Katalog

8 26 EKİM 2020 PAZARTESİ HABER Kent Konseyi Başkanı Yılmaz: Konseyle uzun süredir uykuda olan güç yavaş yavaş uyanmaya başladı Ayrıntılar Popstar dinciler ve Cumhuriyet A li Erbaş, “Ahiret inancı olmayan insandan her türlü kötülük beklenir” dedi. Neresinden baksanız anlamsız, tutarsız olan bu saptama, Cumhuriyet Haftası’nda üzerinde durmaya değer tartışma için zemin hazırladı. Erbaş, hem inanç dayatması yapıyor, hem kendi tarif ettiği inanç dışında kalanları da dışlıyor. Başka türlü söylersek AKP’li yıllarda uydurulmuş bir dini tarif ediyor. HHH Uygar insan, herhangi bir ödül ya da ceza olmadan “iyi” olmayı seçen kişidir. Öte dünyada huriler olacağı umudu taşımadan da hırsızlık yapmaz örneğin. Sadece kendi vicdanına hesap verir. Herhangi bir Tanrı korkusu olmadan, cehennemde yanma kaygısı gütmeden “kadın erkek eşit” der örneğin, orman yakmaz, kimsenin parasına göz koymaz. Dinler varlıklarını sürdürmek için siyasal iktidarlarla kol kola girer. Her dönem din adamları siyasetin içindedir, önemli aktörüdür. İçinde bulunduğumuz dönemde Erbaş için “popstar” demek mümkündür. Herhangi bir sanatçıdan, düşünürden, yazardan çok daha fazla görünürdür Erbaş. Varlığını sürdürmek için siyasal kurumuna gereksinim duymaktadır. Görevini yerine getirmeye mecburdur. Esas görevi nedir peki? HHH Erbaş, AKP döneminde yaratılan dini iyi aktarmak zorundadır kalabalıklara. Kaynağı belirsiz, bir tür mitler evreninden seslenerek iktidarın koalisyon ortağı olduğunu kanıtlamalıdır. Varlığı, mensubu olduğu dine bağlı değildir. Dünyevi koltukları Saray dağıtmaktadır. Yoksul halkın itiraz duygusunu törpülemek, boyun eğer hale getirmek, uyumlu kesimler yaratmak baş ödevidir. Aynı zamanda ideolojik bir kurumun başındadır. Sembollerle, davranışlarla, siyasete uygun, iyi olanı yaratmaktadır. Laik birey, kimsenin inancıyla ilgili değildir. Kişinin yaşamını huzurlu sürdürmek için öte dünya fikrine gereksinimi varsa karışmaz. Kişi dilediği ibadeti yapar, inancı taşır. Ancak laiklik, birinin, diğerine tüm dayatmalarını reddeder. Dinler, mezhepler arası ayrışmaları tartışma konusu yapmaz. Birinin inancından dolayı üstün olmasına da izin vermez. Herhangi bir dine üye olmayı ayrıcalıklı olmaktan çıkarır. Üstelik hiçbir eylemi, hukuksal sorunu öte dünyaya havale etmeyerek adaleti görünür, güvenilir kılar. Erbaş, hayli popüler bir medya figürü olarak görevini yapıyor. Fesli Kadir’i ziyaretinden tutun, bu son saçma açıklamasına dek tamamı ideolojiktir. Minbere kılıçla çıkması, bu gülünç görüntü de buna dahildir. Geçen gün Orhan Gökdemir’in soL’daki yazısında da görüleceği üzere, edindiği akademik unvanın da bilimle uzaktan ilgilisi yoktur. Salgın cehalet çağında görev üstlenmiş, ülkenin en zengin kurumunda keyifli yaşam sürmektedir. HHH Geçen gün, güzellik kraliçesi olmuş bir genç kadın, çıktığı TV programında düştüğü durumla alay konusuydu. Anlaşılan İngiltere’de yaşayan bu genç kadın birçok kolay soruya yanıt verememiş. Millet de çullanmış üstüne alay ediyordu. Sosyal medya zalimliğine alıştık. Ancak güçsüz ve savunmasıza yönelik bu hoyratlık düşündürücüdür. Hadi o kız cahildi, ancak nihayetinde zararsızdı. Kimse öte dünyada giyilecek yanmaz kefen satılmasına tepki göstermiyor örneğin. Ya da daha fenası melekten, şeytandan, garip hamasi öykülerden söz eden Diyanet Başkanı’na ağzını açıp çıt çıkaramıyor. Neden? Çünkü iktidarın sularına girilmiş olunuyor ve tartışma dikenli diye. Bu cehalet günlerinde temel sorunumuz kendini aydın sanan, o okuryazar kitlenin halidir. En son ne zaman kitap okuduğunu sorun bakalım bir beyaz yakalıya ne diyecek? Eğer “okudum” yanıtını alırsanız, bir de kitabın adını soruverin, göreceksiniz sonucu. Plajda fon yapan kitaplar çağındayız. Okuryazar insanların büyük kısmıyla zengin oldu Recep İvedik’in yaratıcısı. Müziğe falan gelmiyorum bile. Z kuşağı diye övündükleri çocukların gürültü dinlemekten öte herhangi beğenisine rastlamış değilim. Acayip bir bencilik içinde boğulmaktalar. Kaç kişi Ahmet Oktay’ın, Oktay Akbal’ın, Melih Cevdet’in, Tahsin Yücel’in adını anıyor ya da biliyor acaba? HHH Baştan söyleyeyim; yine 29 Ekim günü bayraklarla, marşlarla sokakta haykırarak ruhunu serinletecek insanlar. Ne kutlamalara, ne de biçimine itirazım var, tersine önemsiyorum. Tabii yasak gelmezse! Ama hiç değilse, kendi başımıza kalınca, dürüstçe şunu sormalıyız: “Sahi Cumhuriyetten elimizde kutlanacak ne kaldı?” diye. Potansiyel uyanıyor Ayrıntılar Ayrıntılar Gökçek döneminde, hülle derneklerle gerçekte hiçbir iş yapılmadığını anlatan Yılmaz’a göre geçen yıllarda kente karşı işlenen yüzlerce suç konusunda bazı meslek odaları dışında kentteki diğer kesimlerin sessiz kalması da bununla yakından ilişkili. Ankara Kent Konseyi (AKK) Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, eski başkan Melih Gökçek döneminmeslek odaları dışında kentteki diğer kesimlerin sessiz kalması da bununla yakından ilişkili. de kentin sorunlarının tartışılacağı etkin platformlardan uzak durulduğuna ve “kavga dilinin” hâkim olduğuna dikkat çekerek “Ankara, uzun süredir uyanmayı bekleyen bir potansiyele sahip. ‘Konseyin partisi Ankara’ n Peki, konsey kentte nasıl aktif rol alabildi? Uzun yıllardan sonra, 2019’un haziranında, yönetmelikte tanımlanan süTürkiye’nin en eğitimli, ge re dolmadan Ankara Büyükşehir BeleSENA YAŞAR lir düzeyi yüksek ve gelişmiş kentlerinden birisindeki insan ve demokradiyesi Başkanı Mansur Yavaş’ın çağrısı ile Ankara Kent Konseyi toplandı. Genel kurula 250’ye yakın kamu, si potansiyeli, Cumhuriyetin oluştur sivil toplum, meslek kuruluşu, sendiduğu anlayış ve inanç uzun bir süredir ka, esnaf örgütü, üniversite, organize uykudaydı. Ankara Kent Konseyi ile sanayi bölgesi ve teknokentlerin tembirlikte bu güç yavaş yavaş uyanmaya silcileri katıldı. Toplantıda beklenebaşladı” dedi. nin aksine tüm partilerden milletvekilAnkara Kent Konseyi, geçen günler leri ve ilçe belediye başkanları da hade Uluslararası Kolaylaştırıcılar Birzır bulundu. Genel kurulun açılışında liği (IAF) tarafından Uluslararası Ka konuşan Mansur Yavaş “Ankara Kent tılımcılık Ödülü’ne layık görüldü. Konseyi’nin partisi Ankara’dır” diyeKent Konseyi Başkanı Yılmaz, konse rek kent konseyinin tüm kesimleri kuyin faaliyetlerini ve çalışma esaslarını caklayacak yeni bir anlayışla toplandıCumhuriyet’e anlattı. ğının mesajını verdi. Sürecin tasarlann Yerel yönetimlerde “kent masında ve yürütülmesinde uzun yılkonseyi”ne yönelim nasıl oldu? lardır kent konseyleri konusunda 2019 yerel seçimleri önceçalışmalar yapan Prof. Dr. Sasinde, yerelde demokra“2019’un vaş Zafer Şahin’in de katkıtik temsilin sorunları ve haziranında, da bulunması geçmiştekentlerde yaşayanların yönetmelikte taki hataların tekrar edilkarar süreçlerinde nanımlanan süre dolmamemesi için önemli sıl etkili olacaklarına dan Ankara Büyükşehir bir adım olarak görülilişkin tartışmalar, si Belediyesi Başkanı Mansur dü. Temasta bulunyasi partilerin seçim Yavaş’ın çağrısı ile Ankara mak isteyen, ziyaret beyannamelerine Kent Konseyi toplandı. Ge etmek ya da edilmek yansımıştı. Seçimnel kurula 250’ye yakın kamu, isteyen hiçbir paydaş lerden sonra pek çok sivil toplum, meslek kurulu reddedilmedi. Çalışbüyükşehrin muhaşu, sendika, esnaf örgütü, malar meyvesini verlefetin eline geçmesi üniversite, organize sadi ve konseyin üye sasonucunda katılımcınayi bölgesi ve teknoyısı bugün 500’e erişti. lık vaatleri her zamankentlerin temsilcin Çalışmalarınızdan kinden daha da önemleri katıldı.” söz eder misiniz? li hale geldi. Kent konseyKentlilerin, uzman ve leri 90’lı yıllardan bu yana bu akademisyenlerin katkılarımisyonla var, ancak istikrarlı yapı nın alınması için çalışma gruplagöstermiyorlardı. rı ve meclisleri oluşturulmaya başlandı. Çevreden mimarlık kültürü ve plan‘Sokağa adını verecekti’ lamaya, semt kültüründen yenilenebin Ankara Kent Konseyi’nin, beledi lir enerjiye, spordan teknolojiye, hayyenin eski yönetimde rolü neydi? van haklarından eğitime, turizmden tüMelih Gökçek yönetimi altında ketici haklarına kadar çok geniş bir yelkentte, kavgacı siyaset geçerli tek si pazede 18 çalışma grubu oluşturuldu. yasal iletişim biçimi haline gelmiş, Ayrıca, Türkiye’de ilk olarak daha önkentin paydaşlarıyla sağlıklı hiçbir ce örgütlenmiş bulunan Ankara Kalesi ilişki ve iletişim kurulmamıştı. Gök ve Bisiklet meclisleri oluşturuldu. 250 çek döneminde 2014 ve 2019’da iki kadar engelli vatandaşın ve sivil topdefa kent konseyi kurma denemesi ol lum örgütlerinin katılımıyla bir Engelmuşsa da kentte bir etki yaratmamış li Meclisi oluşturuldu. Meclis çalışmalatı. Başkan olarak Seyfi Saltoğlu girıyla konseyin tavsiye kararları ortaya bi yaşadığı caddeye ısrarla kendi adı çıktı. Bunlar, iklim eylem planı, bisiknı vermeye çalışan neredeyse katılım let eylem planı, tarım envanteri planı, cılık karşıtı kişilerin seçilmesi, hülle bitkilendirme ve ağaçlandırma çalışmaderneklerle oluşturulan yönetimlerin larının bilimsel ilkelere göre yapılmaetkisiz kalmasına sebep olmuştu. So sı, sıfır atık ve Cumhuriyetin 100. Yılnuçta, görünürde Ankara’da birkaç il ları Etkinlikleri’ne ilişkindi. Bu tavsiye çe belediyesinin kent konseyi dışın kararları, Ankara Büyükşehir Belediye da büyükşehir ölçeğinde bir kent kon Meclisi’nde bulunan tüm üyelerin oyseyinin bulunmadığı söylenebilir. Bu birliği ile kabul edilerek karara bağlaneksiklik, aslında Ankara’da kentin so dı. Mesela, Atatürk’ün Ankara’ya gelirunlarının tartışılabileceği etkin ve si şinin 100. yılında, konsey, paydaşlarıyvil bir platformun yokluğunu da açık la birlikte önemli çaba harcayarak uzun lıyor. Geçen yıllarda kente karşı işyıllardır görülmemiş bir kutlamanın orlenen yüzlerce suç konusunda bazı taya çıkmasına katkıda bulundu. Ankara Kent Konseyi, geçen günlerde Uluslararası Kolaylaştırıcılar Birliği (IAF) tarafından Uluslararası Katılımcılık Ödülü’ne layık görüldü. Yenilikçi tedarik sistemi kuruluyor Pandemi süreci, Ankara Kent Konseyi’nin kurmaya çalıştığı modelin test edildiği bir alan oldu. Özellikle pandeminin çok zor durumda bıraktığı emekçiler, esnaf ve çalışanlar için dayanışma mekanizmalarının oluşturulması için çok ciddi çaba harcandı. 65 yaş üstünün sokağa çıkmasının yasaklanmasından sonra motokurye dernekleriyle yerel marketler derneği bir araya getirildi, belediyenin yakıt desteğiyle evde kalanların ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için yenilikçi bir tedarik sistemi kuruldu. ‘Zenginle yoksulu bir araya getirdik’ Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin bu süreçte geliştirdiği pek çok dayanışma mekanizmasının destekçisi olarak kent konseyini görmek mümkün. Veresiye defterlerinin kapatılmasında toplumun zengin ve yoksul kesimlerini bir araya getirmek için konsey ciddi çaba harcadı. Gelirini ve işlerini kaybeden, toplumun görünmeyen mağdurlarının tespiti için 500’e yakın paydaşıyla çok ciddi bir dayanışma ağı oluşturdu, belediyeye veri akışı sağlandı. Türkiye’de maske satışı bile yasakken, insanlar eczanelerden maske alabilmek için kod beklerken, Ankara Kent Konseyi işsiz kalmış terzilere diktirilen maskelerin dağıtımında rol üstlendi. Mahalle ve semt düzeyinde dayanışmanın önemini ve ilkelerini anlatabilmek için “Dayanışmanın 10 Altın Kuralı” manifestosunu, kentleri pandemi karşısında güçlendirebilmek için “Dirençli Kentler” manifestosunu yayımladı. Ayrıca, salgın döneminde hukuki ve teknik gereklilikleri dikkate almayan, kentin kültürel ve doğal mirasına hassasiyet göstermeyen inşaat faaliyetleri konusunda bir ilkeler demeti yayımladı. Bilim insanlarına göre belediyelerin havaya sıktığı, sokaklara döktüğü kimyasallarla dezenfeksiyon işlemlerinin aslında çevreye zararlı olduğu ve hastalık karşısında bir etkisinin olmadığını raporlarla ortaya koydu. ‘İşitme engellilere özel maske’ Bu süreçte engellilerin yaşadıkları sorunlara dikkat çekildi, hatta işitme engellilere uygun ağız kısmı şeffaf maskelerin üretimine destek olundu. Su kullanımı ve atıkların bertarafı ile ilgili durumu raporlandı. Sokak hayvanlarına mama ulaştırılması ve yaşam alanlarının temizlenmesi için farkındalık çalışmaları yapıldı. Bunun gibi pek çok konuda Ankara Kent Konseyi kentsel sorunların ilk tartışılmaya başladığı yerlerden birisi haline geldi. Bunların tamamı, neredeyse hiç kaynak kullanılmadan, seçilmiş temsilcilerle işbirliği içinde yapıldı. Ankara, uzun bir süredir uyanmayı bekleyen böylesi bir potansiyele sahip. Türkiye’nin en eğitimli, gelir düzeyi yüksek ve gelişmiş kentlerinden birisindeki insan ve demokrasi potansiyeli, Cumhuriyetin oluşturduğu anlayış ve inanç uzun bir süredir uykudaydı. Ankara Kent Konseyi ile birlikte bu güç yavaş yavaş uyanmaya başladı. l ANKARA T.C. GAZİOSMANPAŞA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Sayı: 2020/191 Esas Mahkememizin 18/09/2020 T. 2020/191 E. 2020/346 K. sayılı ilamı ile; Ağrı, Diyadin, Kardeşli Mah. Cilt:8, Hane:6, BSN:31’ de kayıtlı Emin ve Şükran’dan olma, 02/06/1998 doğumlu 14395449504 TC’li Rohat PEKER’in “Rohat” olan adının “ÇAĞLAR” olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. İlan olunur. 06/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242679) T.C. GAZİOSMANPAŞA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2019/222 Esas Mahkememizin 18/09/2020 Tarih, 2019/222 Esas ve 2020/345 Karar sayılı ilamı ile; Kastamonu İli, Küre İlçesi Köstekçiler Mah. / Köy Cilt No:55, Hane No:23, BSN:97’ de nüfusa kayıtlı Cemil ve Seher’den olma, 01/07/2003 Bayrampaşa doğumlu 45847334222 T.C Kimlik numaralı Remziye ÖZÇELİK’in “Remziye” olan adının “KÜBRA” olarak değiştirilmesine karar verilmiştir. İlan olunur. 09/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242664) T.C. BAKIRKÖY 10. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2020/155 KARAR NO: 2020/311 Davanın KABULÜ ile;Sivas İli, Zara İlçesi, Ütük Mah/Köy, Cilt No:126, Hane No:28’de nüfusa kayıtlı, Mehmet ve Serra kızı, 09/01/2001 doğumlu, 22418617922 T.C. No.lu Pelin Sude YILANCI’nın nüfus kaydında “YILANCI” olan soyadının “KARAGÖZLÜ” olarak DÜZELTİLMESİNE, nüfusa bu şekilde tesciline, teblig yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 25/09/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242196) T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2020/248 KARAR NO: 2020/321 Mahkememizde açılan Nüfus davasının yargılaması sonucunda; HÜKÜM: Batman ili Merkez ilçesi, Beşevlermah. cilt no5 hane no 109 ‘da nüfusa kayıtlı Mecdelve Naime’den olma, 28/05/1994tarih ve Batman doğumlu 70240152326 TC nolu Zübeyir Işık’’ın “ZÜBEYİR” olan önadının “EMRE” olarak DÜZELTİLMESİNE, nüfus kayıtlarına bu şekilde TESCİLİNE karar verildiği ilanen tebliğ olunur. 21/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242227) T.C. BÜYÜKÇEKMECE 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2020/152 KARAR NO: 2020/208 Davacıların davasının KABULÜ ile; Trabzon ili, Hayrat ilçesi, Dereyurt mah/köy, 46 Cilt, Hane No:17 nüfusa kayıtlı, Erkan ve Zehra oğlu, 11/02/2011 Fatih dogumlu, 32354474596 TC kimlik numaralı, Muhammed Orçun Albayrak’ın “Muhammed Orçun” olan adının “Muhammed Ertuğrul” olarak TASHİHEN TESCİLİNE, karar verilmiş olup Teblig yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 21/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242808) T.C. BÜYÜKÇEKMECE 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2020/161 KARAR NO: 2020/222 Davacı MÜSLÜM BAŞ aleyhine mahkememizde açılan Nüfus (Ad Ve Soyadı Düzeltilmesi İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; HÜKÜM:Davanın KABULÜNE, Bitlis ili, Adilcevaz ilçesi, Kavuştuk mah/köy, cilt No:29 Hane no:31 BSN: 44, TC:34384073114, Müslüm Baş’ın kayden “Müslüm” olan adının “Emre” olarak TASHİHEN TESCİLİNE,Teblig yerine geçmek üzere ilanen tebliğ olunur. 21/10/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1242810)