02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] AVRO STERLIN FAİZ BORSA 11 2 ARALIK 2020 ÇARŞAMBA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 7.8620 6.2 kuruş 9.4280 7.1 kuruş 10.5250 8.4 kuruş 13.76 0.03 puan 1.325 41.70 puan Covid19 salgınında yaşanan yeni dalga hem dünyayı hem Tükiye’yi etkisi altına aldı 3094.96 97.24 lira 458.75 13.77 lira İkinci dalga vuruyor ABD Merkez Bankası Fed, “Birkaç ay zor geçecek” vurgusu yaparken BM’den “35 milyar dolarlık insani yardım” çağrısı geldi. Türkiye’de ise sanayi sektörüyle ilgili öncü göstergelerde yeniden bozulma başladı. Küresel Covid19 salgınında, Türkiye dahil birçok ülkede vaka sayıları yeniden ve hızla artışa geçti. Aşı konusunda önemli sonuçlar alınsa da hem toplumsal hem ekonomik sorunların devam etmesi kaçınılmaz görünüyor. BM gibi uluslararası örgütlerden, ABD Merkez Bankası (Fed) gibi dünya ekonomisine yön veren kuruluşlardan yapılan güncel açıklamalar bu durumu teyit ediyor. Türkiye’de ise özellikle 2018 yılında bu yana yaşanan ekonomik krize eklenen salgın, yanlış sağlık ve ekonomi politikalarıyla daha da karmaşık bir hale geldi. AKP iktidarının ekonomide “yeni politika” arayışları sürse de güven vermek2021 YILI BÜYÜME TAHMINI DÜŞÜRÜLDÜ Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Türkiye ekonomisinin önceki tahminlerine göre bu yıl daha az küçüleceğini, 2021’de ise daha az büyüyeceğini tahmin etti. Buna göre 2020 küçülme tahmini yüzde 2.9’dan yüzde 1.3’e, 2021 büyüme tahmini ise yüzde 3.9’dan yüzde 2.9’a revize edildi. JP Morgan da 2021 büyüme tahminini yüzde 3.6’dan yüzde 3’e indirirken 2020 yılı için yüzde 0.7 büyüme öngördü. Öte yandan OECD dünya için 2020 küçülme tahminini yüzde 4.5’ten yüzde 4.2’ye revize etti. OECD, aşılar ortaya çıktıkça ve Çin öncülüğünde toparlanma sürerken birçok ülkede ikinci koronavirüs dalgasına rağmen küresel ekonominin görünümünün iyileştiğini duyurdu. ten uzak açıklama ve uygulamalar sürüyor. Hem dünyada hem Türkiye’de yaşanan bu durumun ekonomiye etkisiyle ilgili de her gün yeni sonuçlar ortaya çkıyor. Sipariş yavaşladı İmalat sanayiinin performansını aylık bazda ortaya koyan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Türkiye İmalat PMI (Satın Alma Yöneticileri Endeksi) anketi de bunlardan biri. Dün açıklanan güncel sonuçlara göre ekim ayında 53.9 olarak ölçülen manşet PMI kasım ayında 51.4’e düştü. İSO’dan yapılan açıklamada, Türkiye’deki Covid19 vaka sayılarının artması ve bu durumun müşteri talebini ve üretim süreçlerini olumsuz etkilemesi, firmaların kasım ayında karşılaştığı temel zorluk olarak kaydedildi. Bunun sonucu olarak hem yeni siparişler hem üretim yavaşladı. Yeni ihracat siparişlerinin de ivme kaybettiği gözlendi. Açıklamada şu vurgu da yapıldı: “Bu üç göstergede kaydedilen zayıflama, 2020 başlarındaki ilk pandemi dalgasının tepe noktasına göre çok daha ılımlı düzeyde gerçekleşti.” Gıda ve kimya Bu kapsamda İSO Türkiye Sektörel PMI kasım verilerine göre Covid19 salgınının hem Türkiye’de hem başta Avrupa olmak üzere dünyanın diğer bölgelerinde yaşanan ikinci dalgası, kasımda birçok imalat sanayi sektöründe toparlanmanın hız kesmesine yol açtı. Takip edilen 10 sektörün sadece dördünde endeks “iyileşme” sınırı olan 50 puanın üstünde kaldı. 10 sektörün yedisinde yeni ihracat siparişleri hız kaybetti. Bu eğilim büyük ölçüde üretim için de geçerliydi. Sadece gıda ve kimyasal ürünlerde üretim artışı gerçekleşti. l Ekonomi Servisi Rezervler eridikçe eriyor Bankacıların, sektörün öncü verilerinden yaptığı hesaplamaya göre Merkez Bankası net rezervlerinin geçen hafta (2327 Kasım) 5 milyar dolar daha düştüğü tahmin edildi. Hesaplamalara göre bu düşüşün önemli bölümü TCMB’nin bankalarla gerçekleştirdiği swapların yaklaşık 4 milyar dolarlık bölümünü yenilememesinden kaynaklandı. Reuters’ın hesaplamalarına başvurduğu üç bankacıya göre, net rezervler 13 milyar dolara indi. Yine bankacıların verdiği bilgiye göre net rezervler son olarak 2003’te 13 milyar dolara kadar gerilemişti. TCMB güncel veriyi yarın açıklayacak. Dolarda artış var Mali piyasalarda ise inişli çıkışlı hareketler devam ediyor. Örneğin dolar/ TL 8.58 zirvesinden gerilediği 7.5’li seviyelerde kalıcı olamamasının ardından yeniden yükseldiği 8 seviyesinin hemen altında işlem görmeyi sürdürdü. Koronavirüste artan yayılım ve lokallerin döviz işlemleri izleniyor. Salgınla ilgili yeni kısıtlamalar da bu durumu etkileyecek. Dün dolar kuru, 7.80387.9209 lira, Avro kuru 9.29509.4653 lira arasında yukarı yönlü dalgalandı. l Ekonomi Servisi FED: BM: BIRKAÇ AY ZOR GEÇECEK SALGIN BÜYÜK YIKIM YARATTI ABD Merkez Bankası (Fed) Baş cin başarısına bağlı kalacağını ve kanı Jerome Powell, “Yeni Co o zamana kadar pandeminin etkivid19 vakalarındaki artış endisinin devam edeceğini ekleyen Poşe verici ve önümüzdeki birkaç ay well, sorunların özellikle kadınlar, için zorlayıcı olabilir” dedi. azınlık grupları ve hizmet sektöKongre oturumunda yapacaründeki kişiler üzerinde ağırlaşağı konuşma için hazırladığı metin cağını söyledi. de ikinci dalganın etkilerini vurgu Powell, “İnsanlar kapsamlı ekolayan Powell, aşıyla ilgili haberlenomik faaliyetlere yeniden rin orta vadede olumlu olduğukatılmanın güvenli oldunu söyledi. Ancak zamanlağundan emin olana kama, üretim, dağıtım ve farkdar tam bir ekonomik lı gruplar arasında etkinlik toparlanma olasılığı dügibi belirsizlikler olduğunu şük” dedi. kaydeden Powell, “Bu gelişPowell’ın sözleri, bir melerin ekonomik sonuçlarıaşının potansiyel gelişinın zamanlamasını ve kapnin Fed’in görünümünü samını değerlendirnasıl etkileyebileceğimek zor olmaya ne ve toparlanmanın devam ediyor” yavaşladığına dadiye konuştu. ir şimdiye kadarki Ekonomien ayrıntılı açıknin geleceğilamaları. nin bu sürel REUTERS Jerome Powell Birleşmiş Milletler (BM), koronavirüs salgını nedeniyle dünya genelinde insani yardıma ihtiyaç duyanların sayısında yüzde 40 artış olduğunu açıkladı. Bu ihtiyacı karşılamak için 35 milyar dolar yardım çağrısı yaptı. BM İnsani Yardımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, “Salgın, en korunaksız ülkelerde büyük bir yıkım yarattı” dedi. BM araştırmalarına göre 2021’de 235 milyon kişinin açlık, savaş, koronavirüs salgını ve iklim değişikliğinin etkisiyle insani yardıma ihtiyaç duyacağı tahmin ediliyor. Bunların 160 milyonuna ulaşmak üzere 56 ülkeyi kapsayan bir plan hazırladıklarını belirten Lowcock, “Yardıma ihtiyacı olanların üçte ikisine ulaşmayı hedefliyoruz. Geri kalanına da Kızıl Haç ve benzeri yardım kuruluşları ulaşıyor” dedi. İnsani yardım operasyonları için bu yıl 17 milyar dolar toplandığı ve yardımın hedeflenen nüfusun yüzde 70’ine ulaştığı belirtiliyor. BM insani yardım koordinatörü Lowcock, Yemen’de büyük bir açlık tehlikesinin olduğunu belirterek bunun nedenini 2018 ve 2019’da yardım çalışmalarına büyük katkıda bulunan “bazı çok önemli ülkelerin” 2020’de bunu yapmamış olmalarına bağladı ve “bu ülkeler Körfez ülkeleri” dedi. l BBC CHP: Anlaşmaların içerikleri açıklansın CHP, Türkiye Varlık Fonu’nun (TVF) işlemleri ve Borsa İstanbul’un yüzde 10 hissesinin Katar’a satışı ile ilgili komisyon kurulması için hazırlanan araştırma önergesini TBMM Başkanlığı’na sundu. CHP Grup Başkanvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç imzası ile TBMM Başkanlığı’na sunulan önergede, “Sayıştay denetiminden kaçırılan” TVF bünyesinde Ziraat Bankası, Halkbank ve VakıfBank, Borsa İstanbul, Türkiye Petrolleri, BOTAŞ, Türk Hava Yolları, PTT, Türk Telekom, ÇAYKUR ve Eti Maden gibi kurumlar ile 46 gayrimenkul bulunduğu vurgulandı. Önergede, “Borç bulamayan TVF, şimdi de elindeki varlıkları kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklarla elden çıkarmaya başlamıştır” denildi. l ANKARA/Cumhuriyet Tüccar ‘yokuş kalkış desteği’ istiyor İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, yeni yılda reel sektöre yönelik alınmasını istediği “AntiCOVID 2021” önerilerini açıkladı. Tedbirlerin özel sektörün dayanıklılığını artıracağı ve yeni yıla dirayetli bir başlangıç yapılması açısından kıymetli olacağını söyleyen Avdagiç’in önerileri şöyle: 4 İstanbul’da 20 bin civarında bulunan müessesenin kapalı kaldıkları dönem için vergisel yükümlülükleri askıya alınsın. 4 Ayrıca bu işletmelere bir evvelki vergi döneminde beyan edilen kâr tutarında faizsiz kredi desteği verilsin. Bunun adeta bir “yokuş kalkış desteği” vazifesi göreceği kanaatindeyiz. 4 Kapanan ya da önemli bir ciro kaybına uğrayan işletmelerimizin kredi borçları yeniden yapılandırılarak faizsiz olarak ertelensin. 4 Kiracı durumunda olana kredi desteği sunulsun. İstanbul’un enflasyonu yüzde 14 İstanbul’da perakende fiyatlar kasımda yüzde 1.94, toptan eşya fiyatları indeksi ise yüzde 2.83 arttı. Geçen yılın aynı ayına göre artış ise yüzde 14.07 oldu. Diğer harcamalarda artış yüzde 5.6, gıdada yüzde 3.17 oldu. İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) açıkladığı verilere göre kasımda perakende fiyatlar bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 14.07 arttı, toptan fiyatlardaki artış yüzde 17.43 oldu. Kasımda perakende fiyatlarda bir önceki aya göre diğer harcamalarda yüzde 5.6, gıda harcamalarında yüzde 3.17, konutta yüzde 1.58, ulaştırma ve haberleşmede yüzde 1.34 artış yaşandı. Giyim harcamalarında ise yüzde 1.9 azalış görüldü. l Ekonomi Servisi Krize karşı paketler ve büyüme Covid19 salgınının etkileri ne yazık kitüm dünya ekonomilerini şiddetle etkilemeye devam ediyor. 2020’nin son ayına girerken, yıl boyunca ülkelerin salgının yarattığı olumsuz koşullara karşı ne gibi iktisadi tedbirler aldığını ve bu tedbirler altında elde edilmiş olan ekonomik performansı kısaca değerlendirmenin yerinde olacağını düşünmekteyim. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) 19 Kasım tarihli “Covid19 Pandemisinin Ticaret ve Kalkınma Üzerine Etkileri” başlıklı raporu, 2020 yılında dünya ekonomisinin bir bütün olarak yüzde 4.3 gerileyeceğini, 2021’de de yüzde 4.1’lik bir geri dönüş yaşanmasının beklendiğini paylaşmakta. Gelişmiş ülkelerde 2020’de beklenen söz konusu daralmanın yüzde 5.8 ile gelişmekte olan ülkelere görece (beklenti yüzde 2.1) daha şiddetli olacağı tahmin edilmekte. Krizin etkilerinin en yoğun hissedildiği yılın ikinci çeyreği (nisan haziran) süresince küresel imalat sanayisi yüzde 11 gerilemiş durumdaydı. Bu dönemde dünya mal ticareti yüzde 18, hizmetler kesimi ticareti ise yüzde 21 daralma gösterdi. Bir karşılaştırma yapmak için 2009’un “küresel finans krizinde” dünya imalat sanayisi yüzde 19 daralmıştı. Üretim ve ticaret aktivitelerinde yaşanan bu daralmalara koşut olarak, UNCTAD raporundan işsizliğin hızla yükseldiğini okumaktayız. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Covid19 nedeniyle c¸alıs¸ılmayan su¨reyi es¸degˆer tam zamanlı istihdama do¨nu¨s¸tu¨rerek is¸ kaybını saatlik zaman cinsinden hesaplıyor. ILO’nun hesaplamalarına göre 2020’nin ikinci çeyreğinde dünya ekonomisinin bütününde çalışılan süre yüzde 14 gerileme gösterdi. Bu rakamın 400 milyon tam zamanlı işçi istihdamına denk geldiği biliniyor. (Burada kısa ama önemli bir not: DİSK Araştırma Dairesi’nin ILO metodolojisinden yararlanarak yaptığı hesaplamaya go¨re ülkemizde son bir yılda Covid19 nedeniyle meydana gelen es¸degˆer is¸ kaybı 2 milyon 159 bin olarak gerc¸ekles¸ti. TÜİK’in “resmi” verilerinde ise istihdam kaybının 975 bin kişi olduğunu belirtelim.) Krize karşı uygulanan ekonomik canlandırma paketleri Krize karşı ülkelerin yıl boyunca uyguladığı iktisadi canlandırma paketlerinin toplam tutarı, UNCTAD ve IMF tarafından paylaşılan verilere göre 12 trilyon dolar düzeyine ulaştı. Ancak bu rakamın dünya ekonomileri arasında eşit dağılmadığı; gelişmiş ülkelerin uygulamaya koyduğu teşvik paketlerinin çok daha yoğun ve etkin olduğu görülüyor. IMF verilerine göre gelişmiş ülkelerce uygulanan doğrudan mali harcama (ya da mali gelirden vazgeçme) biçiminde uyguladıkları genişleyici maliye politikalarının milli gelirlerine oranı yüzde 9.5’e ulaşmakta. Bu rakama, milli gelirlerine oran olarak yüzde 11.8’e ulaşan özkaynak desteği, kredi garantisi ve teşviklendirilmiş kredi kullanımı gibi parasal destekleri de ilave ettiğimizde gelişmiş ülkelerin kullandığı devasa kaynağın boyutları ortaya çıkıyor. Diğer yandan gelişmekte olan ülkelerde söz konusu ekonomik tedbirlerin büyüklüğü sadece yüzde 3.8’lik mali destek ve yüzde 2.4’lük parasal / kredi desteği olarak hesaplanmakta. Sağlanan toplam desteğin kişi başına boyutu gelişmiş ülkelerde 3 bin 500 dolara çıkarken, gelişmekte olan ülkelerde sadece 161 dolar düzeyinde. Türkiye’de durum Sözü ülkemize getirirsek IMF tarafından açıklanan verilere göre Türkiye, eylül ayı başına kadar 573 milyar TL tutarına erişen bir mali destek paketini yürürlüğe koymuş durumda. Bu destekler toplamının milli gelirimizin yüzde 12.8’ine ulaştığı hesaplanabilir. Bu destekler içinde 123 milyar TL’lik kısım bütçe içinden karşılanırken geri kalanı ise bütçe dışı kaynaklar tarafından aktarılmış. Buna göre uygulanan destekler kredi garantisi (milli gelir içinde payı yüzde 6.8), kamu bankaları tarafından uygulanan kredi erteleme (payı yüzde1.5), kamu bankalarına sermaye enjeksiyonu (payı yüzde 0.5), işletmeler için vergi ertelemesi (payı yüzde 1.5), kısa dönemli çalışma ödeneği (payı yüzde 0.4) olmuştur. Bunlara ek olarak, 17 Nisan tarihinde işten çıkarılmalara yasak getirilmiş, bu yasak 2021 başına kadar uzatılmıştır. Dolayısıyla IMF’nin paylaştığı verilere göre Türkiye’nin uyguladığı parasal ve kredi borçlandırmasına dayalı tedbirleri, toplam ekonomik destek paketinin dörtte üçüne ulaşmaktadır. Bu hafta başında Türkiye ekonomisinin 2020’nin üçüncü çeyreğinde, bir önceki yılın eş dönemine göre yüzde 6.7 büyüdüğü verisi TÜİK tarafından paylaşıldı. Büyümenin ardındaki sektörel detaya baktığımızda, finans ve sigorta hizmetlerinde yıllık büyümenin yüzde 41.1’e çıktığı ve ekonomiyi sürüklediği görülmekte. Buna karşın kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmetler sektörü toplamında büyüme oranı sadece yüzde 2.1 olarak gerçekleşmiştir. Finansal hizmet kesiminde bu coşku yaşanmakta iken harcama kalemlerine baktığımızda, 2018’den bu yana makine teçhizat üzerine sabit sermaye yatırım harcamalarının yıllık ortalama yüzde 3.1’lik daralma içerisinde olduğu gözlenmektedir. Gene TÜİK verilerine göre işgücü ödemelerinin milli gelir içerisindeki payı geçen yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 32.9 iken bu oran 2020 yılında yüzde 29.9 oldu. Diğer yandan “net işletme artığının” (sermaye gelirlerinin) payı ise yüzde 50.5’ten yüzde 55.3’e yükseldi. İstihdamsız, “kapsayıcı olmayan”, “eşitsiz” ve sabit sermaye yatırımlarıyla desteklenmeyen, kredi köpüklerine dayalı büyüme, ne kadar gerçek ve sürdürülebilir?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle