15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 1 KASIM 2020 PAZAR HABER mine mi sahip, bilmiyoruz. Bütün yıkılan apartmanların altları dükkân. Bu apartman ve diğerleri çok iyi incelenmeli, her uzmanın katkısıyla her açıdan ayrıntılı bir “olay yeri raporu” sanırım haİzmir geçmiş olsun, zırlanacaktır. Neden yıkıldılar? ama ne yapmalı? Ve bölgedeki binalar da bu rapor eşliğinde gözden geçirilmelidir. Kolonlar Bir can pazarı, içler acısı, kurtarmak için çırpınan insanlar, kurtulunca gözyaşı dökenler, annesini köpeğini soranlar, arayanlar.. Eşinden, dostundan, kardeşinden, çocuğundan, anababasından umutla haber bekleyenler... Kadim Kandilli deprem merkezinin 6.9 ve dünyanın en önemli deprem araştırma, izleme birimlerinin 7 büyüklük olarak verdikleri İzmir’i vuran deprem her an ülkeyi yoklamayı sürdürüyor. Hükümete göre 6.6. Yapmayın, düzeltin bunu. Türkiye’nin coğrafyası, jeolojik özellikleri ülkenin kaderidir. Bu en önemli gerçektir. Ne yazık ki deprem olduğunda ortaya çıkan görüntüler ülkemizin siyaseti ve insanının bu gerçeği umursamadığını gösteriyor. Deprem için kader dedim, ama bu kader alınlarımıza yazılı değildir, Tanrısal bir olay değildir, beklenmedik sürpriz değildir... mı kesilmiş? Siyaset gereğini yapsın Cumhurbaşkanı, dünkü konuşmasında İzmir depreminden siyasi kazanç elde etmeye yöneldi ve “Vesayetçi zihniyetin en çok ihmal ettiği alanlardan biri de afetlere dayanıklı yapı inşasıdır” dedi. Yanlış yapıyorsunuz. Topun ağzında olan İstanbul’da depreme yönelik özel bir programınız yok. Büyük depremde 70 bin can kaybı senaryoları var. Mesela yassı kadayıf olacak 5 katlı eski yapılara yönelik bir özel siyaset geliştirebilmiş değil iktidar. Belki İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu konu için özel bir çalışma yapar. Unutmadan: “Vesayet zihniyetinin en çok ihmal ettiği” diyorsunuz, ama imar affı ile tüm kaçak ve yanlış yapılara imar izni veren sizlersiniz. Üstelik 100 milyar liranın üzerinde bir gelir elde ederek... Coğrafyamızın kaderi Bu kader veya yazgı, ülkemizin topraklarına yazılıdır. Üzerinde bulunduğumuz yerkabuğunun özelliğidir. Yerkabuğu hareket halindedir. Üzerinde bulunduğumuz levha batıya doğru hareket halindedir. Ege’nin denize doğru akan parçalanmış yapısı, bu depremlerin ürünüdür. Yunanistan’a doğru yılda 2.5 santim kadar bir hızla hareket etmektedir. Tıpkı Kuzey Anadolu Fayı’nın Boluları, Sakaryaları, İstanbul’u ve Marmara Denizi’ni yarıp Tekirdağ ve Saroz’a uzanması gibi. Bu coğrafyanın kaderidir deprem. O halde tartışmasız ve kesin olarak buna göre bir bina yaşam standartları kurmak zorundayız. Bu yoksa gördüğümüz gibi büyük bina çöküşleri ve büyük acılar vardır. Tsunami daha önce de oldu Seferihisar’da, Foça’da, Sığacık’ta tsunami (deniz taşması) caddeleri ve evleri basmış. Bazı deprem uzmanları “Bu ilk kez oluyor” diyor. Ali Akurgal, daha önce de yazmıştı, tekrar anımsattı: “1955’te Foça’da benzer bir ‘deniz taştı’ olayını ben yaşadım. Babam o sırada Eski Foça’da arkeoloji kazıları yapıyordu. 7.5 yaşındaydım. Ayağımda tahta nalın (ufacık), çekilen denizin tabanına girip ardında bıraktığı çırpınan balıkları, suya gitmeye çalışan ahtapotları kovaya doldurduğumu çok iyi hatırlıyorum. Su geri geldiğinde bizim iskele neredeyse suyla örtülmüştü. Demek ki 40...+40 cm. bir tsunamicik olmuştu. Bu gelgitlerin arası 15 dakika kadardı. Babama sormuştum, ‘annene sor’ demişti. Annem de ‘büyük bir geminin dalgası’ olarak açıklamıştı kendince.” Kayıtlara bakıyorum, 1955 depremi Neden yıkıldılar Doğanlar Apartmanı’na, Kamil Bey apartmanlarına bakıyorum. İki büyük bloktan biri tam çökmüş, ikincisi de yıkılmak üzere, vinçlerle yanlardan destekle tutuluyor. Apartman altında dükkânlar var. Kolonlar mı kesilmiş veya çok özel bir zeSöke’nin güneybatısında 6.8 büyüklüğünde Balat Ovası’nda ve Samos (Sisam) Adası’nda oldukça büyük hasar yapmış, İzmir, Manisa, Uşak, Denizli, Aydın ve Muğla’da hissedilmiş. 300 ev enkaza dönüşmüş. Prof. Dr. Okan Tüysüz “1955’i bugünkü depremle yer olarak da benzer” diyor. 55 yıl sonra, yeniden... DEPREMİN ARDINDAN TSUNAMİNİN VURDUĞU SIĞACIK’TA YARALAR SARILIYOR Film seti gibiydi Görgü tanıkları 100’den fazla teknenin marina dışına çıkarak açığa sürüklendiğini anlattı. Bazı tekneler karaya oturdu. Merkez üssü İzmir’in Seferihisar ilçesi açıkları olan yıkıcı depremin ardından Sığacık Mahallesi’nde meydana gelen tsunami sonrasında denizdeki yüzlerce tekne açığa sürüklendi. Kale içinde bulunan tüm dükkânlar ise sular altından kaldı. Tekerlekli sandalyedeki yaşlı bir kadının boğularak, 1 kişinin de kalp krizi sonucunda hayatını kaybettiği mahallede 57 kişinin yaralandığı öğrenildi. Deprem anında bölgede bulunan görgü tanıkları, 100’den fazla teknenin, marinanın dışına çıkarak başıboş şekilde açığa doğru sürüklendiğini bildirdi. Sahil güvenlik ekiplerinin helikopter ve bot desteği ile marina dışına çıkan tekneleri gözlediği, yaklaşık 100 teknenin güvenli bir şekilde liman dışına bağlandığı belirtildi. Seferihisar’daki tüm tekne sahiplerine olay yerine gelmeleri çağrısı yapıldı. Deniz çekildi Depremin ardından denizin yaklaşık 1.5 metre yükseldiği Sığacık Mahallesi’nde, gün ağardığında esnaf yaralarını sarmak için harekete geçti. Esnaf el ele vererek işyerlerini temizlemeye başladı. Sular altında kalan ve balçığa bulanan Kaleiçi’nde ve dışında Belediye ekipleri yolların temizliğini yaparken yardım kuruluşları ise halka yiyecek ve içecek ikramlarında bulundu. Suların en çok zarar verdiği Kaleiçi’ndeki işyerlerinde maddi zarar meydana gelirken hem ekipler hem de vatandaşlar geride kalan suların tahliyesi için aralıksız çalışmalarını sürdürüyor. Deprem anını anlatan kafe sahibi Rüya Akın, “Depremin ardından deniz çekildi ve tarla gibi oldu. Deniz kabardıktan sonra kaçmaya başladık. Her yerden sular geliyordu. Tüm esnaf çılgınlar gibi koşuyorduk. Deniz suyu duvarların yarısına kadar girdikten sonra geri çıkmış. Zararımız çok büyük. Bu kış esnafın kendini kolay kolay toparlayacağını sanmıyorum” ifadelerini kullandı. Polis uyardı Sahildeki bir işyerinin sahibi Ali Büge de yaşadıklarını “film sahnesi” olarak nitelendirdi. Büge, “Deniz çekildikten sonra polislerin ‘tsunami’ ikazının ardından müşterilerimizi tahliye ettik. Ardından da sular geldi. Hem işyerimiz hem pansiyonumuz sular altında kaldı. Sıfıra indik ve her şeye baştan başlayacağız. Böyle şeyleri filmlerde görüp ‘Bu kadar da olmaz’ derdik ama ne yazık ki oluyormuş” diye konuştu. l Haber Merkezi BUCA’DA TAHLİYE, EGE HASTANESİ’NDE YOĞUNLUK Çamlı’dan salgın önlemi uyarısı SARP SAĞKAL İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı, İzmir’de deprem sonrası yalnızca Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi’nin tahliye edildiğini, bazı hastanelerden ise çatlaklar olduğuna dair duyumlar aldıklarını söyledi. Çamlı, “Acil serviste arkadaşlarımız hastalara bakıyorlar. Ege Hastanesi’nde bir yoğunluk var, çünkü deprem bölgesine yakındı. Ancak hastalarla ilgili bir sıkıntı yok. 9 Eylül, Ege, Yeşilyurt, Tepecik ve Bozyaka hastanelerinde hastalarımıza bakılıyor” dedi. Hastanede koronavirüs tedavisi gören hastalara ilişkin sıkıntı bulunmadığını belirten Çamlı, dışarıda kalanların maske ve mesafe önlemine uymaları çağrısı yaptı. Hasarlı binada hizmet Genel Sağlıkİş Genel Başkanı Zekiye Bacaksız ise Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ege Doğumevi ek binasında hasar olmasına karşın hizmete devam edildiğini söyledi. Hastane binasının duvarlarında Tepecik Hastanesi’nde çatlaklar oluştu. derin çatlaklar olduğunu belirten Bacaksız, “Sağlık personelinin ve hasta vatandaşların can güvenliğinin tehlikeye atılması son derece endişe vericidir” dedi. Bacaksız, sağlık çalışanlarının ve yurttaşların güvenliği için önlem çağrısı yaptı. Öte yandan İzmir Adalet Sarayı’nın duvarlar çatladı. Deprem nedeniyle Bayraklı’da bulunan İzmir Adalet Sarayı’nda da hasar meydana geldi. Edinilen bilgiye göre adliyede deprem sırasında büyük bir gürültü duyuldu ve duvarlar çatladı. Saniyelerce sallanan adliyede dolaplar devrildi. l ANKARA Provokatif paylaşımlara tutuklama Tekirdağ İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, İzmir’deki depremle ilgili, “Dün Cumhuriyet’i kutladığınız için deprem oldu!” paylaşımında bulunan bir kişiyi tespit etti. Gözaltına alındıktan sonra mahkemeye sevk edilen M.B.K., “sosyal medya ve internet yoluyla, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Adıyaman’ın İmamağa Mahallesi’nde Y.S. (21) de depremle ilgili olumsuz video paylaşımında bulunduğu gerekçesiyle çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hâkimliğince tutuklandı. İçişleri Bakan Yardımcısı Muhterem İnce, provokatif paylaşım yüzünden 10 kişinin gözaltına alındığını, 2 kişinin ise tutuklandığını duyurdu. l Haber Merkezi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle