruz ülkemizde. Yerli aşı bile olsa, 1 yılda 90 milyon doz üretimi çok zor, hatta olanaksız. 2021 boyunca Türkiye, duyarlı nüfusunu aşılayabilecek olanağa sahip olamayacak” diye konuştu.” Öte yandan, Çin aşısının etkiliği konusunda dün akşam saatlerinde ikinci bir açıklama yapan Endonezyalı yetkililer, aşının faz 3 çalışmalarının devam ettiğini ve yüzde 97 etkinliğin kesin olarak açıklanabilmesi için sonuçların beklenmesi gerektiğini söyledi. l ANKARA ŞIMDILIK TEK KURTARICI BILIM VE AŞI KURTULUŞ ARI YAŞAMINI YİTİREN DR. ERDEM İÇİN ANMA TÖRENİ Ekrem İmamoğlu: Kapanma zorunlu İstanbul Tabip Odası, Covid19 nedeniyle yaşamını yitiren Dr. Ümit Erdem’i İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehzadebaşı Tıp Merkezi önünde andı. Anmaya Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, doktorun ailesi, meslektaşları ve belediye çalışanları katıldı. Anmada konuşan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, “Türkiye’de sekiz aydır kontrol altına alınamayan Covid19 pandemisi adeta bir kırana dönmüş durumda. Bugüne dek 35 binin üzerinde vatandaşımızı önlenebilir bir hastalık sebebiyle kaybettik” dedi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip ise “Hastanelerde elverişli bir hizmetin verilebilmesi için tam kapanmaya girilmesi gerekiyor, bu öncelikli bir şart” diye konuştu. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da zor günlerden geçildiğini ve seferberlik duygusuyla hareket edilmesi gerektiğini vurguladı. İmamoğlu, “En az 2 ya da 3 hafta kapanma çağrısı yapıyoruz. Bu aşamada vatandaşın ve esnafın yaşadığı sorunları devlet çözmeli. Vefat sayılarına bakıldığında azalma söz konusu değil. Kurum içinde binlerce çalışanımız Covid19 ile mücadele ediyor, onlarca çalışanımız hayatını kaybetti” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi DOKTORLAR AŞIYA SON NOKTAYI KOYDU: ‘Hangi aşıyı olacaksın’ tartışması artık bitmeli l Prof. Dr. Mehmet CEYHAN (Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı): Aşılama ile toplumun belli bir kısımını bağışık hale getirerek salgının sonlanması amaçlanıyor. Eğer toplumda ciddi bir oranda aşı yapmayan kişi olursa bu amaca ulaşılamaz. Bu durumda salgın aşı yaptıranlara rağmen yine devam edecek. Hiç şüphesiz, mutlaka aşı olacağım. ‘Hangi aşıyı olacaksın’ tartışmasının bitmesi lazım. Devletin getirdiği aşıyı olacağım. l Prof. Dr. İsmail BALIK (Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı): Eğer her şey yolunda giderse yaz aylarında kendi aşımız da süreçlerini tamamlayıp kullanıma girebilecek. Ben Çin aşısını yaptırdım. Halkımızın Türkiye’de kullanıma girecek aşılarla ilgili bir güvensizliğe kapılmasına gerek yok. mRNA aşısının da genetik yapımızı değiştirmesi mümkün değil. l Prof. Dr. Esin ŞENOL (Gazi Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları): Aşılarda güvenlik ve etkinlik kavramları birbirinden farklı. Onay için başvuru sürecinde olan aşıların etkinliğini de biliyoruz ancak Faz3 verilerini paylaşmamış olan aşıların etkinliğini bilmiyoruz. Onun için şu anda uygulanması planlanan aşının etkinliği ile ilgili veri yok. Dolayısıyla yapılsın yapılmasın konuşması bu aşamada doğru değil. l ANKARA / Cumhuriyet Virüse karşı da tek silahımız aşı Dünya koronavirüsten kırılıyor. Ölüm alıp götürüyor. Sıkı korunmanız gerek tam raporlarını açıklaması bekleniyor. Burada hiçbir ülke ve hiçbir büyük şirket, kendini ama hayat sürüyor, insanlar geçimlerini ateşe atmaz. Belirli bir güven ve etkinlik elsağlamak ve kısıtlı da olsa sosyal hayatlade ettikten sonra harekete geçer. Çin, Rus, rını sürdürmek zorundalar. Bir yıl oldu koronavirüs salgını çıkalı; virüste on binleri aşkın değişimler (mutasyon) yaşandı ve ORHAN BURSALI Amerikan, İngiliz, Alman veya Türk, fark etmez; bilim tektir, yöntemi bellidir ve dini, ırkı yoktur. Kullandığımız ilaçların yüzde yüyaşanıyor ama bu değişimler virüsün etze yakını dünya bilimi tarafından geliştirilkinliğini azaltacak ve artıracak bir yönde olma miştir. Ama hepsini kullanıyoruz! dı. Yani virüs diğer patojenler gibi bedenimizin Şimdilik tek kurtarıcı bilim ve ürettiği aşılardır. onu kolayca alt edebileceği bir yöne evrilmedi. Evrilir mi belki, ne zaman bilinmez, belki de Bir sürü soytarılık uzun yıllar böyle sürer veya o da öğrenir diğer Yok aşıya çip takacaklar, kimliğimizi değişvirüsler gibi ona karşı kullandığımız biyolojik si tirecekler, virüsü aşı üreticileri önce yaydı, sırlahlara karşı direnç kazanır. tımızdan para babaları yeni vurgun yapacak.. Bunlar bilinmezlikler, bilinir tek şey, insanlığın Bir sürü soytarılık, virüsten daha hızlı yayılıyor. elindeki en etkin silahın bilim olduğudur. Ve vi Dünya Sağlık Örgütü, nasıl virüsün yayılmasına rüslere karşı, bakterilere karşı mücadelede insan pandemi dediyse, bu yalanların yayılmasına da lığın bilimin 200 yıllık deneyimi vardır. infodemi adını taktı. Aşının bulunması, antibiyotiğin bulunması büyük İlaçlar zehirdir. Her biri. İlaç prospektüsleribaşarıdır, o sayede hayatımız sağlıklı ve uzun oldu. ni okursanız, eyvah kullanmasam mı diye düşüBu yayılmacı ve öldürücü karakterdeki virüse nürsünüz. Hepsi insanlar üzerinde test edilmişkarşı da tek silahımız aşı. tir. Ve prospektüste sık, seyrek, ender yan etkiTıp, durmadan gelişen bir alan. Bu nedenle, leri yüz, bin, on bin, yüz bin kişide ne kadar göbilimin büyük birikimi sayesinde yeni teknoloji rüldüğü de açıklanır. Normal alsanız bile yan lerle çok hızlı bir sürede aşılar geliştirilebiliyor. etkilerine uğrarsınız, mesela ülser olur, anaflakYeni teknolojilerin en büyük başarısı da korona tik şoka bile girebilirsiniz. Ama alırız. virüse karşı oldu. 10 yılı aşkın süredir üzerinde Aşılar kitlesel uygulanacağı için minimum çalışılan teknoloji, binlerce bilim insanının virüs yan etkilerine önem verilir. Ama çok ender, yüz üzerinde yoğunlaşması ile, koronayı yok edebin beş yüzbin kişide bir bile olsa, sonucu bekcek silahı geliştirdiler. lenenden daha ağır olabilir. Hem yeni teknolojiler hem de bildik klasik Endonezya Çin aşısının yüzde 97 etkinliğini aşı yöntemleriyle üretilen aşıların kullanımıaçıkladı. İlk sonuç ama diğer ilaçlar gibi son rana başlandı. Evet acil kullanım izni veriliyor. Fa porlar daha düşük etkinlik gösterebilir. Şeffafkat bu acil izin, aşıların güvenli ve etkin olmadı lık en önemli. İyi bir aşılama stratejisi ile Türkiğı anlamına gelmiyor. Tek eksiği, denendiği yüz ye de bu beladan kurtulacaktır. Tabii aşı olmak bine yakın insan üzerinde bütün sonuçlarının, istemeyenler, bundan sonra iyi bir maske, sosyaş dağılımının vb alınmamış olması. yal mesafe ve hijyen kurallarıyla yaşayabilirler. Ama etkinler ve güvenliler. Kısa bir süre için Raporlar açıklanınca, ben de aşı olacağım, sıra de de aşı için acil kullanıma başvuran şirketlerin ne zaman gelirse.. DAYANIŞMA Haber alma özgürlüğümüz için C’in yanındayız. BİR GRUP CUMHURİYET OKURU, CUMHURİYET VE DEMOKRASİ SEVDALISI HACETTEPE TIP FAKÜLTESİ 1978 MEZUNU