16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 24 KASIM 2020 SALI HABER EĞİTİM SEN’İN 4 BIN 565 ÖĞRETMENLE YAPTIĞI ÇARPICI ANKET ÖĞRETMEN: İŞ BULSAM BIRAKIRIM Eğitim Sen tarafından yapılan anketin sonuçlarına göre, öğretmenlerin çoğu daha iyi bir iş teklifi aldıklarında mesleklerini bırakmayı düşünüyor. 4 bin 565 öğretmenin katılımıyla yapılan “Öğretmenlerin Ekonomik ve Mesleki Sorunlarına Bakış Anketi”nin sonuçlarından bazıları şöyle: n Ankete katılan öğretmenlerin yaklaşık yüzde 60’ı “Aldığınız maaşın yaptığınız işin karşılığı olduğunu düşünüyor musunuz” sorusuna “Hiç karşılamıyor” yanıtı verdi. Bu soruya “Kısmen karşılıyor” yanıtı verenlerin oranı ise yüzde 38. n “Ekonomik koşulları daha iyi olan bir iş teklifi alsanız, öğretmenlik mesleğini bırakmayı düşünür müydünüz” sorusunu öğretmenlerin yüzde 70’i “Evet’’ diye yanıtladı. n Öğretmenlerin yüzde 56’sı “İşyerinizde kendilerini değerli hissetmiyor.” n Öğretmenlerin yüzde 70’i “İşyerinde kendilerini güvende hissetmiyor.’’ n Katılımcıların yüzde 70’ten fazlası okulların hijyen ve temizlik açısından gerekli koşullara sahip olmadığını belirtti. n “Pandemi koşullarında okullarda ‘maske, mesafe, temizlik’ şartlarının hayata geçirildiğini düşünüyor musunuz” sorusuna katılımcıların yaklaşık yüzde 69’u “hayır” yanıtı verdi. n Katılımcıların yüzde 94.5’i “Millli Eğitim Bakanlığı’nın sorunları çözmek için ürettiği politikaların gerçekçi olduğunu düşünüyor musunuz” sorusuna “hayır” dedi. n Katılımcıların yüzde 88’i “Bir eğitimci olarak MEB ile çeşitli vakıf ve derneklerin yürüttüğü protokolleri doğru buluyor musunuz” sorusu üzerine bunu doğru bulmadığını belirtti. l Eğitim Servisi ÇOCUKLARININ ÖĞRETMEN OLMASINI İSTEMİYORLAR, MAAŞLARI HACİZLİ, BASKI ALTINDALAR Saygınlığı yitirdik! Eğitimİş, 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesi öğretmenler ile yaptığı araştırmanın sonuçlarını açıkladı. Buna göre, öğretmenlerin yüzde 93’ü öğretmenliğin saygın bir meslek olma özelliğini yitirdiğini belirtiyor. Daha fazla para kazanabileceği iş bulması halinde öğretmenliği bırakacağını söyleyen öğretmenlerin oranı da yüzde 43. Büyük bölümü borç içinde olan öğretmenlerin yüzde 86’sı, çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor. Öğretmenlerin yüzde 83’ü yönetici olmak için torpile ihtiyaç olduğuna emin iken yüzde 48’i yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade ediyor. Eğitimİş Sendikası’nın 5 bin 514 öğretmen ile çevrimiçi görüşmeler yoluyla yapılan araştırmasına göre, öğretmenlerin yüzde 63’ü çocuklarının gıda ihtiyaçlarını, yüzde 73’ü kıyafet ihtiyaçlarını, yüzde 47’si ise eğitim ihtiyaçlarını rahat karşılayamıyor. Öğretmenlerin yüzde 86’sı ise çocuğunun öğretmen olmasını istemiyor. Daha fazla para kazanabileceği iş bulması halinde öğretmenliği bırakacağını belirten öğretmenlerin oranı ise yüzde 43. Maaşlarına icra geliyor Araştırmaya göre, öğretmenlerin yüzde 96’sı son bir yılda yaşanan fiyat artışlarının bütçesini daha fazla etkilediğini; yüzde 61’i ise gelirlerinin yetersizliği nedeniyle psikolojik sorunlar yaşadığını ifade ediyor. Çok sayıda öğretmenin de kredi borcu var. Buna göre, öğretmenlerin yüzde 44’ü ev kredisi, yüzde 30’u araç kredisi, yüzde 25’i ise çocuklarının eğitimi için çektiği kredileri ödüyor. Öğretmenlerin yüzde 26’sı ek iş yapıyor; yüzde 29’u esnafa olan borcunu, yüzde 35’i ise şahıslara olan nakit borcunu ödemeye çalışıyor; yüzde 37’si de kredi kartlarının sadece asgari ödemesini yapabiliyor. Öğretmenlerin yüzde 3’ünün maaşında icra var, yüzde 8’inin maaşına en az bir kez icra gelmiş ve yüzde 46’sı annesi, babası ya da arkadaşlarından yardım alarak ancak geçinebiliyor. Her ay borç alan öğretmenlerin oranı ise yüzde 22. Kültürel hayat bitti! Öğretmenlerin yaşadığı geçim sıkıntısı, sosyal ve kültürel hayatlarını da bitirmiş durumda. Yüzde 84’ü son bir yılda tiyatroya, yüze 73’ü ise son bir yılda sinemaya hiç gidememiş; yüze 92’si her gün bir gazete, yüzde 62’si her ay bir kitap bile alamıyor. Siyasi baskı da öğretmenleri etkiliyor. Öğretmenlerin yüzde 46’sı görevden alınma korkusu yaşadığını söylüyor; yüzde 83’ü ise yönetici olmak için mutlaka torpile ihtiyaç olduğuna emin. Öğretmenlerin yüzde 48’i de yöneticiler tarafından öğretmenlere siyasi baskı yapıldığını ifade ediyor. Öğretmenlere göre devlet okullarındaki eğitimin niteliği de gün geçtikçe düşüyor. Öğretmenlerin yüzde 83’ü kalitenin düştüğünü belirtiyor. Öğretmenlerin yüzde 80’i, MEB’i Covid19 sürecinde başarısız buluyor ve uzaktan eğitimin başarılı olmadığını kaydediyor. l ANKARA / Cumhuriyet EĞITIMİŞ BAŞKANI: KARANLIK TABLO Araştırma sonuçlarına ilişkin görüşlerine yer verilen Eğitimİş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Geleceğin mimarı olan öğretmenlerimizin nasıl bir çaresizlik çukuruna itildiği görülmekte. Bu yılki araştırmamızda en dikkat çekici veriler, geçim sıkıntısına ilişkin. Öğretmenlerin hepsinin borç batağında olduğu, bu borçlar Orhan Yıldırım yüzünden yarısından fazlasının psikolojisinin bozulduğu, kendi çocuklarının ihtiyaçlarını bile giderecek kadar ücret verilmediği bir ortamda eğitim ne kadar sağlıklı olabilir? Dünyada ‘Başöğretmen’ sıfatını taşıyan tek lider Atatürk iken 2020’de onun izindeki eğitim neferlerine reva görülen bu karanlık tablo kabul edilemez. Öğretmenler hamaset değil adalet istiyor” dedi. CHP lideri Kılıçdaroğlu’ndan öğretmenlere “meslek kanunu” çağrısı ‘Olmaz’sa oy yok’ Kılıçdaroğlu Kılıçdaroğlu, atanan ve atanamayan öğretmenlerle görüştü. Önceliğin atama bekleyen öğretmenlerin beklediği 60 bin kişilik kadronun doldurulması olduğunu söyledi. 3600 ek göstergenin çıkması halinde en az 100 bin öğretmenin emekli olacağına dikkat çeken CHP lideri, “Şu anda ‘3600 ek gösterge çıkacak’ diye emekliliğini doldurduğu halde emekli olmayan çok sayıda öğretmen var” dedi. CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi hazırladıklarını belirterek “TBMM Genel Kurulu’nda tartışılırken bu kanun teklifine ‘olmaz’ diyen siyasi partilere oy vermeyin” çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla iki ayrı video konferans toplantısı yaptı. İlk olarak 19 farklı kentte görev yapan öğretmenlerle, daha sonra da atanamayan öğretmenlerle görüşen Kılıçdaroğlu, öğretmenlerin sorun ve taleplerini dinledi. Kılıçdaroğlu, sözleşmeli ve ücretli öğretmenliğe tepki göstererek “Bütün öğretmenlerin kadrolu olması lazım” dedi. Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifi hazırladıklarını ve sendikalara görüş almak üzere gönderdiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Öğretmenlik Meslek Kanunu TBMM Genel Kurulu’nda tartışılırken, bu kanun teklifine ‘olmaz’ diyen siyasi partilere oy vermeyin” çağrısında bulundu. 3600 ek göstergeyi de genel kurula getireceklerini söyleyen Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “eğitimde reform” açıklamalarına ilişkin “Eğitimde reform bir kişinin isteğiyle olmaz” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, öğretmen atamalarına ilişkin “Milli Eğitim Bakanlığı eğer imkânı olsa zaten 60 bin kişi de 70 bin kişi de derhal kadrolu öğretmen alır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın önündeki engel Hazine ve Maliye Bakanlığı çünkü kadrolar oradan tahsis ediliyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı mali olarak çok zor durumda olduğu için bu kadroları vermiyor” dedi. Covid19 nedeniyle atamanın yapılamayacağının açıklandığını belirten Kılıçdaroğlu, “Tasarruf olsun diye bu atamalar şimdilik yapılmıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde eğitimden tasarruf olmaz. Çünkü çocuktan tasarruf olmaz” diye konuştu. l ANKARA / Cumhuriyet Özlük hakları vurgusu 60 bin öğretmen atanmalı CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, ücretli ve sözleşmeli öğretmenliği eleştirerek kadrolu öğretmen ataması yapılması ve öğretmenlerin özlük haklarının Öğretmenlik Meslek Kanunu ile güvence altına alınmasını istedi. Meclis’te basın açıklaması yapan İYİ Parti Eğitim Politikaları Başkanı Şenol Sunat ise 60 bin öğretmen atanması çağrısında bulundu. l ANKARA / Cumhuriyet Aybüke Öğretmen’in babası, “Öğretmenliğe başlama anında ilk dersi bana verdi” dedi. TAYINI ÇIKSA YINE GIDERIZ Batman Kozluk’ta, 3 yıl önce PKK’li teröristlerin 22 yaşında şehit ettiği müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın’ın babası Sadık Yalçın, kızının sayısal öğrencisi olarak farklı bölümler tercih etme imkânına rağmen çok sevdiği öğretmenliği tercih ettiğini söyleyerek “Bugün yine aynı yere tayini çıksa yine hep beraber gideriz ve görevine başlamasına yardımcı oluruz” dedi. Karabük’ün Safranbolu ilçesinde yaşayan emekli memur olan babası Sadık Yalçın, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü buruk geçirdiklerini belirtti. Yalçın, 24 Kasım’da kızını unutmayan tüm öğretmen ve öğrencilere teşekkür etti. l DHA Necmettin Öğretmen’in ailesi: Cehaletle savaşıyordu Tunceli’de 16 Haziran 2017’de PKK’li teröristlerce kaçırıldıktan sonra aracı yakılan ve şehit edilen 8 aylık sınıf öğretmeni Gümüşhaneli Necmettin Yılmaz’ın (23) ailesi, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü 4. kez hüzünle karşılıyor. Şehit öğretmenin babası Hamit ve annesi Gülay Yılmaz, “Cehaletle savaşırken vampirler tarafından katledilen evladım Necmettin Yılmaz’ın hem şehadet yıldönümü hem de Öğretmenler Günü’nü kutluyorum” dedi. l DHA 150 aşı gündemde: Bilim 2 yıl içinde korona belasından insanlığı kurtarır Bilim, insanlığı, ekonomisiyle tüm sosyal hayatıyla kurtarma yolunda dev adımlarla ilerliyor. Aralık ayında sınırlı olarak ABD’de halk üzerinde resmen uygulanmasına başlanacak ilk iki aşının. Yani, Türk bilimcilerin yönettiği Pfizer ile ortaklık yapan Alman şirketi BioNTech ve Amerikan Moderna aşıları. Bu iki aşı, birbirine benzer yeni aşı teknolojileriyle üretildi.. Sonuçları birbirine çok yakın, dolayısıyla yeni teknolojiyi de başarıyla test etmiş oldular. Dün de üçüncü bir ciddi aşı daha gündeme girdi. Oxford Üniversitesi ile İngiliz İsveç ilaç tekeli AstraZeneca işbirliği ile geliştirilen aşı üzerine ilk açıklanan rapora göre, ortalama yüzde 70 etkililik sağladı. Doza göre bu yüzde 90’a da çıktı. Bu aşının denemeleri 3. fazda 10 bin kişi üzerinde sürüyor ve açıklamalar ilk 131 kişi üzerindeki sonuçların değerlendirilmesini içeriyor. Ciddi hiçbir yan etkiye de rastlanmadığı belirtiliyor. 150 aşı daha deneniyor Bu aşının etkililiği, diğer ilk aşının yüzde 95 üzerinde etkililiğine göre düşük. Ama aşı altı aya kadar normal soğutulmuş koşullarda saklanabiliyor ve taşınabiliyor. Bu açıdan dünyaya dağıtımı hızlı ve kullanımı daha kolay olacak. Dünyada ve bu arada Türkiye dahil, 150’yi aşkın aşı adayı, klinik aşamada test ediliyor. Bu aşılardan 50 kadarı, çok büyük kitleleri kapsayan son aşı deneme aşamasında. Çin aşısı bunlar arasında ve Faz3 son denemelerini Türkiye’de de 20 bin kişi üzerinde sürdürüyor. Çin aşısı aynı zamanda Brezilya ve daha birçok ülkede kitlesel denemelerini sürdürüyor. Bu aşının da ilk sonuçları aralık ocak ayında açıklanır. Ayrıca Çin’de iki aşı daha son aşamalarında. Son aşamalarında olan birkaç Rus aşısı da var, bunlardan en az biri Türkiye’de deneniyor. Yerli aşımızın durumu Türkiye’den bir yerli aşı Faz1 diye bilinen ilk insan grubunda klinik testlerine başladı. Sanırım en az 50 kişiyi kapsayan grupta testleri başarıyla geçerse Faz2’ye geçilecek ve daha büyük sayıda insanda denenecek. Faz3 aşaması ise 10 bini aşan büyük bir grupta denenecek. Bu yerli aşının, her şeyi başarıyla geçer, etkinliği ve güvenilirliği kanıtlanırsa ancak 2021 sonuna doğru ciddi anlamda kullanıma girebileceği söylenebilir. Umarım diğer yerli aşı çalışmalarından da iyi sonuçlar alınır ve seviniriz. Bilim kurtarıcı Dediğimiz gibi, 50 kadar aşı ciddi olarak dünyanın gündemine düşmeye hazırlanıyor. Dünya bilimi kurtarıcı rolde. Üstelik 10 ay gibi kısa sürede. Aşıların üretilmesinin geçmiş yıllarda onlarca yıl sürdüğü göz önüne alınırsa, bilimin günümüzde özellikle canlıların biyolojisi üzerinde ne kadar büyük bir bilgi birikimine sahip olduğu açıkça görülüyor. Üstelik yeni teknolojileri de devreye sokarak. Bu duruma göre, 2021 yılında çok sayıda aşının kullanıma gireceğini söyleyebiliriz. 2022 yılı ise dünyanın korona belasından büyük ölçüde kurtulacağı yıl olur. Komplo teoricileri ne yapacak? Covid19 belası dünya üzerinde yaygınlığını kaybeder ve sadece belirli bölgelerde lokalize olarak varlığını sürdürür bir süre daha. Umarım... ve umarım Covid19 belası, bilimin aşılarıyla dans etmeye kalkmaz, aşıları etkisiz hale getirecek yeni biçimlere girmez. Bilime güvenin. Komplo teorilerine, uydurmalara, safsatalara kapılmayın. Aklı, analizi, gözlemi ve gerçeği görmeye çalışalım. Komplo teorileri ileri süren, bilimle sıfır ilişkisi olduğu halde teoriler ileri süren kör inançların papaz takımı da en azından aralarından birileri yanlış düşündüklerini ve halka yanlış kanaatler yaydıklarını yazma cesareti gösterirler.. Gösterirler mi? Bu haftaki Herkese Bilim Teknoloji dergisi, aşıdaki başarıları ele alıyor ve iki Türkün yönettiği BioNTech’in başarısını kapağa taşıyor. Okuyun. BAKAN ZİYA SELÇUK: Az daha sabır Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bir haftalık ara tatilin ardından bir kez daha ekran Ziya Selçuk karşısında ders başı yapıldığını belirtti. Selçuk, Twitter hesabından dün yaptığı paylaşımda, şunları kaydetti: “Bir haftalık ara tatilin ardından bir kez daha ekran karşısında ders başı yapıyoruz. Okullarda buluşacağımız günlerimiz olacak eskisi gibi, özlediğimiz her şeye yeniden kavuşacağız. Şimdi az daha sabır, çok daha dikkat, çok daha tedbir.” l AA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle