Katalog

2 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA SU SEVİYESİ 10 YILIN EN DÜŞÜĞÜ İstanbul’un su kaynağı olan barajlardaki su seviyesi yüzde 24.50 ile son 10 yılın en düşük seviyesinde seyrediyor. Barajlardaki su seviyesinin önemli oranda azalmasıyla Melen ve Yeşilçay gibi İstanbul’a su sağlayan kaynaklardan alınan su miktarı artırıldı. 2019 yılında bu dönemde barajlardaki su oranı yüzde 35.60 olarak gerçekleşmişti. l AA ‘EĞITIM İZLEME RAPORU 2020: ÖĞRETMENLER’ YAYIMLANDI Duygusal kayıp büyük Gallenkuş’un çalışmaları arasında en çok etkileşim aldığı çalışmalarından biri fotoğrafçı Wissam Nassar tarafından çekilen, Gazze’deki bir mülteci kampında bulunan kız çocuğuna ait. Paralel İki dünya, imkânlar ve imkânsızlıklar bir kitapta evrendeki çocuklar LEYLA KILIÇ Uğur Gallenkuş, savaş, kıtlık, göç, bir koşul, çocukların bu haklardan mahrum olmülteci, eşitsizlik, masına engel teşşiddet gibi temekil etmemeli. Talinde çocukların olbii bu söyledikduğu konuları işlelerim kağıt üzediği kolajlanmış forinde yani teoritoğraf çalışmalarını de taahhüt edi“Çocukların Paralel len şeyler. PratikEvreni” kitabında te ve dünyamızda topladı. 2014 yılından bu yana işinin Uğur Gallenkuş ise tam tersi örnekler yaygın olayanında yaptığı korak yer alıyor. laj çalışmaları ile iki zıt dünn Karşılaştırdığın iki yayı gözler önüne seren Gal dünya var... lenkuş, “Bütün çocuklar aynı Dünyamızda çocuklar, çohaklara, sevgi ve güvene sa cuk asker olarak çatışmahip. Hiçbir koşul, çocukların larda ya da cephe gerisinde bu haklardan mahrum olma kullanılıyor, çocuk işçi olasına engel teşkil etmemeli” rak çalışıyor, çocuk seks işdedi. Kitabını şimdilik kendi çisi olarak pazarlanıyor. Buinternet sitesinden satışa çı nun yanında şu sıralar pankaran Gallenkuş, sorularımı demiyle birlikte aksayan eğiza özetle şu yanıtları verdi: timden dolayı gelişmiş ülken Kitapta bizi neler bek lerdeki çocukların mezuniyet liyor? süreçlerin uzaması ve bu kaÇocukların Paralel Evren yıplardan dolayı ülke ekonoleri kitabı, çocukların maruz milerinin uğrayacağı zararlarkaldıkları sorunları işlediğim dan bahsediliyor. Birleşmiş 50 kolaj çalışmasından olu Milletler Mülteciler Yüksek şuyor. Kolajlarım tüm dünya Komiserliği (UNHCR) verileya hitap ettiği için kitabı İn rine göre şu anda dünya üzegilizce hazırladık ve yayınla rinde 7.1 milyon mülteci çodık. Çalışmalarımda yer alan cuk bulunuyor ve bunlardan çocuklar belki sadece bir ül 3.7 milyonu ise hiç okula gitke, kültür ya da sosyoeko miyor. UNHCR’deki bir yetnomik gruba örnek gibi görü kiliye göre “Eğitim mültecilenebilir ama aslında bu sorun re ve mülteci çocuklara ikinlar bütün toplumlar ve ülke ci bir şans verilmesi ve fırsat lerde nadir ya da yaygın ola eşitliği açısından önemli.” Yirak mevcut olan sorunlar. ne aynı yetkiliye göre “MülteÇocuklarımızın maruz kaldı cilere gerekli eğitimler verilğı her türlü şiddet, haksızlık, mezse, bağımsız olarak üreeşitsizlik evrenseldir. tip yaşayamayan, iş bulama‘Bu bedel için yan ve bulundukları topluma katkı sağlayamayan ve adapkimse hazır değil’ tasyon sorunu yaşayan bir n Kolajlarla toplumlar üzerinde farkındalık yaratmaya çalışıyorsun diyebilir miyiz? Toplumlar ve sosyoekonomik sınıflar arasında farkındalığın yanı sıra empatiyi de arttırmayı amaçlıyorum. Kitaptaki çalışmalarım, Birleşneslin bedelini ödemeye hazır olmalıyız.” Bu bedel için ise hiçbir ülke ve yönetim hazır değil. n Peki, bu çocuklar için ne yapmalı? Çocuklarımızın empati, adalet duygularını geliştirerek savaş, açlık, nefret, çevmiş Milletler tarafından ka resel felaketler gibi sorunları bul edilen Dünya Çocuk Hak minimize etmemiz gerekiyor. ları Evrensel Bildirgesi’nde Çocukları cehalet, bağnazlık, yer alan ve çocuklara sağlan nefretten uzak eğitim ve öğması gereken temel hakların retimle büyütmeliyiz. Bu yüzbaşlıklarına göre kategori den çocuklara kaliteli ve evze edildi. Bütün çocuklar ay rensel eğitim sistemlerine, nı haklara, eşit değere, sıcak temel bakım ve temel sağlık aile ortamının sevgisi ve gü hizmetlerinin sağlanması onvenine, temel yaşameğitim ların ve dünyanın gelecekleri sağlık haklarına sahip. Hiç için hayati öneme sahip. Adana için de umut doğdu Kenya’daki kömürlü termik santral projesinden çekilmeye karar veren Çin Sanayi ve Ticaret Bankası’nın (ICBC) Adana’nın Yumurtalık ilçesindeki denizkaplumbağası yuvalama alanı Sugözü Kumsalı’na yapılan Hunutlu termik santral projesinden de çekilip çekilmeyeceği merak konusu oldu. İnşaatı devam eden projeye sivil toplum kuruluşları ve meslek odaları itiraz ediyor. Doğu Akdeniz Çevre Platformu sözcüsü Dr. Sadun Bölükbaşı projenin çevresel ve sosyal tahribata sebep olacağının bilimsel raporlarla ortaya konduğunu belirterek “Aynı hassasiyeti Adana’da da göstermesini istiyoruz” dedi. Kenya’daki projenin yaratacağı çevresel ve sosyal riskler nedeniyle bankanın finansmanı geri çekmeye karar verdiği belirtildi. Kenya’daki ilk kömür santralı olması beklenen santral için hazırlanan proje belgelerine göre, ICBC projeye 1.2 milyar ABD Doları aktaracaktı. l Haber Merkezi Eğitim Reformu Girişimi (ERG), “Egˆitim I·zleme Raporu 2020: Öğretmenler”i canlı yayınla kamuoyuna duyurdu. Yayında, son bir yılda öğretmen politikaları alanında yaşanan gelişmelerin değerlendirildiği rapor sunuldu. Düzenlenen panelde ise salgın sürecinde öğretmen deneyimleri ve öğretmenler arası dayanışmanın önemi, raporun bulguları c¸erc¸evesinde tartışıldı. Rapor, Mart 2020’de Türkiye’de ilk Covid19 vakasının saptanmasını takip eden süreçte eğitim alanında yaşananları öğretmenlere etkisi bakımından ele alıyor. Dosya kapsamında öğretmenlerle yapılan bire bir görüşmeler ve yuvarlak masa toplantılarının yanı sıra çeşitli kurumların öğretmenlere uyguladıkları anketler aracılığıyla derledikleri verilerden yararlanılıyor. Raporun bulgularını sunan dosyanın yazarı, araştırmacı Dr. Fulya Koyuncu, öğretmenin iyi olma hali, öğretmenlik mesleğine hazırlık, öğretmen ihtiyacı ve atamalar, öğretmenlerin mesleki gelişimleri ve kariyer seçenekleri başlıklarındaki güncel gelişmeleri ve analizlerini aktardı. Dr. Koyuncu, “Salgın, iki konuyu gün yüzüne çıkardı. Birincisi, tüm öğretmenlerin ihtiyaçları bulundukları okullar ya da bireysel özellikler bağlamında farklı. İkincisi de öğretmenlik mesleği durağan ve kendini tekrar eden bir meslek değil artık, dinamik bir meslek” dedi. Öncelik öğrenciye Salgının başında öğretmenlerin öncelikle öğrencilerine ulaşmaya çalıştığını, öğrencilerinin iyi olma EĞİTİM hallerini önceliklendirerek buna göre çözüm üretmeye çabaladıklarını, öğretmenlerin iyi olma halinin ise bunlardan sonra konuşulmaya, tartışılmaya başladığını belirten Dr. Koyuncu, “Eğitim sistemleri içinde çocukla etkileşimde olan tek aktör öğretmenler. Onların iyi olma hallerinin yüksek olmasını sağlayacak adımlar, çocukların dolayısıyla da özünde toplumun iyi olma haline yatırımdır” diye konuştu. Öğretmen Ağı Değişim Elçisi Zerrin Öztürk de salgının başından bu yana öğretmenlere yönelik beklentilerin çeşitlendiğini ve arttığını dile getirdi. Öğrencilerin öğrenme kaybı yaşarken öğretmenlerin de duygusal kayıp yaşadığını söyleyen Öztürk, bu dönemde öğretmenin iyi olma halini ARZ TALE etkileyen önemli noktalardan birinin de mesleki dayanışma olduğunu vurguladı. Öztürk, “Öğrenme ortamları değişmesine rağmen MESLEKİ GELİŞİM ETKİLENDİ öğretmenlere duyulan güven azalmadı. Eğitimin öznesi öğretmenin yeni düzene alışmasının duygusal iyi olma haline bağlı olduğu unutulmamalıdır” dedi. Rapordaki tespitlere göre öğretmenler, uzaktan eğitim sürecinden psikososyal destek ve dijital okuryazarlık ihtiyaçları P DENGESİ Öğretmen sayısındaki artış: Yüzde 3.7 Toplam atama: 39 bin 827 Net öğretmen ihtiyacı: 93 bin 235 ile öğrencilere ulaşabilme ve canlı dersleri yürütmede karşılaştıkları zorluklar başta olmak üzere çeşitli açılardan etkilendi. Salgın süreci öğretmenlerin mesleki gelişimine kaçıÖABT’ye giren kişi sayısı: 285 bin 674 (ÖABT: Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi) Norm fazlası öğretmen oranı: Yüzde 4.8 Eğitim fakültelerindeki nılmaz olarak etki ediyor. Salgın koşullarının ortaya çıkardığı ya da daha belirgin hale getirdiği ihtiyaçlar bulunuyor. öğrenci sayısı: 214 bin 441 SALGINLA İLİŞKİLERDE NELER DEĞİŞTİ? İletişim de arttı kaygı da ADIMLAR SAĞLIK IÇIN Milli Eğitim Bakanlığı ve Nestlé Türkiye işbirliğinde yürütülen “Sağlıklı Adımlar Projesi” kapsamında sekiz yılda 17 ilde 172 okulda 117 bin öğrenciye, 234 bin aileye ve 4 bin öğretmene ulaşıldı. Proje ile yılda 100 bin çocuğa erişilmesi hedefleniyor. Proje içeriğini salgın sürecinde web sitesi üzerinden erişime açtıklarını belirten Nestlé Türkiye CEO’su Ansgar Bornemann, “Bu öğretim yılı itibarıyla öğrencilerimize dengeli beslenme, fiziksel aktivite, kişisel hijyen, geri dönüşüm ve bilinçli tüketici olma konularında uzman akademisyenler desteğiyle oluşturduğumuz etkinlik kartları ile ulaşacağız” dedi. Bornemann, bu kartlarda öğrencilerin okulda öğretmenleri, evde de anne babalarıyla işleyebilecekleri çeşitli etkinliklerin yer aldığını, öğretmenler için de bu konu başlıkları altında bir kaynak doküman oluşturmayı hedeflediklerini söyledi. Salgınla evde geçirilen zaman artınca çocuklarla iletişim de güçlendi, anne babaların çocuklarıyla geçirdikleri süre uzadı. Ancak diğer yandan çocuklar daha kaygılı hale geldi, her şeyden korkar oldu. İnsanlardan kaçmaya başlayan çocukların en büyük korkularından biri de anne babayı kaybetme ihtimali. Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu’nun düzenlediği “Çocuk Hakları Bağlamında Adalete Erişim ve Pandemi Süreci” başlıklı zirvede, GFK araştırma şirketinin 15 ilde 1259 kişi ile yüz yüze görüşme ile yürüttüğü “Pandemi Döneminde Aile İlişkilerindeki Değişiklikler” araştırmasının sonuçları da açıklandı. Ev içinde geçirilen zaman, iletişim, kaygı durumu, ev işi paylaşımındaki değişiklikler ile birlikte uzaktan eğitime katılma konularının irdelendiği araştırmaya göre salgın öncesi hafta içi günlerini evde geçiren kişi sayısı 2.3 iken bu sayı 3.1’e yükseldi. Çocuklarıyla geçirilen sürenin arttığını belirtilenlerin oranı yüzde 57 oldu. Bu süre, özellikle 3544 yaş grubunda daha çok artmış. Salgında aile içi ilişkilerinin güçlendiğini belirtenlerin oranı da yüzde 42 oldu. Araştırmanın diğer sonuçları şöyle: l Her 10 anne babadan 4’ü, çocuklarının kaygı düzeyinde artış olduğunu belirtiyor. l Kaygı nedenleri arasında insanlardan kaçma yüzde 58 ile birinci sırada geliyor. Bunu sırasıyla yüzde 55 ile virüs kapma, yüzde 39 ile anne babayı kaybetme, yüzde 37 ile hasta olma ve yüzde 30 ile nine dede gibi aile büyüklerini kaybetme endişeleri takip ediyor. BİLSAP ÖDÜLLERİ VERİLDİ İstanbul Kültür Üniversitesi tarafından çalışmalarıyla bilime, eğitime, topluma ve sanata katkı sunan akademisyenlere verilen BİLSAP Ödülleri, maske, mesafe ve hijyen tedbirleriyle düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Törende, 2020 yılında hakemli ve süreli dergilerde yayımlanan çalışmalarıyla bilime, eğitime, topluma ve sanata katkı sunan 102 akademik personel ödül aldı. Törene online olarak katılan İKÜ Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Bahar Akıngüç Günver, bilim, eğitim, araştırma ve sanat olmadan tam ve kalıcı bir iyileşmenin yaşanamayacağını belirterek “Covid19’u bir ders olarak anımsayabilmemizi sağlayacak olanlar, düşünebilen, sorgulayabilen, araştıran, üreten bilim ve sanat emekçileriyle mümkün. Pandemiyle giderek derinleşen uçurumları aklın aydınlığıyla kapatabileceğimize inanıyorum” dedi. EĞİTİM TEKNOLOJİLERİ ALANINDA FİKRİ OLANLAR İÇİN 200 BIN TL’LIK DESTEK Eğitim teknolojileriyle ilgili fikri olan ve bu fikrini işe dönüştürmek isteyenlerin başvurabileceği programda başarılı olan girişimcilere 200 bin TL’lik destek verilecek. ODTÜ Teknokent ve MEF Üniversitesi, TÜBİTAK BİGG sürecinde yaptıkları işbirliğiyle “Eğitim Teknolojileri” alanında başlattıkları “BİGGED” programına son katılım tarihi 10 Aralık 2020. Eğitim teknolojileri ile girişimciliği buluşturan BİGGED ile eğitim alanında, teknoloji ile farkındalık yaratmak ve problemlere girişimci çözümler üretilmesi amaçlanıyor. MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, “Tüm dünyada eğitim hızla değişiyor. Pandemi döneminde eğitim teknolojileri alanında dünyadaki 1 milyar dolar ve üstü piyasa değerine sahip unicorn şirket sayısı 10 ayda 2 kat artmıştır. Önümüzdeki dönemde bu sayılar katlanarak artacaktır. Pandemi sonrasında çalışma ortamları ve eğitim artık eskisi gibi olmayacak. Yeni dönemde her alanda eğitim teknolojileri kilit rol oynayacaktır” dedi. ODTÜ Teknokent Genel Müdürü Serdar R. Alemdar da eğitim teknolojileri pazarının 34 yılda 300 milyar dolardan 550600 milyar dolara çıkmasının beklendiğini söyledi.