18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 28 EKİM 2020 ÇARŞAMBA HABER 2021 Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda toplumsal alanda Diyanet öne çıktı Geçinemeyenler Soma’da, Ermenek’te ücretlerini alamayan madenciler geçinemiyor. Madenci çocuğu, “Babam benim cebime 5 kuruş para katamıyor, babamın hakkını verin” diyerek sesini duyurmaya çalışıyor. Manisa’da Kamil Kartal, gece yarısı soğukta yürüyüp sesini duyurmak isteyen emekçinin önü kesilince, emekçinin hakkını vermeyen şirketlere işlemeyen zor gücünün hak arayanlara sergilenmesine isyan ediyor, “Öyle mi alay komutanı?” diyerek. Emekçinin bu süreçte barışçıl ve anayasal haklarını kullanarak hakkına erişmesini, bunun yol olarak görülmesini istemiyorlar çünkü. Denizli’de vali esnafa soruyor: “Neden maske takmıyorsun?” Yanıtı belli: “Gebermek istiyorum. Piyasanın haline baksana.” Geçim derdi, virüs derdinin önünde. Çözebiliyorlar mı? Hayır. İstanbul Valisi, kendisini eleştiren gazeteci Fatih Altaylı’ya yanıt veriyor: “İstanbullu hasta hasta işe gidiyor. Çünkü COVID’den korkuyor ama işten atılmaktan daha çok korkuyor.” Geçinemeyenlerin derdine derman olmayan bir ekonomi modeli işte böyle sağlığı da tehdit ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malatya’da otobüsten konuşuyor. Esnaf, “Eve ekmek götüremiyoruz” diyor; siyasi irade durumun böyle olmadığını söylüyor, üstüne de çay dağıtıyor. Sonrası malum, yazılı metinden “Sözlerim çarpıtıldı, şakalaştık” vesaire, vesaire. Geçinemeyenlerin derdinin kamusal alana taşması, oradaki gündemi belirlemesi istenmiyor çünkü. Niye oluyor bütün bunlar? Ekonomi kötü, fatura garibana çıkıyor. Gazeteler, televizyonlar çoğunlukla susmuş. Siyasi partilerse mesaiyle çalışıyor. Halkın elde kalan çaresi, kamu otoritesiyle her karşılaşmada bu geçim derdini gündeme getirmek. Dışarıda geçinemeyenler Geçinemeyenler tek grup değil. Ekonomik açıdan geçinemeyen halkın karşısına iktidar ya çözüm koyacak ya da yeni bir geçinememe/geçimsizlik durumu yaratacak. İkincisini yapıyor, dış dünyayla geçimsizliğin dozunu artırmayı seçiyor. Ülke dövize, ithalata bağımlı değilmiş gibi. Her krizin faturasını alım gücü düşen, işsiz milyonlar ödemiyormuş gibi. Ama başka çareleri de kalmadı. ABD’yle gerilim, Fransa’yla gerilim, Almanya’yla gerilim; Körfez ülkeleriyle durum zaten ortada. Rusya’yla Suriye’deki gelişmeler üzerinden gerilim. Her seçim öncesi dış dünyayla nasıl gerilimler yaratıldığını hatırlayalım. Bir yandan “tüm dünyaya ayar veren, jeopolitik oyun kuran güçlü Türkiye” mesajı işleniyor; diğer yandan bu gerilimlerle “yaptırım, boykot” gibi olgulara gönderme yapılarak dış geçimsizlik halinin ekonomik nitelik kazanması neredeyse arzulanıyor. Niye? Döviz yükseliyor, paramızın değeri düşüyor. Alım gücümüzün azalması, fakirleşme demek bu. Dışarıyla kavganın ekonomik bir nitelik kazanması, içerideki fakirleşmeyi, “Bizden kaynaklı değil, bizim hatamız değil. Milli çizgide ve dik durduğumuz için bizi hizaya çekmeye çalışıyorlar” kılıfına sokmaya yarıyor. Bir de bu gerilimlerin sonunda “Biz de doğal kaynaklara erişeceğiz” ümidi pazarlanıyor. Geçenlerde yazdım. Otoriter rejimlerde yönetenlerin ve çevrelerindeki dar çıkar gruplarının iktidarlarını sıkılaştırmak için dışarıyla kavgaya neredeyse muhtaç olmaları bize özgü bir durum da değil. Yakınlarda yayımlanan bir araştırma var. Göteborg Üniversitesi (İsveç) VDem Enstitüsü’nden Sebastian Hellmeier imzasıyla Avrupa Uluslararası İlişkiler Dergisi’nde yayımlandı. Hellmeier, 2003 ile 2015 yılları arasını temel alarak farklı ülkelerdeki otoriter rejimleri incelemiş. Vardığı sonuç şu: Dış baskı, ekonomik müdahale/yaptırım olgularını otoriter rejimler milliyetçi duyguları ayağa kaldırmak ve müdahaleleri, gerilimleri milletin geneline yönelen bir saldırı gibi yansıtmak için de kullanıyor; yani kitle desteğini sıkılaştırmak ve bir yandan da muhalefeti bu alanlarda etkisizleştirip kendi söylemine çekmek için. Demek ki otoriter rejimler, içeride ekonomik açıdan geçinemeyen halkın barışçıl ekmek ve adalet arayışlarını görünmez kılmaya, bastırmaya çalışırken diğer yandan da dış dünyadaki geçinememe/geçimsizlik haline dayalı olarak kitle seferberliklerini öne çıkarmaya uğraşıyor. Önce ekonomik geçimsizliği çözeceğine, bunu örtmek için bulduğu geçimsizlik taktiğiyle fakirliği pekiştiriyor. Sıkıştık bu çıkmaza. Tatar, Çavuşoğlu ve Şentop ile görüştü Göreve başlamasının ardından ilk dış ziyaretini Türkiye’ye yapan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ziyaretinin ikinci gününde TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü. Ankara Sheraton Oteli’nde yapılan görüşmenin ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Çavuşoğlu, “Yakın eşgüdüm halinde milli davamızın ve Kıbrıs Türkleri’nin hakkını korumaya devam edeceğiz” dedi. Daha sonra TBMM Başkanı Şentop’la görüşen Tatar, Ankara’daki temaslarını tamamlayarak KKTC’ye hareket etti. l ANKARA/Cumhuriyet Çözüm dinle aranacak MUSTAFA ÇAKIR Hükümetin gelecek yılki “yol haritası” niteliğinde olan 2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı yayımlandı. Programda toplumsal sorunların çözümü için dini içerikli yayınların toplumun daha geniş kesimine ulaştırılmasından, “aile ve dini rehberlik vaizliği” görev tanımı çalışması yapılmasına kadar birçok hedef yer aldı. Değerlendirme ve hedeflerden bazıları şöyle: n Toplumsal problemlere yönelik dini içerikli yayınlar toplumun daha geniş kesimine ulaştırılacak. Bu kapsamda toplumsal problemlerin çözümüne yönelik dini içerikli bilgilerin toplumun geniş kesimlerine ulaştırılması için görsel ve basılı yayınların sayısı ve çeşitliliği artırılacak. n Manevi destek hizmeti ile ulaşılan kişi sayısı artırılacak. Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı sorumlu olacak. “Aile ve dini rehberlik vaizliği, gençlik koordinatörü ve manevi danışmanlık görev tanımı çalışması” yapılacak. n Kadına yönelik şiddet, erken yaşta evliliklerin önlenmesine yönelik düzenlemelerin etkin uygulanmasını sağlamak amacıyla yapılacak çalışmalarda Diyanet de görev alacak. Arazi bankacılığı n Tarım arazisi piyasalarının geliştirilmesi için “arazi bankacılığı sistemi” kurulacak. n Tarım arazilerinin miras ve satış yolu ile bölünmesi önlenecek, mirasçılara arazi ediniminde finansal destek sağlanacak. n Özelleştirme portföyünde bulunan şirket ve varlıkların özelleştirilmesine devam edilecek, potansiyeli olan yeni şirket ve varlıklar portföye dahil edilerek özelleştirilecek. Derbent, Çamlıca 1, Tortum, Çal ve Girlevik 2 HES için özelleştirme ihale ilanı verilecek. n Gebze Dilovası Doğalgaz Çevrim Santrali özelleştirilecek. Güllük liman Sahası’nın özelleştirme işlemleri tamamlanacak. Tekirdağ Marmaraereğlisi’ndeki Eski NATO Kabul Limanı için ilana çıkılacak. FenerbahçeKalamış Yat Limanı’nın ihale ilanı için çalışma yapılacak. n Eylül ve ekimdeki ilanlarla Güllük Liman Sahası’nın işletme hakkı devri ve özeleştirme portföyünde bulunan 151 taşınmazın satışı için ihaleler açıldı. Yıl sonuna kadar tamamlanacak. n Büyükşehirlerde otopark alanlarının yanı sıra köprü, tünel gibi darboğaz oluşan altyapıların ücretlerinin dinamik fiyatlandırılması, parketbin ve tercihli yolları gibi uygulamalar yaşama geçirilecek. n Hâkim ve savcı yardımcılığı oluşturulması için düzenleme yapılacak. n İhtisas gerektiren çevre, imar ve enerji gibi alanlarda özel mahkemeler kurulacak. MUÇEV, CHP’li belediyelerin olduğu kentlerde, geçen yıl 21.8 milyon lira gelir elde etmiş Belediyenin görevi şirkete! IĞNELI FIRÇA ZAFER TEMOÇIN MHP LIDERI BAHÇELI’DEN HATAY’DAKI SALDIRININ ARDINDAN ABD’YE TEPKI: Bilgi paylaşmadıysa skandal MHP Grup toplantısında konuşan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Hatay’da yaşanan saldırı öncesinde vatandaşlarına terör saldırısı uyarısı yapan ABD’ye tepki göstererek, “ABD Büyükelçiliği sahip olduğu bilgileri Türkiye ile paylaşmadıysa büyük bir skandala imza atmıştır. Nezaketsiz ve art niyetli durum söz konusudur” dedi. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un sözlerini de eleştiren Bahçeli, “Akli melekelerini kaybetmiş, mesele yapacak başka işi yok mudur? Bu siyasi şizofren, hangi hakla İslam’ı yapılandırmaktan bahsetmiştir” diye konuştu. Bahçeli’nin konuşmasında “pasta” kelimesini söyleyememesi ilginç anlar oluşturdu. Kısa bir süre duraksayan Bahçeli, “Paris’te ne birisi bir şey diyor. Ekmek değil de bir pasta. Pasta yemeğe hazırlanıyor. Pastaya alışkın olmadığımız için dilimiz dönmüyor” diyerek, sözlerini gülümseyerek toparladı. Grup salonundaki partililer Bahçeli’ye alkışlarla destek verirken, Bahçeli, beyin kanaması nedeniyle önceki gün gece yaşamını yitiren eski Sağlık Bakanı Prof. Dr. Osman Durmuş’u andı. Bahçeli’nin Durmuş ile konuşurken “sesinin titremesi ve gözlerinin dolması” dikkat çekti. Son günlerde bazı kimselerin sosyal medya üzerinden sokak hareketi telaffuz etmeye başladığını ileri süren Bahçeli, “Hele bir çıksınlar sokağa da acıklı şekilde görsünler Hanyayı Konya’ya, dünyanın kaç bucak olacağını” dedi. Hollanda Özgürlük Partisi Başkanı Geert Wilders’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik “terörist” sözlerine de tepki gösteren Bahçeli, Wilders için “soysuz” nitelendirmesinde bulunarak, “Türk ve İslam değerlerine adı konulmamış Haçlı Seferi başlatan bu ilkel zihniyet nefret suçu işlemektedir” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet MUSTAFA ÇAKIR Özellikle CHP’li belediyelerin yönetiminde bulunduğu kentlerdeki sahil, koy ve kıyıların bakanlık tarafından devredilmesi ile gündeme gelen MUÇEV Turizm Tic. Ltd. Şti. geçen yıl 21.8 milyon lira gelir elde etti. Belediyelerin alanına giren birçok görevin de bu şirket tarafından yerine getirildiği ortaya çıktı. Türkiye Çevre Koruma Vakfı ile Muğla Valiliği’ne bağlı Muğla Hizmet Vakfı’nın yüzde 50’şer ortaklıkla kurduğu MUÇEV Turizm Tic. Ltd. Şti. yeniden gündemde. CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban’ın soru önergesine yanıt veren Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, MUÇEV’in çevrenin korunmasını sağlamak için kurulduğunu söyleyerek, vakfın yürüttüğü faaliyetleri de şöyle sıraladı: “Muğla, Antalya ve Edirne illerinde bulunan sorumluluk alanlarını denetlemek, çevre temizliği yapmak, plajların temizlenmesini sağlamak, Sıfır Atık Mavi Projesi kapsamında deniz dibi temizliğini yapmak, sorumluluk alanlarında varsa endemik bitkilerin korunmasını sağlamak.” Yanıta göre MUÇEV 2019’da toplam 21.8 milyon gelir elde etti. Elde edilen gelirden toplam 21 milyon 62 bin 840 lira harcama yapıldı. Yanıtta, şirketin kuruluş amacına göre yapıldığı ifade edilen harcamalar arasında salgın ve Ramazan ayı nedeniyle kaymakamlık aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine gıda paketi yardımı yapılması da var. ‘Paralel belediye’ Bakanlığın verdiği yanıtı değerlendiren CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, MUÇEV’in faaliyet alanı olarak gösterilen işlerin bir limited şirketin görevi olmadığına dikkat çekerek, “Soru önergemize gelen yanıtlardan anlaşılıyor ki, AKP iktidarı ‘paralel belediye yapılanması’ kurmuştur. Bunun için Muğla ili pilot bölge seçilmiş, daha sonra Antalya ve Edirne’ye bu yapı taşınmıştır” dedi. Alban, şöyle devam etti: “Sonrasında bu yapının diğer illere taşınacağı görülmektedir. Devlet içinde devlet, belediye içinde belediye olmaz. Bu paralel belediye yapılanmasının merkezi olan şirket derhal kapatılmalı, işletmeleri belediyelere devredilmelidir. Bu konu hakkında hukuki işlemleri başlatacağız.” l ANKARA AKP SÖZCÜSÜ, HAVA SAVUNMA SİSTEMİNİN MÜSTAKİL OLARAK KULLANILACAĞINI SÖYLEDİ ‘S400 denemeleri devam ediyor’ AKP Sözcüsü Ömer Çelik, S400’lere ilişkin “Deneme ve sistem kontrolleri planlandığı şekilde devam etmekte” açıklamasını yaptı. AKP MKYK toplantısı, dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapıldı. Toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Sonrasında yapılması planlanan AKP MYK toplantısının ise Erdoğan’ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yapacağı görüşme nedeniyle iptal edildiği iddia edildi. Çelik, düzenlediği basın toplantısında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın yaklaştığını anımsatarak, “Tarihte var olduğumuzu, var olmaya devam edeceğimizi tarihin mührü olarak kazıdığımız 29 Ekim, ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ ilkesini bütün dünyaya duyurduğumuz bir yıldönümü” dedi. Azerbaycan ile Ermenistan arasında 18 Ekim’de imzalanan ateşkesin kısa süre sonra Ermenistan tarafından bozulduğunu belirten Çelik, “Ermenistan’ın bu işgalden vazgeçirilmesi gerekiyor. Azerbaycan’ın yaptığı vatan savunmasıdır” diye konuştu. Çelik, Ersin Tatar’ın KKTC Cumhurbaşkanı seçilmesini ise “Geçmiş dönemde duyERDOĞAN’DAN WILDERS IÇIN SUÇ DUYURUSU Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kendisine yönelik hakaret içerikli karikatür paylaşan Hollanda Özgürlük Partisi Genel Başkanı Geert Wilders hakkında suç duyurusunda bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede, söz konusu hakaret suçunun cumhurbaşkanına yönelik olması nedeniyle ilgili yasa gereği Türk yasalarının geçerli olacağı hükmü anımsatıldı. l ANKARA/Cumhuriyet duğumuz Türkiye’yi, Kıbrıs davasını ve Kıbrıs Türkü’nü inciten mesajların da siyasi dönemi böylece kapanmış oldu” sözleriyle değerlendirdi. Türkiye’nin müzakereden yana olduğunu belirten Çelik, “Esas olan ilke, ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesidir. Ama burada müzakereyi istismar eden taraf Yunanistan olduğu için bir fiili duruma da müsaade edilmesi söz konusu olmayacaktır” dedi. S400’lere değinen Çelik, “Şu anda deneme ve kontrolleri planlandığı şekilde devam etmekte. NATO’nun komuta ve kontrol sistemlerine entegre edilmeyecek. Yunanistan’da S300 örneğinde olduğu gibi NATO kontrol sisteminden ayrı bir şekilde, müstakil olarak kullanılacaktır” ifadelerini kullandı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “Fransa İslamı” açıklamalarını anımsatan Çelik, “Sözleri DEAŞ gibi örgütlere ideolojik mühimmat ve lojistik sağlıyor” değerlendirmesini yaptı. Hatay’da engellenen saldırı öncesinde teröristlerin “paramotor” adı verilen bir hava aracıyla bölgeye ulaştıklarını aktaran Çelik, “Onlara bu cihazları, kullanma eğitimini kim veriyor, bu tabii ki Türkiye Cumhuriyeti’nin bilgisi dahilinde” dedi. Çelik, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Fransız mallarına boykot başlatılması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’a çantasını yakma çağrısında bulunmasına “Bir siyasetçiye hanımefendi üzerinden siyaset yapmak yakışmıyor. Siyasetçinin muhatabı siyasetçidir. Kınıyoruz” ifadelerini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet AKP İSTANBUL İL TEŞKİLATI Külünk ve Kılıç öne çıkan isimler ALİ AÇAR AKP’de kongre takvimi ilerlerken, kulislerde mevcut İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak’ın aday gösterilmeyeceği, yerine eski milletvekili Metin Külünk ya da eski Kâğıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç’ın getirileceği belirtiliyor. Eski Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem’in de il başkanlığı için nabız yoklamaya devam ettiği öğrenilirken, son kararın AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından verileceği konuşuluyor. İsminin açıklanmasını istemeyen AKP’li bir yönetici, “Kaybedilen İstanbul seçimlerinin ardından Bayram Şenocak’ın görevden alınacağı kesin. Ancak parti içinde yapılan ankette üyelerin çoğunluğunun Karadenizli olması sebebiyle Metin Bey’in ismi çıkıyor. Eski Kâğıthane Belediye Başkanımız Fazlı Bey ise İç Anadolu nüfusuna kayıtlı seçmenleri yeniden partiye çekebilir. 2 isim de İstanbul seçimlerinin ardından partiyi yeniden toparlayabilir. Ancak son dönemde parti içinde Fazlı Bey’e daha sıcak bakılmaya başlandı” dedi. Öte yandan aynı kaynak Ankara il başkanının da yeni dönemde görev alamayabileceğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle