16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 5 18 KASIM 2020 ÇARŞAMBA Gazetemize verilen ilan kesme cezasına Kılıçdaroğlu’ndan sert tepki: Cumhuriyet zulme uğradı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin dünkü grup toplantısında gazetemiz Cumhuriyet’e verilen ilan kesme cezasını tepki gösterdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adalette reform yapılacağı açıklamalarına atıf yapan Kılıçdaroğlu, bu konuda adım atılacaksa Cumhuriyet’e yapılan haksızlığın giderilmesi gerektiğine işaret etti. Kılıçdaroğlu, şunları dile getirdi: “Basın özgürlüğü konusunda Basın İlan Kurumu ciddi bir tehdit unsuru. Beğenmediği haberler dolayısıyla gazetelere ilan göndermeyeceğim diyor. Cumhuriyet gazetesi, Basın İlan Kurumu’nun zulmüne uğradı. Niçin? Fahrettin Altun’un pergolası, Boğaz’da yaptığı inşaat dolayısıyla. Fahrettin Altun, bu inşaatı yaptı mı? Yaptı. İnşaatı yaparken izin aldı mı? İzin almadı. İnşaatı sonra kendisi yıktı mı? Kendisi yıktı. Cumhuriyet gazetesi bunu haber yaptı. Şimdi doğru haber yaptığı için ceza alıyor.” ‘Haksızlık durdurulmalı’ Hukukta reform yapılacağını dile getirenlere seslendiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Ne zamandan beri doğru haber ceza konusu olmaya başladı. ‘Ben iletişim başkanıyım; ben hukuku, yasaları dinlemem, istediğim yere isteğim inşaatı yaparım; birisi haber yaparsa ona da ceza veririm.’ Bu mantığı savunuyor musun, savunmuyor musun? Sen hukukta reform yapacağım diyorsan Cumhuriyet gazetesine haksız muameleyi derhal durduracaksın” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Kılıçdaroğlu, 18 yıllık iktidarın ardından gelen ‘reform’ söylemini eleştirdi: İnsanın yüzü kızarır CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hukuk ve ekonomide reform yapılacağına dair sözlerine sert eleştiriler getirdi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a 18 yıldır ülkeyi yönettiğini anımsatarak “İnsan olanın yüzü kızarır, çıkıp milletten özür diler” dedi. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada özetle şunları dile getirdi: n 18 YILDIR NE YAPTIN?: Ekonomide reform yapacağız diyor Sayın Erdoğan. Gerekirse acı reçeteyi milletin önüne koyacağız diyor. 18 yıldır ne yaptın arkadaşım? Ne oldu da 18 yılın sonunda milletin önüne acı reçeteyi koyuyorsun? Devlette israfı, Saray’da israfı yapmaya devam ediyor. Kıbrıs’a gittiler Bahçeli’yle beraber. Biz oraya piknik yapmaya gideceğiz dediler. Devlet anlayışına bakar mısınız? Bir uçak Erdoğan için, bir başka uçak MHP Genel Başkanı Bahçeli için, bir başka uçak bakanlar ve heyetler için, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu için ayrı bir uçak. İki uçakta korumalar. Bizde meşhur bir atasözü var ya: Ayranı yok içmeye diye. Vallahi de billahi de aynen öyle. Bunu yaparken bu ülkede konteynırlardan, pazar artıklarından beslenen milyonlar hiç aklınıza gelmiyor mu? Ekonomide reform yapacağız ne demektir biliyor musunuz? Tefecilere selam göndermektir. Faizi artıracağız da millet önceden bir hazırlıklı olsun. Zamları yapacağız da millet önceden hazırlıklı olsun. Londra’daki bir avuç tefecinin önünde diz çökmek demektir bu. Faizlerde artış yapacaklar, vergide artış yapacaklar. Memur ve emekli aylıklarındaki artışı düşürecekler. Dünya sefalet endeksi diye bir endeks var. İşsizlik ve Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu. enflasyonla belirlenen bir endeks. 33 ülkeyle ilgili bir çalışma yapılmış. Türkiye; Arjantin, İran, Güney Afrika Cumhuriyeti’nden sonra endekste 4. sıra. 18 yılda Türkiye’yi getirdikleri nokta bu. ‘Allah’ın hikmeti’ n ERDOĞAN NE KADAR SAMIMI?: Erdoğan çıktı, “Ekonomi ve hukukta yeni reform dönemi başlatıyoruz” dedi. Ders aldılarsa eyvallah. Düzeltmek için parlamentoya bir yasa getirirlerse destek vereceğiz. Biz adaleti savunuyoruz. Soru şu: Erdoğan bu sözünde ne kadar samimi? Adaletin dibe vurduğunu, güven kalmadığını o da görüyor. Hâkimlerin, savcıların belli odaklardan talimat almadan karar vermediklerini o da biliyor, biz de biliyoruz. 18 yıldır devleti yönetenler sonunda geldiler, “Bu ülkede adaletsizlik var. Biz adaletsizlik sorununu çözeceğiz” dediler. Allah’ın hikmetine bakar mısınız? 18 yıl devleti yöneceksiniz, 18 yıl sonra diyeceksin ki “Bir hukuk reformu yapmaya ihtiyaç var.” İnsan olanın yüzü kızarır, çıkıp milletten özür diler. n AYM KARARINI NE YAPACAKSIN?: Adalette reform yapacaksanız, hukukta reform yapacaksanız, toplumun adalete saygı duymasını sağlayacaksanız bir şeyler yapılmalı. AYM kararlarını uygulamayarak devlet krizine yol açan yargıçları ne yapacaksınız? Hukukta reform yapacağım diye samimiysen bu yargıçlar hakkında gereğini yapacaksın. Tahliye konusunda HSK ile iştişarede bulunulduktan sonra irade oluşturulacak talimatı veren HSK üyelerini ne yapacaksın? Binlerce KHK mağduru var beraat eden. Hukukta reform yapacaksan bu insanları kamudaki görevine iade edecek misin? Mafya liderlerini, uyuşturucu kaçakçılarını bırakıp düşünce suçlularını hapsetmekten vazgeçecek misiniz? Baroları parçalamaktan vazgeçecek misiniz? ‘EKONOMI DIP YAPTI’ Rezerv eksi 54 milyar dolar: 15 gün önce ekonomi pik yapıyor diyenler, sonra millete gerekirse acı reçeteyi vereceğiz diyenler bunlar değil mi? Dolarla ihale alanlar için, dolarla devlete borç verenler için ekonomi pik yapıyor. Vatandaş için, emekli için ekonomi dip yaptı. Merkez Bankası’nda dolar rezervi eksi 54 milyar dolar. Kur farkına 61 milyar TL ödendi Beşli çete diyoruz ya, garanti verilen işlerde kur arttıkça bunların gelirleri de artıyor. 20142019 yılları arasında kur farkı olarak 61 milyar 719 milyon lira ödeniyor. Bu parayla 14 tane Avrasya tüneli yapmak, 12 tane Osmangazi Köprüsü, 8 tane Çanakkale Köprüsü yapmak mümkündü. Bütün esnafa sıfır faizle kredi verilebilirdi. İMAMOĞLU’NA KANAL İSTANBUL’LA İLGİLİ SORUŞTURMA AÇILMASI: ! Neresi devlet politikası n BEKÇIYE GÖREV VERILMIŞ: Kürsüden veya Meclis Genel Kurulu’ndan yaptığımız konuşmaları suç sayıp hakkımızda fezleke düzenleyen savcılar var. Burada yapılan konuşmalarla ilgili fezleke düzenlenmez. Muhbir milletvekilleri şikâyet ediyorlar, savcı derhal fezleke düzenleyip gönderiyor. Buradan Bahçeli’ye bazı sözlerim var: CHP’yi çok sık eleştiriyor. Ona o görev verilmiş çünkü. Bekçilik görevi yaptığı için “CHP ile sen uğraş, ben ses çıkarmayayım.” Bu ülkede demokrasinin kırıntısı kaldıysa yasalara göre kurulmuş, faaliyet gösteren bütün siyasal partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır. Ben demiyorum, anayasa diyor. Birbirimize saygı göstermek zorundayız. Biz bütün siyasi partilerle görüşen tek partiyiz. Çünkü biz demokrasiyi savunuyoruz. n NE ÜLKÜCÜ NE MILLIYETÇISIN: Bizim milliyetçiliğimizi sorguluyorlar. Kendi vatan toprağında dalgalanan bayrağı indirip Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırıp vatan toprağını teröre teslim edenlerin bekçiliğini asla ve asla CHP’liler yapmaz. Tank Palet Fabrikası’nı beş kuruş para almadan Katar ordusuna peşkeş çekenler asla milliyetçi olamazlar. Hiçbir milliyetçi, ülkücü buna evet demez. Ama Saray’a bekçilik yapanlar evet diyebilir. Seçim dönemi olduğunda terörist mektubunu okuturlar ve sahip çıkarlar. Sen ne ülkücüsün ne milliyetçisin! n KAYYIM ATAYAMAZSIN: Egemenlik kayıtsız şartsız milletinse seçimle gelenin yerine mahkeme kararı olmaksızın bir devlet memurunu kayyım olarak atayamazsın. Hukukta reform yapacaksan seçimle gelen seçimle gider. CHP’li belediyelerin belde halkına hizmet vermesini engellemeyeceksin. Hiçbir belediyeyi engellemeyeceksin. n MGK’DE MI GÖRÜŞÜLDÜ?: Genelge çıkarıyorsun, “Vay sen neden Kanal İstanbul’a karşısın?” İstanbul halkının çıkarlarını savunmak zorunda. İstanbul’daki bütün konutların depreme dayanıklı hale gelmesi lazım. Talimat veriyorlar, afişleri kaldıracaksın. Niye kaldırayım? “Ya Kanal ya İstanbul”, ya felaket ya da huzur içinde yaşadığı bir İstanbul. Yatırım yapacaksan Çankırı, Yozgat duruyor. Milyonlarca kişi işsiz. Neden buraya yapıyorsun? Bu devlet politikasıymış. Milli Güvenlik Kurulu’nda görüşüldü mü? Peki, bununla ilgili özel bir yasa çıktı mı? Hayır. Niye devlet politikası? Çünkü bir kişinin kararı devlet sayılıyor. Yok kardeşim, onu yemezler. Bekçilik yapanlar yer, CHP’liler yemez. n BAŞKANLAR KONUŞUR: Belediye başkanları konuşmayacakmış. Doğruları duymaya tahammül edemiyorlar. Konuşur kardeşim, ne dersen de. CHP’li belediye başkanları beldenin çıkarları söz konusu olduğu zaman konuşmak zorundadırlar. Eğer hukukta reform yapacağım diyorsan bunları düzelt. Burada yaptığımız konuşmaları broşür haline getiriyoruz, hâkimler yasaklıyor. Anayasaya, Siyasi Partiler Kanunu’na aykırı. Sen bununla ilgili ne yapacaksın? Adli yıl açılış törenlerinin Saray’da değil de bağımsız bir ortamda yapılmasını sağlayacak mısın? Hukukta gerçekten bir reform yapacaksanız bunları yaptığınız zaman anlarım. Kurdun kuzuya adil davranacağına inanırım da bunların adalet getireceğine inanmam. l ANKARA/Cumhuriyet ALAATTIN ÇAKICI’DAN KILIÇDAROĞLU’NA TEHDIT Organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu ağır ifadelerle tehdit etti. Kılıçdaroğlu’nun dünkü grup toplantısında kendisini ima ederek “mafya” dediğini belirten Çakıcı, Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, CHP liderine “Akıllı ol”, “Vatan hainleri ile Bahçeli’yi bir kefeye koyarsan hayatının hatasını yaparsın”, “kazığa oturturum” gibi tehdit ve hakaret içerikli ifadelerle seslendi. CHP lideri Kılıçdaroğlu, Meclis grup toplantısında AKP’nin “yargıda reform” iddiasını eleştirmiş ve “Mafya liderlerini, uyuşturucu kaçakçılarını serbest bırakıp düşünce suçlularını hapsetmekten vazgeçecek misin?” demişti. l İç Politika ALTUN’DAN SAVUNMA CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına sosyal medya hesabından yanıt veren İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun TBMM grup toplantısında şahsımı hedef alan itham ve sözleri üzüntü vericidir, tamamen asılsızdır. Bağımsız bir mahkemenin aldığı karara saygı göstermek hukuk devletinin bir gereğidir. Gün, büyük ve güçlü Türkiye için mücadele günüdür” dedi. l İç Politika CHP ELAZIĞ İL BAŞKANI GÖREVDEN ALINDI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında önceki gün Antalya’da toplanan MYK toplantısında, Elazığ İl Başkanı Zeki Kaplan ve il yönetimi görevden alındı. Geçen hafta düzenlenen CHP MYK toplantısında ise CHP Gaziantep İl Başkanı Hayri Sucu ve il yönetimi görevden alınmıştı. İlde “CHP’nin oylarının düştüğü” iddiasıyla görevden alınan Kaplan, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, “Bu durum Genel Başkanımızın ve MYK’mizin tasarrufudur. Saygı duyuyoruz. Ancak bizim görevden alınmamızı gerektirecek bir gerekçe yoktu. Arkadaşlarımızla durumu değerlendireceğiz. Olacak seçimde ben yeniden aday olacağım” dedi. l İç Politika larıyla kamu zararına kullanmak... Hem siyasi hem de şahsi bir suçtur. Politik irade, şu anda bu ülkede kendi işlediği suçu görünUyuyan güzel bir mez kılmak için başkasına suç atarak ilergün uyanırsa... lemeye çalışıyor. Cumhurbaşkanlığı’nın olanaklarını kullanaBu iktidar; Laikliği, din işlerini devlet işlerine karıştırarak baltaladı. Demokrasiyi, yine demokrasi yoluyla yaraladı. Kadınların özgürlüklerini, kapanmanın bir özgürleşme rak bir siyasi partinin propagandasını yapan sınırsız yetkili bir siyasinin yönettiği bir ülkede... Kamu olanakları kullanılarak bir devlet projesine karşı propaganda yapılması suç sayılabiliyor. olduğu fikrini pazarlayarak ellerinden aldı. İnanç özgürlüğünü, inanç Eylül uyusun, siz uyanın özgürlüğü vaadiyle ortadan Ayrıca şunu da unutmamak kaldırdı. gerek: Hukukun tarafsızlığını, huku Cumhurbaşkanlığı’nın olakun kurallarını kullanarak yok etti. naklarını kullanarak... Eğitimin düzeyini, eğitimin Bir siyasi partinin propahedeflerini suiistimal ederek gandasını yapan sınırsız yetdüşürdü. kili bir siyasi... Sağlık sistemini, sağlık sisBu alanı kendisine... teminin olanaklarını yandaşla Başka siyasiler de kendi rına pazarlayarak yozlaştırdı. mevkilerinin olanaklarını kulÜlkenin kasasını, ekonomi lanarak kendi ideolojilerinin nin açıklarını kullanarak bo propagandalarını ve de proşalttı. testolarını yapabilsinler diye Şahsi kazanımlarını, devletin açmaz. imkânları sayesinde edindi. Aksine; Yavuz hırsız Cumhurbaşkanlığı’nın olanaklarını kullanarak bir siyasi O nedenle şu geldiği noktada; partinin propagandasını yaKamu olanaklarını kullana pan bir sınırsız yetkili... rak devlet projesine muhaleBu siyasi alanı kendisine, fet yolunu seçen bir belediye başka siyasiler de kendi nin neler yapabileceğini çok mevkilerinin olanaklarını kuliyi biliyor. lanarak kendi ideolojilerinin Belediyeciliğin nasıl siyasi propagandalarını ve de probir güç olduğunu... testolarını yapamasınlar diKendisinin halkı uyutmak ye açar. için kullandığı kaynakları, bir Ve bu sayede şahsi projelegün birinin çıkıp da aynı halkı riyle devlet projeleri arasındauyandırmak için de kullanıla ki sınırı kontrol edilemeyecek bileceğini görüyor. bir şekilde rahat rahat aşar. O yüzden; Halka bunu anlatmaya, “Eylül uyusun, siz uyuma uyuyanları uyandırmaya çalıyın” diyerek Kanal İstanbul şanları da hemen hedef tahprojesinin sakıncalarını ve ka tasına koyar. çınılmaz sonuçlarını ifşa eden Bir prens tarafından öpülebir belediye başkanını, suç iş rek uyandırılan masaldaki o gülemekle itham edebilecek ka zel kızın başına aslında ne geldar telaşlı. diğini anlayamayan nesillerin; Aslında o da biliyor. İktidarlar tarafından uyutulŞehri, kısa vadeli ve şaibe duklarında da başlarına ne gelli bir ekonomik kazanç uğru diğini anlayamamaları normaldir. na felaketi olacak bir projeye Ama gün gelir gerçekler feda etmek ve kamuya ait bir herkesi uykusundan eder. coğrafyayı, kamunun olanakUyuyanı da... Uyutanı da.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle