02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 2 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA 5 CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başarır’ın sözlerinin çarpıtıldığını vurguladı, Erdoğan’a yüklendi: Sen kumpas kurdun CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’li Ali Mahir Başarır’ın söyleminin çarpıtıldığını belirterek “Akdeniz’de AKP SÖZCÜSÜ ÖMER ÇELİK’TEN KILIÇDAROĞLU’NA TEPKİ gemimiz arandı. Ne tepki geldi? Milletveki‘Demokrasi sorunu haline geldi’ limizin söyleminin çarpıtılarak kullanılması, bu olayın kapatılmasına yöneliktir. Ve özet: Bir ülke Cumhurbaşkanı’nın mal varlığı dolayısıyla tehdit ediliyorsa ve o sonuç alınıyorsa o ülkede o Cumhurbaşkanı milli güvenlik sorunudur” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında özetle şunları dile getirdi: n RAKAMLARI DOĞRU AÇIKLAYIN: Bir pandemi süreci yaşıyoruz. Olay başladığında hükümete ilişkin hiçbir eleştiri getirmedik, çözümler önerdik. Bu önerilerin yüzde 99’u uygulanmadı ve pandemi süreci iyi yönetilmedi. 13 bin 746 vatandaşımız resmi rakamlara göre hayatını kaybetti. Gerçek rakamlar bunun çok üstünde. Devlet dediğiAKP Sözcüsü Ömer Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için kullandığı, “Türkiye için milli güvenlik sorunudur” sözlerine “Bu ifadeyi kullanan kişi bir ‘demokrasi sorunu’ haline gelmiştir” karşılığını verdi. Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Foreign Policy gazetesinde yayımlanan bir yazıya işaret ederek “Kılıçdaroğlu’nun utanç verici şekilde Cumhurbaşkanımız için ‘Türkiye için milli güvenlik sorunudur’ dediği gün, yabancı bir yayında ‘Türkiye’nin sorunu Cumhurbaşkanının kendisidir’ manşeti atıldı” ifadelerini kullandı. CHP’li Ali Mahir Başarır’ın Tank Palet riyle başlayan tartışmaya da değinen Çelik, “Milli güvenliğimize karşı olanların dilini ve tavrını benimsemek bakımından Kılıçdaroğlu’nun birinci sıraya yerleştiği açıktır” dedi. Kılıçdaroğlu’nun Libya’ya giden Türk gemisinin aranmasına ilişkin sözlerine ilişkin ise “Gemimize dönük gayri meşru müdahaleyi Almanların dilinden anlatıyor. 4 saat uygulaması sadece bunu kabul ettiğini Uluslararası Denizcilik Örgütü’ne bildiren ülkeler için geçerlidir. Türkiye’nin böyle bir bildirimi yoktur. İşte asıl bu zihniyet milli güvenlik sorunu üretmektedir” yorumunu yaptı. İletişim Başkanı Fahrettin Altun da Kılıçdaroğlu’na tepki göstererek “Hukuk ve millet önünde hesabını soracamiz kurum yalan söyler mi? Yanlış rakam Fabrikası’nın Katar’a satılmasını eleştiren sözle ğız” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet açıklamak kadar Türkiye’nin itibarını dünyada sarsan başka bir şey yoktur. n ESNAF NE YAPACAK?: Erdoğan çıktı, 35 dakika şu önlemleri aldık. Öğrencilerden Dükkânlar kapanacak, peki sağlıkla ilgili önlemler tamam, ekonomi ile ilgili önlemlerde tek satır yok. Adamın dükkânını kapatıyorsun, peki ne yapacak bu adam, nasıl geçinecek? Toplam 383 bin işyeri kapana‘Marmaray’ eylemi cak. Buralarda aileleri ile birlikte 2 milyon 100 bin kişi gelir elde etmeyecek. n SÖMÜRGECI KAFASI: Erdoğan, “Paranın rengi dini yoktur, para paradır” diyor. Tam bir sömürgeci kafası. Para rüşvetin aracıdır. Merak ediyorsan kimdir bu, nasıl oluyor? Büyükelçi tayin ettiğin iki kişiye soracaksın. Paranın rengi, dini yok, para paradır ama devlet parayı rüşvet aracı olarak kullanamaz. Para paradır ama para aynı zamanda sömürge aracıdır. Osmanlı, paranın dini, rengi yoktur diyen yöneticiler yüzünden battı. Borç aldılar, varlıkları sattılar. Senin yaptığın gibi. Düyunu Umumiye’yi kurdular. Sen de Borçlar Öğrenci Faaliyeti, Marmaray’da 9 aydır uygulanan aktarma indiriminin kaldırılmasını, askılara astıkları “Krizin sorumlusu sizsiniz. Faturayı halka kesmenize karşı susacak değiliz” yazılarıyla protesto etti. Marmaray’daki aktarma indirimi, TCDD’nin itirazı sonucu mahkeme kararıyla kaldırıldı. Marmaray’ı kullanan yolcuların İBB’ye bağlı toplu ulaşım araçlarına yaptıkları aktarmalarda uygulanan indirim ise devam edecek. Öte yandan TCDD Taşımacılık AŞ Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada “Marmaray’da ne kadar durak gidildiği fark etmeksizin 7 lira ücret ödeneceği” yönündeki haberlerin gerçek dışı olduğu, durak sayısına göre 6 kademeli olarak ücretlendirme uygulandığı belirtildi. l Haber Merkezi İdaresi’ni kurdun. Erdoğan tarih bilmez. Allah’ın cahiline neyi anlatacaksınız? TERÖR ÖRGÜTÜ IŞİD, İBB BAŞKANINA ‘SALDIRI’ PLANLAMIŞ ‘İmamoğlu da hedefte’ n MUSTAFA KEMAL’IN ORDUSU: Ordu bizim ordumuzdur, Peygamber ocağıdır. Ordu aynı zamanda hiç kimse unutmasın Mustafa Kemal’in ordusudur. Bu kişiye hatırlatmak ve sormak isterim: Sen başbakanken 4 Temmuz 2003’te Süleymaniye’de biri binbaşı 11 askerin başına çuval geçirilip kelepçelenip götürüldüğünde ne yaptın? Nota ver, kına dedik. Verdiği cevap: “Ne notası, müzik notası mı?” Ahlaka bakın, ordusevere bakın. Sen bize kalkacaksın ordu üzerinden ders vereceksin. Balyoz, Ergenekon davaları oldu. Komutanlar hapse atıldı. Bırak sen gevezeliği, sen FETÖ’yle işbirliği yapıp orduya kumpas kuran başbakan mısın değil misin? Kendi ordusuna, Peygamber ocağına, bir terör örgütüyle işbirliği yapıp kumpas kuran dünyada bir başbakan var mı? Vatanına ihanet edenler, devletin haremi ismetini terör örgütüne açanlar vatanseverlikten bahsedemezler. n ÇARPITMA OLAYI KAPATMAK IÇIN: Akdeniz’de bir gemimiz arandı. Ne tepki geldi? Milletvekilimizin söyleminin çarpıtılarak kullanılması, bu olayın kapatılmasına yöneliktir. Hani dünya lideriydin sen? Akdeniz’in ortasında, uluslararaİstihbarat birimlerinin, terör örgütü IŞİD’in İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu bazı isimlere saldırı planladığı yönünde bilgiye ulaştığı belirtildi. İçişleri Bakanlığı’nca İmamoğlu ve korumalarının uyarıldığı öğrenildi. Son dönemde IŞİD’e yönelik operasyonlar artarken, istihbarat birimlerinin İBB Başkanı İmamoğlu ve çok sayıda isme yönelik terör örgütünün suikast hazırlığında olduğu yönünde bilgiye ulaştığı öğrenildi. Gazetemize konuşun İBB yetkilileri istihbari bilgi üzerine İçişleri Bakanlığı’nın İmamoğlu’nu uyardığını doğruladı. İmamoğlu’nun koruma sayısının artırıldığı kaydedildi. Suikast yapılacağına dönük ihbarı dün ilk duyuran OdaTV’nin haberinde, “Önce Türkiye gazetesi yazarı Fuat Uğur dedi: ‘Kılıçdaroğlu’na suikast yapılacak!’ Sonra Hürriyet yazarı Fuat Bol tekrarladı: ‘İran’da olduğu gibi, bizde de önemli şahsiyetlere karşı suikast düzenleyebilirler.’ Tarih: 23 Kasım 2020. İmamoğlu’nun koruma polislerine, ‘artık daha dikkatli ve duyarlı olun’ denildi” ifadeleri yer aldı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, “suikast emri verilen DEAŞ militanlarının yakalandığı” iddiasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Dönem dönem kamu görevlilerine, kurum ve yerlere yönelik bu tür duyumlar ve ihbarlar gelmektedir. İlgili kişiler ile paylaşılır ve bilgilendirilir, gerekli tedbir alınır. Haberde yer aldığı şekilde bir suikast girişimi veya bir suikastçının yakalanması söz konusu değildir” ifadeleri kullanıldı. İBB Sözcüsü Murat Ongun da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “23 Kasım 2020 tarihinde resmi makamlarca bir terör örgütüne yönelik istihbari faaliyetlerde, İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na yönelik eylem talimatı verildiği bilgisi tarafımıza ulaştırılmıştır” dedi. Öte yandan, ağustos ayında İstanbul’da bir otele düzenlenen baskında, IŞİD üyesi Hüseyin Sağır gözaltına alınmıştı. Sağır’a sansasyonel eylem talimatı verdiği belirlenen ve tutuklanan IŞİD’in “Türkiye Emiri” Mahmut Özden’in bilgisayarında, aralarında Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu bazı siyasiler, yargı üyeleri ve turistik yerlere yönelik bombalı eylem planları ortaya çıkmıştı. l Haber Merkezi sı sularda mürettebatı tutukladılar, aramayı yaptılar senden tık yok tık. n TAKOZUN ADI ERDOĞAN: Ve özet: Bir ülke Cumhurbaşkanı’nın mal varlığı dolayısıyla tehdit ediliyorsa ve o sonuç alınıyorsa o ülkede o Cumhurbaşkanı milli güvenlik sorunudur. İşin özeti budur. Türkiye’nin önünde bir takoz var. O takozun adı Recep Tayyip Erdoğan’dır. O takozu Türkiye’nin önünden çekip çıkarmak bu milletin şerefli bir görevi olacaktır. YARKADAŞ’TAN KAFTANCIOĞLU’NA: Açıklaması talihsizlik Eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, parti içindeki taciz iddialarıyla ilgili CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun kendisini “şov yapmak”la suçlayan sözlerine tepki göstererek ifadeleri talihsizlik olarak niteledi. Yarkadaş, Kaftancıoğlu’na Twitter üzerinden yanıt verdi. Kaftancıoğlu’nun sözlerini kadınlar adına talihsizlik olarak niteleyen Yarkadaş, “Ben rin yapmak istediği basın açıklamasının engellendiğini ve kendisine belgelerin ulaşması üzerine tweet attığını söyleyen Yarkadaş, “Gösterdiğim insani tepkiyi ‘şov’ olarak görüyorsa cinsel saldırılara karşı düzenlenen toplantı ve basın açıklamalarına neden katılıyor? O alçaklığa ses çıkaranları da şovmen olarak mı görüyor? Belli ki Canan Kaftancıoğlu, kadın mücadelesini de mücal ANKARA/Cumhuriyet ‘Kılıçdaroğlu ile MUHTARLARA TEHDIT hayatımda bu denli apolitik bir dile şahit olmadım. Sürekli kadın kimliğini öne çıkararak siyaset yapan Kaftancıoğlu’nun ‘cinsel saldırı’ ile ‘şov’ kavramlarını aynı cümlede kullanması, bu ülkenin delenin kavramlarını da içselleştirememiş” ifadelerini kullandı. Yarkadaş, CHP Yüksek Disiplin Kurulu’nu da göreve çağırarak “İstanbul’daki tüm iddialarla ilgili resen soruşturma başlatmalıdır. görüşene hizmet yok’ kadınları açısından büyük bir talihsizliktir. Sözle Bu yapılmadığı takdirde, ben her platformda burini okurken onun adına utandım” dedi. Partilile nu gündeme getireceğim. Bunun bedeli partiden Tek derste faşizm Bu yoksullaştıkça yoksullaşan ülkede; Düne kadar iktidara gelebilmek ve iktidarda kalabilmek için çuval çuval kömür dağıtan... Kapılara erzak paketleri bırakan... Göklerden ekmek, çay ve şeker yağdıran... Yoksul evlere beyaz eşyalar hediye edecek kadar çıtayı yükseltebilen... İşsiz tüm yandaşları iş sahibi yapmayı beceren... Kaynağı şaibeli paralarla akademisyenlerden medya mensuplarına kadar her şeyi satın almayı başaran bonkör bir hükümetin... İktidarının 18. yılında yaşanan pandemi kaynaklı ekonomik yıkımda gerçekten ve aniden yoksullaşan halkına hızla sırtını dönmesi... Ve kasası dibine kadar boşaltılmış, kamu malları tek tek satılmış, dış politikada itibarsızlaştırılmış, hukuku hukuk olmaktan çıkarılmış, milli eğitim sistemi cahilliğe odaklanmış ve demokrasisi tek adam rejimiyle baltalanmış bir memleketin halkına faşizm dersi vermesi... Bu halkı hâlâ nasıl oluyor da yeterince öfkelendirmiyor? Zorunluluklar kâbusu Yeterince öfkelenilmediği ve köleliğe boyun eğildiği, köleliğe seyirci kalmak içe sindirilebildiği için; Bu korkunç günlerde birileri hâlâ... Sabah beşte evden çıkmak zorunda. O otobüse binmek zorunda. O fabrikadan, o dükkândan içeri girmek zorunda. O inşaatta kum taşımak zorunda. O şantiyede tıkış tıkış uyumak zorunda. O yemekhanede yemek yemek zorunda. O işten çıkıp evine dönmek zorunda. Girdiği evde yaşlılarıyla, çocuklarıyla, eşiyle aynı odayı, mutfağı, banyoyu kullanmak zorunda. İşini kaybetmemek zorunda. Eve ekmek götürmek zorunda. Gerekirse bu yüzden hasta olmak zorunda. Hastalığı da yakınlarına bulaştırmak zorunda. Hastanede yer bile bulamadan bir köşede nefessiz kalıp ölmek zorunda. Şu anda en zorlu ve tehlikeli işi yapan doktorların bile can güvenliğinin yeterince sağlanmadığı, hayatlarının madden ve manen kolaylaştırılmadığı, Covid19’un onlar için hâlâ meslek hastalığı sayılmadığı bu düzende... Olan biteni eve kapanıp sessizce izlemek zorunda. Hep birlikte katlanılan bir zulmün adını koyarsa başına geleceklerden korkmak zorunda. İyi bir köle olursanız ‘Şirinler’i görebilirsiniz Bu arada da; Ekonomi çökmesin, insanlar sokaklara dökülmesin, iktidar elden gitmesin, bu kaos ortamında kendi çarkı dönmeye devam etsin ve her şey bittiğinde düşülen çukurdan kendisi kazanımlarla çıkabilsin diye faşizmin tüm unsurlarını kendi bünyesinde toplamış bir iktidardan faşizm dersi almak zorunda... Bu halk şu anda ülkeyi kendisine köle etmiş bir efendiliğin kıskacında sadece salgın yüzünden değil, siyaseten de boğulmakta. Binlerce yıl süren kölelik düzenine insanlığın şüpheyle bakmaya anca 1700’lerde başladığı şu dünyada kölelikle hesaplaşmanın iki yüzyıldan uzun sürmesi... Hesaplaşmanın sonunda resmi köleliği yavaş yavaş kaldıran “uygar” dünyanın, onun yerine tıkır tıkır işleyen gayri resmi bir kölelik düzeni kurması... Ve kaçak işçilerden, sosyal güvenceleri yetersiz, düşük ücretli yasal işçilere kadar uzanan ucu açık bir kölelik sisteminde hâlâ birbirine eziyet eden ve tanrısı para olan insanlığın bu vahşi düzene kapitalizm adı vererek onu rasyonelleştirmesi... Üstüne üstlük bu kölelik düzenini en çok yoksulların yani yeni nesil kölelerin sevip içselleştirmesi... Dünyanın başına çeşitli felaketlerin gelmesinin değil, gelen felaketlerle baş edilememesinin başlıca müsebbibi. Celladına âşık olan esirler gibi gözleri kapanan ve akılları tutulan kalabalıklar, yasalarla korunduklarına ve iyi birer köle olurlarsa “Şirinler’i görebileceklerine” inandırıldıkları bu düzenle ödedikleri bedelleri hesaplamaksızın her koşulda “iyi” geçinmeye çalıştıkça... Kölesinin öfkesini de korkusunu da itirazını da kapsamayı başaran kapitalizm, bu başarısının meyvesini en çok savaşlarda, afetlerde, salgınlarda, yıkımlarda yiyor. Ve ihtiyacı olduğunda faşizmin çeşitli tonlarına tereddütsüz yeşil ışık yakıyor. Evet, “Hiçbir denetimin olmadığı dijitalleşmenin bizi götüreceği yer faşizmdir” diyen böyle bir iktidarla şu noktada baş etmek kesinlikle zor. Ama tercihleri değiştirerek onu tahtından etmek kolay. Muhtaç olunan kudret de olaylar arasında kurulacak bağlarda var. Hamiş; Dünya Köleliğin Kaldırılması Gününüz kutlu olsun. CHP’DEN ‘BURSARAY’ TEPKİSİ: Ek hattın parası şirketten alınsın CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, 2018’de 600 milyon liraya mal olacağı açıklanan EmekŞehir Hastanesi raylı sisteminin 1.6 milyar liraya ihale edilmesine tepki gösterdi. Karaca, “Ne oldu da maliyet yaklaşık 3 katına çıktı? Bu hat hastanenin ayağına ‘müşteri’ götürmek için yapılıyor. Maliyeti yatak garantili hastane işleten Rönesans Holding’den tahsil edilmeli” dedi. l İç Politika MENEMEN’DE BAŞKAN SEÇİLDİ Kurayla başkan CHP’li Karakurt Yolsuzluk operasyonunda tutuklanan Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un görevden uzaklaştırılmasının ardından belediye meclisinde seçim yapıldı. CHP ve İYİ Parti, CHP’li Meclis Üyesi Av. Deniz Karakurt’u, AKP ve MHP ise AKP’li Aydın Pehlivan’ı aday gösterdi. 4. tura uzayan seçimde yine eşit sonuç çıkınca iki aday arasında kura çekildi ve CHP’li Karakurt başkanvekili olarak seçildi. l İZMİR/Cumhuriyet Kayseri’nin MHP’li Pınarbaşı Belediye Başkanı Memduh Uzunluoğlu’nun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün kentte muhtarlarla buluşacağı saate toplantı ayarladığı ortaya çıktı. Tele 1’de yer alan habere göre muhtarlara yollanan kısa mesaj ile bilgilendirme yapan MHP’li Uzunluoğlu, “Katılım sağlamayan muhtarlarımızın talepleri dikkate alınmayacak” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi AĞBABA, ASGARI ÜCRETIN KUR KARŞISINDA ERIDIĞINI SÖYLEDI ‘Asgari ücret 3 bin 100 TL olmalı’ MAHMUT LICALI CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba asgari ücretin döviz kuru karşısında büyük değer kaybettiğine dikkat çekerek 2021 yılı için 3 bin 100 TL olarak belirlenmesi gerektiğine işaret etti. Bu hafta başlayacak olan 2021 yılı için asgari ücret görüşmeleri öncesinde CHP’li Ağbaba, MYK’ye bilgi notu sundu. Ocak ayından bu yana döviz kurlarında yaşanan yüksek artış, Türkiye’nin Avrupa ülkeleri arasında asgari ücret sıralamasında Arnavutluk’un önünde sondan 2. sıraya kadar gerilemesine neden oldu. Hesaplamalara göre 2019’da 348 Avro olan asgari ücret, 2020 yılında 229 Avro’ya geriledi. Ağbaba’nın çalışmasına göre 2 bin 324 TL net asgari ücrete en az dolar kurundaki artış kadar yüzde 32.77 oranında zam yapılması ve miktarın en az 3 bin 100 TL olması gerekiyor. l ANKARA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle