Katalog

14 20 KASIM 2020 CUMA YÜKSEK YERİLİM HATTI / Erdinç UTKU Devletimiz çok güçlü. Mafyada bile adamları var... H İstanbul’da salgın alarm veriyor. Önlem alınmazsa : kabrİSTANBUL... H Tek millet, tek devlet, tek vatan, tek bayrak diye diye getirdikleri nokta: “TEK”LEYEN “TEK ADAM” REJİMİ! H İstatistikleri çarpıtma kurumu TÜİK, korona rakamlarında yaptığı manipülasyonlarla başarısını yedi düvele kanıtlayan Sağlık Bakanlığı’na bağlansın! H Sen mutluluğun REjİMİNİ yapabilir misin Abidin? H Solda yeni partilere değil YENİ SEÇMENLERE ihtiyaç var. H AKP’nin hiç suçu yok. Sorumlu Lidyalılar. Parayı bulmasalardı şimdi ne Avrodolar kuru derdimiz ne de mali kriz olurdu... Damadın günahını almayın lütfen! H TAYYİP ERDOĞAN TAM BİR “DAVA ADAMI” :) Erdoğan’ın göreve başladığı 2014 yılından 2019 yılı sonuna kadar olan dönemde, Cumhurbaşkanına hakaret suçundan 63 bin 41 kişiye dava açıldı. l Aşkın Ayrancıoğlu l Kürşat Coşgun l Cemalettin Güzeloğlu l Cem Koç l Musa Keklik CUK Günel ALTINTAŞ Yılmaz Özdil’e “Hulusi Akar’la gezmeye bile gitmem” dediği için 5 ay hapis cezası verilmiş. Dediği için verilmiş. Peki, ya gerçekten gitmeseydi?... H Bir virüse söz geçiremeyenlerin ona buna dayılanmalarına ne demeli? H İstifa, yayından fırlatılan oktur. Özgür insan istifa eder; ötekiler af ya da azledilir. H “Çok konuşulacak” sözünü sıfat olarak kullanmıyorlar mı, deli oluyorum. Bu ülkede her şey o kadar çabuk değişiyor, olaylar o kadar hızlı akıyor ki, onları konuşmaktan eskiyi hatırlamaya bile vakit kalmıyor. H “Hiçbir şey olmadıysa da”, koronavirüs oldu. Geçmiş olsun. H Sağ iktidarlar ekonomiyi batırır, toparlamak sola düşer. Kemal Derviş acı reçeteyi uygulamaya başlayınca, halk “Ecevit geldi, böyle oldu” diyor, suçu ona yüklüyordu. Bahçeli erken seçim kapısını zorlarsa, bu film yeniden vizyona girebilir. H Dedeeee! Erdoğan “hukuk” dedi! l İbrahim Tuncay l Birol Çün HÜSREV BEY’İN GÜNLÜĞÜ / Günhan AYDIN Kalplerde şiirin bereketli toprağı 17 KASIM: “Tüy kadar hafifim” derler hani bazen. Peki, nereden biliyorsun, sordun mu tüye halini hatırını; o nasıl biliyor acaba? Belki külçe kadar ağırdır kendinde ve hızlı çakılıyor yere kendi idrakince. Rüya nereden anlasın rüya olduğunu ve hakikat “hakikat benim” der mi kendine? Fakat işte “tüy kadar hafiftim bu sabah” demekten başka bir şey gelmiyor içimden ve rüya ısrarla sürdüyordu kendini. Minik dükkânda kocaman aynanın altında kahve içerken, Jethtro Türk çalarken (Locomotive Breath) bile . Sevgili kardeşim Deniz’in abisinde bütün plakları varmış... İnsan yaptıklarının çoğunu rüyaların tesirinde bilmeden yapıyor olabilir mi? Hissettikleri onun telkini midir… Mesela “Aydaki Kadın” okumak arzusu ya da karlar yağsın diye duyduğun özlem. Genzimde ve midemde kıpırdananın ne olduğunu anlamaya çalışırken, Deniz’e abisini tebrik ettiğimi söyleyip kendimi dışarı attım. Çünkü kocaman aynanın altında otururken canım şiddetle Hüseyin Rahmi Gürpınar okumak istedi. Canımın bu yersiz taleplerini müphem rüyalara bağlıyorum; canım ben ne yapacağım seninle?.. Ne tanımadığım bir şehre seyahat hevesi, ne spora başlama iştahı, ne de yeni bir lisan öğrenme heyecanı… Keşke bana bir faydası dokunsaydı isteklerinin sevgili canım. Canım Hüseyin Rahmi Gürpınar okumak l Murteza Albayrak istediğinden ve yakın sayılabilecek kitaplığımda ilaç için tek bir kitabı olmadığından Tunalı Hilmi’nin ucundaki kitapçıya doğru yürüdüm. Bulunduğum sokakta yaşayan kıymetli dostum muzip bir köpeğin zamansız yılışıklığı dışında bir aksaklık yaşamadan kapağı kitapçıya atıp hülyalı bakışları olan genç hanfendiye talebimi ilettim. Sonra elimde “Deli Filozof” kalbimde ferahlık ve bir parça şaşkın Kıtır’da arka tarafta bir masa buldum. Canımın mütevazı isteğine uyup okumaya başladım. “Filozof’un Cenabıhakk’a İtirazları… sârının kıyısından bucağından bir görünüver. Seni inkâr l Kadir Doğruer edenler çoğaldı. Yaptığın binanın ne damı var, ne temeli… Nihayetsiz boşlukta bütün kürelerin avare dolaşıyorlar. Bütün kâinat serserilik halinde… Bu davaya kâfi bir vuzuh vermek için ne yapacaksan yap. Meryem’den bir oğlun olduğu hakkındaki iftirayı asırlardan beri tekzip etmedin. Sükutun ikrârdan mı geliyor?” Tüy kadar hafiftik bugün Deli Filozof, ben, Jethro Tull o koskocaman aynada… Doğmazdan evvel hayat şartları bildirilerek reyimiz sorulsaydı bu dünya makteline kim ayak basardı? Birazcık karlar da yağsaydı keşke. l İsmet Lokman l Raşit Yakalı l Mustafa Yıldız 20 KASIM DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ